Baktılar Ki Başedemiyorlar Havlu Attılar

Trabzon'da Turkcell Global Bilgi Çağrı Merkezi'nin açılışına katılan Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Batı'daki yatırımı Doğu'da da yaptıklarını belirterek, "Teröre inat oralara yatırım yaptık. Havaalanı yaptık, bölünmüş yol yaptık. Hastane, okul, yaptık. Mücadele ettiler, yolumuzu kestiler, araçlarımızı yaktılar. İnat ettik, kazandık, Türkiye kazandı. Baktılar ki artık baş edemiyorlar havlu attılar" dedi.

Turkcell Global Bilgi'nin Türkiye'deki 15'inci, Karadeniz Bölgesi'ndeki 3'üncü Çağrı Merkezi'nin açılışı Trabzon'un Arsin İlçesi Organize Sanayi Bölgesi içindeki komplekste gerçekleştirildi. Açılışa Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Trabzon Valisi Recep Kızılcık, milletvekilleri, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) Başkanı Tayfun Acarer, Trabzon Belediye Başkanı Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu, Trabzonspor Başkanı Sadri Şener, Saran Holding Yönetim Kurulu Başkanı Saadettin Saran ve diğer ilgililer katıldı.

CİLİV: ÇALIŞANLARIMIZIN YÜZDE 70'İ KADIN

Turkcell Genel Müdürü Süreyya Ciliv, tesiste 500 çalışanla hizmet verildiğini, bu sayının yıl sonuna kadar 700'ü aşacağını belirterek şunları söyledi:

"Çalışanlarımızın yaş ortalaması 25, yüzde 31'i üniversite mezunu, yüzde 95'i ön lisans ve üniversite mezunu. Yüzde 70'i kadın. İstatistiklere baktım. Trabzon'da kadınlar çalışkan. Tarımı da dahil edince çalışan kadın oranı yüzde 44. Ama tarım dışında yüzde 17. Bizim tesisimizde çalışanlar içinde kadın oranı yüzde 70. Türkiye'de açtığımız 15'inci, Karadeniz'de açtığımız 3'üncü çağrı merkezi. Çağrı merkezi işi her geçen yıl çok daha teknolojik ağırlıklı uzmanlık gerektiren bir konu haline geliyor. 10 yıl önce çağrı merkezi deyince faturalardaki problemleri çözen insanların olduğu tesis akla geliyordu. Ama artık her bir çağrı merkezi çalışanı günde 150-200 müşterinin problemini çözüyor. Böylece problem çözme yeteneği, iletişim gücü, kendine güveni artıyor. Turkcell olarak 2006'da Erzurum'a yaptığımız yatırımla teknoloji sayesinde Anadolu'ya da istihdamı taşıyacağımızı gösterdik. Erzurum'da 5 bin, Diyarbakır'da yaklaşık 1000 çalışanımız var."

ÇAĞRI MERKEZİ ÇALIŞANI: ARTIK KİMLİĞİM VAR

Süreyya Ciliv, konuşmasının ardından "3 aydır tesisimizde çalışan birini çağıracağım" diyerek Turkcell çalışanı Şükriye Uzuner'i sahneye davet etti. Turkcell'de işe başlama hikayesini anlatan Uzuner, şunları söyledi:

"Sürmeneli'yim. 28 yaşındayım ve 5 yıllık evliyim. Buraya gelmeden önce birçok fabrika, işyerinde çalıştım. Son çalıştığım fabrika çok ağır şartlarda hizmet veriyordu. Evlendikten sonra eşim işten çıkarıldı, ben çalışmak durumunda kaldım. Ağır şartlarda, 40 kiloluk tenekeleri taşıyordum. İzleri hala kollarımda. 6 ay çalıştım ama bir ömür gibiydi. Her gün ağlayarak işe gidiyordum. İşe gidip çalışmak önemli değil ama kişiliğim, adım yoktu. 'Sen ne iş yapıyorsun?' dediklerinde verecek cevabım yoktu. Şimdi; 'Nne iş yapıyorsun?' dediklerinde, 'Turkcell'de her gün 150 kişiye hizmet veriyorum. Kendi masamda kendi kulaklığımla' diyorum. En önemlisi yaka kartım var. Adım yazıyor, resmim var. Turkcell'e bana bu imkanı verdiği için teşekkür ediyorum."

Süreyya Ciliv, Turkcell'in engellilerin, kadınların yanında olduğunu, Şükriye Ciliv'in hikayesinin Türkiye için güzel bir örnek olduğunu ifade ederken, "Turkcell'de kadınların çalışma oranına çok önem veriyoruz. Gururla söylüyorum; Turkcell'de 13 bin çalışanın yüzde 50'si kadın. Yöneticilerimiz arasında çok başarılı kadınlar var. Onlar da ekonomimize hız katıyorlar. Her geçen gün kadınlarımıza daha çok şans vermeliyiz" dedi.

"DÜNYADA MOBİL KAPSAMANIN EN GENİŞ OLDUĞU ÜLKEYİZ"

Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) Başkanı Tayfun Acarer de, çağrı merkezlerinin sosyal anlamda ülke için çok önemli bir yeri olduğunu ifade ederek şunları söyledi:

"Türkiye'de bilişim sektörüyle ilgili birkaç enden bahsedeyim. Çünkü bilişim sektöründe hiç mütevazı olmamamız gerektiğini defalarca söyledim. Avrupa'da haberleşme trafiği en çok artan, en çok konuşan, en çok SMS atan, geniş band abone sayısı an hızlı artan ülke Türkiye. Davos'ta açıklanan rakamlara göre Türkiye dünyada mobil kapsamanın en geniş olduğu ülke. Ama sayın bakanımız bunun da yetersiz olduğunu söyleyerek, Türkiye'de şu anda mobil haberleşmenin hiç olmadığı 1800 yere de evrensel hizmet fonundan haberleşmenin götürülmesini istedi. Bununla ilgili ihale yapıldı. Turkcell bu ihaleyi kazandığı için bu mobil kapsamayı da temin edecek. Türkiye bütün insanların yaşadığı yerlere mobil haberleşmeyi götüren tek ülke olacak. Altyapı çok hızlı şekilde gelişti. Çağrı merkezleri son 8 yılda büyük şehirlerden Anadolu'ya geldiyse altyapının gelişimi önemli rol oynadı. Data trafiğimiz, haberleşme trafiğimiz her geçen gün artıyor. Kullandığımız telefonların yüzde 40'ı smart telefon. Yani daha fazla data kullanıyoruz, daha fazla haberleşme trafiğine sahibiz. Altyapıyı aynı paralelde geliştirmemiz lazım. Yoksa çok övündüğümüz, en en diye anlattığımız altyapı bir süre sonra tıkanacak. Çağrı merkezi olarak 3 bin metrekareden fazla alana sahip bir merkez burası. Avrupa'da Rusya'dan sonra en yoğun, en hızlı şekilde çağrı merkezi geliştiren ülkeyiz. Yurtdışından hizmetleri de Türkiye'ye getirdiğimiz zaman bu oran daha da artacak. Yüzde 85 doluluk oranına sahibiz. Bu çok önemli. İnşallah bu daha da gelişecek."

YILDIRIM: BURALARDA AKIL TERİ DÖKÜLÜYOR

"Öyle bir sektör ki burada alın terinin yerini akıl teri alıyor. Tek farkı bu. Akıl teri dökerek insanlar üretiyor, kendisi de kazanıyor ülkeye de kazandırıyor. Memlekette bir fabrika yapmak, o fabrikayı hizmete almak, orada insanlara iş sağlamanın artık çok kolay bir şey olmadığını hepimiz biliyoruz. Yapılan hesaplamalara göre bir kişiye üretim yapacak bir tesiste iş sağlamak için 40 ila 50 bin lira yatırım yapmak gerekiyor. 500 kişi çalıştıran bir çağrı merkezi için ise kişi başına 4 bin lira yatırım yapıyoruz. 10'da biri. Fabrikayı kurmak için 3 sene lazım. Burada isterseniz 6 ayda çağrı merkezini şekillendirebilirsiniz. Türkiye'yi 10 yılda ulaşılan, erişilen bir ülke haline getirdik. Bu çağrı merkezleri piyasası öyle küçük bir piyasa değil. Dünyada bu işin cirosu 370 milyar dolar. Fiilen çalışan sayısı da 11 milyonu aşmış. Avrupa'da, Amerika'da, gelişmiş memleketlerde 100-300 vatandaş başına bir tane çağrı karşılayan var. Türkiye'de bu sayı 2 bine yaklaşıyor. Türkiye'de bir çağrı merkezi çalışanı Avrupa'ya göre 6 kat daha fazla iş yapmak durumunda. Bu da Türkiye'de çağrı merkezlerinde çalıştırılabilecek gençlerimizin 6 kat daha arttırılma şansı var demektir. Şu anda 67 bin çalışan var, 400 bine rahatlıkla çıkabilir."

"TERÖRE İNAT YAPTIK"

Türkiye genelinde irili- ufaklı 100'e yakın çağrı karşılayan merkez olduğunu vurgulayan Bakan Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bunların büyük kısmı 300 ve daha fazla kişi çalıştırıyor. Bu çağrı merkezleri İstanbul, İzmir ve Ankara'dan başka yer tanımazlardı. 'Memleketin başka yerleri de var. Van, Diyarbakır, Bingöl, Bitlis de var. Niye buralara gitmiyorsunuz?' dedi. Buralar da vatan toprağı. Buralardaki insanlarımız da Kurtuluş Savaşı'nda istiklal mücadelesi verdi. Çanakkale'de omuz omuza düşmanı denize döktü. Onların da hakkı var. İşte bizim hükümetimizin yaptığı en önemli farklılık bu. Ülkemizin doğusu ile batısı, kuzeyi ile güneyini birbirinden farklı görmedi. Doğuda ne varsa batıda da olacak, batıda ne varsa doğuda da o olacak. Yani batıya hastane doğuya hapishane değil. Batıya da hastane doğuya da hastane yapacağız. Onun için bugün 10 yılda ulaşım ve iletişim alanında yaptığımız yatırımlara şöyle bir baktığımızda bölünmüş yollarda batı bölgelerimize bire üç yapmışız, doğu bölgelerimize bire 10 yapmışız. Teröre inat oralara yatırım yaptık. Havaalanı yaptık, bölünmüş yol yaptık. Hastane, okul, yaptık. Mücadele ettiler, yolumuzu kestiler, araçlarımızı yaktılar. Biz inat ettik. Biz kazandık, Türkiye kazandı. Baktılar ki artık baş edemiyorlar havlu attılar. Türkiye'nin kararlılığıdır bu. Türkiye'nin birliğine, beraberliğine, 75 milyonun kardeşliğine yaptığı vurgunun sonucudur bu gelinen durum. Kendiliğinden olmamıştır. Bugün Bingöl'de, Hakkari'de, Şırnak'ta havaalanı yapıyoruz. Kim hayal edebilirdi 10 yıl önce bunları. Türkiye'nin her tarafı bugün en iyi kalitede erişilebilir ve ulaşılabilir hale geldi. Türkiye büyük bir milletin büyük bir devletin adıdır. Yollar hayat kurtarıyor. Yolları böldük hayatları birleştirdik. Yolları böldük, doğusu-batısı, güneyi-kuzeyi ile milleti birleştirdik. Havayolunu halkın yolu haline getirdik."

BAŞBAKAN'A ÖDÜL VERİLECEK

Binali Yıldırım, bölünmüş yollarda can kaybının yarıya indiğini, 2003'ten bu yana motorlu araç sayısının 8.2 milyondan 17 milyon 100 bine çıktığını bildirirken, "Yolculukların yüzde 90'nın, kazaların 3 kat arttığını ancak kayatını kaybedenlerin sayısında yüzde 50 azalma olduğunu bildirirken, "Yılda 2 bin 500 insan. 10 yılda yaklaşık 20 binin üzerinden insanın hayatından bahsediyoruz. Bırakın 20 bini 1 tek insanımızı yaşatmak bile dünyaya bedeldir. Eğer bunu başardıysak, bölünmüş yollar buna hizmet ettiyse şükrolsun. Bunların sonucu 4 Nisan'da başbakanımızın başkanlığında Yüksek Trafik İstişare toplantısı yapılacak. Orada Dünya Sağlık Örgütü bölünmüş yollardaki başarıdan dolayı, sayın başbakanımıza yılın en başarılı başbakanı ödülünü verecek. Trafik kazalarında sağlanan bu azalmadan dolayı. Yollardaki bu başarı; ülkemizin başarısıdır" dedi.

Açılış kurdelesinin kesilmesi ardından çağrı merkezini gezen ve çalışanlarla sohbet eden Bakan Binali Yıldırım, iki çağrıya da yanıt verdi. Bir çalışanın kulaklığını alarak çağrıyı yanıtlayan Bakan Yıldırım'ın, "Seni tanıyabilir miyim?" dediği abone, "Bu nasıl hizmet kardeşim. Benimle dalga geçmeyin" diyerek telefonu bakanın yüzüne kapattı. Yıldırım, "Adam kızdı kapattı" dedi. İkinci çağrıda İstanbul'dan arayan bir lise öğrencisiyle sohbet eden Bakan Yıldırım kendini tanıttıktan sonra, "Buraya çağrı merkezi açılışına geldik. Ben de çağrıları yanıtlıyorum. Seninle de böylece tanışmış olduk. Derslerin nasıl? Derslerine iyi çalış. Ailene selam söyle" diyerek müşteriye yardımcı olması için kulaklığı çağrı merkezi çalışanına verdi. - Trabzon