Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, "Borsa kapitalizasyonumuzda 11 yılda 10 kata yakın bir artış söz konusudur" dedi.
Yazıcı, yeni Sermaye Piyasası Kanunu Işığında Sermaye Piyasası Hukuk Sempozyumu'nda yaptığı konuşmada, sermaye piyasaları hukukunun teorisyenleri, bu piyasaları düzenleyen otoriteler ve piyasada faaliyet gösteren aktörlerin katılımıyla gerçekleştirilecek bu etkinlikle sermaye piyasası hukukunun geleceğini tartışmak, fikirleri paylaşmak, yeni fikirler edinmek için oldukça önemli bir fırsatın yakalandığını kaydetti.
Bu sempozyumdaki yeni fikirlerin, kamuoyunu aydınlatacağını ve ilgili kurumların çalışmalarına ışık tutacağı kanaatinde olduklarını ifade eden Bakan Yazıcı, şunları söyledi:
"Çoğu gelişmiş ülke, krizin yaralarını sarmak ve ekonomilerini iyileştirebilmek için yoğun bir çaba içerisindedir. Bu süreçte büyümeyi destekleyici önlemler ve finansal sektöre sağlanan kamu destekleri iyileşme yönünde itici güç olmuştur. Ancak 2011 yılına gelindiğinde dünya yeni bir durgunluk dönemi ile karşı karşıya kalmıştır. Özellikle Avrupa Birliği üyesi bazı ülkelerden kaynaklanan riskler 2011 yılının performansını önemli ölçüde aşağı yönde etkilemiştir. Krizle mücadelede ülkeler maliye ve para politikaları enstrümanlarını aktif olarak kullanmaya devam etse de çoğu ekonomik çevrelerce yapısal önlemlerin alınması gerekliliği sık sık dile getirilmektedir."
Yazıcı, Türkiye'nin, tüm bu yaşanan küresel kriz merkezli olumsuz gelişmelere rağmen makroekonomik göstergelerini örnek gösterilecek şekilde geliştirerek, krizle mücadele eden ülkelere ilham kaynağı olduğunu anlatarak, Türkiye'nin, küresel ekonomik krizden en hızlı çıkan ve son dönemlerdeki küresel ekonomik belirsizlikten en az etkilenen ülkelerden biri olduğunu söyledi.
"Gelişmekte olan piyasalara göre önemli gelişme potansiyelimiz var"
Bakan Yazıcı, geçen yılın sermaye piyasaları için oldukça dalgalı bir görünüm arz ettiğini aktararak, "Uygulamaya konan genişletici para politikaları ile sermaye piyasalarında baskı bir nebze de olsa hafifletilmiş, bunun neticesinde de borsa endeksleri genel olarak bir çıkış eğilimine girmişlerdir" dedi.
Uluslararası sermaye akımlarının küresel finansal krizin etkisiyle 2007 yılından itibaren bir yavaşlama eğilimi gösterdiğini belirten Yazıcı, şunları kaydetti:
"2007 yılında zirve yapan sermaye akımlarının büyüklüğünü 2012 yılı tahmini ile kıyaslarsak yüzde 61 civarında bir gerileme söz konusudur. Yine yabancı yatırımcıların başka ülkelerdeki varlıkları 1990 yılı ile kıyaslarsak 10 kat artışla 96 trilyon dolara ulaşmıştır. Bu büyüklük içinde sermaye piyasamızın yerini saptayabilmek için borsa kapitalizasyonu yani borsadaki şirketlerin toplam piyasa değeri ve borsa işlem hacmi büyüklüğü gibi çeşitli kriterleri dikkate alarak bir değerlendirme yaparsak ülkemizin gelişmekte olan piyasalar içinde önemli bir gelişme potansiyeline sahip olduğunu açık bir biçimde görebiliriz."
"Hisse senedi piyasamız 11 yılda 10 kata yakın büyüdü"
Dünya genelinde 2003 yılında toplam 32 trilyon dolar civarında olan borsa kapitalizasyonun 2007 yılında 2 kat artarak 64 trilyon dolara yükseldiğini anımsatarak, "Krizin de etkisiyle 1 yılda yani 2008 yılında 34 trilyon 800 milyar dolara düşmüştür. Yani 4 yılda artan miktar sadece 1 yılda silinip gitmiştir. 2012 yılı için ise bu değer 53 trilyon dolar olarak tahmin edilmektedir" diye konuştu.
Yazıcı, ülkeler bazında incelendiğinde, borsa kapitalizasyonunda dünyanın önde gelen hisse senedi piyasasına sahip Amerika Birleşik Devletleri'nin, geçen yıl için 18,7 trilyon dolarlık büyüklükle ilk sırada yer aldığını anlatarak, şunları vurguladı:
"Amerika Birleşik Devletlerini toplam 3,7 trilyon dolar ile Çin Halk Cumhuriyeti, 3,68 trilyon dolar ile Japonya, 3 trilyon dolar ile İngiltere ve 2 trilyon dolar ile Kanada izlemektedir. Türkiye ise 308 milyar 774 milyon dolarlık borsa kapitalizasyonu değeri ile dünyada 27. sırada yer almaktadır. 2002 yılında bu değer 34 milyar dolar idi ve biz bu değer ile 36'ncıydık. 11 yılda 10 kata yakın bir artış söz konusudur. Bu büyüme oranı ile ülkemiz Endonezya, Hindistan ve Brezilya ile başa baş bir performans gösterirken, Çin, Tayland, Rusya, Kore gibi ülkelerin önünde yer almaktadır."
"Dünyadaki işlem hacimlerinin neredeyse yarısı ABD'de gerçekleşti"
Bakan Yazıcı, dünya genelinde borsa kapitalizasyonunun gayri safi yurt içi hasılaya oranının 2003 yılında yüzde 86 olduğunu belirterek, "2007 yılında yüzde 118'lere kadar yükseldi. 2008 yılında ise yine krizin etkisiyle yüzde 59 oranlarına geriledi. Şu ana kadar açıklanan verilere baktığımızda 2012 yılı için yüzde 75 civarında bir oran söz konusudur" diye konuştu.
Borsa işlem hacimlerine bakıldığında ise dünya genelinde hisse senetleri piyasasında toplam işlem hacminin bir önceki yıla göre yüzde 23 gerileyerek 49 trilyon dolara indiğini ifade eden Yazıcı, 2007 yılında ise bu rakamın 100 trilyon dolar civarında olduğunu söyledi.
Yazıcı, sahip olduğu iki büyük borsa ile ABD'nin işlem hacimlerinde 2012 yılında toplam 23 trilyon dolar ile ilk sırada yer aldığını anlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Yani dünyadaki toplam işlem hacimlerinin yaklaşık yarısı ABD'de gerçekleşmiştir. ABD'li borsaların ardından en yüksek işlemler 3,5 trilyon dolar ile Uzakdoğulu Tokyo Borsasında yapılmıştır. Borsa İstanbul ise 349 milyar dolarlık işlem hacmi ile dünya borsaları arasında 20. sırada bulunmaktadır. 2011 yılında 424 milyar dolarlık işlem hacmi ile yine 20. sıradaydık."
-
Son Dakika › Ekonomi › Sermaye Piyasası Kanunu Işığında Sermaye Piyasası Hukuk Sempozyumu - Son Dakika
Sizin düşünceleriniz neler ?