TOLGA ALBAY - Termal kaynaklar açısından dünyada yedinci, Avrupa'da birinci ülke olan Türkiye'nin, termal turizmden daha fazla gelir elde edebilmesi için bu konuda eğitilmiş iş gücünü hızla artırması gerektiği bildirildi.
Kaplıca Talasso ve Kür Merkezleri Derneği (TÜRKAP) Genel Sekreteri Ilgaz Nacakoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, termal turizmin güneş-deniz-kum turizmine göre yaklaşık 3 kat fazla gelirin sağlanabildiği bir alan olduğunu belirtti.
Kaynak zengini olmasına rağmen AB standartlarına uygun tesis yetersizliği ve eğitilmiş eleman eksiği nedeniyle potansiyelini kullanamayan Türkiye'de son dönemde yeni yatırımların arttığına işaret eden Nacakoğlu, bin 100 termal kaynak üzerinde kurulu 390 tesisten ancak 142'sinin Sağlık Bakanlığı tarafından ruhsatlandırıldığını, 5 çamur, 10 da ısıtılmış deniz suyu (talasso) tesisinin hizmet verdiğini kaydetti.
Uluslararası standartta sağlık turizmi yapan tesis sayısının çok az olduğunu ifade eden Nacakoğlu, İstanbul, İzmir, Yalova, Afyonkarahisar, Bolu, Kütahya ve Denizli'de özel kuruluşlar ve Sağlık Bakanlığına ait örnek tesisler bulunduğunu, Kocaeli ve Antalya'da da iki tesisin yapımının sürdüğünü söyledi.
Termal turizmde nitelikli yatak sayısının 35 bin civarında olduğunu dile getiren Nacakoğlu, Türkiye'nin 2023 yılında 500 bin yatak kapasitesine ulaşmayı hedeflediğine dikkati çekti.
Termal kaynakta Avrupa birincisiyiz
Bu hedefin yakalanması için yetişmiş iş gücüne de ihtiyaç duyulduğunu kaydeden Nacakoğlu, şu değerlendirmede bulundu:
"Türkiye, termal kaynaklar açısından dünyanın 7'nci, Avrupa'nın birinci ülkesi. Tesis sayımız giderek artıyor ancak elde edilen gelir aynı şekilde artmıyor. Biz termal turizmde henüz başlangıç aşamasındayız. Bu konuda Avrupa'da Almanya, İtalya ve Macaristan başı çekiyor. Özellikle Almanya bu işin kaymağını yiyor. Termal kaynak zenginliğinde Avrupa'da birinciyiz ama termal turizmden Almanya 50 milyar dolara yakın gelir elde ederken Türkiye'nin geliri 300 ila 500 milyon dolar arasında kalıyor.
Ülke olarak hedeflediğimiz yatak sayısına ulaştığımızda ihtiyaç duyacağımız sağlıkçı sayısını düşünürseniz bunu yurt dışından getiremeyeceğimize göre kendi elemanlarımızı eğitmemiz gerekiyor. Öncelikle yetişmiş eleman konusunda sıkıntımız var. Sağlık meslek liselerinde, tıp fakültelerinde 'kaplıca tıbbı' diye bir müfredat yok. YÖK ve Sağlık Bakanlığına sağlık meslek liseleri, tıp fakülteleri ve tıpta uzmanlık eğitiminde 'kaplıca tıbbı' eğitiminin verilmesi için dilekçeyle başvurduk."
"Güneş için geliyorlar"
Türkiye'deki tesislerin Avrupa'dan turist çekememesinde Avrupa'daki sağlık sigortalarının, üye olmayan ülkelerin tesislerindeki tedavileri tam olarak karşılamamasının etkili olduğuna işaret eden Nacakoğlu, buna rağmen Almanya, Hollanda ve Norveç başta olmak üzere çok sayıda ülkeden hastanın Türkiye'yi tercih ettiğini vurguladı.
Termal kaynağın yanında güneşli havası ve yumuşak iklimi nedeniyle özellikle kış aylarında Avrupalı turistleri çektiklerini dile getiren Nacakoğlu, "Avrupa standartlarına uygun termal yaşam merkezlerinin kurulması halinde Türkiye, bu alandan elde edeceği geliri hızla arttırır çünkü insanlar havası tüm yıl kapalı olan bir tesis yerine ocak ayında dahi güneşlenebilecekleri bir tesisi tercih ediyor." diye konuştu.
Son Dakika › Ekonomi › Termal Suyumuz Bol Ama Gelirimiz Az' - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?