Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, kıdem tazminatında kazanılmış hakların korunacağını belirterek, "30 güne karşı gelen bir yüzde 8,33 oranımız var, bu korunacak." dedi.
Selçuk, NTV canlı yayınında koronavirüs sürecinde çalışan ve işverene yönelik alınan tedbirlere ilişkin soruları yanıtladı.
Teşvik edici unsurlardan birinin işsiz kalma sürelerini azaltmaya yönelik olacağını dile getiren Selçuk, "Yaptığımız araştırmalar gösteriyor ki Türkiye'de genel olarak işsizlerimizin yüzde 35'i bir ile üç ay arasında işsiz kalıyorlar. Dolayısıyla biz bu çalışanlarımızı üç ay içinde geriye döndürebilirsek daha hızlı bir kazanım sağlayacağız, buna dönük de bir çalışmamız var. Üç ay içinde geri döndükleri zaman işe, onların işsizlik ödeneği aldığı süreçte uzun vadeli sigortaları ödenmiyor. Biz o üç aylık süreçte uzun vadeli sigortalarını ödeyeceğiz." diye konuştu.
Tamamlayıcı emeklilik sisteminin ne olduğu ve kıdem tazminatıyla nasıl birleşeceğine ilişkin soru üzerine Selçuk, Türkiye'de nüfusun yaşlanmakta olduğunu, önlerinde 2045'e kadar önemli bir demografik fırsat penceresi bulunduğunu, bu tarihten sonra yaşlı nüfusun genç nüfustan fazlalaşmaya başlayacağını söyledi.
Dolayısıyla demografik fırsat penceresinde ikinci ve üçüncü basamak emeklilik sistemlerini daha etkinleştirmek, bunları ortaya çıkarmak ve değerlendirmek durumunda olduklarını belirten Selçuk, "Tamamlayıcı emeklilik sistemi, aslında bizim Hazine ve Maliye Bakanlığımızla beraber çalıştığımız, bu ikinci ve üçüncü basamakları daha etkinleştirmek için ortaya koymak istediğimiz bir model." dedi.
Çalışma hayatında devamlı sosyal taraflarla konuşup süreçleri müzakere ettiklerine dikkati çeken Selçuk, "Bu tamamlayıcı emeklilik sistemine dair de müzakerelerimiz devam etmekte. Masada her daim birden çok model oluyor ve bunları da konuşmaktayız. Buradaki temel hedefimiz çalışanımıza emekli olduğunda hem daha iyi bir gelir seviyesi sağlamak, aynı zamanda da ülkemize bu sistem sayesinde ikinci ve üçüncü basamağı kazandırabilmek." ifadelerini kullandı.
Selçuk, kıdem tazminatıyla nasıl birleşeceğine ilişkin olarak da "Cumhurbaşkanımızın geçen haftaki konuşmasında belirttiği gibi kazanılmış haklar korunacak fakat ben müzakere devam ederken daha da modeller otururken bu konuda detay vermeyeyim." değerlendirmesinde bulundu.
"Birden çok model var"
"Mevcut çalışanların sistemin değişmesi halinde mevcut sistemde kalma seçeneği olacak mı? Bir yılda bir aylık maaş tutarında kıdem tazminatı devam edecek şekilde mi kazanılmış haklar korunacak?" sorusuna ise Selçuk, şöyle yanıt verdi:
"Kazanılmış haklar korunacak. 30 güne karşı gelen bir yüzde 8,33 oranımız var, bu korunacak. Şu andaki bizim üzerinde konuştuğumuz modelde korunacak şekilde müzakereler yapıyoruz fakat birden çok model var. Bu, karma bir emeklilik sistemi. Dolayısıyla bunun bir yüzde 8,33'lük kısmı var, normal tamamlayıcı olan kısmı. Bunun bir gönüllü ve ihtiyari seçilecek olan kısmı da olacak. Bunlar tam netleşince... Biz taraflardan önerilerini de aldık, netleştikten sonra inşallah onu da detaylıca açıklarız."
Bakan Selçuk, bu sistemin yasama yılında yasalaşıp yasalaşmayacağına ilişkin olarak da müzakerelerin sürdüğünü ve hızlı şekilde çalıştıklarını dile getirdi.
İstihdam paketinde çalışma hayatında olup belli bir yaşı geçenlerin ya da belli bir yaşa ulaşanların yarı zamanlı çalışmaya dönmesine yönelik teşvik verilip verilmeyeceğine ilişkin soruya karşılık Selçuk, şunları söyledi:
"Çalışma hayatı çok dinamik ve biz gelen talepleri Bakanlık olarak değerlendiriyoruz. 50 yaş üstünde bizim daha az çalışma saatlerinde çalışmak isteyen ve kısmi zamanlıya geçmek isteyen çalışanlarımız vardı ve biz buna dair kısmi zamanlıya geçtikleri takdirde hem işverene sağlayacağımız desteklerle bunu teşvik etmek... Esasında paketin tamamı bizim mevcutta çalışma hayatımızda ve mevzuatımızda olan maddeleri daha etkinleştirmek ve teşvik etmeye yönelik. Bunlar mevzuatımızda olmayan konular değil fakat etkin kullanılmıyor. Etkinleşmesi için biz işverenlerimize ve çalışanlarımıza teşvikler sunarak bunu etkinleştirmeyi hedefliyoruz. Bunu sağladığımız zaman da hem işsizlik oranları için hem de iş gücüne katılım anlamında iyi bir ivme yakalayacağımıza inanıyoruz."
Selçuk, OECD'nin 10 Haziran'da açıkladığı raporu anımsatarak, "2020 yılında ikinci dalga gelirse yüzde 7,6, gelmezse de 6 oranında bir küçülme bekleniyor fakat OECD aynı zamanda o raporda şunu da belirtti: 'Türkiye, en az etkilenen ülkeler arasında olacak'. Biz eğer bu paketi başarıyla uygular ve bunu sağlarsak en az etkilenen ülke olacağımıza da inanıyoruz. Dolayısıyla 2021'de büyük bir büyümeyi de gerçekleştireceğimize inanıyoruz, İstihdam Kalkanı Paketi'ni hedefine ulaştırırsak." değerlendirmesinde bulundu.
Bu hedefe ulaşması için işverenlerin de büyük desteğinin gerekeceğine işaret eden Selçuk, "Çünkü taşın altına herkesin elini koyması gerekecek. Bütün koruma paketlerinde, sosyal korumada olsun, istihdam koruma kalkanında olsun hedefimiz, işçimiz de işverenimiz de hep beraber gidip istihdamı korumak, ülkemizin ekonomisini, daha güçlendirerek çıkabilmek." şeklinde konuştu.
"İstihdamın 2020 yılını nasıl tamamlayacağına dair bir projeksiyon olup olmadığı"na ilişkin soruya ise Selçuk, TÜİK'in açıkladığı değerlerde bir düşüş gördükleri yanıtını verdi.
"Bu model bir çeyrek dönem paketleri olarak devam edecek"
Çeyrekler halinde İstihdam Kalkanı Paketi'nde uyguladıkları bütün maddeleri kontrol edeceklerini ve paketteki maddelerin ona göre revize edileceğini dile getiren Selçuk, "Esasında bu model bir çeyrek dönem paketleri olarak devam edecek. Dolayısıyla ilk çeyreği bir görelim bu uygulamaya başladıktan sonra. İlk çeyreği gördükten sonra ona göre de projeksiyonlar daha netleşecek. Dünyadaki projeksiyonlar da tam net değil, ilk çeyrek çok önemli. O yüzden bizim tam bu nedenle kısa çalışmadan normalleşme desteği ile normale dönmek, normal çalışma sürelerine ve normal çalışma disiplinine dönmemiz çok önemli." ifadelerini kullandı.
Selçuk, kısa çalışmadan normale dönenlerin destek ve teşviğinin tam olarak ne olacağına ilişkin soruya da "Sigorta primleri büyük bir destek. Sigorta primlerini karşılayacağız." diye yanıt verdi.
Pandemi sürecinde ihtiyaç sahibi ailelere yapılan yardımlara ilişkin soru üzerine Selçuk, sosyal yardımları 3 faz halinde planladıklarını dile getirdi.
Bakan Selçuk, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Birinci fazda 2,1 milyona, ikinci fazda 2,3 milyona ve üçüncü fazımız devam ediyor, orada da 1,6 milyon haneye ulaştık. Toplamda biz 6 milyon haneye ulaşıp 1000'er liradan 6 milyar lira ulaştırmış olduk. Bu Kovid döneminde hem sosyal destek programımız, sosyal yardımlarımız hem kısa çalışma ödeneğimiz hem nakdi ücret desteğimizi, işsizlik ödeneğimizi de toplarsak şu anda Bakanlığımız bünyesindeki bütün çalışma alanlarımızda biz 20 milyar liralık bir kaynağı vatandaşlarımıza ulaştırmış durumdayız. Bunu çok kısa bir süreçte ulaştırdık. Faz 3 devam ediyor.
Onun değerlendirmelerini aldıkça sosyal yardımlaşma dayanışma vakıflarına iletiyoruz ve ihtiyacı tespit ettiğimiz anda da 1000 liralık desteğimizi devam ettiriyoruz. Dolayısıyla 20 milyar liralık etkin bir kaynak aktarılmış oldu vatandaşlarımıza."
Bakan Selçuk, emeklilere Kurban Bayramı'nda bayram ikramiyelerinin erken ödeneceği müjdesi gelip gelmeyeceğine ilişkin olarak da Hazine ve Maliye Bakanlığı ile ödeme takvimini planladıklarını, henüz karar vermediklerini ifade etti.
"Etkin kontrolle huzurevi sakinlerimizi Kovid'e karşı korumayı başardık"
Aile tarafını da ilgilendiren normalleşme adımlarına ilişkin olarak Selçuk, sosyal hizmetler alanında yaklaşık 100 bin vatandaşa hizmet sunduklarını belirtti.
Bu süreçte en önemli kırılgan grupta yaşları itibarıyla huzurevi sakinlerinin bulunduğuna işaret eden Selçuk, huzurevi sakinlerinin yüzde 50'den fazlasının 80 yaşın üstünde olduğunu ve kronik rahatsızlıklarının bulunduğunu söyledi. Bu nedenle öncelikle yaşlıları çok sıkı koruma altına aldıklarını ve sıkı önlemleri hayata geçirdiklerini ifade eden Selçuk, bu kuruluşlarda 14 gün sabit vardiya sistemiyle çalışıldığını, personele bakımevlerine hem girerken hem de çıkarken test yaptırdıklarını anlattı.
Dünyaya bakıldığında gelişmiş ülkelerde Kovid-19 nedeniyle vefat edenlerin yüzde 50'sinden daha fazlasının huzurevlerinde olduğuna dikkati çeken Selçuk, "Bizde ise bu oran yüzde 4'lerde kaldı, aldığımız etkin önlemlerin sayesinde. Şu anda da vakalarımızın bir kısmı hastanede, sıkı takip ediyoruz. Çoğu şifa buldu." dedi.
Selçuk, yaşları 90-95'i bulan hastaların da şifa bulduğunu vurgulayarak, "Etkin bir kontrol sistemiyle huzurevlerindeki sakinlerimizi de Kovid'e karşı korumayı başardık, çok şükür." şeklinde konuştu.
"İş aramama nedenlerinin başında aile ve bakım hizmetleri geliyor"
83 milyonun özellikle dezavantajlı, kırılgan nüfusunu korumaya yönelik bir Bakanlık olduklarının altını çizen Selçuk, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Çok etkin bir sosyal koruma kalkanı paketi oluşturduk, bunu devam ettiriyoruz ve bu devam edecek. Bunun haricinde şu anda bu 3 ay boyunca bu sosyal koruma kalkanını sağlamışken şimdiki hedefimiz ise ekonomimizi güçlendirmek. Bunun için de istihdam kalkanımız olacak. İstihdam kalkanında da işten uzaklaşmış veya yarı zamanlıya geçmiş çalışanlarımızı normal çalışma sürelerine döndürmeyi hedefleyeceğiz. Onun haricinde de ilave istihdamı teşvik etmeyi önereceğiz. Bir de pandemi döneminde şu anlaşıldı, Türkiye'de iş aramama nedenlerinin başında aile ve bakım hizmetleri geliyor.
Sorduğumuz zaman yüzde 50 oranında aile ve bakım hizmetleri geliyor. Biz eğer bu farklı çalışma modellerini etkinleştirirsek bu anlamda da büyük bir kazanım sağlayacağız."
Bakanlık olarak koruma kalkanı oluşturmak istediklerini vurgulayan Selçuk, bunun özellikle kriz dönemlerini geçirirken çok önemli bir kavram olduğunu ve bu koruma sağlandığında ekonomiye daha güçlü ivme kazandıracaklarını sözlerine ekledi.
(Bitti)
Son Dakika › Güncel › Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Selçuk, canlı yayında soruları yanıtladı: (2) - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?