Çevre ve Şehircilik Bakanı Güllüce Açıklaması

Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz'ın gündeme getirdiği "değeri artan gayrimenkulden rant vergisi alınmasına" ilişkin, "Sayın Bakan bir vizyon anlatırken, herhalde dikkatten kaçmış, yarın olacak gibi bir algı oluştu. Böyle bir şey değil. Kalkınma Bakanı, ileriye doğru bir vizyon çiziyor. Yarın olacak anlamında değil" dedi.

Güllüce, İlbank Sosyal ve Eğitim Tesislerinde basın mensuplarıyla yaptığı toplantıda, yerel seçim sonucu kendisini en çok şaşırtan yerlerin Hatay ile İzmir Karabağlar olduğunu söyledi. Belediyeciliği bildiğini ifade eden Güllüce, Karabağlar'ı kötü belediyecilik yapılmasına rağmen CHP'nin aldığını belirtti. Pahalı dairelerde oturanların çoğunluğunun CHP'ye oy verdiğini anlatan Güllüce, "Mesela İstanbul'da daire fiyatlarını sorun, size CHP'nin oyunu söyleyeyim. Daire fiyatları 700 bin liradan fazlaysa CHP çok yüksek, AK Parti azdır orada. Grafik şöyledir, daire fiyatları yükseldikçe AK Parti'nin oyları düşer" değerlendirmesinde bulundu. Bir dairenin fiyatının bir milyon doları geçmesi halinde ise AK Parti'nin o bölgede hiç olmadığını belirten Güllüce, "Orada CHP de yüzde 95 falandır" diye konuştu. İstanbul'da Bağdat Caddesi'nde daire fiyatlarının Fikirtepe'nin 7 katı olduğunu anlatan Güllüce, Bağdat Caddesi'nde AK Parti'nin çok çok düşük, Fikirtepe'de ise yüksek oy aldığını kaydetti. Güllüce, soru üzerine, "kentsel dönüşümle Fikirtepe'nin oylarının düşmeye başlamasının ihtimal dahilinde olduğunu" ifade etti. Türkiye'de sermayenin hep CHP'den yana durduğunu belirten Güllüce, bunun dünyadaki algının tersine işlediğini ve sosyolojik olarak izahının zor olduğunu söyledi.

"ANAP'ın zamanındaki zenginlerin hepsini yan yana koysanız Koç holdingin bir şirketi olmaz" diyen Güllüce, Türkiye'de sermayenin tuhaf bir birikimi olduğunu kaydetti. Güllüce, "TÜSİAD, zenginliğin herhalde yüzde 70'ini elinde tutuyor. Ağırlık olarak muhalif ve sempatizan olarak CHP. Bunu nasıl izah edeceğiz. Dünyada sosyal demokratlar böyle midir? MÜSİAD'ın hepsini koysanız, TÜSİAD'daki bir şirketin holding binasını zor alır. Belki biraz mübalağa yaptım ama mukayese edilmeyecek bir orandır. Servet CHP ile çok örtüşüktür" değerlendirmesinde bulundu. -"Vatandaş hiç korkmasın, öyle çarşamba günü olacak iş değil" Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz'ın gündeme getirdiği "rant vergisi" konusunun yanlış anlaşıldığını dile getiren Güllüce, "Sayın Bakan bir vizyon anlatırken, herhalde dikkatten kaçmış, yarın olacak gibi bir algı oluştu. Böyle bir şey değil. Kalkınma Bakanı, ileriye doğru bir vizyon çiziyor. Yarın anlamında değildir o" dedi. "Şu anda zaten zor, uygun değil. Bir kere altyapımız buna müsait değil" ifadesini kullanan Güllüce, bunun için bir süreç gerektiğini bildirdi.  Bunun Türkiye belli bir ekonomik güce ulaştığında yapılabileceğini belirten Güllüce, şöyle devam etti:

"Bakanlıkların altyapısı ve numaratajından tutun envanterine, değerlendirme yapmasına kadar hepsinin hazır olması gerekir. Bunlar hep zaman alacak şeylerdir. Vatandaş hiç korkmasın, öyle çarşamba günü olacak iş değil bu, yani hemen yarın olacak bir şey değil. Bazı gazetelerde hemen yarın alınacakmış gibi haberler çıktı, onu düzeltmek istiyorum. Bu uygulamanın yanlış olduğu havasını estirenler ise sürekli rant şikayetinde bulunanlar. Türkiye'nin böyle paradoksal bir yapısı var. O gazeteler, o yazar kardeşlerimiz, hep Türkiye'de rantın çok vergisiz olmasından şikayet edenler. Mesela o arkadaşlar, hemen yarın yapılacak gibi anladılarsa, 'Oh be, biz bunu istiyorduk zaten, geç kalındı' diye yazmaları lazımken, karşı çıkıyorlar. Orayı da anlamak çok zor." -"İztuzu'nda caretta caretta hastanesi iptal" Güllüce, İztuzu'nda deniz kaplumbağalarıyla ilgili yaşananları anlamakta zorlandığını söyledi. Burada caretta carettaları incelemek, tedavi etmek, bilimsel çalışmalar yapmak için bir mekan bulunduğunu dile getiren Güllüce, şöyle devam etti: "Fakat çok gayrisıhhi şartları varmış. Bunun üzerine üniversite ile Bakanlık 'Orada doğru dürüst hastane yapalım, kaplumbağaları tedavi edelim' diye yola çıkmışlar. Peki niye başka yerde değil de orada? Çünkü başka yere götürmeye kalktığınızda yarım saatlik mesafe var, yol alınacak. Bunu temin için bir bina yapılacaktı. Fakat vatandaşa rağmen yapacak halimiz yok, madem ki istenmiyor, projeyi iptal ettik. Çevreci arkadaşlarımızın rahatsız olmasına gerek yok, hastaneyi yapmıyoruz, mevcut haliyle kalıyor orası."

Güllüce, Mersin Akkuyu nükleer santraliyle ilgili soru üzerine, bununla ilgili kendilerine verilen ÇED raporunun incelenme aşamasında olduğunu söyledi. -Kentsel dönüşüm çalışmaları Kentsel dönüşüm çalışmalarına ilişkin olarak da Güllüce, "Yerelcilikten yana olduğum bir anlayışım var. Belediyelere devrediyorum. Bundan sonra da bizatihi kendimizin yapacağı yer çok fazla olmaz, mecbur kalırsak yaparız Bakanlık olarak. Daha çok belediyelerin yapmalarını istiyoruz" diye konuştu. Kentsel dönüşümün vatandaşa rağmen yapılmamasını sağlayacaklarını anlatan Güllüce, dönüşümü, hazırlığını tamamlayan belediyelerin gerçekleştireceğini ifade etti. "Biraz karikatürize ediyorum, 'Canım kentsel dönüşüm istedi biraz da biz yapalım' böyle olmaz, olmamalı" diyen Güllüce, şöyle devam etti: "Bu seçimde dolaştığımda A partisi, B partisi ayırmadan söylüyorum. Diğer partilerden de AK Parti'den de 'Bir kaç tane de biz yapalım' diyenler oldu. Doğru değil, hiçbir hazırlığı olmadan, altyapı çalışması gerçekleştirmeden, kalemi eline alıp da 'Şurada kentsel dönüşüm yapalım' demek doğru değil. Çok ciddi çalışmaya ihtiyaç var." - "Burdur o yüzden CHP'nin oldu" Bu yerel seçimlerde kentsel dönüşümü karşılarına farklı şekilde çıkardıklarını dile getiren Güllüce, "CHP, Burdur'da 'Evinizi başınıza yıkıp sizi Isparta'ya gönderecekler' diye siyasi çalışma yapıyor. Bana onlarca vatandaş 'Niye yıkacaksınız, bizi Isparta'ya niye göndereceksiniz' diye soruyor" dedi. Güllüce, "Burdur, o yüzden mi CHP'nin oldu" sorusunu, "Bana göre öyledir. Burdur'un o yüzden CHP'nin olduğuna inanıyorum" yanıtını verdi. "Bu yalan ne güçlü bir şey" ifadesini kullanan Güllüce, "Bakan olarak vatandaşa tapulu malına kimsenin el süremeyeceğini anlatıyorsunuz ancak o yalan, öyle bir korku salınarak anlatılmış ki size hala inanmıyor. O yalana inananlar içinde katiyen CHP'ye oy vermeyecek ve güvenmeyecek olanlar da var. Varı yoğu, bütün serveti bir evi olan adama 'AK Parti evini elinden alacak' dendiğinde inanmak istemez ama 'ya olursa' korkusu onu dengesiz hareket ettirebilir. Ben ona yoruyorum" değerlendirmesinde bulundu. Yerel seçimlerde CHP'li bir belediye başkan adayının "kentsel dönüşüm değil kentsel yenileşim yapacağız" dediğini anlatan Güllüce, "Ne fark eder, yıkıp başka bir bina yapacaksın, ismine ne dersen de" diye konuştu. Bu adayın vatandaşa vadettiği büyüklükte daireleri vermesinin ise mümkün olamayacağını anlatan Güllüce, "Vatandaş şunu sorabilseydi, nerede, neyi, nasıl, kime, kaça. Belediye seçimlerinde bu çok önemli bir anahtar. Bir sorsa, CHP yüzde 5'i zor alır" dedi. Vatandaşın bu soruları sorduktan sonra oy vermesi gerektiğini bildiren Güllüce, "Bağdat Caddesi'ndekinin böyle bir soru sormaya ihtiyacı yok, zaten onun dairesi, altındaki arabası inanılmaz bir servet. CHP'nin belli bir kesimi için bunlar söz konusu değil" diye konuştu. "Mustafa Kemal'e diyorlar ya '7 düvel yenemedi Paşam sizi', onun gibi bir şey oldu. O nasıl koalisyondu bu seçimde AK Parti'ye karşı olan" ifadesini kullanan Güllüce, en zıt kutupların birbiriyle ittifak yaptığını söyledi. Güllüce, yerel seçimlerdeki koalisyona vatandaşın Anadolu mayası gereği "dur" dediğini, dünyanın küresel güçlerine "dur" demeyi becerdiğini dile getirdi.

-"Kolej mezunu filan değildik ama iyi mühendis olduk"

Bakanlığının Kanal İstanbul'a ilişkin çalışmalarının sorulması üzerine Güllüce, "Üzerinde çalışıyoruz, daha çok çalışmamız lazım" diye konuştu.  Türkiye'nin ulaşım, eğitim, sağlık gibi bir çok konuda geldiği noktanın sevindirici olduğunu, yeni Türkiye'de genç kuşağın çok güzel şeyler göreceğini anlatan Güllüce, "2020'lerin, 30'ların Türkiyesini yaşayacak gençler, çok güzel bir Türkiye'de yaşayacak" dedi. Şu anda üniversitesi bulunmayan şehir olmadığını vurgulayan Güllüce, "Kalitesi diyecekler hemen size. İlla onların mezun oldukları kolejlerden mezun olmaya gerek yok. Biz kolej mezunu filan değildik ama iyi mühendis olduk. CHP'li zenginlerin yabancı okullarda okuyan çocuklarının okullarında okuyamadık ama iyi mühendis olduk" diye konuştu. -"Anadolu Ajansına bağırıp çağırsam da bir dahaki seçimde oyum artmaz" Cumhurbaşkanın bu yıl ilk kez direkt halk tarafından seçileceğine işaret eden Bakan Güllüce, "Türkiye diktatörlüğe gidiyor" diyenlerin ise buna karşı çıkarak, cumhurbaşkanını Meclisin seçmesini istediğini, bunun paradoks olduğunu söyledi. Kutuplaşma iddialarına da değinen Güllüce, "Bu nasıl bir kutuplaşma ki AK Parti Türkiye'nin 81 ilinde var. Bu nasıl kutuplaşma olmayan bir CHP ki 28 ilde yok. Bilmem kaç ilde yüzde 5'in altında. Şimdi Anadolu'nun tümünde, her ilinde olan bir parti mi kutuplaştırıyordur, iki, üç, beş ilde olan bir parti mi, CHP mi kutuplaştırıyordur? Bir haritaya bakın, kaç ilde varsın? Kaç ilde hiç yoksun? O zaman demek ki Türkiye kim tarafından kutuplaştırılıyor, haritada belli oluyor" dedi. CHP'nin milletin neden 60 yıldır kendilerini seçmediğini düşünmesi gerektiğini ifade eden Güllüce, "Ben Anadolu Ajansına bağırıp çağırsam da bir dahaki seçimde oyum artmaz. AA'yı istediğin kadar kötüle, bu devletin bir kurumu. Mustafa Kemal'in kurduğu bir kurum. Anadolu Ajansıyla kavga ederek oyunu artıramazsın ki" ifadesini kullandı. Güllüce, "CHP, 'Ben 60 senedir neden bu milletle örtüşemiyorum. Darbe yaptırdım, Başbakan astırdım yine hükümet olamadım. O zaman ne yapmam lazım? Dünyada sosyal demokratlar gelişirken niye Türkiye'de gelişmiyor, buradaki sorumluluğum nedir?' diye sorsa, bir dahaki seçimde barajı aşma riskiyle karşılaşmaz" değerlendirmesinde bulundu.