Dha Yurt Bülteni-10

1)BİTLİS'TE MAYANI BASAN GÜVELİK KORUCUSU ŞEHİT OLDU

BİTLİS'in Yukarı Ölek Köyü kırsalında yürütülen operasyonlar sırasında mayına masan bir güvenlik korucusu şehit oldu.

Bitlis Valiliği, Yukarı Ölek Köyü kırsalında bulunan Sehi Ormanları bölgesinde şehit olan güvenlik korucusu Sedat Aktaş ile ilgili açaklama yaptı. Açıklamada, Jandarma ekipleri ile birlikte operasyonda bulunan güvenlik korucusu Sedat Aktaş'ın PKK'lı teröristler tarafından daha önceden araziye döşenen mayına bastığı ve olay yerinde şehit olduğu belirtildi. Şehit korucu Aktaş için İl Jandarma Komutanlığı önünde tören düzenleneceği belirtildi.

Özcan ÇİRİŞ/BİTLİS,-

====================================================

2)KADIN MÜHENDİS KADINLAR GÜNÜNDE TRAFİK KAZASINDA ÖLDÜ

BURSA'da meydana gelen trafik kazasında arıza nedeniyle park eden kamyona otomobili ile arkadan çarpan 25 yaşındaki İnşaat Mühendisi İlkcan Asena Çerçi olay yerinde yaşamını yitirdi. Dünya Kadınlar Günü'nde yaşamını yitiren genç mühendisin kullandığı otomobilin motoru kaza yerinden 50 metre uzağa fırladı. Kütahya'da yaşayan İnşaat Mühendisi İlkcan Asenaçerçi, Dünya Kadınlar Günü'nde, Bursa'da geçirdiği kazada yaşamını yitirdi. İddiaya göre otobandaki kaza, Ankara istikametinden Bursa yönüne gelmekte olan  İlkcan Asena Çerçi'nin kullandığı 34 PH 2925 plakalı otomobilin, arızalanan kamyonun  yol kenarına çekip yol yardımı bekleyen A.S.'nin kullandığı 06 GB 9050 Plakalı kamyona hızla arkadan çarpması sonucu medana geldi. Aracın motorunun 50 metre fırladığı kazada genç mühendis İlkcan Asenaçerçi olay yerinde yaşamını yitirdi. Haber verilmesi sonucu olay yerine gelen polisler otobanın iki şeridini trafiğe kapatırken genç mühendisin cansız bedeni ise otopsi yapılmak üzere Bursa Adli Tıp Kurumu7na kaldırıldı.

Kütahya'da yaşadığı öğrenilen İlkcan Asenaçerçi'nin ölümüyle ilgili soruşturmaya başlandı

Görüntü Dökümü

-------------------------

Kaza yerinden görüntü

Polis ve sağlık görevlileri

Detaylar

Ölen Mühendisini fotoğraflı

SÜRE: 1.30 Dak) (Boyut: 169MB)

Berktuğ ÖNCÜ/BURSA -

=======================================================

3)TERÖRİSTLERİN SALDIRISINDA YARALANAN ÇOCUKLARI MEHMETÇİK KURTARDI

'ZEYTİN Dalı Harekatı'yla terör örgütlerinden temizlenen Suriye'nin Afrin kenti kırsalındaki Cinderes kasabasına bağlı Dir Belut köyünde, teröristlerin roketli saldırısıyla yaralanan çocuklar, Mehmetçik tarafından kurtarılıp, tedavi edildikten sonra ailesine teslim edildi. Türkiye'ye roketlerin ateşlendiği nokta olan Reyhanlı'nın karşısındaki Cinderes bölgesinde bulunan ve Mehmetçik ile ÖSO güçlerinin operasyonu sonucu teröristlerden temizlenen Dir Belut köyde yaşayan İlevi ailesi, geçen Pazar günü Dukan yolunda ilerlerken bulundukları araçları roketli saldırıya uğradı. Saldırıda Ayşe ve Muhammed İlevi çiftinin 3 çocuğu yaralanırken, yaşanan kargaşada 1 yaşındaki Abdullah da kayboldu. Başından yaralanan Esra ve 2 kardeşi askerler tarafından kurtarılarak Reyhanlı Devlet Hastanesi'nde tedaviye alınırken, Abdullah bebek için askerler arama çalışması yaptı. Çocuğun köyde kaldığını tespit eden askerler, Abdullah'ı tedavisi bittikten sonra yeniden köye dönen ailesiyle buluşturdu.

Terör örgütü PKK- YPG'lilerin attığı roketin araca isabet etmesi ile 3 çocuğu yaralanan Muhammed İlev, "Allah Türk askerinden razı olsun. Benim 3 çocuğumu roketle yaraladılar. Ayrıca amcamın eşini de vurdular. Çocuklarımın yaşları küçük. Türk askeri kendi araçları ile çocuklarımı ve amcamın hanımını alarak Reyhanlı'ya ve Osmaniye'ye hastaneye götürdüler. Reyhanlı'da çocuklarımı tedavi ettiler. Allah Türk askerini korusun, razı olsun. Biz sivil insanlarız. Buraya çalışmak için gelmiştik. 60-70 roketle bize saldırdılar. Türk askeri bizi PKK PYD terör örgütünden kurtardı. Şimdi rahat ve huzurluyuzö dedi.

Sağlık kontrolleri evde yapılan çocuklar, teröristlerden temizlenen Dir Belut köyünde yaşamaya devam ediyor.

Görüntü Dökümü

--------------------

Türk askeri tarafından kurtarılan aile

Yaralanan çocuk

Kaybolduktan sonra askerin bulduğu Abdullah

Baba ile ropörtaj

Genel ve detay görüntüler

(Haber-Kamera: İbrahim MAŞE, Yılmaz BEZGİN-HATAY-DHA)

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 247 MB

===========================================================

4)12.33'ÜN ANLAMI ORTAYA ÇIKTI

ADANA'da, ücretsiz ulaşım kartı olmasına rağmen şehit annesi 60 yaşındaki Zübeyde Tura'dan 2.5 lira isteyip, tepki gösterdiği için hakkında 11 yıla kadar hapsi istemiyle dava açılan ve ara kararla tahliye edilen halk otobüsü sürücüsü Eren Güngör, tahliye şartını yerine getirmek için İstiklal Marşı'nın 6. kıtasının yazılı bulunduğu tablo önünde 12.33'te imza atmaya geldi. Güngör'ün imza atmaya geldiği saat 12.33'ün de Zübeyde Tura'nın oğlunun da şehit olduğu Bingöl'ün 12 olan plakası ise şehit sayısı olan 33'ü temsil ettiği bildirildi.Merkez Sarıçam ilçesi Buruk güzergahında geçen 4 Şubat'ta, 01 J 0365 plakalı Büyükşehir Belediyesi Özel Halk Otobüsüne binen şehit annesi Zübeyde Tura, sürücü Eren Güngör'e, torunu için bir öğrenci ücreti kesilmek üzere 5 lira verdi. Tura, kendisi de Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından verilen şehir içi toplu taşıma hizmetlerinden ücretsiz yararlanma hakkını sağlayan kartı kullandı. Güngör, şehit annesine, "Ne kartı çektin sen?" diye tepki gösterdi. Zübeyde Tura da "Şehit ailesi" yanıtını verdi. Sürücü, "Anca beleş binin, başka bir şey yok, ver o parayı ver" deyip araç içerisindeki yolcuları kastederek "Geç yerine bak bakalım, arabanın içinde kaç kişi var. Biz de mazot yakıyoruz, para vermiyorlar, verseler" diyerek Tura'ya tepkisini sürdürdü. Zübeyde Tura, biniş kartının şehit annesi olduğu için kendisine verildiğini hatırlatmasına rağmen, 5 lira üstünü vermeyi reddeden sürücü Eren Güngör, "Ya o devletin Allah belasını versin teyze. ya vermiş size böyle bir hak da bize niye vermiyor. Bu özel halk otobüsü, devlet arabası değil" karşılığını verdi. Olaya ilişkin görüntülerin yayınlanması üzerine gözaltına alınan sürücü tutuklandı.

ANLAMLI TAHLİYE

Adana Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu'nda görevli Cumhuriyet savcısı, tutuklu otobüs sürücüsü Eren Güngör hakkında 'halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik', 'halkın bir kesimini sosyal sınıf, din, mezhep, cinsiyet ve bölge farklılığına dayanarak aşağılama' ve  'hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma' suçlarından toplam 11 yıla kadar hapis cezası istedi. İddianame, 11. Asliye Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. Yargılanacağı günü bekleyen  Eren Güngör'ün avukatı tutukluluğuna itiraz etti. Nöbetçi Adana 2. Sulh Ceza Hakimi, şüphelinin adli kontrol kararıyla tahliyesine karar verdi. Hakim kararda Güngör'ün bağlı bulunduğu kolluk birimine her gün saat 12.33'te giderek, İstiklal Marşı'nın 6. kıtasının yazılı bulunduğu tablo önünde olacak şekilde imza atması şartı getirdi.

12 BİNGÖL'ÜN PLAKASI, 33 ŞEHİT SAYISI

Kararın ardından Eren Güngör ise her gün 12.33'te askeri karakola gelip imza atmaya başladı. Askerin ise bu karara dakika dakika uyup aynı saat ve dakikada imza attırdıkları öğrenildi. 12.33 anlamını da ortaya çıktı. Bingöl- Elazığ Karayolu'nda 24 Mayıs 1993'de Zübeyde Tura'nın oğlu Mehmet Tura'nın  da şehit olduğu Bingöl'ün 12 olan plakası ise şehit sayısı olan 33'ü temsil ettiği bildirildi.

İSTİKLAL MARŞI'NIN 6. KITASI ŞÖYLE:

"Bastığın yerleri 'toprak' diyerek geçme, tanı!

Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı.

Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır atanı;

Verme, dünyaları alsan da bu cennet vatanı"

Görüntü Dökümü

------------------------

Şoförün jandarma karakolundan çıkması

Gazetecilerin soru sorması

Şoförün araca binmesi

Aracın gidişi

SÜRE: 45"    BOYUT: 46 MB

Haber: Çağlar ÖZTÜRK-Kamera: ADANA,

=======================================================

5)ÖĞRENCİLERDEN AFRİN'DEKİ MEHMETÇİĞE ŞİİR VE MEKTUP

KARABÜK'te, aynı binada eğeitim gören ortaokul ve ilkokul öğrencileri, Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) Afrin'de yürüttüğü "Zeytin Dalı Harekatı"na katılan Mehmetçiğe moral ve destek vermek için yazdıkları mektup ve şiirleri gönderdi.

100'üncü Yıl Mahallesi'nde aynı binada eğitim ve öğretim gören Yavuz Sultan Selim Ortaokulu ile Şehit Nurettin Seki İlkokulu öğrencileri, öğretmenleri öncülüğünde ellerinde Türk bayraklarıyla 'Selam olsun Afrin kahramanlarına', 'Türkiye'nin gücünü dünya gördü', 'Bağımsızlığın bekçileri', 'Ordu millet ele ele' yazılı dövizlerle mahalledeki Postane şubesi önüne geldi. Öğrenciler, Zeytin Dalı Harekatı'nda bulunan Mehmetçiğe moral vermek amacıyla yazdıkları mektup ve şiirleri okudu. Daha sonra içersinde şiirlerin bulunduğu Türk bayrağı ve Türk askeri resimli zarfları Gaziantep'teki Bornova Jandarma Komando Tugay Komutanlığı'na gönderilmek üzere görevlilere teslim etti. Öğrencilerin harçlıklarından toplanan 2 bin 500 TL ise TSK'nın banka hesap numarasına yatırıldı.

Görüntü Dökümü

--------------------

-Öğrencilerin ellerinde Türk bayraklarıyla yürümesi

-Postaneden göndermeleri

Bülent DİKTEPE/KARABÜK, -

======================================================

6)ÇOCUK PARKI YANINA KONULAN BAZ İSTASYONUNU YARGIYA TAŞINDI

MUĞLA'nın Datça ilçesinde öğrenci velileri, çocuk oyun parkı yanına konulan baz istasyonunun kaldırılması talebiyle hukuk mücadelesi başlattı.İskele Mahallesi Vali Özer Türk Çocuk Oyun Parkı ve Kazım Yılmaz İlkokulu'nun hemen yanına, bir GSM şirketi tarafından bir süre önce kurulan baz istasyonunun kaldırılması talebiyle, Datça Asliye Hukuk Mahkemesi'nde dava açıldı. Davanın ilk duruşması bugün yapıldı. Duruşmayı çoğunluğu öğrenci velisi olmak üzere çok sayıda kişi izledi, yüzlerce kişi de adliye önünde bekledi. Sabahın erken saatlerinden itibaren adliye binası önünde toplanan kalabalık, duruşmanın sonuna kadar ayrılmadı.

Tüketici Hakları Derneği Datça Şubesi Başkanı Orhan Keskinsoy, duruşma öncesi yaptığı konuşmada, baz istasyonlarına ve GSM şirketlerine karşı olmadıklarını belirterek, "Ancak, her şeyin prosedürlere ve yasalara uygun yapılmasını istiyoruz. Burada şikayete konu olan baz istasyonu kaçaktır. Belediyenin yerine yapılmıştır. Belediyeye girişimlerde bulunduk. Muğla Valiliğinden, Muğla Büyükşehir Belediyesi'ne bir yazı gönderildi. Yazı elimizdedir. OHAL kapsamında olduğu için, baz istasyonlarına dokunmayın diye talimat var" dedi.

TEDBİR İSTEMİYLE DAVA AÇILDI

Şikayetlerden sonuç alınamayınca öğrenci velilerinin hukuk mücadelesi başlattıklarını ifade eden Keskinsoy, "Biz işin biçiminde değiliz. Önemli olan, buradaki baz istasyonun çocuk parkına 50, okula ise 100 metre mesafede olması ve sağlık tehdidinin bulunmasıdır. Yargıtay ve Anayasa Mahkemesi'nin konu ile ilgili daha önce verdiği kararlar var. Sağlık söz konusu olduğunda, bu baz istasyonlarının hemen sökülmesi isteniyor. Burada tedbir istemiyle bir dava açıldı. Dava ne kadar uzun sürerse sürsün, öncelikle baz istasyonunun faaliyetinin mühürlenmesi gerekiyor" diye konuştu.

"BAZ İSTASYONU KALDIRILSIN"

Öğrenci velileri adına konuşan Rıza Temir ise, davanın sonuna kadar takipçisi olacaklarını belirterek, "Çocuk parkının yanında bir gecede baz istasyonu peyda oldu. Çok tedirgin olduk. Çocuğumuzu her gün parka, okula götürüyoruz. Ben artık çocuğumu parka götürmüyorum. Oradaki insanlar da rahatsız. Gerekli mercilere yaptığımız şikayetlerden sonuç alamayınca konuyu, yargıya taşıdık. Umarız, baz istasyonu buradan kaldırılır, ümitliyiz" dedi.

Datça Kent Konseyi Başkanı Hayriye Balkan ise duruşma öncesi yaptığı konuşmada, "Bugün burada velileri görünce, gelecek adına çok umutlandım. Daha kalabalık kitlelerin konuya duyarlı olmasını bekliyoruz. Çünkü söz konusu olan çocuklarımız ve onların sağlığıdır" diye konuştu.

Öğrenci velileri adına davayı takip eden avukat Haluk Delemen de "Baz istasyonu çocuk parkına çok yakın mesafede. İlkokula da çok yakın. Duruşmada, güvenlik mesafesinin ihlal edildiğini söyledik. Hakim de beyanlarımızı dikkate aldı, kayıtlara geçirdi. Bilgi Teknolojileri Kurumu'nun verdiği güvenlik sertifikasında, bu baz istasyonunun kurulmasına müsaade ettiği adres, yaptığımız araştırmaya göre, şu anda kurulu olduğu adres değil. Güvenlik sertifikasında 330 sokak 13 parsel diye bir adrese izin verilmiş. Belediye İmar müdürlüğü ile konuyu görüştüm. Kurulu olduğu yer, 330 sokak değil. Dolayısıyla, başka bir yere kurmaları gerekirken, baz istasyonu getirilip, çocuk parkının dibine kurulmuş. Mahkeme bu konunun da soruşturulması gerektiğine karar verdi. Tedbir talebimiz ise reddedildi. Dava sonunda karar verileceği belirtildi. Bütün komünikasyonun bloke olabileceği düşüncesi hakim oldu" dedi.

Duruşma, yerinde keşif yapılması için 17 Mayıs'a ertelendi.

Görüntü Dökümü

-------------------

Baz istasyonunun hemen yanına kurulduğu Çocuk oyun parkındaki çocuklar oyun oynarlarken..

Baz istasyonunun çocuk parkından görüntüleri..

Tüketici Hakları Derneği Datça Şube Başkanı Orhan Keskinsoy konuşması..

Öğrenci Velileri adına konuşan Rıza Temir'in konuşması..

Datça Kent Konseyi Başkanı Hayriye Balkan'ın konuşması..

Öğrenci velileri adına davayı takip eden Avukat Haluk Delemen'in duruşma sonrası açıklaması…

Haber- Kamera: Mehmet ÇİL/ DATÇA (Muğla),

================================================

7)CHP'Lİ KADINLAR, 8 MART'I KUTLADI

GAZİANTEP'te, CHP Kadın Kolları Başkanlığı tarafından 8 Mart Kadınlar Günü kutlandı.

Gaziantep'te CHP'li kadınlar, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle etkinlik düzenledi. Parti binasında düzenlenen etkinliğe; CHP Kadın Kolları İl Başkanı Leyla Kara, İl Kadın Kolları üyeleri ve partililer katıldı. Kadınlara uygulanan şiddete değinen ve tepki gösteren CHP Kadın Kolları İl Başkanı Kara, "Türkiye'de birçok yerde kadına şiddetin meşru görülüyor. Şiddet gören kadınların neredeyse yarısı, kocalarının kendilerini dövmelerini haklı buluyor. Evde kocaya, iş yerinde işverene, baba ocağında babaya borçlu sayılan kadın, haklarının farkında olamıyor. Kadın olmak birçok ülkede doğarken hayata yenik başlamaktır. Erkekle eşit iş, eşit ücret alamamaktadır. Hayatları boyunca şiddete ve tacize maruz kalmaktadır. Gazi Mustafa Kemal Atatürk, dünyada birçok ülkeden önce kadınların medeni ve siyasi haklara kavuşması, seçme ve seçilme hakkının tanınması gibi önemli haklara kavuşmasını sağlamıştır. Bugün bir siyasi partide çalışabiliyorsam ve bunun gibi birçok hakkı elde ettiysem, bunu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e ve onun kurduğu Cumhuriyet'e borçluyum" dedi.Kadınlar, basın açıklamasının ardından ellerindeki dövizlerle yürüyüş yaptı.

Görüntü Dökümü

---------------------------------

Toplantıya katılanlar

Leyla Kara'nın konuşması

Yürüyüş yapılması

Genel ve detay görüntüler

Haber -Kamera: Mustafa KANLI-GAZİANTEP-DHA)

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 86 MB

=================================================

8)ÖĞRETMENİNE YAZDIĞI MEKTUPLA OKUL HAYALİNE KAVUŞTU

ŞANLIURFA'da ailesinin ekonomik durumu nedeniyle okula göndermediği Zeynep Aksoy (16), öğretmenine yazdığı sitem dolu mektubunun ardından Valilik Açık Kapı biriminin desteğiyle Eyyübiye GAP Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nde okula başladı.

Beşaltı Mahallesi'nde oturan Zeynep Aksoy, ailesinin maddi durumu nedeniyle geçen yıl liseye kaydını yaptıramadı. Aksoy, çok sevdiği okula devam edebilmek için ailesinden gizli, öğretmenine mektup yazarak okumak istediğini söyledi. Mektubunda öğretmenlerinin kendisine sahip çıkmadığını yazan Zeynep Aksoy, şu ifadelere yer verdi:

"Yasemin Hocaya merhaba. Hocam nasılsınız? Sizi çok seviyorum, sizleri çok özledim. Yeni öğrencileriniz hayırlı, uğurlu olsun. Okula gitmiyorum. Çünkü sizler, yani tüm hocalar sözünüzü tutmadınız? Hep boşuna çalıştım. Hasibe ve Sıdıka'dan daha başarılıydım, ama onlar okuyor beni ise okumuyorum. Ne güzel hayallerim vardı, hepsi yıkıldı. Hepsi sizlerin yüzünden oldu. Keşke hiç umutlanmasaydım. Çok çalıştım hepsi boşunaydı. Hepiniz sözünüzü tutmadınız?"

Öğrencisinin mektubunu okuyunca duygulanan öğretmen Yasemin Koca, ilk önce Zeynep Aksoy'un ailesiyle görüşüp, onları ikna etti. Ardından Zeynep'i okula kavuşturmak için, mektupla Şanlıurfa Valiliği Açık Kapı birimine başvurdu. Şanlıurfa Valisi Abdullah Erin, Zeynep Aksyon'un eğitimi için gereken her türlü maddi ve manevi desteğin verileceğini söyledi.

Eyyübiye GAP Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'ne kaydı yapılan Zeynep Aksoy, yaşadığı Beşaltı Mahallesi'nden taşımalı eğitimle her gün 40 kilometre uzaklıktaki okuluna gelip gidiyor. Oldukça mutlu olan Zeynep Aksoy, öğretmenlerine ve Şanlıurfa Valisi Erin'e teşekkür etti.Geri kaldığı dersleri telafi için Aksoy için ayrı bir program hazırlanacağı belirtildi.

Görüntü Dökümü

---------------------------------

Zeynep Aksoy sınıfta ders işlemesi

Zeynep Aksoy'la yapılan röp.

Okul müdürü ve öğretmenleriyle yapılan röp.

Okuldan genel görüntü

Genel ve detay görüntüler

( Haber: Ali LEYLAK-Kamera: Ömer ŞULUL-ŞANLIURFA-DHA)

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 415 MB

=======================================================

9)KADINLARDAN SESSİZ ÇIĞLIK EYLEMİ

MEMUR Sendikaları Konfederasyonu (Memur-Sen) Kadın Komisyonu Burdur Şube Başkanı Rahşan Ozan, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla basın açıklaması yaptı. Açıklamanın ardından kadınlar tülbentlerle ellerini bağlayarak Suriye cezaevlerindeki kadınlar için sessiz çığlık eylemi yaptı.

Memur-Sen Kadın Komisyonu Burdur Şube Başkanı Rahşan Ozan, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla il başkanlığında basın toplantısı düzenledi. Rahşan Ozan, kadına gerçek değerini kız çocukları diri diri toprağa gömüldüğü bir zaman diliminde insanlığa indirilen İslam dini tarafından verildiğini belirterek, "Cenneti kadınların ayakları altına seren dinimiz, kadınların erkeklere Allah'ın bir emaneti olduğunu buyurmuştur" dedi.

Kadının toplumun mayası olduğunu, sağlam bir geleceğin kadınların bilgeliğiyle, çağı kuşanmasıyla, her alanda kendini yetiştirmesiyle şekilleneceğini vurgulayan Rahşan Ozan, bu amaçla kadının eğitimine temelden başlanması, bebeklik ve çocukluktan itibaren eğitimlerine gerekli ihtimamın gösterilmesi gerektiğini kaydetti.

Ozan, "Hiçbir kızımız, kadınımız bir kendini bilmezin kurbanı olmamalıdır. Kadınlarımıza, milletçe sahip çıkmalı, bütün kadınları Yaradan'ın emaneti olarak görmeli, ona göre davranmalıyız" diye konuştu.

Basın açıklamasına katılan kadınlar daha sonra tülbentlerle ellerini bağlayarak Suriye cezaevlerindeki kadınlar için 3 dakikalık sessiz çığlık eylemi yaptı.

Görüntü Dökümü

--------------

Basın açıklamasına katılanlar

Rahşan Ozan'ın açıklaması

Sessiz çığlık eylemi

Detay

HABER- KAMERA: Mesut MADAN/BURDUR,