1)VAN'DA PKK'NIN KIŞ ÜSLENMESİNE DARBE
VAN'ın Başkale ilçesi kırsalında jandarmanın terör örgütü PKK'nın kış üslenmesine yönelik düzenlediği operasyonda silah, mühimmat, çadır, örgütsel döküman ve dijital materyaller ele geçirildi. Van İl Jandarma Komutanlığı ekipleri, Başkale ilçesine bağlı Esenyamaç Mahallesi kırsalında PKK/KCK terör örgütünün kış üslenmesinde kullanılmak üzere mağara, sığınak ve barınak alanlarının olduğu bilgisi üzerine bölgeye operasyon düzenledi. Operasyonda 1 AK-47 Kalaşnikof tüfeği, 4 şarjör, 3 uyku tulumu, 1 çadır, örgütle ilgili önemli bilgilerin yer aldığı çok sayıda dijital materyaller ile örgütsel döküman ele geçirildi. Bölgedeki operasyonlar ise sürüyor.
Görüntü Dökümü
---------------------------------
-Operasyona giden askerler
-Kara bata çıka yürüyen askerler
-Bölgeyi gözetleyen askerler
-Bulunan sığınakta ele geçirilen silah ve mühimmatlar
Behçet DALMAZ/VAN,
=======================================================
2)FEDAKAR ANNESİ OĞLU OKUSUN DİYE HER GÜN ONUNLA OKULA GİDİYOR
İZMİR'de erken doğan ve sonraki süreçte kanamaya bağlı kısmi beyin felci (serebral palsi) gelişen, 6 aylıkken de fizik tedaviye başlayan Çınar Akan (8), annesi Dilek Akan'ın desteği ile hayata tutunmaya çalışıyor. Bornova Ömer Seyfettin İlkokulu 2'nci sınıfta okuyan Çınar, tek başına ayakta durmakta bile zorlanıyor. Anne Dilek Çınar, oğlunun eğitim alarak hayata karışması için her gün onunla okula gidiyor. Ders bitinceye kadar bahçede oğlunu bekleyen Dilek Akan, Çınar'ın tedavi masraflarını karşılamak için de siparişle sarma ve börek yapıp, satıyor.İzmirli Dilek Akan (36) ile Ali Akan (38) çiftinin oğulları Çınar, 25 Ocak 2011 tarihinde erken doğumla dünyaya geldi. Anne sütü ememeyen Çınar'da bir süre sonra beyin kanamasına bağlı olarak kısmi beyin felci gelişti. Çınar büyüdükçe, bedenindeki engelleri fark eden Dilek ve Ali Akan, oğullarını henüz 6 aylıkken fizik tedaviye götürmeye başladı. Ancak tüm çabalara rağmen, Çınar tam olarak iyileşemedi. Yardım almadan ayakta duramayan veya ihtiyaçlarını gideremeyen Çınar için annesi Dilek Akan kendini oğluna adadı. Oğlunun eğitim almasını, hayata karışmasını, arkadaşları ile oynamasını isteyen Dilek Akan, Çınar'ı evlerinin yakınında olan ve kaynaştırma sınıfı bulunan Ömer Seyfettin İlkokulu'na yazdırdı. Her gün oğlu ile birlikte okula giden, Dilek Akan, Çınar'ın derste olduğu 09.00 ile 14.00 saatleri arasında, bahçede çıkış zilinin çalmasını bekliyor. Muhasebeci olan Dilek Akan, Çınar doğduktan sonra çalışmayı bırakarak, oğluyla ilgilenmek zorunda kaldı.
Yalnız başına yürüyemeyen, ayakta duramayan Çınar'ın eli ayağı olan annesi Dilek Akan, oğlunun daha önce konuşmakta da zorlandığını ancak aldığı tedavilerin ardından ağız kaslarını şimdi biraz kullanabildiğini belirterek, "Sabahları kalkıyoruz, onu ben hazırlıyorum. Yüzünü yıkamadan kıyafetini giydirmeye kadar birçok şeyi birlikte yapıyoruz.
2 YAŞINDAKİ DİĞER OĞLUNA ANNE VE BABASI BAKIYOR
Her sabah Çınar ile birlikte okula gelen ve ders bitene kadar oğlunu bekleyen Dilek Akan, 2 yaşındaki diğer oğlu Ege Akan'ı da anne ve babasına emanet ediyor. Dilek Akan, şunları söyledi:
"Çınar'la okulda geliyorum, onu teneffüslerde elinden tutarak gezdiriyorum. İhtiyaçlarını birlikte karşılıyoruz. Bütün gün okuldayım, tek başına kalamıyor. Engelini aşarak rahatlıkla hareket edebilmesi için fizik tedavi lazım. Aynı zamanda kaslarını geliştirmek için ata binmesi gerekiyor, havuzda yüzmesi gerekiyor. Kaslarının esnemesi için bale eğitimi alması lazım. Bugüne kadar elimizden geldiğince bir takım terapiler uygulattık ama maddi durumumuz çok iyi olmadığı için, bu tür eğitimleri çok fazla almasını sağlayamadık. Bu durum da beni üzüyor. Eşim Ege Üniversitesi'nde işçi olarak çalışıyor. Diğer çocuğuma annem ve babam bakıyor. Çünkü ben devamlı okuldayım. Her şeyden önce ev içerisinde bile tek başına bir şey yapamıyor. Zaman zaman ağlama krizlerine yakalanıyor. Ben ona destek olmak, oğlumun eli, kolu, bacağı olmak için güçlü durmaya çalışıyorum. Elimden gelen her şeyi yapmaya çalışıyorum."
'ARKADAŞLARI GİZLİ GİZLİ BEDEN EĞİTİMİ DERSİNE GİRİYOR'
Çınar'ın top oynamayı çok sevdiğini fakat ayakta durmadığı için oynayamadığını söyleyen Dilek Akan, "Sınıftaki arkadaşları Çınar üzülmesin diye gizli gizli beden eğitimi dersine çıkıyor. Çınar şimdi okuma ve yazmayı öğrendi. Bunlara rağmen fiziksel olarak hala kat etmemiz gereken çok yolumuz var. Anne ve babası olarak elimizden geleni yapıyoruz ama devamlılığı olan terapilerin, oğlum için faydalı olacak terapilerin sürmesi lazım. Bunu sağlayamıyoruz. Çınar'ın engelli raporu ile araç aldık ancak artan masraflar nedeniyle bunu da sattık. Çınar'ın ayağına giydiği pediatrik ortezlerin, 6 ayda bir değişmesi lazım. Tedavi masrafları yüksek. Ben de eşime destek olmak için sarma ve tatlı siparişi alıp, yapıp satıyorum" dedi.
Görüntü Dökümü
-----------------------
-Çınar Akan'ın sınıfından görüntü
-Okul bahçesinde Çınar ile annesi Dilek Akan dolaşırken görüntü
-Dilek Akan ile röp.
-Genel ve detay görüntü
Haber-Kamera: Umut KARAKOYUN/ İZMİR,
================================================
3)ORTAOKUL ÖĞRENCİSİNDEN ÖZEL ÖĞRENCİLERE ÖZEL PROJE
MANİSA'nın Saruhanlı ilçesinde, ortaokul öğrencisi 13 yaşındaki Mehmet Hilmi Kocacenk, otistik ya da mental geriliğe sahip özel çocuklar için renkleri ve sayıları çeşitli dillerde söyleyen robotik cihaz geliştirdi. Cihaz özel bir eğitim kurumunda kullanılmaya başlanırken, faydalı olduğu belirtildi.Saruhanlı Cumhuriyet Ortaokulu 8'nci sınıf öğrencisi Mehmet Hilmi Kocacenk, otizmli çocuklar için renkleri ve sayıları Türkçe, İngilizce, İspanyolca ve Fransızca söyleyen robotik cihaz geliştirdi. Cihaz yardımıyla otizmli çocuklar, renkleri ve sayıları daha kolay öğrenecek. Manisa Valiliği'nin Kodlama Projesi 'KodlaManisa' kapsamında tasarladığı, 'Renkleri ve sayıları engelsiz öğren' ismini verdiği projesini 2 ayda tamamladığını belirten Kocacenk, cihazın maliyetinin ise 200 lira olduğunu söyledi. Geliştirilen cihaz, Saruhanlı ilçesindeki özel bir eğitim merkezinde kullanılmaya başlandı. Özel çocuklara yardımcı olabilmek adına böyle bir projeyi geliştirdiğini söyleyen Kocacenk, "Bu projeyi okulumuzdaki engelli arkadaşlarımızı örnek alarak yaptık. Okulumuzdaki engelli arkadaşlar, renk ve sayıları öğrenmekte güçlük çekiyordu. Renkleri de dilleri de öğrenmek için bu projeyi geliştirdik. Türkçe'nin yanı sıra İngiliz ve Fransızca dillerini de yükledik cihazımıza. Sadece ülkemiz için değil, bunu ülke dışında da kullanabiliriz. Önümüzdeki günlerde cihazımızın telefon uygulamasını da yapacağız. Faydalı olabildiysek ne mutlu bize" dedi.
CİHAZ SAYESİNDE KALICI VE HIZLI ÖĞRENİYORLAR
Cihazın kullanıldığı özel eğitim kurumunda görevli psikolog Öznur Dilsizoğlu, "Cihaz birçok duyu organlarına hitap ettiği için kalıcı ve hızlandırılmış şekilde kullanılıyor. Basit olması da bizim için çok önemli. Çocuklar kendi kendine pekiştirdiği için hem oyun gibi geliyor hem de daha fazla yapmak istiyorlar. Öğrencilerimiz renklerin ve sayıların daha kolay şekilde farkına vardı. Cihazın üretilmesinde emeği geçenlere teşekkür ediyoruz" dedi.
Görüntü Dökümü
-----------------------
Robotik cihazdan görüntü
Cihazın otizmli öğrenciler tarafından kullanılmasından görüntü
Okul öğrencisi Mehmet Hilmi Kocacenk röp.
Okulda görevli psikolog Öznur Dilsizoğlu röp.
Genel ve Detay görüntü
Haber- Kamera: Cemil SEVAL/ MANİSA,
=================================================
4)ORDUDAN AYRILAN ASTRONOM YÜZBAŞI, MANDA SÜTÜYLE ZİRVEYE TIRMANIYOR
Ordudan ayrılan astronom yüzbaşı, manda sütüyle zirveye tırmanıyor
İSTANBUL Üniversitesi'nden (İÜ) astronom unvanıyla mezun olduktan sonra Türk Silahlı Kuvvetleri'ne (TSK) 12 yıl sözleşmeli hizmet veren Berkay Yağcı, yüzbaşı rütbesindeyken kendi isteğiyle ordudan ayrılarak memleketi İznik ilçesine yerleşti. Babasının manda çiftliğini devralan Yağcı, manda sütüyle zirveye tırmanıyor.Bursa'da babası Feridun Yağcı'nın manda çiftliğini devralan Berkay Yağcı manda sütü üretimi sektörüne atıldı. Kapasitesini daha da arttıran Yağcı, 4 yıl içerisinde İstanbul'daki gıda üretimi yapan holdinglere manda sütü ve yoğurt tedarik etmeye başladı. 2000 yılında, İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Astronomi ve Uzay Bilimleri Bölümü'nden 'astronom' unvanıyla mezun olduğunu söyleyen Berkay Yağcı, daha sonra Hava Kuvvetleri Komutanlığı'na sözleşmeli kontrol subayı olarak 12 yıl hizmet ettiğini ve ticarete atılmak için yüzbaşı iken ordudan ayrıldığını anlattı.
"MANDA SÜTÜ PAZARLIYORUM"
Berkay Yağcı, "5 yıl önce hava kuvvetlerinden ayrıldım. Babamın 2001 yılında kurduğu manda çiftliği serüvenine bende dahil oldum. Yaklaşık 4 yıldır İstanbul'un büyük holdinglerine manda sütü sağlamaktayız. Onlarda manda sütünü sütlü tatlıya çevirerek müşterilerine arz ediyorlarö dedi.
BABA YAĞCI MANDA SÜTÜNÜN FAYDALARINI ANLATTI
Yüzbaşı Berkay Yağcı'nın babası Feridun Yağcı ise, "2001 yılından bu yana manda sektöründeyim. Devlet desteği ile çiftlik kurdum, makinalar ile manda sütü sağmaya başladık. Manda bağışıklık sistemi güçlü bir hayvandır. Sütünde de bu enzimler mevcuttur. Özellikle bronşit ve astıma çok büyük faydası vardır. İnsanlarda bağışıklık sistemini güçlendirdiği gibi tüm hastalıklara karşı da direnç sağlıyorö diye konuştu.
Görüntü Dökümü:
----------------------
-Çiftlikten detaylar
-Baba Yağcı'nın açıklamaları
-Berkay Yağcı'nın açıklamaları
Dosya adı: 0602iznik_manda_sutu_uretimi
Süre: 2 dakika 55 saniye, Boyut: 383 MB
Haber-Kamera: Mehmet BULDU/İZNİK,(Bursa),
Son Dakika › Güncel › Dha Yurt Bülteni-3 - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?