Dha Yurt Bülteni-4

(ÖZEL)

1)CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'IN DİKKATİNİ ÇEKMEK İÇİN AĞACA ÇIKTI

FETÖ'den tutuklu yarbay eşinin suçsuzluğunu anlatmak için 14 aydır mücadele veren Nazife Kayacı, Erzurum'a gelen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ikinci kez görüşmek için miting alanındaki ağaca çıktı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın dikkatini çekerek yanına gelmesini istediği Kayacı,  5 dakika boyunca oğlu ile birlikte derdini anlattı.Darbe girişiminden 22 gün sonra gözaltına alınan ve 19 Ağustos'ta sevk edildiği mahkeme tarafından tutuklanan 9'uncu Kolordu 109'uncu Topçu Alayı 1'inci Topçu Tabur Komutanı Yarbay Ramazan Kayacı'nın eşi Nazife Kayacı hukuk mücadelesi başlatırken, siyasileri de markaja aldı. Erzurum'a gelen tüm liderlerle bir yolunu bulup görüşen ve yardım isteyen 2 çocuk annesi Nazife Kayacı, eşinin suçsuz olduğunu öne sürdü.

30 Eylül cumartesi günü Erzurum'a gelen ve İl Danışma Toplantısı'na katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın çevresindeki korumaları aşamayınca görüşemeyen Kayacı, açılış törenin yapılacağı alana gitti. Nafize Kayacı, burada Erdoğan'ın oturacağı koltuğun hemen önündeki ağacın yanında beklemeye başladı. Erdoğan, gelip koltuğuna oturduğu sırada Kayacı, ağaca tırmandı. Nafize Kayacı, çıktığı ağaçta Erdoğan'a seslenerek, "Yanınıza gelmek istiyorum" dedi. Erdoğan, bunun üzerine korumalara talimat vererek Kayacı'nın yanına getirilmesini istedi. Ağaçtan inerken kollarını yaralayan Nazife Kayacı yanındaki 12 yaşındaki oğlu Burak ile birlikte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yanına gidip boş koltuğa oturdu. Eşinin suçsuz olduğunu ve serbest bırakılması için yardım istediğini belirten Kayacı'nın kollarındaki yaraları gören Cumhurbaşkanı Erdoğan şaşkınlığını gizleyemedi ve yanındaki Başbakan Yardımcısı Recep Akdağ'a göstererek, "Sen ne yaptın kızım? Allah senin iyiliğini versin" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan sadece adalet istediğini ve eşinin haksız yere tutuklandığını söyleyen 2 çocuk annesi Nazife Kayacı şunları söyledi:

"Ben sizden terörist değil, vatanına, milletine bağlı bir askeri istiyorum. Benim eşim terörist değil. Bu yapı ile yakından ve uzaktan hiçbir alakamız yok. 1 yıldır bunun mücadelesini veriyorum. Nisan ayında da Erzurum'a geldiğinizde size durumu anlatmış ve bir mektup vermiştim. Ama bir sonuç alamadım. Ne olur yardım edin ve adalet tez zamanda yerini bulsun. 18 Ağustos'ta ilk mahkememiz oldu. Savcı eşimin tahliyesini istemesine rağmen hakim bırakmadı. Dava 13 Ekim'e ertelendi. İddianamede suç ve tutukluluğunu teşkil edecek hiçbir şey yok. Ama 13 aydır tutuklu. Bizim gibi bir sürü asker aynı durumda."

Bunun üzerine Erdoğan ve Kayacı'nın yanına gelen AK Parti Erzurum Milletvekili Mustafa Ilıcalı, "Konuyu Başbakanımız da biliyor. Ben size ayrıntılı bir şekilde arz ederim. Takip ediyoruz" dedi. Bunun üzerine Erdoğan, Kayacı'nın oğlu Burak'ı öperek oyuncak verdi. Erdoğan, Kayacı'ya, "Baktıralım" diyerek yanından uğurladı. Kayacı oğlunun elinden tutarak alandan ayrıldı.

Görüntü Dökümü

------------------------(ÖZEL)

-Tören alanından detay

-Törene katılan vatandaşlar

-Nazife Kayacının ağaca çıkması

-Cumhurbaşkanının ağaçtan inmesini istemesi

-Nazife Kayacının Cumhurbaşkanının yanına gelmesi

-Nazife Kayacı ile konuşması ve kollarını işaret etmesi

-Nazife Kayacı ile röp

Haber: Turgay İPEK - Kamera: Zafer KUMRU/ ERZURUM,

(SÜRE: 04.12 BOYUT: 252 MB)

========================================================

(ÖZEL)

2) OTOSTOPLA 40 GÜNDE 18 ÜLKE GEZDİLER

ÜNİVERSİTE öğrencileri 24 yaşındaki Defne Sinem Sarı ile yaşıtı Muhammed Yalan, otostopla 40 günde 18 ülkeyi gezdi.

Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi son sınıf öğrencisi Gaziantepli Defne Sinem Sarı ile Gazi Üniversitesi Beden Eğitimi Spor Meslek Yüksek Okulu öğrencisi Ağrılı Muhammed Yalan, seyahat etmek, yeni yerler görmek ve insanlarla tanışmak amacıyla ceplerinde 100'er Euro ile yurt dışına çıktı. Türkiye'den ilk olarak Bulgaristan'a geçen öğrenciler, otostopla İtalya, Monako, Fransa, İspanya, Belçika, Hollanda, Almanya, Çek Cumhuriyeti, Avusturya, Macaristan, Slovakya, Romanya, Arnavutluk, Sırbistan, Bosna-Hersek, Karadağ ve Makedonya'yı gezdi. 40 gün boyunca otostopla 18 ülkenin 45 şehrini gezen Defne Sinem Sarı ile Muhammed Yalan, sokak müziği ve yaptıkları çeşitli bileklik ile kolye gibi takıları da satarak yiyecek ihtiyaçlarını karşıladı. Defne Sinem Sarı, yeni insan ve kültürlerini tanıyıp onlara yönelik ön yargılarının kırıldığını söyledi. Yolda sokak müziği yapıp, kolye ve bileklik satarak 600 Euro da kazandıklarını anlatan Sarı, şöyle dedi:

"Aslında Türkiye içinde otostopla seyahat ediyorduk. yurt dışına gitmeyi çok istiyorduk. ama parasızlık, maddi durumlar bursla geçinme olayı olunca nasıl yapacağımızı bilemedik. Düşündük ve 'parasızlık bize engel olamaz. yolda neden kazanmayalım? 'kazanarak neden yolculuk etmeyelim' dedik. Birkaç arkadaşımızdan aldığımız cesaret aldık, sonra devletin bize verdiği 400 lira burs ile sadece cebimizde bu parayla gezebiliriz' diye düşündük. 2 kişi yolculuğa çıktık ve ikimizin de cebimizde 100'er Euro para vardı, yaklaşık 600 Euro civarında da yolda kazandık. 40 gün boyunca cebimizdeki 800 Euro bize fazla fazla yetti. Yeri geldi kamp yaptık, yeri geldi gezginlerin gezginleri ağırladığı uygulamayı kullanarak, tren istasyonlarında uyuyarak gezimizi tamamladık. Gerçekten çok güzel insanlar tanıdık. Farklı din, dilde, ırkta insanlar tanıdık. Ön yargılarımız vardı, bazı milletlere karşı ve bu ön yargılarımızı kırdık. Fransa'da çok güzel bir olay başımıza geldi. Bir kadın biri 8 aylık, diğeri 2,5 yaşlarında olması lazım, 2 bebeğiyle bizi aldı. Bu yaptığı çok büyük cesaret çünkü Türkiye'de bunu hiç kimse yapmaz. Hırsız mıdır, çocuğuma zarar verir mi diye düşünür ama bu kadın bunları düşünmeden bizi arabasına aldı ve bize yolda çok güzel ikramlarda bulundu. Bu tarz birçok insanla karşılaştık ve ön yargılarımızı yıktılar. Otostop ile gezmekten aslında hiç korkmadık. çünkü Avrupa'nın insanı zaten başka oluyor. Otostop konusunda Türkiye'ye göre birazcık daha zorlandık. Özellikle İtalya'da çok fazla zorlandık ama insanları gayet sevimli insanlar."

Defne Sinem Sarı, araçlarına bindikleri kişilerin güvenilir olup- olmadığını çeşitli taktiklerle belirlediklerini ifade ederek, "aracı durdurduğumuzda onun sana söylediği ilk cümle, sana olan bakışı veya vücudunun hangi bölgesine baktığı bu otostop çekerken çok önemli ayrıntılar. Kişi çok kötü değilse yavaş yavaş konuyu başka yerlere getirmeye çalıştığı zaman onun niyetini anlıyoruz. 2 yıldır otostop ile seyahat ettiğim için artık kimin ne olduğunu anlıyorsun. Kötü niyetli olduğunu anlayınca 'Biz burada yemek yiyeceğiz' diyerek iniyoruz ve tekrardan otostop çekiyoruz. Biz en başta sadece İtalya'yı planlıyorduk ama vize 40 gün çıkınca bütün Avrupa'yı gezeriz dedik ve Güney Avrupa ile Orta Avrupa'yı bitirdik" diye konuştu.

'ÖN YARGILARIMIZ TAMAMIYLA YIKILDI'

Türkiye'den de 75 şehri otostopla gezdiklerini kaydeden Muhammed Yalan ise, birçok önyargılarının geziyle yıkıldığını anlatarak şunları söyledi:

"Hayallimiz vardı, paramız yoktu bu bizim için bir kıstas olamamalıydı, hayallerimizi bir köşeye koymamalıydık. Türkiye'de birçok insanın hayali yok ama parası var. Bunu fark ettiğimizde ne kadar zengin olduğumuzun farkına vardık ve yola çıkmaya karar verdik. 400 lira bursumuz ile yola çıkmaya karar verdik, bu para bize yetmeyeceğini biliyorduk ve yolda para kazanmanın yollarını bulduk. Müzisyen değilim ama müzik yaptık, takı işinden anlamayız ama takı tasarladık ama hayallerimiz için bu işleri yaptık. İnsanları tanımak, farklı kültürler tanımak bizim için mükemmel haz verici tecrübelerdi. Biz bunu yoldayken eğitim olarak görüyoruz, farklı insanlar ile tanışıp, farklı hikayeler dinleyip, hayatımıza hikayeler katıyoruz. Bazı insanlar 'Nasıl güveniyorsun?' diye sorabilir. Bir süre sonra karşındaki insanın bir bakışıyla, bir hareketi ile o insanı tanıyabilecek kıvama geliyorsun. Otostopta ilk etapta aracına bindiğin insana güvenilir olduğunu inandırman gerekiyor ve iletişimimiz bu şekilde başlıyor. Ondan sonra ne iş yapıyorsunuz, evli misiniz gibi sorulara verilen cevaplar karşındaki insan hakkında fikir oluşturmaya başlıyor. Avrupa'da sadece Türkçe müzik yaptık, çünkü dilimiz yok. Kendi kültürümüzden Uzun İnce Bir Yoldayım gibi kültürümüzü yansıtan türküleri okuduk ve çok olumlu tepkiler aldık. Paris'te bir kadın yanımıza geldi ve hayatı boyunca böyle bir müzik duymadığını ve bir daha söylememizi istedi, bu bizi çok mutlu etti. Kızının bizim gibi cesaretlenerek yola çıkması için tavsiyede bulunacağını söyledi ve böyle düşünmesi bizim yola olan motivasyonumuzu artırdı. Almanların genelde soğuk olduğu söylenir ama biz Almanya'da öyle güzel insanlarla tanıştık ki ve o insanlar çok misafirperverdi ve ön yargılarımız tamamıyla yıkıldı. Aynı şekilde Paris'e 1 gün erken gittiğimiz için kalacak yerimizi ayarlayamamıştık; otostop çektiğimiz bir kişi 'Benim evimde kalabilirsiniz' dedi. Bu gibi olaylar sonucu ön yargılarımız tamamıyla değişti. Sadece hayal ettik ve hayallerimiz için yoldayız şuana kadar Avrupa'da; 18 ülke 45 şehir gezdik ayrıca Türkiye'de 75 tane il gezdik. Hayallerimizin peşinden gidiyoruz bu bizi besleyen ve ileriki dönemlere hazırlayan bir olay. İlerleyen yıllarda mesleğimizi yaparken eminim bu yaşadığımız tecrübeleri kullanacağız. Biz yollarda çok şey kazandık ve buradan insanlara şu mesajı vermek istiyorum, yola çıkın eğer paranız yoksa bu sizin için bir kıstas olmasın, hayallerinizi öteleyecek bir engel olmasın. Önemli olan hayal etmek ve cesaretli olmaktır."

Görüntü Dökümü

--------------------------------

Üniversiteli gençlerin yurt dışından görüntüleri

Defne Sinem ve Muhammed'en gezisi

Gençlerin gezisi

İkilinin müzik yapıp şarkı söylemesi

Defne Sinem Sarı ile röp.

Muhammed Yalan ile röp.

Genel ve detay görüntüler

(Haber-Kamera: Mücahit YOLCU-GAZİANTEP-DHA)

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 207 MB

=====================================================

3)SANAYİ SİTESİ ESNAFINDAN KAVŞAK EYLEMİ

ERZURUM'un Kuzey Çevre Yolu üzerindeki Aziziye Oto Sanayi Sitesi kavşağının, Karayolları tarafından, 'trafik açısından uygunsuz' olduğu gerekçesiyle kapatılmasına tepki gösteren esnaf, 'Yolumuzu istiyoruz' diyerek, yaklaşık 15 dakika çevre yolunu trafiğe kapattı. gelen Asayiş Şube Müdürü Harun Kaplan, Belediye ve Karayolları yetkilileri ile kapatılan yolun yeniden açılması için görüşeçeği sözünü verince, eylem sona erdirildi. Özellikle Kars, Iğdır ve Ağrı tarafından gelenlerin Aziziye Oto Sanayi Sitesi'ne girebilmesi için yalaşık 700 metre uzaklıktaki kavşaktan dönmek zorunda kaldığını söyleyen esnaf, uygulamaya tepki gösterdi. Sanayi sitesi önünden geçen çevre yoluna çıkan esnaf oturma eylemi yaparak her iki yoluda trafiğe kapattı. Kapanan yol nedeniyle uzun bir araç konvoyu oluştu. Kısa sürede olay yerine gelen polis, eyleme katılanları ikna etmeye çalıştı. 'Yolumuzu istiyoruz' diyen esnaf uygulamanın biran evvel kaldırılmasını istedi. Asayiş Şube Müdürü Harun Kaplan ile görüşen esnaf kavşaklarının açılması yönündeki taleplerini iletti. Kaplan bu konuyu Belediye Başkanı ve Karayolları yetkilileri ile görüşeceği sözünü verdi. Bunun üzerine sanayi esnafı eylemini sonlandırdı.

Sanayi sitesine giriş kavşağının kapatılmasının kendilerine zarardan başka bir şey vermeyeceğini söyleyen Şeref Yıldırım, "Kars'tan ya da Erzurum kent merkezi istikametinden gelen araçlar sanayi sitesine girebilmesi için yaklaşık 700 metre gidip oradaki kavşaktan geri dönmek zorunda kalıyor. O kavşakla bizim sitenin önündeki kavşağın ne farkı var. Kapatılan bu yoldan dolayı çok mağdur olduk. Aziziye Otoban Sanayi Sitesinde 100'ün üzerinde iş yeri var. Bizim kavşağımızın açılmasını istiyoruz" diye konuştu.

Yollarının açılacağı güne kadar eylemlerini sürdüreceklerini belirten esnaf Necati Taşçıoğlu ise, "Otabana giriş yapmak isteyen bir adam akla karayı seçiyor. Yolun yabancısı ise bulması çok zor. Buraya 2 senedir yan yol yapılmış, yola giriş yok. İlerideki köprüden bile giriş yok. Bizim yan yola girişimiz yapılsın bu kavşak daha sonra kapansın ya da buraya döner kavşak yapılsın. Yolumuzu açmadan yolumu kapattırmayız. Gerekirse buraya ışık koyup trafiği güvenli hale getirsinler" dedi.

Görüntü Dökümü

-------------------

-Aziziye otoban sanayi sitesi yazısı

-Esnafların yoldan geçen araçları durdurması

-Çevre yoluna oturarak trafiğe kapatmaları

-Şeref Yıldırım ile röp

-Necati Taşçıoğlu ile röp

-Polislerin olay yerine gelmesi

-Asayiş Şube Müdürü ile esnafın konuşması

-Polis memurlarının esnaf ile konuşması

-Trafiğe kapatılan yolun açılması

-Korna çalan tırlar ve esnafı alkışlaması

Haber-Kamera: Zafer KUMRU/ ERZURUM,

(SÜRE: 06.59 BOYUT: 424 MB)

==================================================

4)SAHTE POLİSLERE PARASINI KAPTIRDI, GERÇEK POLİSLERE PAROLA SORDU

BURSA'da telefonla aradıkları kişilere kendilerini 'savcı' ve 'polis' olarak tanıtıp, hesaplarının FETÖ'nün eline geçtiğini öne sürerek dolandırıcılık yapan 3 kişilik şebeke yakalandı. Şüphelilerin, telefonla aradıkları mağdurlara, 'Dolandırıcılar telefonda kendilerini polis olarak tanıtıp sizi kandırabilir, bu nedenle parolanın 'Tavşan' olduğunu söylemeyenlere inanmayın' dedikleri belirtildi. Bursa'da aynı gün içinde telefonla aradıkları 2 kişiye kendilerini polis ve savcı olarak tanıtan 3 dolandırıcı, iddiaya göre, aradıkları kişilere banka hesaplarının FETÖ'nün eline geçtiğini söyleyip korkutarak paralarını kendilerine teslim etmelerini söyledi. Dolandırıcılar mağdurlara, bazı kişilerin telefon edip kendilerini polis olarak tanıtabileceklerini, bu nedenle arayanlara parola sormalarını, 'tavşan' yanıtı vermeyenlere güvenmemelerini söyledikleri belirtildi. Dolandırıcıların konuşmalarına inanan mağdurlardan 38 yaşındaki A.D. 35 bin lira parayı buluşma noktasına götürüp dolandrıcılara teslim etti. Daha sonra dolandırıldığını anlayan A.D. durumu polis ekiplerine bildirdi. Asayiş Şube Müdürlüğü Yankesicilik ve Dolandırıcılık Büro Amirliği ekipleri 60 iş yeri güvenlik kamerasından yaptığı incelemede şahısların İstanbul'da yaşayan 30 yaşındaki Şeyhmus S. ve 30 yaşındaki Ercan Y. olduğunu belirledi.

İstanbul Emniyet Müdürlüğü ekipleri ile birlikte evlerinden alınan Şeyhmus S. ve  Ercan Y., ifadelerinde 30 yaşındaki Hüseyin B.'nin de dolandırıcılık şebekesinde olduğunu söylemeleri üzerine Hüseyin B. memleketi Şanlıurfa'ya kaçarken Atatürk Havalimanı'nda yakalandı.

'GERÇEK POLİSLERE İNANMADI'

Yankesicilik ve Dolandırıcılık Büro Amirliği ekipleri yaptığı araştırmada 40 yaşındaki B.G.'nin de 45 bin lirasını dolandırıcılara kaptırdığı, olay nedeniyle  kendisini telefonla arayan polis ekiplerine inanmayarak parola sorduğu belirtildi.

İstanbul'dan Bursa'ya getirilen şüpheliler emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Şeyhmus Ş., adli kontrol koşulu ile serbest bırakılırken diğer iki şüpheli tutuklandı.

Görüntü Dökümü:

---------------------------

-Şüphelilerin emniyetten çıkışı

-Emniyet binası detay

Mehmet İNAN/BURSA,

Süre: 36 sn Boyut: 38 MB

==========================================================

5)ÇAKMAK GAZI KOKLADIĞI ÖNE SÜRÜLEN GENÇ ÖLDÜ

KARABÜK'te, gece saatlerinde mahalle arasındaki bir köşede çakmak gazı kokladığı öne sürülen 17 yaşındaki Soner Sivritepe öldü, yanında bulunan arkadaşı da tedavi altına alındı.

Olay, gece saatlerinde Yeşil Mahalle Özdemir Caddesi'nde bulunan elektrik trafosu yanında meydana geldi. Sivritepe ile kendisiyle aynı yaşta olan arkadaşı Fatih B., mahalle arasında bulunan bir köşede iddiaya göre çakmak gazı koklamaya başladı. Bir süre sonra Sivritepe'nin yere yığıldığını ve hareketsiz yattığını gören arkadaşı Fatih B., 112 Acil servisi arayarak yardım istedi. Sevk edilen sağlık ekibi Sivritepe'nin öldüğünü tespit etti. Çakmak gazı koklayan Fatih B. de ambulansla sevk edildiği Karabük Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde tedavi altına alındı.

Polis ekipleri tarafından yapılan incelemede çakmakları doldurmada kullanılan 3 gaz tüpü ve boş bira kutuları bulundu. Sivritepe'nin cesedi, kesin ölüm nedeninin belirlenmesi için Ankara Adli Tıp Kurumu'na gönderildi. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

Görüntü Dökümü

---------------------

-Olay yerinde polisin incelemeleri

-Tabutun cenaze aracına taşınması

Dosya adı: krbcakmakgazi

Süre: (02.37) Boyutu: (83 MB.)

Bülent DİKTEPE/KARABÜK, -

=======================================================

6)POLİS, OKUL ÇATISINDA İNTİHAR EDECEĞİNİ SÖYLEYEN KİŞİYİ ARADI

NİĞDE'de kimliği belirlenemeyen bir kişi, '155 Polis İmdat' hattını arayarak Atatürk Anadolu Lisesi'nin çatısına çıktığını ve intihar edeceğini söyledi. Polis ekipleri 1 saat intihar edeceği söyleyen kişiyi aradı, ancak bulamadı.

İhbar üzerine Ferudun Zeren Caddesi'nde bulunan Atatürk Anadolu Lisesi'ne polis, itfaiye ve sağlık ekipleri sevk edildi. Polis ekipleri okulun çatısında yaklaşık 1 saat intihar edeceği söyleyen kişiyi aradı. Okulun çevresinde ve çatısında kimseyi bulamayan görevliler, aramayı sonlandırdı. Polis, 155'i Polis İmdat hattını arayan kişiyi bulmak için çalışma başlattı.

Görüntü dökümü

--------------------

Polis ekiplerinden görüntü

İtfaiye ve ambulanstan görüntü

Okuldan görüntü

Ekipler arama yaparken görüntü

Süre: 3'12" Boyut: 358 MB

Haber-Kamera: Ali KADI/NİĞDE,