Prof. Aziz Sancar Kız Çocukları İçin Stem Kampları Projesi

Prof. Dr. Aziz Sancar, bütün insanların zekasının aşağı yukarı aynı olduğunu belirterek, "Bilim yapmak bir genetik, zeka meselesi değil, gelenek meselesidir." dedi.

Harriet Fulbright Institute'nün fen, teknoloji, mühendislik ve matematik (STEM) eğitiminin önemini vurgulamak ve özellikle de kız çocuklarının bu alanda eğitimine ilişkin toplumsal algıları olumlu yönde desteklemek, bu sayede hem çocuklar hem de ülkeler için olumlu değişimler sağlamak amacıyla hayata geçirdiği Prof. Aziz Sancar Kız Çocukları için STEM Kampları Projesi'nin kapanış töreni Zorlu PSM'de yapıldı.

Martta başlayan ve Türkiye'de sırasıyla Zonguldak, Mersin, Şanlıurfa, Ardahan, Uşak,Ankara ve İstanbul'da gerçekleştirilen kamplara 6. sınıfta okuyan 800 kız çocuğu katıldı.

Zorlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Nazif Zorlu, törende Türkiye'nin en önemli varlığının gençleri olduğunu söyledi.

Projenin kız çocukları için hazırlandığını belirten Zorlu, "Üniversite sınavlarında kız çocuklarımızın ne kadar başarılı olduğunu görüyor ya da duyuyorsunuzdur ama bugün hala üniversitelerde okuyan kız çocuklarımızın sayısı erkelerden az. Fakat umutsuzluğa gerek yok. Elimizde eğitim gibi muhteşem bir hazine var. fırsat ve imkan verildiğinde kız ya da erkek tüm çocuklarımız başarılı oluyor. İşte Aziz Sancar Hocamızın başarısı ortada." dedi.

Nobel ödüllü bilim insanı Prof. Dr. Aziz Sancar da proje kapsamında düzenlenen Prof. Aziz Sancar GIS Uluslararası Konferansında, çoğu kişinin bildiği gibi Mardin'in Savur ilçesinde doğup büyüdüğünü ve ailesinin, özellikle annesinin eğitime çok önem verdiğini ve tüm çocuklarının okumasını istediğini ifade etti.

Sekiz kardeş olduklarını, kendisiyle 4 erkek kardeşinin okuduğunu, kız kardeşlerinden ise 2'sinin eğitim alabildiğini dile getiren Sancar, "Çünkü o dönemlerde kız çocuklarımız en fazla ilkokul okurdu. Ben 3. sınıftayken 28 kişilik sınıfımızda yalnızca 1 kız öğrenci vardı. Böyle bir ortamda doğdum, büyüdüm. Kız çocuklarının eğitimi meselesini çok küçük yaşlarda gördüm." şeklinde konuştu.

Bilime katkı yapılmasının önemine değinen Sancar, şöyle konuştu:

"Bütün insanların zekası aşağı-yukarı aynıdır. Bilim yapmak bir genetik, zeka meselesi değil, gelenek meselesidir. O bakımdan bizim bunu bir gelenek haline getirmemiz lazım. Bunu çocuklarımıza erken yaşta aşılamamız lazım. Nobel'den sonra söyleşilerimde bunu vurguladım. Özellikle kız çocuklarımızın eğitimini vurguladım. Bu gerçekten çok önemli bir girişim ve inşallah memleketimize ve sevgili, tarihi, kültürel bağlarımız olan Suriyeli kardeşlerimize faydalı olmasını dilerim."

"Çocuklarınızın hayallerine destek verin"

TÜSİAD Başkanı Cansen Başaran-Symes ise kalkınmanın taşıyıcı gücü olarak eğitimin önemini vurulayarak, "TÜSİAD son 3 yıldır STEM'e müthiş bir önem veriyor. Bu projede bizim çok içselleştirdiğimiz doğal bir ortaklık ortaya çıktı. Burada bulunan kız çocuklarımıza söylemek isterim ki, neye inanıyorsanız onun peşinden gitmekten hiçbir zaman çekinmeyin. Anne ve babalardan da şunu rica ediyorum. Kendi hayalleriniz yerine lütfen çocuklarınızın hayallerine destek verin çünkü başarı hayal edilen ve mutlaka yapmaktan zevk alınan bir hikayeyle beraber gelir." diye konuştu.

Güney Kore Türkiye Büyükelçisi Yunsoo Cho da Kore ve Türkiye'nin her ne kadar birbirinden çok uzak noktalarda bulunsa da Korelilerin Türkiyeyi iyi bildiğini ve çok sevdiğini belirterek, şunları kaydetti:

"Çünkü Türkiye'nin tarihteki desteği ve fedakarlığı olmasaydı şu an dünyanın en fakir ülkelerinden olurduk. Sevgili genç arkadaşlar, biz biliriz ki hayallerimiz gerçek olur. 1950'lerde Kore ciddi bir zarar görmüş olduğu halde, biz hayallerimizi hiç kaybetmedik. Umudumuzu hep koruduk. Gençliğimde ise benim hayalim diplomat olmaktı çünkü başka ülkelerde bulunmak istiyordum ve bunu başardım. Umarım aynı şekilde, buradaki kız çocuklarımız da büyük hayallerine ulaşırlar. Sizleri Türkiye'nin ve dünyanın liderleri olarak görmeyi hayal ediyorum."

Harriet Fulbright Institute Üst Yöneticisi (CEO) Gökhan Coşkun ise projenin hikayesinin geçtiğimiz bir senelik süreci kapsadığını dile getirerek, "Türkiye'nin gelişim hamlesinde olmazsa olmaz tek şart olduğuna inandığımız eğitimin kalitesinde ve bilgi üretiminde önemli altyapı oluşturacak STEM eğitimine odaklanacak bir proje oluşturalım istedik. Biz inanıyoruz ki Aziz Sancar sadece aldığı Nobel ödülüyle bilim tarihine adını yazdıran bir bilim insanı değil, bu coğrafyanın insanlarına, yaklaşık 500 yıldır yaşanan bilimsel çıkmaz içerisinde önemli bir kırılma noktası yaşatmış ve rol model olmuştur. Projemizin içerik uygulama ve hayata geçmesinde ortaya koyduğu liderlik, özgüven, samimiyet ve bizlere vermiş olduğu destekten dolayı Sayın Prof. Aziz Sancar'a çok teşekkür ediyorum." ifadelerini kullandı.