Türkiye-Ab Yüksek Düzeyli Siyasi Diyalog Toplantısı

Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini, "Ben kırmızı çizgilere değil, ortak yönlerimize odaklanmak istiyorum. Karmaşık bir gündemimiz var ve Türkiye ile çalışmalıyız." dedi.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, AB Bakanı ve Başmüzakereci Ömer Çelik, AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Mogherini ile AB Komisyonunun Genişleme Müzakerelerinden Sorumlu Komiseri Johannes Hahn, Brüksel'de gerçekleşen Yüksek Düzeyli Siyasi Diyalog Toplantısı'nın ardından basın toplantısı düzenledi.

Yüksek Düzeyli Siyasi Diyalog Toplantısı'nın Türkiye ile AB arasındaki diyaloğun temel taşlarından biri olduğunu dile getiren Mogherini, kırmızı çizgiler yerine ortak yönlere odaklanmak istediğini belirtti.

Mogherini, "Karmaşık bir gündemimiz var ve Türkiye ile çalışmalıyız." diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 25 Mayıs'ta AB Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker ve Avrupa Parlamentosu Başkanı Antonio Tajani ile görüşmesinin ardından Türkiye ve AB'nin birlikte çalışmaya devam ettiğine dikkati çeken Mogherini, "Görüşmelerimiz içten, samimi ve yapıcı bir şekilde gerçekleşti." ifadesini kullandı.

Mogherini, Türkiye ve AB'nin ortak sınamalar ve çıkarlar çerçevesinde birbiri hakkında değil, direkt birbiriyle konuşmasının ve birbirini dinlemesinin çok önemli olduğunu vurguladı.

"AB FETÖ'yü terör örgütü olarak görmüyor"

15 Temmuz darbe girişiminin yıl dönümünde AB'nin bir kere daha Türk halkıyla dayanışma içinde olduğunu hatırlattığını kaydeden Mogherini, diğer taraftan Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) AB'de terör örgütü olarak kabul edilmesi için halihazırda bir girişim bulunmadığını söyledi.

Mogherini, "Normalde bu tarz süreçlerin başlatılması bir ya da birkaç üye tarafından teklif edilir ve oylanır. Fakat şu anda böyle bir teklif yok." açıklamasında bulundu.

Toplantıda tarafların kapsamlı bir şekilde birçok hususu ele aldığını belirten Mogherini, hukukun üstünlüğü, iyi komşuluk ilişkileri, konuşma ve toplanma özgürlüğü, basın hakları gibi hususların bunların arasında olduğunu aktardı.

"AB ve Türkiye arasındaki iş birliğinin somut adımlar atılarak devam ettirilmesi" gerektiğini vurgulayan Mogherini, ikili ilişkilerin daha fazla nasıl geliştirileceğini de toplantıda ele aldıklarını belirtti.

Mogherini toplantıda, enerji, güvenlik, terörle mücadele, göç yönetimi, ekonomik ve ticari ilişkilerin yanı sıra Suriye, Körfez krizi, Irak, Libya, Kudüs, İran, Rusya ve Ukrayna'daki durumu da görüştüklerini söyledi.

Taraflar arasında bazı görüş ayrılıkları da bulunduğunu ancak iş birliği için hem AB'nin hem de Türkiye'nin istekli olduğunu dile getiren Mogherini, "Türkiye ile AB'nin bölgesel ve dış politika alanlarında yürüttüğü iş birliği, ortak çıkarlar ve sınamalarımızın açık bir yansıması." ifadesini kullandı.

Mogherini, Türkiye'nin AB ile üyelik müzakereleri yürüten aday ülke olmasının yanı sıra AB için stratejik bir ortak olduğunu da vurguladı. Mogherini, AB üye ülkelerinin Türkiye ile olumlu ikili ilişkiler yürütmesinin önem taşıdığının altını çizdi.

AB Komisyonunun Komşuluk Politikası ve Genişleme Müzakerelerinden Sorumlu Üyesi Hahn da "İstikrarlı, güvenli, ekonomik olarak başarılı ve demokratik Türkiye ile ortak çıkar olan konularda yakın iş birliği AB'nin büyük menfaatine." dedi.

Hahn, toplantının yapıcı bir ortamda geçtiğini, ekonomi, güvenlik, göç gibi alanlara ilave olarak uluslararası konularda AB ile Türkiye arasında nasıl iş birliği yapılacağını ele aldıklarını dile getirdi.

İfade ve toplanma özgürlüklerinin demokratik toplumların temel şartları arasında olduğuna işaret eden Hahn, "İnsan hakları, hukukun egemenliği, demokrasi, medya özgürlüğü dahil temel haklar hepsi AB'de ilerlemek için temel zorunlu gereksinimler." ifadesini kullandı.

Hahn, Türkiye'de gazeteci yazar, akademisyen, hukukçu, insan hakları savunucularının tutuklu olmasından kaygı duyduklarını, sürecin kuralları gereğince masumiyet karinesine uygun ilerlemesini beklediklerini söyledi.

"Şimdiye kadar 826 milyon avro dağıttık"

Hahn, Türkiye-AB sığınmacı mutabakatına ilişkin, Türkiye'nin Suriyeli sığınmacılara olağanüstü misafirperverlik gösterdiğini anımsatarak, "3 milyar avrodan 2,9 milyar avrosunu tahsis ettik. 48 proje için 1,6 milyar avroluk sözleşme imzaladık ve şimdiye kadar 826 milyon avro dağıttık. Fonların tümü sözleşmesinin yıl sonuna kadar yapılması yolunda ilerliyor." diye konuştu.

Vize serbestisi konusunun da ele alındığını anlatan Hahn, Türkiye'nin kalan kriterleri yerine getirmesi durumunda anlaşmaya hazır olduklarını ifade etti.

Hahn, önümüzdeki aylarda Türkiye-AB arasında enerji, ekonomi ve ulaştırma alanlarında yüksek seviyeli diyalog toplantıları yapılacağını ancak mevcut durumda yeni fasıl açılmasının mümkün olmadığını belirtti.