"Türkiye'de Kadının Adı Var" Dediler!

Aile, çocuk ve miras hukuku alanlarında 10 yıldan bu yana toplumsal duyarlıkla hareket eden Aile Hukuku Derneği, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi ve İ.Ü.Hukuk Fakültesi Mukayeseli Hukuk Enstitüsü ile ortaklaşa"Dünya Kadınlar Günü" özelinde " Türkiye'de Kadının Adı Var"içerikli bir etkinlik düzenledi.

İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Konferans Salonu'nda gerçekleştirilen etkinliğe, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği(ÇYDD) Başkanı Prof. Dr. Aysel Çelikel, TÜSİAD Önceki Dönem Başkanı Cansen Başaran Symes, ING Bank Genel Müdürü Pınar Abay,KAGİDER Başkanı Sanem Oktar, Minyatür Sanatçısı Günseli Kato, Tiyatro Oyuncusu Didem Balçın, ve Gazeteci Ahu Özyurt...gibi iş, sanat, medya ve sivil toplum kuruluşlarının öncüisimleri konuşmacı olarak katıldı.

"Kadının adının her alanda yer alması için uğraş veriyoruz"

Etkinliğe ev sahipliği yapan Aile Hukuku Derneği Başkanı ve İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. B. Bahadır Erdem, etkinliğin açılışında yaptığı konuşmada, Türkiye'de kadının adının her alanda yer alması için büyük uğraş verdiklerini, Dünya Kadınlar Günü'nün öneminden yola çıkarak, bu tür bir etkinlik düzenlediklerini vurguladı.

Bu seneki etkinlik hazırlıklarını yaparken, Türkiye'nin önde gelen 50 kadınıyla konuştuklarını ifade eden Erdem, "Sonunda konferansımızın her yıl yaptıklarımızdan ve herkesin yaptığından, alışık olunandan farklı olmasına karar verdik. Olmayandan, eksikten yola çıkmak yerine tam tersi var olanı, ümit vereni, ışık olanı vurgulamak istedik. Kadınlarımızın ne kadar ezildiğinden ne kadar şiddete maruz kaldığından ne kadar hakkı yendiğinden başlamayalım, tam tersi aslında kadınlarımızın ne kadar güçlü, ne kadar akıllı, ne kadar topluma, millet, devlete büyük katkılar sağlayan bireyler olduklarından ve kadınlarımıza ne kadar saygı duyulması gerektiğinden yola çıkalım istedik. Ve karşınıza bugünkü muhteşem kadroyla çıktık. Aile Hukuku Derneği olarak kuruluşumuzun 10. yılını kutladığımız bu sene, bu muhteşem konuşmacıları bir araya getiren bir konferansı düzenlemekten büyük mutluluk duyuyoruz" dedi.

"En önemli şiddet kız çocuklarını okutmamak"

Kadına olan şiddetin sadece fiziksel şiddet olarak ortaya çıkmadığını da ifade eden Erdem, "Bana göre kadına esas ve en önemli şiddetin başında kız çocuklarını okutmamak, en tabi insan hakkı olarak gördüğüm anayasada teminat altına alınan öğrenim görme haklarının ellerinden alınması gelmektedir. Ailelerinin kız çocuklarının eğitim hakkını elinden alması, ilerdeki yıllarda erkek cinsi karşısında onları zayıf ve korumasız bırakacak olan çok ciddi bir kadına karşı toplumsal şiddettir" diye konuştu.

"Uygulamada ağır cezalar verilmiyor"

Son yıllarda kadına karşı şiddet ve çocuğa karşı da cinsel taciz suçlarının kamuoyunda infial yaratacak seviyede artmış yaşandığına da vurgu yapan Erdem, bu konuda şu bilgileri verdi:

"Sadece 2017 yılında 409 kadın hunharca öldürüldü. 2014'te 268; 2015'te 335, 2016'da 368 kadın öldürüldü bir erkek tarafından. Eşi, eski eşi, oğlu, babası ya da bir başkası tarafından. En ağır cezalar verilmeli evet. Ama zaten var aslında. Fakat uygulamada bu ağır cezalar verilmiyor. Kadına karşı şiddetin toplumda ve en nihayetinde toplumdan çıkan kolluk görevlileri ve yargı mensuplarınca bakışının değişmesi gerekiyor. TCK'daki iyi hal indirimlerinin kadına karşı şiddette kaldırılması gerekiyor.

Çocuğa karşı cinsel taciz tecavüz suçları artınca ve kamuoyunda büyük bir infiale sebep olunca 6 Bakanımızdan oluşan bir komisyon kuruldu. TCK'nın 62. maddesindeki iyi hal indirimlerinin TCK'nın 103. maddesindeki suçlarda yani çocuğa karşı cinsel istismar suçlarında kaldırılacağı düzenlemesi getirilecek. Çok doğru tamamiyle destekliyoruz.

Ama yetmez kadına karşı işlenen suçlarda da kaldırılması şarttır.

Bu arada kamuoyunun tepkisinin sosyal medyanın tepkisinin ne kadar önemli bir baskı aracı olduğunun da altını çizmek istiyorum.

Ben inanıyorum ki; Türkiye Cumhuriyeti'nin kadınları hiç bir surette 100 yıla yaklaşan cumhuriyetin kendilerine sağladığı hakların hiç birinden vaz geçmezler, ödün vermezler. Kadınlarımızın gücüne inanıyorum"

Etkinliğin açılışında Bahadır Erdem'in ardından söz alan İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Saibe Oktay Özdemir ise Türkiye'deki kadın akademisyen sayısını yukarıya çıkarılması gerektiğini ifade etti.

Beş ayrı oturum gerçekleştirildi

Türkiye'de Kadının Adı Var" etkinliğinde beş ayrı oturum düzenlendi. Bu oturumlardan ilki olan ve ÇYDD Derneği Başkanı Prof.Dr. Aysel Çelikel'in moderatörlüğünde gerçekleştirilen "İş Dünyasında Kadının Adı Var" konu başlıklı oturuma TÜSİAD Önceki Dönem Başkanı Cansen Başaran Symes, TÜSİAD Yönetim Kurulu Üyesi Esin Güral Argat ve ING Bank Genel Müdürü Pınar Abay katıldı.

Etkinliğin, Prof.Dr. B.Bahadır Erdem'in moderatörlüğünde gerçekleştirilen"Basında Kadının Adı Var" başlıklı ikinci oturumuna Gazeteci Meral Tamer ve Ahu Özyurt konuşmacı olarak katıldı.

"Türkiye'de Kadının Adı Var" etkinliğinin İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof.Dr.Günseli Öztekin Gelgel'in moderatörlüğünde "Sanatta Kadının Adı Var" başlığı ile gerçekleştirilen üçüncü oturumuna ise Tiyatro ve Sinema Oyuncusu Çiğdem Selışık Onat , Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Şebnem Selışık Aksan, Minyatür Sanatçısı Günseli Kato ve Tiyatro Oyuncusu Didem Balçın söz aldı.

"İş Dünyasında Kadının Adı Var" başlığı ile Gazeteci Elif Ergu'nun moderatörlüğünde gerçekleştirilen dördüncü oturumda KAGİDER Başkanı Sanem Oktar, Women 20 Kurucu Komite Başkanı Gülden Türktan ve Oflaz Medya Grup Başkanı Esra Oflaz Güvenkaya konuşmacı olarak katıldı.

Etkinliğin, Altınbaş Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şükran Şıpka'nın moderatörlüğünde gerçekleştirilen "Sivil Toplum Örgütlerinde Kadının Adı Var" başlıklı son oturumunda ise Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu(TKDF) Başkanı Canan Güllü, İstanbul Barosu Kadın Hakları Komisyonu ve İstanbul Kadın Kuruluşları Birliği Başkanı Nazan Moroğlu, Türk Eğitim Vakfı(TEV) Genel Müdürü Yıldız Günay ve Toplum Gönüllüleri Vakfı(TOG) Önceki Dönem Başkanı Tuğba Jabban katıldı.

Bu oturumlarda söz alan konuşmacılar kendi hayat tecrübelerinden örnekler verdiler.