Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Yemen'de Husi hareketine karşı Suudi Arabistan öncülüğünde Arap ülkelerinin başlattığı operasyon hakkında, "Biz Türkiye olarak istihbarat desteği de dahil her türlü desteği verebileceğimizi söyledik. Askeri destek değil. Bununla ilgili Körfez ülkeleri bizden ne gibi beklentileri var, yetkililerini gönderecekler, oturup konuşacağız ve nasıl bir destek verebileceğimizi onlarla görüşeceğiz" dedi.
NTV'ye konuk olan Çavuşoğlu, Yemen'deki gelişmelere ilişkin değerlendirmesinde, dün yaptıkları açıklamalarla ülkede devam eden operasyona verdikleri desteği açık bir şekilde gösterdiklerini söyledi.
Bölgedeki mezhepsel çatışmalar ve politikaların bir başka yansımasını Yemen'de gördüklerini ifade eden Çavuşoğlu, bunun durdurulması gerektiğini vurguladı. "Esasen bugün Yemen'deki tablo yavaş yavaş 'geliyorum' diyordu. Bu sonuçlarının ortaya çıkacağını biliyorduk" diyen Mevlüt Çavuşoğlu, Yemen'e şu anda müdahale eden bazı ülkelerle İran'ın başından beri birlikte hareket ettiklerini vurguladı. Çavuşoğlu, şöyle devam etti:
"Ortadoğu'da Arap dünyasında bir Müslüman Kardeşler korkusu var. Müslüman Kardeşler 'biz Mısır'da demokrasi istiyoruz. Avrupa, Türkiye ve diğer ülkelerin kullandığı demokratik hakları biz de kullanmak istiyoruz' diyor. Ama bu korku şu anda müdahale etmek isteyen ve tablodan rahatsız olan bazı ülkelerle İran'ı bir araya getirdi ve Hutileri beraber desteklediler. Sonuçta Müslüman Kardeşler 'ben çatışma istemiyorum' diyerek çekildi kenara. Küçük bir azınlık Hutiler, dışardan da destekle Yemen'i ele geçirdiler. Yemen'deki durumun bir an evvel durdurulması gerekiyor. Esasen burada kesin çözüm siyasi çözümdür. Bu mezhepsel çatışmaya hiç gerek yok. İran ile Körfez ve Arap ülkelerinin karşı karşıya gelmesine de gerek yok ama herkes yaptığı hatalardan ders alacak ve Yemen'in adeta bölünmesine yol açan bu çatışmaların durdurulması gerekiyor. Biz Türkiye olarak istihbarat desteği de dahil her türlü desteği verebileceğimizi söyledik. Askeri destek değil. Bununla ilgili Körfez ülkeleri bizden ne gibi beklentileri var, yetkililerini gönderecekler, oturup konuşacağız ve nasıl bir destek verebileceğimizi onlarla görüşeceğiz."
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, İran'ın Yemen konusundaki tavrına da değinerek, komşu Tahran yönetimine mezhepçi yaklaşımının doğru olmadığını her zaman söylediklerini dile getirdi. Çavuşoğlu, Türkiye'nin hiçbir zaman Sünni-Şii çatışmasını desteklemeyeceğini ve bunu çok tehlikeli bulduğunu belirterek, "Şu anda Yemen'de de facto bir durum var ve Türkiye bu durumla ilgili tutumunu net bir şekilde ortaya koydu. Mezhepsel bir çatışma var ve biz bunu istemiyoruz" diye konuştu.
Çavuşoğlu, bir taraftan uluslararası örgütlerin yetersizliği, bir taraftan de facto durumlar olunca uluslararası kurallara uyma konusunda zafiyet göründüğünü belirtti.
Yemen'de bir an evvel ateşkesin sağlanması ve seçim sonrası tabloya geri dönülmesi gerektiğinin altını çizen Çavuşoğlu, Libya'da da Türkiye'nin tutumunun net olduğunu kaydetti. Mevlüt Çavuşoğlu, "Bu taraf meşru, diğer taraf az meşru tartışmalarının Libya'ya faydası yok. Aynı tartışmaların Yemen'e de faydası olmaz" dedi.
Libya'da müzakerelerin devam ettiğini, Yemen'de ise sıcak çatışmaların başladığını hatırlatan Çavuşoğlu, bu konulara ilişkin sürdürdüğü telefon diplomasisi kapsamında bugün Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri ile görüşebileceğini, Türkiye ve diğer ülkelerin çözüm çabalarının sürdüğünü vurguladı.
Obama-Erdoğan görüşmesi -
Bakan Mevlüt Çavuşoğlu, ABD Başkanı Barack Obama ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan arasındaki telefon görüşmesine ilişkin de bilgi verdi.
Bir saatten fazla süren görüşmede Yemen'in de konuşulduğunu ve Erdoğan'ın İran ile yapılan nükleer müzakerelerin durumunu sorduğunu aktaran Çavuşoğlu, "Son derece pozitif bir atmosferde, iki ülkenin model ortaklığını teyit eden ve bölge ve dünyadaki gelişmelerle ilgili iki ülkenin aslında aynı safta olduğunu, düşündüğünü bir kez daha ortaya koyan bir görüşme oldu" ifadelerini kullandı.
ABD'nin hazırlıklarında gecikme -
Çavuşoğlu, Suriyeli muhaliflerin eğitilmesi için ABD ile imzalanan eğit-donat anlaşmasının en kısa sürede uygulanmaya başlayacağını da dile getirdi. Çavuşoğlu, şunları söyledi:
"Bizden kaynaklanan bir gecikme yok. Kararları beraber alıyoruz. Tesisatları birlikte kuruyoruz ve kimlerin eğitileceğine ve her şeye birlikte karar vereceğiz. Amerika'nın fiziki uzaklığından dolayı yapması gereken hazırlıklarda küçük bir gecikme oldu. Her şey yolunda. Siyasi olarak da teknik olarak da hiçbir anlaşmazlık yok. Çalışmalar devam ediyor."
İmzalanan anlaşmaya göre üçüncü ülkelerin de bu çalışmalara destek verebileceğini hatırlatan Çavuşoğlu, İngiliz mevkidaşının bu konuyu kendisine sorduğunu, kendisinin de prensip olarak bu tür desteğe açık olduklarını ve bu konuda kararı ABD ile birlikte vereceklerini söylediğini aktardı. Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, "Şu anda böyle bir karar yok. İngiltere'den böyle bir katkı gelirse ABD ile bu konuyu değerlendiririz ve prensip olarak da sıcak bakarız" şeklinde konuştu.
ABD'nin pozisyonunda kayma yok -
ABD Dışişleri Bakanı John Kerry'nin "Esed rejimi ile müzakere etmek zorunda kalabiliriz" açıklamasına ilişkin görüşlerini aktaran Çavuşoğlu, ABD'nin pozisyonunda bir kayma olmadığını söyledi.
Çavuşoğlu, Suriye gibi zor bir konuda farklı tutumlar olabileceğini ve Kerry'nin açıklamasının ardından gelen resmi açıklamalarda bu konuda tutumun net olduğunu gördüklerini ifade etti.
"Predator ihtiyacına askerlerimiz karar verir" -
Bakan Çavuşoğlu, İncirlik üssüne insansız hava aracı predatorler konusunda hükümet kararının çıkıp çıkmadığının sorulması üzerine, "Predator konusunda ihtiyaç olursa, daha fazla predator konusunda bir çalışma yapılması gerekiyorsa askerlerimiz karar verir. Böyle bir aşamaya şu anda gelmedik. Geldiğimiz zaman değerlendiririz" yanıtını verdi.
Mevlüt Çavuşoğlu, " Irak'a ekonomik anlamda destek verme gibi bir plan var mı" sorusuna karşılık olarak ise bu konuların görüşüldüğünü, gelecek dönemde kredi verilmesi de dahil her türlü desteğin gündemde olduğunu ifade etti.
ABD'ye ziyaret -
ABD'ye yapacağı ziyaretin tarihi sorulan Çavuşoğlu, daha önce iki kez kendisinin ertelemek zorunda kaldığını belirterek, "Herhalde bir aksilik çıkmazsa 20-21 Nisan gibi kısa bir ziyaret yapacağız. Kongrede, düşünce kuruluşları, sivil toplum örgütleri ve Türk toplumuyla da bir araya geliriz" diye konuştu.
Çavuşoğlu, 1915 olaylarının 100. yılı nedeniyle ABD'nin tutumunda bir değişiklik beklenip beklenmediğinin sorulması üzerine, "Umuyoruz ki ABD'nin tutumunda bir değişiklik olmaz. Aksi takdirde ilişkilerimiz çok zarar görür ama Amerikan yönetiminin de aynı hassasiyet içinde olduğunu biliyoruz" dedi.
Ermeni lobisinin bu sene çabalarını artırdığını ifade eden Çavuşoğlu, kendilerinin de yaptıkları çalışmalarda tek yönlü bir hafızayla hareket eden Ermeni lobisinin girişimlerine prim verilmemesi gerektiğini anlattıklarını aktardı.
Çavuşoğlu, "Türkiye'nin yüzüncü yıl sonrasında protokolleri canlandırma planı var mı" sorusunu yanıtlarken de Ermenistan'ın komşularıyla iyi geçinmeyi öğrenmesi gerektiğinin altını çizdi. İlişkilerin normalleşmesi için sadece soykırım iddiaları ile değil, işgal ettiği topraklardan da çekilmesi gerektiğini kaydeden Çavuşoğlu, "Ermenistan'ın bu bölgede barış içinde yaşadığını göstermesi gerekiyor. Bütün komşu ülkelerle problemi olan bir ülkenin 'hata bende mi hepsinde mi' diye düşünmesi lazım. Biz Ermenistan ile ilişkilerimizi normalleştiririz ama bu şartlarımız yerine gelirse" ifadelerini kullandı.
Son Dakika › Güncel › Yemen'deki 'Kararlılık Fırtınası' Operasyonu - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?