Yeryüzü Doktorları Hep Oradaydı

Yeryüzünün en yurtsuz halkı; Filistin…

29 Kasım, dünyada tüm zulüm gören milletlerin sembolü haline gelen Filistin Halkıyla Dayanışma Günü. Yeryüzü Doktorları, 2006 yılından bu yana Gazze'nin yaralarını sarmak için çalışmalar yürütüyor. Yeryüzünün en yurtsuz halkına dönüşen Filistin'e tıbbi malzeme, sağlık ekipleri gönderen Yeryüzü Doktorları, ülkeye giriş çıkış yasağı nedeni ile yıllardır tıbbi gelişmeleri takip edemeyen personeli de eğitiyor.

Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 29 Kasım 1977 tarihinde yaptığı oturumda alınan kararla 29 Kasım Filistin Halkıyla Uluslararası Dayanışma Günü olarak ilan edildi. Türkiye halkı 1948'den bu yana İsrail işgali altında hayatlarını sürdüren Filistinlileri yalnız bırakmıyor. Yeryüzü Doktorları saldırıların yoğunlaştığı 2006'dan beri Filistin'in yaralarını sararak dayanışma ruhunu gönüllüleri ve bağışçıları ile yaşatıyor.

Gönüllülük, dayanışma, empati…

Filistin'de öyle evler var ki bir evde dede şehit, torun şehit, baba şehit. Yakınlarını kaybetmenin acısıyla yaşamanın üzerine bir de imkânsızlıklar eklenince durum daha da vahim bir hal alıyor.

Yeryüzü Doktorları Yönetim Kurulu Üyesi Ecz. Muhammed Karabacak, 2006 yılında Gazze'de, oraya kendi imkânları ile gönüllü hekim olarak gelmiş Jean Pierre ile tanışır. Yeryüzü Doktorları ile gönüllülüğün ne anlama geldiğini anladım diyen Karabacak'ı, Pierre'in Filistin'e geliş sebebi çok etkilemiştir; "Ben her akşam televizyonlarda Gazze'de parçalanan, üstlerine evleri yakılan ve ölen çocukları görüyordum. Mutlu ve huzurlu gezen küçük kızıma da bakıyordum ve dedim ki: Benim kızım, Gazzeli çocuklardan daha değerli değildir. Bir şey yapmalıyım…"

Yeryüzü Doktorları ilk olarak İsrail'in 2006'da gerçekleştirdiği saldırıların ardından Gazze'ye gönüllü hekimlerini gönderdi. Yeryüzü Doktorları Gönüllü Sağlık ekiplerince bu güne kadar Filistin'de yüzlerce ameliyat, binlerce muayene gerçekleştirildi.

2007 yılından itibaren bölgeye TIR'lar ve kargo uçakları ile ilaçlar, tıbbi cihaz ve ekipmanlar, Türkiye'den sivil toplum kuruluşlarının da işbirliği ile 12 ambulans, bilgisayarlı tomografi cihazı, röntgen, ultrasonografi ve mamografi cihazları, laboratuvar ve yoğun bakım üniteleri sevk edildi.

Gazze'de ameliyat mikroskobu bulunmadığından klinik mikro cerrahi ameliyatları gerçekleştirilemiyordu. 2008'den itibaren gerçekleştirilen saldırılarda ağır yara alan pek çok kadın, genç ve çocuk, damar cerrahisi için yeterli donanım bulunmadığından uzuvlarını kaybetmek durumunda kalıyordu. Yeryüzü Doktorları bağışçıları ve TİKA işbirliği ile alınan; mikro cerrahi ameliyatları için mobil ameliyat mikroskobu, göz ameliyatları için Fako cihazı ve ortopedi ameliyatları için Artroskopi cihazı ve tıbbi sarf malzemeleri Gazze Şifa Hastanesi ve Gazze Göz Hastanesi'ne hibe edildi. Sağlık altyapısının gelişmesi için de çalışmalar gerçekleştiren Yeryüzü Doktorları Gönüllü ekipleri tedaviler yanında yerel sağlık çalışanlarına eğitimler veriyor.

Gazze şu an ne durumda;

Gazze'deki Ambargoya Karşı Halk Komitesi üyesi Muin Naim, Gazze ile ilgili son durumu aktardı: "365 km2'lik alanı ve yaklaşık 1.9 milyonluk nüfusu ile dünyanın en yoğun bölgesi unvanına sahip olan Gazze Şeridi'nde yıllardır uygulanmakta olan hava, kara ve deniz ambargosu, Mısır'da 3 Temmuzda yapılan darbe ile birlikte daha da şiddetlendi. BM gözcüleri dahil birçok uluslararası kurum ve kuruluş temsilcileri ve sözcüleri Gazze'nin yaşadığı sıkıntıyı "Filistin tarihinin en zor günleri" diye nitelendirdi.

Gazze'de şu anda her yönüyle tam bir felaket yaşanmaktadır… Sağlık Bakanlığı'nca açıklanan rakamlara göre yüzlerce çeşit ilaç ve tıppı malzeme tükenmiş durumdadır. Tedavi imkanı olmadığı için yüzlerce Filistinli ölümü bekleyerek yurtdışına çıkmaya çalışıyorlar. Elektrik sıkıntısı ise yüzlerce diyaliz ve yoğun bakım hastasının hayatını tehlikeye sokuyor.

Elektrik sıkıntısı ayrıca Gazze'deki kanalizasyon arıtma tesislerin durmasına da neden oldu. Bu yüzden kanalizasyon suyu arıtılmadan denize karışıyor. Bu durum bazı bölgelerde mahallelerin kanalizasyon suyu altında kalmasına neden oluyor ki bu durum da salgın hastalıklara davetiye çıkarıyor. Gazze'nin sıkıntısı bunlarla da kalmıyor. Ambargondan ve tünellerin kapatılmasından sonra Gazze'deki küçük çaplı binlerce atölye kepenklerini indirdi. Gazze'deki işsizlik oranları %65'in üstüne çıktı. Tüm bunlara ek olarak yapılan saldırılar ve balıkçı teknelerinin batırılması Gazze'yi tarifi zor bir duruma sokmakta.

Gazze'deki yaklaşık 2 milyon insan modernizm çağında; çağdışı koşullarda işgal, kuşatma ve ambargo altında dünyanın en büyük açık hava hapishanede hayata tutunmaya çalışıyorlar…"

Her yıl 29 Kasım Filistin Halkı ile Dayanışma Günü'nde sosyal medya mecralarında da #FreePalestine #ÖzgürFilistin etiketleri ile kamuoyu oluşturma çalışmaları sürdürülüyor.