AB'den Ortadoğu Barış Sürecine Destek ve Daeş Uyarısı

Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini, Ortadoğu Dörtlüsü'nün teklif ettiği çözüm önerileri şansını kaçırmaması gerektiğini söyledi. Mogherini, barış müzakerelerinin hiç olmadığı kadar gerekli olduğunun altını çizerek, "DAEŞ'in İsrail ve Filistin'e yerleşmesini istemiyoruz" dedi.

Strazburg'da devam eden AP Genel Kurulu'na hitap eden Mogherini, Avrupa Birliği, ABD, Rusya ve Birleşmiş Milletlerden (BM) oluşan Ortadoğu Dörtlüsü'nün şubat ayından bu yana üzerinde çalıştığı ve 1 Temmuz'da yayınladığı ilk raporu hakkında milletvekillerini bilgilendirdi.

Son zamanlarda ortaya çıkan gelişmeler sonrasında iki devletli çözüm çabalarının zayıfladığını söyleyen Mogherini, mevcut statükonun savunulabilir durumda olmadığının altını çizdi. "Bir statüko olduğunu da söyleyemeyiz" diyen Mogherini, bu nedenle "Barış süreci hiç olmadığı kadar gerekli" dedi. Mogherini, "İki tarafın nesilleri barış kelimesini bile tanımıyor. İki tarafı bir masa etrafında birleştirmeyi bilmeliyiz" ifadelerini kullandı.

İki devletli çözüm fikrini savunmaya devam edeceklerini kaydeden Mogherini, "AB'nin pozisyonu açıktır ve değişmedi, İsrail bu şansı kaçırmamalı, karşılıklı güveni yeniden tesis etmeliyiz" şeklinde konuştu.

Bölgede istikrarın sağlanması için İsrail-Filistin arasındaki sürece destek çağrısı yapan Mogherini, DAEŞ bölgede yayılma hedeflerine dikkati çekerek, "DAEŞ'in İsrail ve Filistin'e yerleşmesini istemiyoruz" uyarısında bulundu.

Mogherini'nin konuşmasından sonra AP Genel Kurulu'nda milletvekilleri söz alarak rapor hakkında görüşlerini dile getirdiler. İsrail'in yayılmacı politikası ve yerleşim birimleri inşa kararlarını eleştiren parlamenterler, "İşgalci ve işgale uğrayan" örneğini vererek İsrail ve Filistin'e yaklaşımın eşit şartlarda olamayacağı uyarısında bulundular.

Avrupa Halk Partisi (EPP) Başkan Yardımcısı Bulgaristan milletvekili Mariya Gabriel, Ortadoğu Dörtlü'nün inisiyatifini desteklediklerini ve kısa sürede bir çözüm için harekete geçilmesi gerektiğini söyledi.

Sosyal Demokratlar (SD) Grup Başkan Yardımcısı Romanyalı parlamenter Victor Boştinaru, Gazze'nin durumuna dikkat çekerek, yeni şiddet olayları ve çatışmaların artması riskinin önlenmesi gerektiğine dikkati çekti.

Avrupa Reformistler ve Muhafazakarlar Grubu (ECR) üyesi Marc Demesmaeker, "İsrail'in yerleşim politikası iki devletli çözümün altını oyuyor" eleştirisinde bulundu.

Birleşik Sol Grup üyesi İspanyol milletvekili Angela Vallina, işgalci ile işgal edilenin karşılaştırılmasını doğru bulmadığını söyleyerek, raporu eleştirdi.

Yeşiller Grubu üyesi Danimarkalı parlamenter Margrete Auken, uluslararası hakların sistematik bir şekilde saldırıya uğradığını kaydederek, İsrail'in hukuksuz uygulamalarına destek verildiğini söyledi. Utanç duvarını eleştiren Auken, şimdiye kadar geçerli bir yaptırımın olmayışını eleştirdi ve AB'yi suçladı.

Özgürlükler ve Uluslar Avrupası Grubu üyesi Fransız parlamenter Jean-Luc Schaffhauser, bölgede İsrail-Filistin sorununun olmadığını, İsrail ile Arap sorunu bulunduğunu, Arap ülkelerinin Filistin sorununu "kullandıklarını" savunarak, buna en iyi örneğin de Filistinli göçmenlerin çevre ülkelerdeki durumunun gösterilebileceğini savundu.

Birleşik Sol Grubu Başkan Yardımcısı Neoklis Sylikiotis, "İşgalci ve işgale uğrayan eşit olarak değerlendirilmemeli. Hapsedilen Filistinliler serbest bırakılmalı ayrıca İsrail, cezaevlerindeki Filistinlilerin haklarını da yerine getirmeli. Uluslararası hukuka uygun şekilde muamele etmeli" dedi.

AB, ABD, Rusya ve Birleşmiş Milletlerden (BM) oluşan Ortadoğu Dörtlüsü, şubat ayından bu yana üzerinde çalıştığı ilk raporunu 1 Temmuz'da yayınlamış ve tek çözüm yolunun iki devletli bir uzlaşma olduğunu kaydetmişti. Raporda, "İsrail'in yerleşim yerleri inşası ve genişleme politikasına, İsrail'in kullanımına özel arazi belirlenmesine ve Filistin'in kalkınmasının inkarına son verilmeli" ifadesi kullanılmıştı.