Akşener, İYİ Parti TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu Açıklaması

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, "Enflasyon sorununu çözmediğiniz müddetçe asgari ücreti 10 bin lira yapsanız bile vatandaşın alım gücünü ve refahını artıramazsınız." dedi.

Akşener, partisinin TBMM Grup Toplantısı'ndaki konuşmasına, Ankara'da uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybeden eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş'e Allah'tan rahmet, ailesi ve sevenlerine sabır diledi. Ankara'nın bir suikasta sahne olduğunu dile getiren Akşener, güvenlik güçlerinin bu önemli olayı acilen aydınlatacağına inandığını söyledi.

Akşener, görüştüğü Sinan Ateş'in eşi Ayşe Ateş'in, daha önce yaptığı açıklamayı paylaşmasını kendisinden istediğini anlatarak Ayşe Ateş'in paylaşımını aktardı. Akşener, "Ailenin Ayşe Ateş üzerinden benden özel bir talepleri oldu. Meclis'te soru önergesi veya araştırma önergesi verilmemesini talep ettiler. Ben bunu duyurmakla mükellefim." diye konuştu.

Bu yılın Türkiye Cumhuriyeti'nin 100. yılı olduğunu anımsatan Akşener, Türk milletinin yeniden tarih yazacağını, 2023 yılıyla Türkiye'nin kurucu değerlerine yeniden kavuşacağını belirtti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, "Bizim sırtımızdaki küfe 85 milyonun taşındığı bir küfedir." açıklamasına işaret eden Akşener, "Hadi oradan... Evet sizin sırtınızda bir küfe var ama o küfede 85 milyon vatandaşımız yok. Sayın Erdoğan'ın sırtındaki bu israf ve yolsuzluk küfesinin ceremesini maalesef milletçe biz çekiyoruz. Onlar, memleketimizin kaynaklarını har vurup harman savururken faturayı biz ödüyoruz. Onlar, tüm beceriksizlikleriyle saray sefası sürerken bizler, asgari ücretle geçinmeye çalışıyoruz." ifadesini kullandı.

"Öncelikle enflasyonu düşürün"

Asgari ücretin 9 bin 600 lira olması gerektiğini belirten Akşener, "enflasyon canavarı" yüzünden, açıklanan asgari ücretin daha hesaplara yatmadan eriyip gideceğini çünkü asgari ücretin açlık sınırının sadece 370 lira üzerinde olduğunu kaydetti.

Akşener, "Maalesef enflasyonun yakıcı artışı doğrultusunda önümüzdeki ay muhtemelen açlık sınırının altında kalacak. Yani Türkiye'de çalışanların yaklaşık yüzde 60'ının aldığı ücret açlık sınırının altında olacak. Kürsülerden hamasi tiratlar atan Sayın Erdoğan, milletimizi açlığa mahkum edecek. 'Asgari ücretliyi, enflasyona ezdirmedik.' yalanı gün gibi ortaya çıkacak." değerlendirmesinde bulundu.

Enflasyon sarmalı sürdükçe ücret artışlarının refahı artırmayacağını dile getiren Akşener, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Enflasyon, hane halkının, özel sektörün ve kamunun mali dengelerinde de bozulmaya neden oluyor. İktidarın izlediği mevcut yol çok kısa bir süre içinde enflasyonu arttırarak asgari ücret zamlarını eritir. Enflasyon sorununu çözmediğiniz müddetçe asgari ücreti 10 bin lira yapsanız bile vatandaşın alım gücünü ve refahını artıramazsınız. Eğer milletimize bir faydanız dokunsun istiyorsanız öncelikle enflasyonu düşürün. Ama ne Nebati Bakan'ın ışıltılı gözleri ve boş sözlerine ne de Sayın Erdoğan'ın tarot fallarına bakarak enflasyonu düşüremezsiniz. Enflasyonu düşürmek için öncelikle memleketi, Recep Tayyip Erdoğan retrosundan çıkartmak gerekir. Enflasyonu düşürmek için liyakatsiz, ciddiyetsiz ve beceriksiz yöneticileri derhal kapının önüne koymak gerekir. Ekonomide güveni, istikrarı ve öngörülebilirliği sağlamak, akıl ve bilim dışı politikalara bir an önce son vermek gerekir."

"Çözümlerimiz, projelerimiz miri maldır"

Akşener, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da gidişatın farkında olduğunu söyleyerek, "Nereden mi biliyorum? Giderayak 'seçimi kaybetsek de bu işte yokum.' dediği işleri birer birer yapmaya başladı da oradan biliyorum. EYT düzenlemesinden bahsediyorum. Demek ki artık seçimi kaybedeceğini o da yavaş yavaş içselleştirmeye başladı. Muhalefet korkağı bir iktidarın, her gün biraz daha sözümüze gelmesini büyük keyifle izliyoruz. Hatta önümüzdeki seçimlerden sonra hiç değilse insan içine çıkabilmeleri için bundan sonra da bizi takip etmelerini kendilerine tavsiye ediyoruz. Bizim çözümlerimiz, projelerimiz miri maldır. Alsınlar kullansınlar. Yeter ki milletimize faydası olsun." diye konuştu.

İYİ Parti Genel Başkanı Akşener, emekli maaşlarının bir an önce asgari ücret düzeyine çıkartılması gerektiğini belirtti.

Akşener, konuşmasının bir bölümünde Tüm Emekliler Derneği Teşkilat Sekreteri Neriman Gençoğlu'nu kürsüye çağırarak söz verdi.

Daha sonra konuşmasına kaldığı yerden devam eden Akşener, şunları kaydetti:

"Sayın Erdoğan, yakın çevrende asgari ücretle geçinen birisi var mı? ya da yanında, yamacında, yakınında 3 bin 500 lira emekli maaşı ile geçinmek zorunda kalan bir Allah'ın kulu var mı? En son ne zaman pazara ya da markete çıktın? En son ne zaman bir emeklinin sofrasına kurgusuz, montajsız, dekorsuz oturdun da konuştun? En son ne zaman, bir asgari ücretlinin halini hatırını sordun? Sayın Erdoğan, sen şimdiye kadar ne emeklilerimizin sesini ne de bizim sesimizi duymazdan geldin. Son günlerde ne hikmetse kulaklarında bir iyileşme gözlemlesek de artık çok geç. Çünkü artık sandık ufukta göründü. Son düzlükte çırpınsan da artık nafile. Hayırlısıyla çok yakında seni de emekli ediyoruz. O yüzden sana tavsiyem en azından o kaçınılmaz emeklilik günlerinde emekli vatandaşlarımızın arasında 'Giderayak, ben de size bu iyiliği yaptım.' diyerek dolaşmak istiyorsan en düşük emekli maaşını bir an önce asgari ücret düzeyine çıkar."

"2022 yılı kriz ve enflasyon yılı"

"Beceriksiz yönetim anlayışları sayesinde Türkiye için 2022 yılı kriz ve enflasyon yılı olarak tarihte yerini almış oldu. Ekonomimizde yol açtıkları tahribatı iyice derinleşen bir krize çevirdiler." diyen Akşener, 2022'ye dünyanın 17. büyük ekonomisi olarak girildiğini ancak yılın 21. sırada tamamlandığını anlattı.

Akşener, şunları kaydetti:

"2023'te milli gelirimiz 25 bin dolar olacaktı. Peki ne oldu? 9 bin dolara razı olundu. 2023'te ihracatımız 500 milyar dolar olacaktı. Peki ne oldu? İktidar, 250 milyar dolar ihracatla sözüm ona başarı hikayesi yazar oldu. 50 milyon turist hedefine ulaşacaktık. Peki ne oldu? Sokaklarımız, nereden geldiği belli olmayan sığınmacıların esiri oldu. Otobanlar 7 bin 500 kilometreye çıkacaktı. Peki ne oldu? 3 bin 500 kilometre ancak yapıldı.11 bin kilometreye varan demiryollarımız olacaktı. Peki ne oldu? 1800 kilometrede tıkandı, kaldı. Hızlı trende hedef 10 bin kilometreydi. Peki ne oldu? 1100 kilometre ya yapıldı ya yapılamadı. Hayaller IMF'ye borç vermekti, gerçekler Katar'dan para dilenmenin ötesine geçemedi. Hayaller, AB'ye girmekti, gerçekler milyonlarca mültecinin yaşadığı Türkiye oldu. Bu kadar basiretsiz, beceriksiz ve liyakatsiz bir yönetim hayaldi ama AK Parti'yle birlikte maalesef o da gerçek oldu."