Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş'un Kabulü

Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, "Dünyanın hiçbir ülkesi 1,5 milyon gibi çok büyük sayıda bir mülteci dalgası ile baş etmeyi başaramaz, kolay kolay başaramaz. Şunu iftiharla ifade etmek isterim ki Türkiye, birkaç gün içinde 150 bin kişiyi, bir gece içerisinde de 70 bin kişiyi Türkiye'ye alabilmeyi başarmıştır" dedi.

Kurtulmuş, HDP Grup Başkanvekilleri İdris Baluken ve Pervin Buldan ile İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder'i Başbakanlık Merkez Bina'daki makamında kabul etti.

Buldan, Kurtulmuş'a yeni görevinde başarılar diledi ve görüşmede çözüm sürecinin geldiği noktayı görüşeceklerini söyledi.

Bundan sonra süreç ile ilgili birlikte çalışacaklarını ve birlikte başaracaklarını ifade eden Buldan, "Bu konuda üzerimize düşen görev ve sorumlulukları en iyi şekilde yerine getirmek için çaba sarf ediyoruz ve aynı çabayı, aynı sorumlulukları Sayın Kurtulmuş'tan da bekliyoruz" dedi.

Kurtulmuş, HDP heyetine ziyaretlerinden dolayı teşekkür ederek şöyle konuştu:

"Çözüm sürecinin en kısa süre içerisinde başarılı bir şekilde sona ermesi için bizler de üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirmeye gayret ediyoruz. Özellikle Türkiye'ye çok ağır bedeller ödetmiş, yaklaşık 40 bin insanımızın canına mal olmuş, en iyimser tahminlerle 1,2 trilyon dolarlık maddi kayba neden olmuş bir meselenin ilanihaye çözülmesi, Türkiye'de silahların artık kıyamete kadar susması ve ülkenin insanlarının barış, huzur ve refah içinde yaşamalarını sağlamak için karşılıklı olarak neler yapılabilecekse bunları yapmak, bizim her birimizin hem bireysel hem siyasi sorumluluğudur. Burada hükümet olarak çözüm konusundaki siyasi irademizin iyi niyetli ve sağlam bir irade olduğundan şüphe yoktur."

Sorunun çözülmesini isteyenler olduğu gibi hiç bitmemesini isteyenlerin de bulunduğuna işaret eden Kurtulmuş, süreci baltalamak isteyenlerin, provokatörlerin ortaya çıkabileceğini vurguladı.

Numan Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Biz, bu süreci inşallah bir siyasi akıl ile çözeceğiz. Bu kararlılık içeresindeyiz. Ayrıca bu meselenin, çözüm sürecinin önemi şuradadır. Bütün bölgesi böyle savaşlarla, kanla, barutla, silahlarla kuşatılmış olan bir ülke eğer kendi içerisinde kendi barışını sağlayabilirse bu sadece Türkiye'nin geleceği için önemli olan bir şey değil aynı zamanda bütün bölgenin geleceği için de önemlidir. Bu konudaki irademizi, iyi niyetimizi ve kararlılığımızı bir kez daha kamuoyu ile paylaşmak istedik. İnşallah bu coğrafyadaki farklı Türkler, Kürtler, Araplar, Acemler, bütün farklı ırklar, farklı mezhepler, meşrepler, hep birlikte barış içinde birlikte yaşayacağız. Bu iradeyi hep birlikte ortaya koyacağız."

Kurtulmuş, HDP heyeti ile görüşmede Kobani bölgesindeki gelişmelerin, Türkiye'ye kabul edilen mültecilerin durumu ve diğer bölgelerdeki muhtemel gelişmelerle ilgili de görüşleri de paylaşacaklarını bildirdi.

Sorular

Bir gazeteci, Kurtulmuş'a,  "Tampon bölge ile ilgili Türkiye'nin net bir talebi var. İnsani amaçlı mı yoksa savunma amaçlı mı olacak? Ayrıca Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın IŞİD'e karşı koalisyonda Türkiye'nin askeri olarak rol alabileceği yönündeki açıklaması var. Askeri olarak Türkiye'nin faaliyetleri ne olacak?" sorusunu yöneltti. Numan Kurtulmuş, karşı karşıya kalınan meselenin iki tarafının bulunduğunu, bunların göçmenler ve ülke güvenliği meseleleri olduğunu söyledi. Türkiye'de şu anda 1,5 milyon Suriyeli göçmenin bulunduğuna işaret eden Kurtulmuş, son dönemde de 150 bin civarında Kürt'ün de Türkiye'ye geldiğini söyledi.

-"Türkiye'nin başarısı"

Kurtulmuş, şu değerlendirmeyi yaptı:

"Bu göç dalgasının ardındaki temel neden, Suriye ve Irak topraklarındaki karışıklıklardır, siyasi istikrarsızlıklardır. ve en son Kobani ile ilgili olan mesele de IŞİD tehdididir. Dolayısıyla bizim öncelikli olarak tercihimiz bu insanların başından itibaren kendi memleketlerinde ağırlanması ve Türkiye'nin de insani yardımları bu çerçevede yapmasıydı ama geçen cuma da öyle oldu. 12.50'ye kadar sabrettik, dedik ki 'Gelen arkadaşlarımızı orada ağırlayalım' ama can tehlikesi var. Can emniyetsizliği ortaya çıktı, mecburen aldık. Dünyanın hiçbir ülkesi 1,5 milyon gibi çok büyük sayıda bir mülteci dalgası ile baş etmeyi başaramaz, kolay kolay başaramaz. Şunu iftiharla ifade etmek isterim ki Türkiye, birkaç gün içinde 150 bin kişiyi, bir gece içerisinde de 70 bin kişiyi Türkiye'ye alabilmeyi başarmıştır. Bir kişinin de burnu kanamadı. İkincisi de ülke güvenliği ile ilgili kısmı var. Bununla ilgili çeşitli birimler üzerine düşeni yapıyor ve gerekli çalışmalar yapılıyor. Türkiye'nin muhtemel en kötü senaryoya göre güvenliğini tehlikeye atmayacak olan bütün adımların atılmasıyla ilgili görüşlerimizi, hazırlıklarımızı ortaya koymaya çalışıyoruz."

IŞİD meselesinin bir sebep değil sonuç olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, "Biz, istiyoruz ki askeri operasyon vesaire, bütün bunlardan daha önemlisi, bu bölgede karışıklığı sona erdirecek bir siyasal sürecin, sonucun bulunmasıdır. Onun da yolu açıktır. Bütün halkların, kendi ülkelerinde siyasal katılımı kusursuza yakın bir şekilde gerçekleştirmek gerekir. Bu Suriye ve Irak için de geçerlidir" diye konuştu.

Kurtulmuş, en kötü senaryoda Türkiye'nin güvenliğini sağlayacak bütün tedbirleri almaya hazır olduklarını ve bunun hazırlıklarını yaptıklarını bildirdi.

Buldan ise "Tezkerenin kapsamının genişleyeceği konuşuluyor. HDP'nin teskereye tavrı ne olacak?" sorusu üzerine, başından beri tezkerelere karşı olduklarını söyledi. Yaşanan bütün sorunların diyalog ve barış yoluyla çözülebileceğine inandıklarına dikkati çeken Buldan, "Genel Kurula gelecek olan bütün tezkerelere hayır oyunu kullanacağız" dedi.

Bir gazetecinin HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın ABD görüşmelerine işaret ederek "Kandil'den sürecin sona erdiği yönünde açıklamalar geliyor. Demirtaş'ın da benzer açıklamaları oldu. Garanti verebilecek misiniz?" sorusunu yanıtlayan Kurtulmuş, 1 günlük değil, 30 yıllık bir meselenin çözülmeye çalışıldığını söyledi. Kurtulmuş, sorunun çözümü için 3 iradenin bir araya gelmesi gerektiğini, bunların "siyasi irade, elinde silah olanın silah bırakma iradesi ve halkın buna destek vermesi" olduğunu anlattı. Siyasi iradenin çözüm sürecini bitirmeye kararlı olduğunu belirten Kurtulmuş, silahların artık geçersiz olduğu yönünde bir iradenin bulunduğunu ve halkın büyük oranda sürece destek verdiğini dile getirdi.

-"Türkiye örnek bir çözümü ortaya koyacaktır"

Kurtulmuş, şu ifadeleri kullandı:

"Ben isterim ki yarın sabah bitirelim ama bu kadar çok kolay bir süreçle karşı karşıya değiliz ama şunu da görmek lazım. Bundan 10 sene evvel, hatta 5 sene evvel, 'Bu işler olur' deseniz, olamaz diyeceğimiz, rüyada görsek inanmayacağımız çok önemli adımlar atılmıştır. Atılacak daha adımlar var, bunları biliyoruz, bunların ne olduğunu biliyoruz. Bunların planlaması içindeyiz. Bütün bunlar yapılırken sadece silahların bırakılması yetmez. Aynı şekilde siyasetin tehdit altında yapılmaması gerekir. Neyi kastediyorum? Yol kesmeler, birtakım şehirler üzerindeki tehditler, birtakım araç yakmalar vesaire gibi kendisi birtakım silahlı olmayan ama tedhiş olayları olarak görebileceğimiz olayların sonlandırılması lazım. Ben, başından beri bu işin iyimser tarafından olan birisiyim. Süreç inşallah başarı ile sonuçlandırılacaktır ve Türkiye örnek bir çözümü ortaya koyacaktır."

Baluken, "Demirtaş'ın söylediği iddia edilen, toplantıdan sızan bir not var, 'Hükümetin 1 hafta süresi var, süreç bitecek' şeklinde" diyen gazetecinin, "Gerçekten böyle bir şey var mı?" sorusuna "Sızmalarla uğraşmayın. Bu partinin yetkili kurulları var" yanıtını verdi.

Bedelli askerlikle ilgili bir soru üzerine ise Önder, gülerek "Bedelli çıkacak, ben buradan müjdeyi vereyim. Vicdani ret hakkını getireceğim" diye konuştu. - Ankara