Erdoğan : Güçlü Bir Ana Muhalefet İktidarı da Güçlü Kılar

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'na yüklendi. Erdoğan, "Pusulasını kaybetmiş bir genel başkan CHP'nin başında olduğu sürece, biz Allah'ın izniyle rahat yürürüz. Güçlü bir anamuhalefet iktidarı da güçlü kılar. Bu bizim de Türkiye'nin de yararınadır" dedi.

"Kürt meselesi ile ilgili terör sorununa bakışımız en başından beri bellidir. Bu işin onayını muhalefetteki partilerden alacak değil, milletten alacağız. 12 Haziran'da her iki kişiden birinin teveccüğüne mashar olarak, halkımızın politikalarımızı desteklediğini gördük. Biz bize verilen desteği heba etme niyetinde değiliz. Milletimize hayal kırıklığı yaşatmaktan özenle kaçındık, kaçınmaya da devam edeceğiz."

'CİDDİ MESAFELER ALDIK'

Kürt meselesinin terör sorunu göründüğünden daha karmaşık bir sorun olduğunu ifade eden Başbakan Erdoğan, "Biz ciddi mesafeler aldık. Mesele eli silahlı bir terör örgütüyle mücadele meselesi değildir. Bunun siyasi, diplomatik, ekonomik ve güvenlik boyutu var. Bir de bu meselenin istismar, çıkar ve uluslararası siyasi ve ekonomik boyutu var. 30 yıldır devam eden terör birilerine ciddi çıkar sağladığı için büyütülmüş ve korunmuştur. İnsan kaçakçılığı, uyuşturucu kaçakçılığı mı istersin? Var! Sadece yurt dışında değil, yurt içinde de siyaseti dizayn için terör bir taşeron olarak kullanılmıştır" diye konuştu.

HERKES BU MESELENİN BİTMESİNİ İSTİYOR'

Başbakan Erdoğan, "Karşımızda Türkiye düşmanlarına taşeronluk yapan bir örgüt var. Karşımızda uyuşturucu trafiğini yönetenlerin taşeron olarak kullanılan bir örgüt var. Biz sadece dağdaki teröriste değil, onun arkasındaki kirli ellerle, kirli odaklarla mücadele ediyoruz. Türkiye'de herkes bu meselenin bitmesini istiyor. Ancak uyuşturucu kartelleri, silah tüccarları bu meselenin çözülmesini istemiyor" dedi.

'MHP BİZE DESTEK VERMEDİ'

Öldürülen teröristleri ve şehitlerin kanını siyasi malzeme yapanların terörün bitmesini istemediklerini söyleyen Başbakan Erdoğan, "Çok açık söylüyorum. MHP bize destek vermedi. Şehit cenazelerinden rahatsız değil misiniz? Şehit tabutlarından rahatsız değil misiniz? Bu konuda destek vermeyeceksiniz de hangi konuda destek vereceksiniz? CHP her zaman karşı çıktı. BDP de beslendiği bataklık kuruyacağı için karşı çıktı. Yanyana gelmeleri düşünülemeyen bu 3 parti, 12 Eylül'de de 12 Haziran'da da tüm ilkelerini çiğneyip bir araya geldiler. Hakkari'de AK Parti mitingini sabote etmek isteyenler, Türk bayrağı olmamasına rağmen CHP'ye destek verdiler. Ama CHP ikinci sıraya bile gelemedi" diye konuştu.

'BALTALAMAK İÇİN 3 PARTİ BİR ARAYA GELDİ'

Milli Birlik ve Kardeşlik Projesi'ni baltalamak için 3 parti bir araya geldiğini ifade eden Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu:

"Bunların hiçbiri bizim için mazeret olamaz. Biz bu yolda MHP, CHP, BDP ile değil, aziz milletimizle birlikte yürüyoruz. Biz nefesimiz yettiği sürece bu meselenin çözümü için çalışmaya devam edeceğiz. Bu bir kardeşlik meselesidir. 1071'den bu güne kadar biz birçok badireyi birlikte atlattık. Biz bu topraklarda kardeşlik hukukunu yücelttik. Kimse bizim bu kardeşliğimizi zedeleyemez. Bizim kardeşliğimiz ırkçılık kardeşliği değil, bizim bu ülkede bir inanç kardeşliğimiz var. Bizim dayanışmamızı bozamazlar, çünkü biz yaradıların yaradandan ötürü sevdik. Eğer bir insanın gözünü çıkar hırsı, ideoloji büyülemediyse, insan zihninden önce vicdanıyla düşünür. Uludere'deki hadise büyük bir imtihan olmuştur. Gönül gözüyle bakanlarla, gözünü hırs bürüyenleri net bir şekilde ortaya koymuştur."

'KİMSENİN KUŞKUSU OLMASIN'

"Birileri acıyı fırsata düşürme gayretine düşmüştür" diyen Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:

"CHP ve BDP kol kola girerek, cenaze evlerini siyaset arenasına çevirme vicdansızlığını ortaya koymuştur. BDP'nin Uludere için basın toplantısı düzenlerken, pervasızca kahkaları vicdansızlarını ortaya koymuştur. Uludere olayının aydınlığa kavuşturulması için çalışmalar sürmektedir. Kimsenin kuşkusu olmasın. Biz kadere inanmış bir partiyiz. Yarın bununla da istisha ederler. Çünkü bunu yapacakların kader diye bir inancı yoktur. Biz elini, yüreğini, bedenini taşın altına koymuş bir partiyiz. Emaneti alacak olan sadece Allah'tır. Bize ömür biçecek olan da sadece ve sadece Allah'tır."

'TERÖR ÖRGÜTÜNDE NASIL BİR İNFAZ SİSTEMİNİN İŞLEDİĞİNİ GÖRÜN'

Kürt kökenli vatandaşlara seslenen Başbakan Erdoğan, şunları söyledi:

"Gayretlerimizi görün! Nasıl engellenmek istendiğimizi görün! Biri sizin çocuklarınız üzerinden nasıl rant elde ettiğini görün. 150 metre derinlikteki mağaralarda 15 yaşındaki çocuklarınızın nasıl yetiştirildiğini biliyoruz. El ele verip bu oyunu hep birlikte yeneceğiz. Terör örgütü içinde nasıl bir infaz sisteminin işlediğini görün. Şunu kendinize sorun: Biz bunlara oyumuzu veriyoruz, peki bunlar bize ne veriyor? Biz çamurdan, kanalizasyon batağından neden kurtulmadık diye sorun! Anam, bacım, kardeşim siz buna layık mısınız? Şırnak'a, Yüksekova'ya havalimanı yapacağız, bunlara karşı çıkan kim? Bunlar. Ama siz halden memnunsanız bizim söyleyecek bir sözümüz yok. Biz görevimizi onlara rağmen görevimizi yapmaya devam edeceğiz. Çünkü burası Türkiye Cumhuriyeti'nin topraklarıdır. Bize destek vermeye devam edin. Yolda yürüyemeyenlerin dualarını çok iyi biliyoruz. Bu hareket onlarla ayrı bir güç kazanıyor. Biz engelleri aşacak, terörü de inşallah minimize edeceğiz."

CHP'YE OY VERENLERE SESLENDİ

Türkiye'de bir sendikanın uzun süredir yurt içinde ve yurt dışında kara propaganda yürüttüğünü söyleyen Başbakan Erdoğan, "Türkiye'de gazetecilerin tutuklandığı yönünde bir propaganda yapıyor. Ana muhalefet başta olmaz üzere bu kampanyalarda görev alanlar var. Kılıçdaroğlu, her fırsatta Türkiye'de 100'den fazla gazetecinin tutuklu olduğunu söylüyor. Bir ara İsrail'de tutuklu gazeteci olmadığı yönündeki bir söylemle gafletin altına imza attı. Medyaya geçen hafta Ramallah'ta iki Filistin televizyonunun kapatıldığını hatırlatmak isterim. Kendi ülkesini başka ülkelere şikayet eden, yağcılık yapan bu kadar acziyet içinde bir siyasetçi görmedim" dedi.

CHP'ye oy verenlerin kendisini iyi dinlemesini isteyen Başbakan Erdoğan, "Sendika ve tutuklu gazetecilerle ilglii bir platform 100'den fazla gazetecinin tutuklu olduğunu söyledi. O isimleri araştırdık. Bu gazeteci olduğu iddia edilen 105 kişilik listeyi inceledik. İsim listesindeki 25 kişi hükümlü, 70 kişi tutuklu ve yargılanması sürüyor. 6 kişinin cezaevinde kaydı yok. 4 kişi de tahliye edilmiş" dedi.

'GÜÇLÜ BİR ANAMUHALEFET İKTİDARI DA GÜÇLÜ KILAR'

"CHP Genel Başkanı, kendi ülkesini karalayan bir genel başkandır" diyen Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Bu nasıl bu ülkenin siyasetinde iktidara talip olmaktır. Gazetecileri koruma komitesi, tutuklu gazeteci sayısını 8 olarak verdi. İngiltere'deki bir olayı örnek vermek isterim. İngiltere'de son iki haftada polise rüşvetten 10 gazeteci tutuklandı. Kılıçdaroğlu tarafından yapılan kara propaganda bile Türkiye'ye yapılan büyük bir haksızlıktır. CHP seçmeni ise hiç hak etmiyor. CHP'nin tabanına sesleniyorum: Bu CHP nereye götürülmek isteniyor? Bunu bir sorun. Listeyi isterse beyefendi o listeyi de kendisine göndeririz. Ama o listeyi de yalan ambalajı içinde o listeyi savunur. Sen tutuklu gazeteci yok diyerek İsrail'in kirli çamaşırlarını yıkayacaksın, terör iddiasıyla yargılananları gazeteci diye şikayet edeceksin. Bu dalalettir. Pusulasını kaybetmiş bir genel başkan CHP'nin başında olduğu sürece, biz Allah'ın izniyle rahat yürürüz. Güçlü bir anamuhalefet iktidarı da güçlü kılar. Bu bizim de Türkiye'nin de yararınadır. CHP Genel Başkanı'nın gücü Türkiye'yi o karanlık günlere döndürmeye gücü yetmez."

'BIRAKIN 12 SAATİ CHP MUHALEFETTE 9 YILDIR KONUŞUYOR'

Başbakan Erdoğan, "12 saat konuştu peki ne konuştu? Bunu soran yok. Allah aşkına ne dedin? Bırakın 12 saati CHP muhalefette 9 yıldır konuşuyor. Peki Allah aşkına bu güne kadar ne dedi? Onlar konuşacak biz yapacağız. Biz bu yola aynı şekilde devam edeceğiz. Biz hiçbir zaman azınlıklara zulmetme yetkisini kendimizde görmüyoruz. Ancak azınların çoğunluklara hükmetme yetkisini de kimseye vermeyeceğiz" dedi.

(MV/SS) - Ankara