Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, İstanbul Tahkim Merkezi'nin kurulmasına ilişkin tasarıyla sadece yapısal yönden tahkim merkezi oluşturulduğunu, tahkime ilişkin maddi kurallar getirilmediğini söyledi.
TBMM Genel Kurulu'nda, görüşmeleri yarım kalan, İstanbul Tahkim Merkezi'nin kurulmasına ilişkin kanun tasarısına geçildi.
Tasarı üzerine söz alan HDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan, tasarının, parası olanlar için özel bir mahkeme kurulmasını öngördüğünü savundu.
Yargı paketine de değinen Kaplan, bu tasarının da hükümeti korumak için hazırlandığını ileri sürdü. Hükümeti eleştirenlerin özgürlüklerine, mallarına, mülklerine el konulabileceğini savunan Kaplan, "Hükümete laf eden biri için özel yargılama devreye girecek. Unutmayın, hukuk bir gün sizin için de gerekecek" dedi.
CHP Kırklareli Milletvekili Turgut Dibek, dünyada çok sayıda tahkim merkezi bulunduğunu, ancak bu merkezler için bağımsız, tarafsız ve hızlı olma şartı arandığını söyledi. Tasarıyla oluşturmak istenen tahkim merkezinin bu şartları taşımayacağını anlatan Dibek, "Bu merkezi kanunla kurduğunuz zaman işin içine devlet girer. Bağımsızlık ve tarafsızlık olmaz. Kimse gelip buradan hizmet almak istemez. Devlet bu işin içinde olmamalı" şeklinde konuştu.
MHP Konya Milletvekili Faruk Bal, sermayenin, öncelikle bir tahkim merkezinin bağımsız ve tarafsız olmasını isteyeceğini, ancak tasarıdaki hükümlerin, bağımsızlık ve tarafsızlık şartlarıyla örtüşmediğini söyledi. Tasarıya göre genel kurulun 25 kişiden oluşacağını belirten Bal, "Buraya seçilecek herkesin, siyasi iktidarın etkisi ve rengi altında getirileceği belli. Bu şekilde, genel kurulu bağımsız ve tarafsız bir tahkim merkezi olmaz. böylece uluslararası güçler, hukuki ihtilaflar yaratabilirler" diye konuştu.
-"Maddi kurallar getirilmiyor"
Milletvekillerinin sorularını yanıtlayan Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, tasarıyla sadece yapısal yönden tahkim merkezi oluşturulduğunu, tahkime ilişkin maddi kurallar getirilmediğini ifade etti. Bozdağ, tasarının usule ilişkin düzenlemeleri içermediğini, yalnızca teşkilata ilişkin düzenlemeleri içerdiğini söyledi.
Bekir Bozdağ, Türkiye'de tahkim ve uyuşmazlık çözüm yoluna başvuru oranlarının sınırlı olduğunu, yıllık tahkim sayısının 150-200 arasında kaydedildiğini ifade etti. Bozdağ, tasarının kanunlaşmasının ardından bu oranın artmasını umduklarını kaydetti.
-"Fevkalade yanlış bir durum"
Bozdağ, 2 yıla kadar mahkumiyetlerde tutuklama yasağı olduğunu, Çocukları Koruma Kanunu'nda ise bunun 3 yıl olduğunu anımsattı.
Basit darp fiillerinin, cezanın azlığı nedeniyle tutuklama yasağı kapsamına girdiğini belirten Bozdağ, "Burada bir düzenleme yapma ihtiyacı olduğuna inanıyorum. Çünkü burada insanları darba maruz kaldığı bir noktada, kişinin bir kapıdan girip öbür kapıdan çıkması, fevkalade yanlış bir durum. Bakanlık olarak bununla ilgili hazırlık içindeyiz. Cezayı değerlendiren bir çalışmayı yapıyoruz" dedi.
Bozdağ, cezaevlerinde 155 bin 869 kişi olduğunu, bunlardan 22 bin 609'unun tutuklu, 133 bin 254'ünün de hükümlü durumda olduğunu, her tutuklu ve hükümlü için yatak olduğunu söyledi.
Bozdağ, Silopi ve Cizre'de yaşanan olaylara ilişkin bir soru üzerine, "Özerklikle ilgili ifadeler, sadece söyleyenlerin belki kendileri açısında bir anlam ifade edebilir ancak Türkiye Cumhuriyeti Devleti bakımından bunlar yok hükmündedir. Bunlara hiç kimsenin itibar etmediğini hepimiz biliyoruz" dedi.
-"Hepsi, terör bitsin diye şehit oldu"
Bekir Bozdağ, Antalya'da, çözüm süreci ile ilgili yaptığı bir konuşmada "Çözüm sürecinin başarıya ulaşmasının şehitlerin ruhunu muazzep etmeyeceğini" söylediğini anımsattı.
Bozdağ şöyle devam etti:
"Bizim inancımıza göre şehitler diridir. Onlara 'öldü' denmez. Şehitlerimizin hepsi, terör bitsin diye 'En son şehit ben olayım, başkaca şehit olmasın, göz yaşı ve kan dursun, bu sorun Türkiye'nin gündeminden çıksın' diye şehit olmuşlardır. Yoksa herhangi bir şehidimiz, 'Ben şehit oldum, başkası da şehit olsun. Benim anam ağladı, başkasının da ağlasın. Terörle mücadele hiç bitmesin' düşüncesiyle şehadet mücadelesini vermediğine biz inanıyoruz. Onların bütün mücadelesi terörün bittiği, kanın ve göz yaşının dindiği, başkaca Mehmetçiğin şehit olmadığı, başkaca anaların ağlamadığı bir Türkiye'dir. Eğer çözüm süreci başarılı olursa, terör sona ererse, silahlar tamamen bırakılırsa, Türkiye'de barış iklimi geçici değil kalıcı bir iklime dönüşürse; bundan şehitlerimiz rahatsız olmaz, incinmez. Aksine memnun olurlar. 'Bizim mücadelemizi bizim kardeşlerimiz, bizim evlatlarımız başarıya ulaştırdılar' diye memnun olurlar' dedim. Ben aynı inançtayım. Hiçbir şehit, 'Çatışmalar devam etsin, başka şehitler olsun' diye şehit olmaz. Hedef terörü sona erdirmektir. Çözüm sürecinin hedefi de terörü sona erdirmektir."
-CHP'li Özkoç'un tepkisi
Bozdağ'ın konuşma süresi dolduğunda ayağa kalkan CHP Sakarya Milletvekili Engin Özkoç, "Türkiye Cumhuriyeti'nin hiçbir bakanı, şehitlerin niyetlerini okuyup da onlar adına konuşamaz" diyerek tepki gösterdi.
Bozdağ ise "Benim söylediklerimi çarpıtmayın. Şehitlerimizin hepsi diridir. Terörün son bulması için mücadele ederken şehit olmuşlardır. Hiçbir şehidimizin, 'Benim anam ağladı, başkasının da anası ağlasın' diye şehit olduğunu ben düşünmüyorum" diye konuştu.
Bu arada bazı AK Parti'li milletvekilleri ile Engin Özkoç arasında tartışma yaşandı.
Temel kanun olarak ele alınan tasarının birinci bölümü üzerindeki görüşmeler tamamlanarak bölümdeki maddelere geçildi. - TBMM
Son Dakika › Politika › İstanbul Tahkim Merkezi Kuruluyor - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?