TBMM Genel Kurulu'nda, CHP'nin, "17-25 Aralık soruşturmasının ardından Hükümetin işlemlerinin demokrasiye ve ekonomiye verdiği zararlarla ilgili araştırma komisyonu kurulmasına ilişkin önergesinin bugün görüşülmesi önerisi" kabul edilmedi.
AK Parti Denizli Milletvekili Cahit Özkan, öneri üzerinde yaptığı konuşmada, halkla bağını koparmış bir muhalefet anlayışı ile karşı karşıya olunduğunu söyledi.
Paralel yargının Türkiye'nin başına neler açtığını anlatmak istediğini belirten Özkan, yargının 2007'de AK Parti'ye kapatma davası açtığını kaydetti. Özkan, "5 tane savcıyı paralel yargı mensubu olarak görmek ve sadece bunların hukuku, özgürlüğü savunduğunu iddia etmek apaçık yanılgıdır" dedi.
Özkan, "Özgürlükçü, demokratik yargı anlayışını inşa edelim, Anayasa'yı değiştirelim" dediklerini, ancak muhalefetin bu düşüncelerine katılmadığını belirterek, şöyle konuştu:
"'Biz, demokratik yargıyı, HSYK'yı inşa edeceğiz' dedik, ancak siz bundan uzak durdunuz. Sizin bazı milletvekilleriniz Ergenekon ve Balyoz'dan tutukluydu, Tuncay Özkan ve Mustafa Balbay tutukluydu. Bunları özel yetkili mahkemeler tutukladı. Bu mahkemeler ülkenin huzurunu ve barışını bozdu. Zekeriya Öz'ün özel yetkileri, bizim demokratikleştirdiğimiz HSYK tarafından 3 Mart 2011'de kaldırıldı. Biz haksız tutuklamalara karşı çıktık. Özel yetkili mahkemelerin kaldırılması hukuk reformunun mimarı olan kadrolar, AK Parti kadrolarıdır. Özel yetkili mahkemeleri kaldırdık, denetimli serbestlikle adli kontrol sistemlerini getirdik. Dört ayrı yargı paketi getirdik. Bunları yapmaya da devam edeceğiz.
Paralel yargı infazlarını, 17-25 Aralık operasyonlarını ve darbe planlarını anlamak için mutlaka ama mutlaka Ergenekon'u, Balyoz'u, KCK'yı, şike davalarını, selam ve tevhid davalarını, askeri casusluk ve fuhuş operasyonlarını bilmeniz gerekiyor. 'Paralel yargının senin hakkında verdiği karar hukuksuz, benimki hakkımda verdiği hukuk.' Bunu asla diyemezsiniz. Eğer o düzenlemeler yapılmasaydı, bugün hala bazı milletvekilleri tutuklu hatta hükümlü kalacaktı."
AK Parti'li Özkan, yargı vesayetine karşı verdikleri mücadelenin milletin mücadelesi olduğunu söyledi.
"17-25 Aralık ihanet odaklarının burada borazanlığını yapanlar, sizlere sesleniyorum" diyen Özkan, "1960'ta bu ülkenin bağrından çıkmış Adnan Menderes hukuk, özgürlük mücadelesi verdi. Onu o zaman darbelerle al aşağı edenler ve arkasından darağacında idamına neden olanlar bugün mahcubiyet duyuyorsunuz ya 10 yıl sonra çok daha büyük mahcubiyetler duyacaksınız" sözlerini sarf etti.
CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Özkan'ı, konuşmasını işaret parmağını sallayarak yapmasından dolayı kınadığını söyledi.
MHP Antalya Milletvekili Mehmet Günal da kendilerinin hiçbir şeyin borazanlığını yapmadığını, sadece gerçeklerin, yolsuzlukların açığa çıkmasını istediklerini kaydetti.
"Yenilen pehlivan güreşe doymaz, taktik değiştirin"
AK Parti Rize Milletvekili Osman Aşkın Bak muhalefete, "Boşuna konuşuyorsunuz, 2 yıldır aynı şeyleri söylüyorsunuz" diye seslendi.
Muhalefetin bütün seçimlerde yenildiğini belirten Bak, "Taktik değiştirin. Ben Güreş Federasyonu Başkanlığı yaptım. Yenilen pehlivan güreşe doymaz. 11 defa sandığa gömüldünüz. Size tavsiyem şu: Bir güreşçi başarısızsa önce hocasını değiştirirsiniz, acaba bu hoca yanlış mı yapıyor diye. Daha iyi şartlar ortaya koymanız lazım. Vatandaşla temas halinde olmanız, evlerine, dükkanına gitmeniz lazım, oralara gidin, boş şeyler anlatmayın. Şişli Belediyesi'nde, Ataşehir'de neler oluyor, bir araştırın, bunları konuşalım" dedi.
Sataşma gerekçesiyle kürsüye gelen CHP İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu, AK Parti ile hiçbir zaman yolsuzluk koalisyonu kurmayacaklarını ifade ederek, "Tamam gelin, beraber Meclis araştırması hatta soruşturması kuralım, İstanbul'un 39 belediyesini ve büyükşehirin bütün hesaplarını inceleyelim. Bu memleketin hakkını yemiş bir tek CHP'li varsa hesabını soralım" diye konuştu.
HDP Mersin Milletvekili Dengir Mir Mehmet Fırat, konuşmaya başladığında, kendisine laf atan AK Parti Erzurum Milletvekili Zehra Taşkesenlioğlu'na, "Eğer laf atarsanız, grubunuzu ve partinizi çok iyi tanıyan bir kişi olarak cevap veririm, siz cevap veremezsiniz. Onun için laf atmayın, efendi efendi dinleyin" karşılığını verdi.
2001 yılında Türkiye'nin yaşadığı ekonomik krize değinen Fırat, şöyle konuştu:
"Kriz toplumun her katmanında hissediliyor. Kapatılmış olan bir siyasi partinin 52 tane vekiliyle beraber sosyal demokratlar, İslamcılar, liberaller bir araya geliyor, karar veriyor; 'toplumun büyük kesimlerini bir araya getirelim, merkeze taşıyalım' deniliyor. Hedefimiz demokrasi, özgürlükler, adalet, bütün vesayetleri kaldırmak. İsim konusunda uzun uzun tartışıyorlar ve AK Parti olsun deniliyor. O partinin önderlerinden Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın telefonunu açtığında, açılış mesajı olarak, evladının yazmış olduğu 'baba böbürlenme, senden büyük Allah var' mesajı vardı, bunu bize onurla gösterirdi. Tahmin ediyorum şimdi yoktur.
2002 seçiminde 3Y sloganını kullandık; yoksullukla, yolsuzlukla, yasaklarla mücadele. Seçim kürsülerinde 'hortumları keseceğiz' denildi, hepimiz de buna inandık. Hortumlar kesildi ama öyle bir noktaya gelindi ki borular kullanıldı. İşte bugün tartışılan konu bu. Maalesef 2001 krizinde ışık, umut olarak ortaya çıkan, yolsuzluk yaptı diye 3 belediye başkanını ihraç eden bu parti, 17 Aralık'ı savunmak zorunda kalıyor. Burası, parti kararına rağmen 1 Mart tezkeresini reddeden insanların oturduğu yerdir."
Konuşmaların ardından CHP'nin önerisi kabul edilmedi.
Son Dakika › Politika › TBMM Genel Kurulu - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?