37 Yaşındaki Nobre'den "Formda Kalma" Tavsiyeleri

MUSA SAMUR - Türkiye macerasına 14 yıl önce Fenerbahçe ile başlayan ve Beşiktaş dahil 3 farklı ligde 5 takımın formasını giyen Gençlerbirliği'nin yeni transferi Mert Nobre, yaşına rağmen iş disiplini fiziksel formu ile gençlere örnek oluyor.

Süper Lig'de 280 maçta 102 gol, Spor Toto 1. Lig'de 52 maça 26 gol, Türkiye Kupası'nda 26 maçta 10 gol, 2. Lig'de 24 maçta 12 gol atma başarısı gösteren ve forma giydiği takımlarla 11 kupa kaldıran 37 yaşındaki Brezilya asıllı Türk vatandaşı Nobre, AA muhabirine kariyerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Türkiye'deki gollerine Brezilya'da attıklarını ekleyince kariyerinde yaklaşık 300 gol sevinci yaşadığını dile getiren Nobre, "300 golün hepsi birbirinden farklı. Hepsinin anlamları da farklı. Bu kadar çok gol sevinci yaşayınca çok mutlu da bir kariyerim oldu. Ama kariyerim daha bitmedi, daha atacaklarım var. Gol sayım ne olur bilmiyorum ama inşallah Gençlerbirliği ile bir kupa daha kazanırım. Kaç golle bitiririm bilmiyorum ama ben şampiyonluk istiyorum." dedi.

Kazandığı kupalar arasında Beşiktaş'ın 11 puan gerisinden gelerek 17 maç sonunda Fenerbahçe formasıyla elde edilen lig şampiyonluğunun kendisinde yerinin başka olduğunu dile getiren Nobre, "Hepsinin sevinci, mutluluğu bambaşka ama en farklısı, en mutlu olduğum şampiyonluk bu oldu. Geçen sezon Erzurum Büyükşehir Belediyespor'da da zor bir başarı elde ettik. Teknik direktörümüz Erkan Sözeri, rakibimiz Gazişehir Gaziantepspor'in başındaydı. İnanılmaz bir final, 120 dakikadan sonra penaltılar şampiyonluğumuz inanılmazdı." şeklinde konuştu.

Türkiye'de 3 farklı ligde forma giymesini kendisi için "şans" olarak değerlendiren Nobre, "Herkes geliyor sen tüm lig biliyorsun diyor bu o çok önemli benim için. Türkiye'de oyuncular diğer ligleri bilmiyor. Benim 14 senede 5. takımım ve çok mutluyum." ifadelerini kullandı.

"Gençlerbirliği Süper Lig ekibi"

Gençlerbirliği'ne 14 yıl içinde birçok kez rakip olduğunu belirten tecrübeli golcü, kırmızı-siyahlı kulübün yerinin Spor Toto Süper Lig olduğunu vurguladı.

Kırmızı-siyahlı takım için "özel" nitelendirmesinde bulunan Nobre, şunları söyledi:

"Ben 14 senedir Türkiye'deyim, 14 senedir bu Gençlerbirliği kuvvetli takım. Fenerbahçe, Beşiktaş ya da diğer takımlarda oynarken ne zaman Gençlerbirliği ile maç var 'zor maç' derdik. Çünkü iyi oyunculardan kuruluydu ve her zaman genç futbolcuları oldu. Gençlerbirliği o büyük takım. Tesis, personel, her şeyi profesyonel. Maalesef geçen sene düştü ama bu sene inşallah çıkacağız."

"Vücut çok önemli"

Mert Nobre, profesyonel futbolcu için vücut, yemek, istirahat ve antremanın çok önemli olduğunu söyledi.

"Profesyonel oyuncularız vücut çok önemli, yemek, istirahat, antreman çok önemli." diyen Nobre, şöyle devam etti:

"Genç futbolculara her zaman söylüyorum. Bazen oyuncular çok profesyonel değil. Onlara söylüyorum, istirahat çok önemli, en az 8 saat uyuyun, yemek de çok önemli. Antrenmandan sonra her şey serbest diyorlar hayır bizim vücuda her şey serbest değil. Bunlar ufak ama çok önemli noktalar, şeker, tuz, çikolata bunlar zararlı."

Formuna dikkat etme alışkanlığını Avrupa'da kazandığını belirten Nobre, "Brezilya'da şimdi Avrupa gibi daha profesyonel, ama eskiden şimdiki burası gibiydi." dedi.

"Evde kontrol eşimde"

Mert Nobre, formunu korumasında eşinin uyguladığı "katı" sistemin de çok etkili olduğunu belirtti.

Beslenme konusunda eşinin çok dikkatli ve sert olduğunu vurgulayan Nobre, "O çok dikkatli, evde herkese dikkat ediyor. Eşim ile 20 senedir beraberiz ve her zaman evde aynı, çok sağlam yemek yapıyor. O yok, bu daha iyi, şu yok, tuz yok, şeker yok, bu yasak, şu yasak... Şimdi bizim çocuk da aynı. Evde kontrol eşimde, o patron gibi biraz." esprisini yaptı.

Kahvaltı yapmaktan çok keyif aldığını dile getiren NObre, "Böyle komple kahvaltı inanılmaz Türkiye'de yani belki dünyada bu konuda bir tane başka yoktur. Kahvaltıyı çok sağlam ve çok iyi yapıyorum. Evet kahvaltıda yemek serbest." dedi.

"Burada bir baba gibiyim"

Futboldan kazanılan parayı bir kenara koyup düşündüğünde de işini çok sevdiğini dile getiren Nobre, genç oyunculara saha dışında yardımcı olmanın da kendisini çok mutlu ettiğini ifade etti.

Genç futbolculara ağeylik yaparak gidişatları konusunda uyarılarda bulunduğunu aktaran Nobre, şunları söyledi:

"Ben futbolu çok seviyorum. Burada çok genç futbolcular var var, tecrübelerime göre bak senin gidiş bu diyorum. Burada bazen baba gibiyim. Çocukların bazıları 18 yaşında, benim çocuğum 15 yaşında yani çok da aralarında fark yok. Zaman zaman bak bu yol daha iyi, bu yol kötü, sen profesyonel oyuncu ol, iyi antrenman yap, istirahat et diyorum. Yani sadece sahada değil, evet abilik de var bu çok önemli. Futbolcular Brezilya'da çok hata yapıyor. Araba, şu, bu, falan... Sen profesyonelsin diyerek güzel yolları göstermeye çalışıyorum. Ben buruda bir ağabey gibi bir baba gibiyim."

"Alex inanılmaz bir oyuncuydu"

Türk vatandaşı olduktan sonra milli takım formasını giymeyi çok istediğini ancak bunun olmadığını ifade eden Nobre, "Evet milli formayı giymeyi çok isterdim ama hayat devam ediyor kırgınlık yok." dedi.

Birlikte oynamaktan en fazla keyif aldığı futbolcunun Brezilyalı Alex de Souza olduğunu, Türk oyunculardan Tuncay Şanlı ve Fatih Tekke'nin stilini beğendiğini kaydeden Nobre, şöyle konuştu:

"Alex çok farklı, çok akıllı, inanılmaz bir oyuncuydu. Ben çok şanslıyım 3 sene beraber oynadık. Benim işim santrafor o gol atmada benden daha iyi. O inanılmaz oyuncu ve bunu Türkiye'de herkes biliyor. Tuncay Şanlı, Fatih Tekke çok iyi golcü. Beni tutanlar arasında en çok zorlandığım Egemen Korkmaz oluyordu. Her zaman çok agresif, ne zaman maçımız var, bu kavga demek. Ama sahada başka dışarıda çok iyi insan."

Türkiye'de çalıştığı en iyi yerli antrenörün Mustafa Denizli, yabancı teknik adamın ise Alman Bernd Schuster olduğunu ifade eden Nobre, futbolculuk kariyerini tamamladıktan sonra kendisini yavaş yavaş teknik direktörlük için hazırlamaya başlayacağını dile getirdi.

Futbolcu olarak Gençlerbirliği'nde belki de son sezonunu geçirdiğini kaydeden Nobre, sözlerini şöyle tamamladı:

"Türkiye'de belki son bir sene daha sahada, sonra ön lisansla yavaş yavaş antrenörlüğe hazırlanacağım. Görüştüğüm hocalar var. Kaç tane hoca, 'Nobre lütfen yeter, gel beraber çalışalım' diyor. Ben de 'Hocam son sene' diyorum, 'Nobre sen 5 senedir aynı, son sene son sene' diyorlar Belki şimdi son sene. Ama kulübe çok zor otur 90 dakika bekle. Sahada daha iyi, orası stresli burası sakin."