Ekonomi Bakanı Zeybekci Açıklaması

Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Bosna Hersek'teki hariç, son 200 yıldan bu yana dünyadaki bütün savaşların ekonomik amaçlı yapıldığını belirterek, "Birileri Türklerden, Osmanlı'dan veya Müslümanlardan hesabını Bosnalı kardeşlerimizin üzerinden görmeye çalıştı" dedi.

Zeybekci, partisinin Mersin teşkilatınca Suphi Öner Öğretmenevinde düzenlenen iftar programında yaptığı konuşmada, 20 yıl önce sadece Müslüman oldukları için şehit edilen Srebrenitsa'daki Müslümanlara Allah'tan rahmet diledi.

Hainlerin, Osmanlı'nın hesabını, Bosnalı Müslümanlardan görmek istediğini belirten Zeybekci, "Hala 20 yıl sonra gözü yaşlı analar ve babalar, çocuklarının, evlatlarının, eşlerinin DNA testleriyle 'hiç olmazsa bir kabirleri olsun' diye bekleşiyor. O zulmün bu sene 20'nci yılı. Orada sadece 8-9 bin Müslüman kardeşimiz değil, Bosna'da yüz binler katledildi" diye konuştu.

Bosna Hersek'teki Müslüman kadınların akla, hayale gelmeyecek zulümleri Avrupa'nın göbeğinde yaşadığını anımsatan Zeybekci, Bosna'yı hiç kimsenin unutmaması gerektiğini vurguladı.

"Bosna, başta Avrupa olmak üzere dünyanın birçok yerinden parayla, keskin nişancı tüfekleriyle, Saraybosnalı Müslümanların zevkle, neşeyle öldürüldüğü, şehit edildiği, katledildiği zulüm müzesidir" diyen Zeybekci, hiç kimsenin Bosna'nın üzerini örtmemesi gerektiğini dile getirdi.

Zeybekçi, şunları kaydetti:

"Hiç kimse artık barış yapalım' deme haksızlığını Bosna'ya göstermesin. Son 200 yıldan bu yana dünyadaki bütün savaşlar ekonomiktir, Bosna'daki hariç. Bosna'daki savaş tam anlamıyla tarihi bir ırkçılığa dayanan ideolojik bir savaştı. Bir hesap görme savaşıydı. Birileri Türklerden, Osmanlı'dan veya Müslümanlardan hesabını Bosnalı kardeşlerimizin üzerinden görmeye çalıştı."

1990'da ideolojik duvarların ortadan kalkmasıyla dünya haritasının yeniden çizilmeye başladığını belirten Zeybekci, bu dünya haritasını çizen tek kalemin "ekonomik menfaatler" olduğunu aktardı.

Koalisyon görüşmeleri

Genel seçime de değinen Zeybekci, vatandaşların, AK Parti'den politikalarını uygulamaya devam etmesini istediğini ifade etti.

Milletin, sözünün üzerine söz söyleyemeyeceklerini vurgulayan Zeybekci, "7 Haziran gecesi oy kaybetmiş, milletvekili sayısını kaybetmiş partilerin genel başkanlarının o günlerde söyledikleri, maalesef milletin iradesini anlamadıklarının en güzel göstergesidir. Kimileri diyordu ki: 'Haydi, yarın seçime gidiyoruz'. Kimileri diyordu ki: 'Asla sizinle beraber olmayız.' Kimileri ağzına gelen her şeyi söylüyordu. Biz malın, mülkün sahibi millete saygımızla, 'Millet ne diyorsa o' dedik ve de öyle demeye devam edeceğiz" şeklinde konuştu.

Zeybekci, kendilerinin de çizgileri olduğuna işaret ederek, "Başbakanımızın söylediği gibi, herkesin başka renklerden çizgileri var. Kiminin sarı, kiminin mavi, kiminin kırmızı çizgisi var. Bizim hiçbir renkte çizgimiz yoktur. Bizim çizgimiz millettir, bayraktır, vatandır, devlettir. Bu çizgilerde mutabık kaldığımız sürece her şeyde uzlaşılabileceğini, her türlü konuşabileceğimize inanıyoruz" değerlendirmesinde bulundu.

"Hiç kimse cumhurbaşkanımıza çizgi çizmeye kalkışmasın"

Zeybekci, AK Parti'nin, vatandaşlara, hizmetkar olmak üzere kurulduğunu belirtti.

Birileri gibi tek amacı muhalefette olmak üzere dizayn edilmiş parti olmadıklarını anlatan Zeybekci, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"İlk gün 'Bu millet bize muhalefet görevi verdi' diyip kenara çekilenlerden olmadık, olmayacağız, Allah'ın izniyle. Herkese de şunu söylüyoruz. Herkes, milletin verdiği bu yeni görevle haddini bilsin. Hiç kimse bu milletin yüzde 52 ile baş hizmetkarı seçtiği Cumhurbaşkanımıza karşı saygısızlıkta bulunmasın. Herkes haddini bilsin. Hiç kimse Cumhurbaşkanımıza çizgi çizmeye, ona hareket sınırları çizmeye kalkışmasın. Hiç kimse Cumhurbaşkanımıza 'Çankaya fanusuna dönsün' diyerek, saygısızlık yapmaya kalkışmasın, haddini bilsin."

" Türkiye'de kriz olsun' diye dua yarışına girenler avuçlarını yalayacaklar"

Zeybekci, Türkiye'nin büyümeye ve ihracata devam ettiğine dikkati çekerek, vatandaşlara yeni iş sahaları yaratıldığını anlattı.

Ülkede kriz olmasını isteyenler bulunduğunu aktaran Zeybekci, şunları kaydetti:

"Birileri, illaki Türkiye'de kriz tellallığına çıkanlar, 'Türkiye'de kriz olsun' diye beddua ve dua yarışına girenler avuçlarını yalayacaklardır. Türkiye, Avrupa Birliğindeki bütün bankalarından, bankacılık sistemlerinden daha sağlam bir bankacılık sistemine sahiptir. Türkiye, kamu borçlarının milli gelirine kıyasla baktığımız zaman Avrupa Birliğinin tamamından daha iyi durumdadır. Bütçe açığına baktığımız zaman Avrupa Birliğinin tamamından daha iyi durumdadır. Onun için kim ne derse desin, kulağınız öyle şeylere tıkalı olsun."

"Türkiye, bir huzur limanı"

Zeybekci, Türkiye'nin önemli bir coğrafyada bulunduğunu vurguladı.

Zeybekci, şu değerlendirmede bulundu:

"Bugünün ortamında yaşadığımız coğrafyaya bakacak olursak. Rusya'nın, Ukrayna ile ilişkisine. Rusya'nın, Avrupa Birliği tarafından ambargolarına, Kafkaslar'daki bütün problemlere, İran'daki yaptırımlara, Irak, Suriye, Libya, Mısır, en son batan, iflas eden Yunanistan'a rağmen, Türkiye bir istikrar adası, ekonomik ve siyasi anlamda bütün coğrafyanın sığındığı huzur limanı olarak, inşallah yoluna durmadan devam edecektir."

Milli gelir 10 bin dolara yükseldi

Zeybekci, Türkiye'nin 13 yıl boyunca ekonomik anlamda destanlar yazdığını, yaklaşık 3 bin 400 dolar olan milli gelirin 10 bin dolar seviyesine yükseldiğini anımsattı.

Zeybekci, "Dünyanın 18'inci büyük ekonomisi olduk, Avrupa'nın ise 7'ncisi. Türkiye, 35 milyar dolar ihracattan 171 milyar dolar ihracata geldi. Türkiye, bütün bu gelişmeleri, her şeyini başkalarının kontrol ettiği bir ekonomi dünyasında yapmayı başardı" ifadesini kullandı.

AK Parti hükümetleri olarak milletin emanetlerini canından aziz bildiklerini belirten Zeybekci, millete hükmetmeyip hizmet ettiklerini söyledi.

Hükümetin 2013'te IMF'ye bugüne kadar olan tüm borçlarının son taksidini ödediğini de hatırlatan Zeybekci, iftar programının ardından kentteki milletvekili, iş adamları ve kurum temsilcileriyle basına kapalı görüştü.