Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Bilgin Açıklaması

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Feridun Bilgin, milli tren, milli yüksek hızlı tren, milli metro araçları gibi sistemlere yönelik aletlerin, araçların Türkiye'de üretilmesine yönelik önemli politikaları hayata geçirmek için büyük gayret sarf ettiklerini söyledi.

Bilgin, AB Türkiye Delegasyonu Birliği, Eskişehir AB Bilgi Merkezleri ile Eskişehir Ticaret Odası (ETO) işbirliğiyle Eskişehir'deki bir otelde gerçekleştirilen "AB Perspektifinden Eskişehir Havacılık ve Raylı Sistemler Vizyon Toplantısı"ndaki konuşmasında, toplantıda bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Eskişehir'in, "genç cumhuriyetin kurulduğu ilk günden bu yana tüm heyecanı, çabayı ve başarıları bünyesinde barındırdığını" ifade eden Bilgin, şöyle konuştu:

"Günümüzün Eskişehir'i sanayisiyle, üniversiteleriyle, yetişmiş insan gücüyle, sosyal ve ekonomik gelişmişlik seviyesi göstergeleriyle bir çekim merkezi. Bakanlığımızca yapılan çalışmalar çerçevesinde kalkınma hamlesinin ivmelendiği son yıllarda, son 12 yıllık süreçte biz de Eskişehir'e bakanlık olarak yaklaşık 4 milyar lira civarında yatırım gerçekleştirdik. Kavşak noktası olan şehrimize karayollarında 304 kilometre bölünmüş yol ağı yapmış olmakla beraber hızlı demir yolunu 13 Mart 2009 tarihinde ilk Eskişehir ile buluşturduk. Böylelikle Eskişehir, ilk aşamada başkentin en yakın komşusu konumuna geldi."

Bilgin, şöyle devam etti:

"2023 yılı vizyonumuz çerçevesinde 12 bin kilometre hızlı ve yüksek hızlı demiryolu yapımı çerçevesinde mevcut yapmış olduğumuz yollara ilave olarak bu yollarımız Edirne'den Kars'a kadar uzatacağımız hattın dışında Ankara- İzmir, Ankara-Bursa, Yerköy-Kayseri- Ulukışla, Samsun-Amasya-Çorum- Kırıkkale, Yozgat-Sivas-Erzincan-Erzurum-Kars, Konya- Karaman-Ulukışla-Mersin-Adana-Gaziantep-Şanlıurfa-Habur, hızlı demiryolu hatlarının da yapımını tamamladığımızda Eskişehir ülkemizdeki tüm hızlı ve yüksek hızlı tren hattı ağının merkezi konumuna gelecek. Bundan sonraki yatırımları sadece yolcuya yönelik olarak gerçekleştirmeyeceğiz. Bu hızlı tren hatlarımız yük ve yolcu ağırlıklı olarak gerçekleşecek."

"Milli sinyal sistemini marka haline getirilmeyi amaçlıyoruz"

Bakan Bilgin, Eskişehir'in yeni yollarıyla, tren hatlarında oynayacağı kavşak rolüyle, üniversiteleriyle, raylı sistemler ve havacılık bölümlerine yönelik yüksekokullarıyla, TÜLOMSAŞ'ıyla, TUSAŞ'ıyla, Alp Havacılığıyla, sanayisiyle, demiryolu ve havacılık şehri olma kimliğini her geçen gün pekiştirdiğini vurguladı.

TÜLOMSAŞ ve TUSAŞ gibi firmaların oluşturduğu sinerjiyle Eskişehir'in havacılık ve demiryolu sektörlerinde geldiği noktanın farkında olduklarını dile getiren Bilgin, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bugün dünyada demiryolu endüstrisi pazarı kısa ve orta vadede 1 trilyon doların üzerinde potansiyele sahip. Demiryolu sanayisinin yerlileştirilmesi ve gelişmesi için belirlediğimiz hedefler doğrultusunda da bizler çalışmalarımıza süratle devam ediyoruz. Bu kapsamda önümüzdeki yıllarda geliştirilen milli sinyal sisteminin yaygınlaştırılarak marka haline getirilmesini amaçlıyoruz. Yine aynı süreçte her türlü demiryolu aracının ülkemizde üretilmesini planlıyoruz. Milli tren, milli yüksek hızlı tren, milli metro araçları gibi bütün bu sistemlere yönelik aletlerin, araçların ülkemizde üretilmesine yönelik önemli politikaları hayata geçirmek için büyük gayret sarf ediyoruz. Türkiye'nin bu pazarda tüketici değil üretici olarak, satın alan değil önemli bir ihracat ülkesi haline getirilmesi için gerekli çalışmaları süratle yürütüyoruz. Eskişehir'de Raylı Sistemler Kümelenmesi'nin geleceğe yönelik çalışmalarımız için ne kadar önemli olduğunun da farkındayız."

Yerli üretim

Bilgin, gelişmenin bireylerin ya da kurumların tek başına gayretiyle sağlanamayacağını belirterek, gelişme için iş bölümünün, işbirliğinin, birlikte çalışma kültürünün gerektiğini bildirdi.

Milli tren projesini Eskişehir'deki firmalar, üniversiteler ve bakanlığa bağlı kurumların başlattığına değinen Bilgin, şunları söyledi:

"Bu çerçevede yerli bir firmamız Milli Yüksek Hızlı Tren Seti'nin konsept tasarımını gerçekleştirdi. Endüstriyel ve mühendislik detay tasarımına yönelik hizmet alım ihalesi çalışmalarını ise devam ettiriyoruz. Önümüzdeki aylarda da bunun ihalesi gerçekleştirilecek. Ayrıca önümüzdeki günlerde ihalesine çıkacağımız 80 adet yüksek hızlı tren seti alımı işinde asgari yüzde 53 yerlilik şartı arayacağız. Bunun yanında yabancı firmalara asgari yüzde 25 yerli ortak alma zorunluluğu ve bu ihale sonunda da satın alacağımız trenlerin lisanslarının da devir haklarını isteyeceğiz. Biz artık, Türkiye'de hızlı tren setlerine yönelik olarak dışarıdan alacağımız son alım olmasını hedefliyoruz. Yeni nesil milli elektrikli-dizel tren setinin de konsept tasarımı yapıldı. Endüstriyel ve mühendislik detay tasarım çalışmalarına da başlamış bulunuyoruz. Yeni nesil milli yük vagonu konsept tasarımını da gerçekleştirmiş bulunuyoruz. Orta vadede milli dizel setlerimiz, milli yüksek hızlı trenimiz ve milli yük vagonumuzu mutlaka bu ülkede hizmete sunmayı planlıyoruz."

Bakan Bilgin, sektörün önünü açacak bazı yasal düzenlemeler yaptıklarını hatırlatarak, çalışmaların da devam ettiğini dile getirdi.

Bu kapsamda yapılan en önemli yasal düzenlemelerden birisinin demiryolu ulaştırmasının serbestleştirilmesine yönelik olduğunu kaydeden Bilgin, "Bu kanunda ilgili ikincil mevzuat hazırlama çalışmaları da son aşamaya gelmiş bulunmakta. Kısa süre içerisinde ikinci mevzuatları da yayınlayarak özellikle de taşımacılığa yönelik olarak sektörün serbestleşmesinin önündeki tüm engelleri kaldırmış olacağız" diye konuştu.

Havacılık sektörü

Bilgin, havacılık sektörünün dinamizminin genel anlamda ülke potansiyelinin önemli belirleyicilerinden birisi olacağını bildirdi.

Geleceğin Türkiye'sinin en önemli göstergesinden birinin havacılık olacağını anlatan Bilgin, şunları kaydetti:

"Bu noktadan hareketle, sivil havacılığımızın bütün potansiyelini harekete geçirerek, ülkemizin güçlü geleceğini hazırlama çabası içerisindeyiz. Türk havacılığımızın havayolu ve hizmet sektörü kısmını başarıyla gerçekleştirdik. Buna paralel olarak sanayi ve üretim tarafını da en üst seviyelere götürerek, bu sektöre ilişkin gelişmelerimizi taçlandırmak istiyoruz. Eskişehir'de kurulan TUSAŞ ve Alp Havacılık ile onların etrafında oluşturulan yan sanayinin geleceğe yönelik olarak bizim bu çalışmalarımızda çok önemli roller üstleneceğinin farkındayız. Bugüne kadar gerçekleştirilmiş olan ANKA, HÜRKUŞ, ATAK gibi projelerimizde Eskişehir'deki havacılık firmalarının çok önemli katkıları oldu ve geleceğe yönelik çalışmalarımızda da çok önemli katkıları olacak. Önümüzdeki dönemde havacılık alanında en önemli atılımımız milli bölgesel uçağımızın tasarımı ve yapımının Türkiye'de gerçekleştirilmesidir."

Konuşmanın ardından ETO Başkanı Metin Güler, Bakan Bilgin'e adına dikilen ağacın sertifikasını hediye etti. Daha sonra Bilgin, "Havacılık ve Raylı Sistemlerde Güncel Eğilimler" konulu paneli dinledi.