Birden fazla kez izler, her izlediğinizde aynı duyguları yaşar ve iyi ki bu filmi izlemişim dersiniz. İşte sizlere yaptığımız bu özel listeyi arşivinize ekleyerek, her zaman izleyeceğiniz güzel filmlere sahip olabilirsiniz. Tabii ki ara ara açıp izleyecek, izledikçe keyif alacak ve ilginçliğine bir kere daha şaşıracaksınız. Bu sadece sizin için değil, dünyanın her yerinde ki film severler için geçerli bir durum olduğu için, sizi fazla bekletmeden, hemen listemize başlıyor.
Eğer bir toteminiz yoksa, gerçekte mi yoksa rüyada mı olduğunuzu bilmiyorsunuz. Bir grup insan, rüyalara giriyor ve rüyasına girdiği kişiye, farklı olaylar ön görüsü ile istediklerini söyletiyorlar. Yani gizli bilgileri, sizin rüyanızdan alırken, siz uyandığınızda hafif bir baş ağırı çekiyorsunuz. Rüya tasarlayanlar, rüya katmanları ve tabii ki rüyadan uyanmazsanız arafta kalacağınız gerçeği ile tehlikeli bir oyuna giriyorsunuz. Üstelik her rüya katmanı daha zorlu, zaman daha kısa ve tabii ki hem rüyaya girenler, hem rüyasına girilen için riskli bir bir oyun başlıyor. Aslına bakarsanız, sonu çok beklenmedik değil. Sonunda sadece kendinize şunu soruyorsunuz, rüyada mı? gerçekte mi?
Zeki bir matematik profesörü, savaş içerisinde bir ülke, kripto şifrelemesi ile şifrelenmiş belgeler, gazeteler, dergiler... En zorlu soruları bir kaç dakika içerisinde çözen bu dahiyane kişinin hayatı sizi kesinlikle etkileyecek. Gerçek bir hikayeden alınan , tüm bu şifrelemeleri çözen, ülkesini kurtarmak ve korumak için mücadele eden bir adamın hikayesini bizlere anlatıyor. Filmi izlemeye başladığınız da her şey harika ilerleyecek ve tam olarak bir noktada hayretler içerisine düşeceksiniz. İşte o noktada, gerçek bir hayatın yaşamış olduğu tüm zorlukları da anlayacaksınız.
Birinci kural, Dövüş Kulübünden kimseye bahsetmemektir. Bu film tam manası ile bir baş belası. İzleyeni bu denli etkisi altına alan, her sahnesinde hayatını sorgulamasına neden olan ve o efsanevi son sahnesi ile sistemi yerle bir eden, harika bir kurguya sahip, nefes kesen bir başyapıt. Dünyanın neresinde olursanız olun. keyfini yaşayanların, en çok sevdiği 10 filmi sorduğunuzda size söyleyeceği filmlerden biri mutlaka Dövüş Kulübü olacaktır. Size hiç bir spoiler vermiyoruz. Kesinlikle izleyin ve kendinizi akışına bırakın. Başında ya da sonunda ne olacak diye düşünmeyin. Sadece izleyin.
Kısır bir döngünün oluşması ile birlikte, paradoks ortaya çıkar. Yani bir olayın başı ile sonu aynı olabilir. Veya siz zamanda yolculuk yapıyorsanız eğer, geçmişe giderek kendi anneniz ile ilişkiye girerek hamile bırakıyor ve dünyaya siz geliyorsanız, bu durumda bu paradoksun başlangıcı neresi? Eğer siz geçmişe gitmeseydiniz, dünyaya gelmeyecek miydiniz? Eğer dünyaya geldiyseniz, geçmişe gittiğinizde babanıza ne oldu? Sorular sorular, aklımızda deli sorular. İşte bu sorulara en net şekilde cevap bulmak isteyenlerin izlemesi gereken filmdir Predestination. Tabii ki bu gerçeklik değil, ama ya gerçek olsaydı? Nasıl olurdu diye merak edenler için filmden bunu çözmeleri mümkün olacaktır. Aslında filmi izlediğinizde gene çözemeyeceğinizi söyleyebiliriz. En azından uzun bir süre etkisi altında kalacaksınız. Böyle bir filmi tabii ki kalitesinde izlemeniz gerekiyor.
Kıyasıya mücadele eden iki sihirbaz, iki farklı hayat, iki farklı gösteri ve tek bir amaç. Amaçları daha iyi olmak, üstün olmak ve yapılmamış olanı yapmak olan bu iki sihirbaz, sınırlarını zorluyor. Öyle ki Nikola Tesla'nın dahi yer aldığı bu filmde, bilimin ne denli önemli olduğunu da göreceksiniz. Oysa ki her şey bir göz yanılmasından ibaretti. Hırsları uğruna, sadece kendi hayatlarını değil, etrafında ki insanların hayatlarını da zehir eden bu iki sihirbaz, sizi her an ekrana kitleyecek ve son sahnesi ile "her şey bu kadar mıydı?" dedirtecek. Tabii ki filmin sonlarına doğru, az çok sonunu tahmin edeceğinizi söyleyebiliriz.
Her gün hafızasını kaybeden bir adam. Kimsesiz ve alması gereken bir intikam var. Kimden intikam alacağını araştırıyor ve bunu da, her gün bir önceki günü unutarak yapıyor. Dur bir dakika! Fotoğraf çekerek, kişilerin kim olduğunu fotoğrafların arkasına yazar ve böylelikle kim olduklarını bilirim. Dahiyane ama yeterli değil. Çünkü her geçen gün daha fazla insanla tanışacak ve daha garip olaylar döngüsüne gireceksiniz. İş çığırından bir noktada kopacak. O zaman olay döngüsünü de yazmalıyım? Ama nereye... Tabii ki kimsenin göremeyeceği ve her sabah uyandığımda görebileceğim vücuduma.. Evet tam olarak film bu şekilde ilerliyor ve kesinlikle izlenmesi gerekiyor.
1954 yılında toplumdan soyutlaştırılmış en tehlikeli ruh hastalarını, bir ada da bulunan özel bir hastaneye yerleştiriyorsunuz. Hastanenin bir bölümü hariç, diğer tüm bölümleri akıl hastalarından oluşurken, C bloğu ülkenin rejimini tehdit eden suçlulardan oluşuyor. Üstelik bu C bloğunda bulunanlara deneyler yapıyor ve onların akıl sağlıkları ile oynamanın yanında, bedensel sağlıklarını da tehdit ediyorsunuz. Ülkenin gündemine düşmesi ile birlikte, Amerika'dan ada da bir hastanede tedavi gören tehlikeli akıl hastalarının, her birinin farklı bir hikayesi var. Adaya gelen polis memuru, esrarengiz bir şekilde ortadan kaybolan azılı bir katili aramaktadır.
Son Dakika › Advertorial Sondakika › Sonu Hiç Beklenmedik Biten Efsane Filmler - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?