Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, kendisine hakaret ettiği gerekçesiyle CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel hakkında suç duyurusunda bulundu ve 500 bin liralık manevi tazminat davası açtı.
Şikayet ve tazminat davası dilekçelerinde, Özel'in, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e yapılan ziyarete ilişkin iddiaları yanıtlanırken, "Doğrudan Abdullah Gül'ün evine gidilmesi gibi bir durum söz konusu olmadığı gibi, bu görüşmede MİT Müsteşarı da bulunmamıştır. İstanbul'da bulunan askeri birliğe gidilmiş ve akabinde Abdullah Gül de ziyaret edilmiştir. Bu ziyaret olağan bir ziyaret olup, görüşmeyi yapan hiç kimse de bunun aksini iddia etmezken davalının niyet okuması ve gerçek dışı olayları gerçekmiş gibi aktarma çabası gülünçtür." ifadesi kullanıldı.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına verilen suç duyurusu dilekçesi ile nöbetçi Ankara Asliye Hukuk Mahkemesi nezdinde açılan manevi tazminat davasının dilekçelerinde, Özel'in, Hulusi Akar'ın 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e yaptığı ziyarete ilişkin "iftirada bulunduğu" ifade edildi.
Gül ile Akar'ın hemşehri olmaları ve öğrencilik yıllarından tanışmaları nedeniyle uzun yıllara dayalı arkadaşlıkları bulunduğuna dikkat çekilen dilekçelerde, bu kapsamda birbirlerini ziyaret etmelerinin olağan ve doğal olduğu vurgulandı. Dilekçelerde, "Kaldı ki doğrudan Abdullah Gül'ün evine gidilmesi gibi bir durum söz konusu olmadığı gibi bu görüşmede MİT Müsteşarı da bulunmamıştır. İstanbul'da bulunan askeri birliğe gidilmiş ve akabinde Abdullah Gül de ziyaret edilmiştir. Bu ziyaret olağan bir ziyaret olup, görüşmeyi yapan hiç kimse de bunun aksini iddia etmezken davalının niyet okuması ve gerçek dışı olayları gerçekmiş gibi aktarma çabası gülünçtür." ifadelerine yer verildi.
Mehtap Yılmaz ve Nuri Pakdil'in ziyaret edilmesi dolayısıyla Özel tarafından, Akar'ın şahsına yapılan hakaret ve ithamların bir siyasetçinin başka bir siyasetçiye söyleyeceği sözler olarak kabul edilemeyeceği vurgulandı.
Akar'ın o dönem bir askerin şehit olması ve yaralıların bulunması üzerine yaralıları ziyarete gittiğine işaret edilerek, Akar'ın "orada ziyaret ettiği kişileri tek tek araştırması ve buna göre insanlara geçmiş olsun dileğinde bulunması gibi bir durumun olamayacağı" aktarıldı.
Dilekçelerde, "Burada sadece Mehtap Yılmaz'a özel bir ziyaret söz konusu olmayıp, yaralılarımızın ziyareti sırasında tesadüfen davet üzerine kendisine 'geçmiş olsun' denilmiştir. Bunu farklı yerlere çekerek algı oluşturma çabaları her zaman olduğu gibi sonuçsuz kalmaya mahkumdur. Sayın Akar'ın ziyaret ettiği Nuri Pakdil, Devlet Madalyası verilmiş değerli bir sanat adamıdır. Dolayısıyla böyle bir şahsiyetin ziyaret edilmesi olumsuz bir durum olmayıp aksine hayatın olağan akışı içerisinde hoş karşılanacak bir durumdur." ifadeleri kullanıldı.
"Gerçek dışı iddia ve ithamlarda bulunulmuştur"
Özel'in,Akar hakkındaki "Mehmetçik'in kafasına Süleymaniye'de çuval geçiren Odierno'dan üstün liyakat lejyonu madalyası aldığına" ilişkin iddiasının da gerçeği yansıtmadığı, Özel'in iddia ettiği kişinin Odierno olmadığı, bu hususun kayıtlarla sabit olduğu bildirilen dilekçelerde, şunlar kaydedildi:
"Vekil edene (Hulusi Akar) Yüksek Liyakat Nişanı (Legion of Merit), 23 Ocak 2015'te K.K.K. John Michael McHugh ve Savunma Bakanı Chuck Hagel onaylarıyla verilmiştir. Basında 'çuval geçirme olayı' olarak ifade edilen olayın yaşandığı 4 Temmuz 2003 tarihinde birlik komutanı Alb. William Mayville (173'üncü Hv. İnd. Tug. K./Kerkük) olup bağlı olduğu Musul'daki 101'inci Hv. İnd. Tüm Komutanı Tümg. David Petraeus'tur. Konuşmada adı geçen Raymond T. Odierno, Temmuz 2003-Mart 2004 tarihleri arasında Tikrit'te görevlendirilen 4'üncü Piyade Tümen K.lığı/Texas-ABD görevinde bulunmuştur. Ancak bunu dahi araştırma külfetinde bulunmayan davalı, çamur at izi kalsın anlayışıyla tamamen gerçek dışı iddia ve ithamlarda bulunmuştur. Kaldı ki bu uygulama rutin bir uygulama olup ABD ziyaretlerinde bulunan Kuvvet Komutanı seviyesindeki hemen herkese verilen geleneksel hale gelmiş bir ödüldür. Dolayısıyla vekil edenin haberi dahi olmayan bir konuda resmi ziyaret sırasında apar topar verilen ödülü farklı bir şekilde yorumlamak davalının kendi zihniyetinin bir gereğidir."
"Akar, 'Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir.' ilkesiyle hareket etmiştir"
Dilekçelerde, Özel'in "Sen 'Balyoz, Ergenekon mıntıka temizliği yaptı, ben otobandan ilerledim.' onu söylemiyorsun." diyerek, "iftirada sınır tanımadığını bir kez daha gözler önüne serdiği" kaydedildi.
Akar'ın hain darbe girişimi karşısındaki dik duruşu, hainlerin akamete uğratılmasında önemli unsurken, hakkında gerçek dışı iftira ve ithamlarda bulunulmasının seviyesiz ve çirkin olduğu belirtilen dilekçelerde, Akar'ın Anayasa ve yasalara bağlılığı ile demokrasiye olan inancını her konuşmasında dile getirdiği, ülkesine ve milletine faydalı hizmetlerde bulunmaya gayret gösterdiği belirtildi.
"Akar'ın her türlü etkiden uzak, 'Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir.' ilkesiyle yasalara sımsıkı bağlı şekilde hareket ettiği, hain emellerin karşısında aşılmaz bir kale olarak duruş sergilediği" dile getirilen dilekçelerde, şunlar kaydedildi:
"Bu dik duruşun somut örnekleri, 15 Temmuz'da, öncesinde ve devamında Suriye'de, Güneydoğu'da, vatana millete hizmet ile geçmiş 66 yıllık ömrün her saniyesinde mevcuttur. Sayın Hulusi Akar, son nefesine kadar, Türkiye Cumhuriyeti Devletine ve Türk Milletine hizmet etme iradesini ortaya koymuş ve uygulamıştır. Kendisiyle ilgili hiçbir şahsi kaygı gütmeyen vekil edenin, darbe girişimi öncesinde, sırasında ve sonrasında hain FETÖ ile olan mücadelesi bu iradesinin bir yansımasıdır. FETÖ mensubu en son hain de Türk Silahlı Kuvvetlerinden temizleninceye kadar, Sayın Akar'ın bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da aynı kararlılıkla mücadelesi devam edecektir.
Vekil edenin görev süresi boyunca yaptığı tüm iş ve işlemler kamuoyunun gözü önünde gerçekleşmiş olup terörle mücadelede gösterdiği başarıları anlatmaya gerek bulunmamaktadır. Terörle mücadelede vekil edenin uyguladığı yaklaşım sayesinde teröristlerin 'girilemez' diye nitelendirdikleri yerlere tek tek girilerek vatan topraklarımız teröristlerden temizlenmiş ve temizlenmeye de devam etmektedir. Yine 15 Temmuz hain darbe girişiminde darbecilere karşı dik duruşuyla o karanlık gecenin aydınlığa kavuşmasında önemli katkısı olan vekil edenin, Suriye'nin kuzeyindeki terör hedeflerine yönelik başarıyla gerçekleştirilen Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekatlarında orduyu sevk ve idare ettiği de herkes tarafından bilinen bir diğer gerçek olarak ortadadır. Bu harekatlarda gerek DEAŞ gerekse PKK/YPG/PYD üyesi 8 bine yakın terörist etkisiz hale getirilirken hain darbe girişimin hemen ardından başlatılan bu operasyonlarda gösterilen hassasiyet uluslararası kamuoyunun dahi takdirini toplamıştır. Tüm bunlar davalı tarafından da gayet tabii olarak bilinmesine rağmen sırf muhalefet yapma amacıyla kahraman bir komutana hakaret ve iftirada bulunmaya kadar varan sözler kullanan davalı milli hassasiyetleri de hiçe saymıştır. Bunun sonuçlarına katlanmalıdır."
Suç duyurusu dilekçesinde Özel'in dile getirdiği sözlerin eleştiri veya ifade özgürlüğü olarak değerlendirilemeyeceği de belirtildi ve hakkında atılı suçlardan ceza davası açılması istendi.
Tazminat davası dilekçesinde ise Özel'den 500 bin lira manevi tazminat talep edildi. Bunun yanında Özel'in "kınanması" ve bu kararın tirajı en yüksek 2 gazetede yayımlanması isteminde bulunuldu.
(Son)
Son Dakika › Güncel › Akar'dan CHP'li Özel Hakkında Suç Duyurusu (3) - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?