Başbakan Yardımcısı Bozdağ Soruları Yanıtladı

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ, İYİ Parti'ye geçen 15 milletvekilinin CHP'ye döneceği iddialarına ilişkin, "Eğer istifa edeceklerse, öyle anlaşılıyor ki kiraya verilen vekillerin kirasını tahsil konusunda bir sıkıntı var. Tahsil edilemeyince zannedersem onları tekrar geri çağırma durumu ortaya çıkabilir." dedi.

Bozdağ, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneğinin (MUİSAD) Yozgat Şubesi açılışı öncesinde, gazetecilerin sorularını yanıtladı.

İYİ Parti'ye geçen CHP'li 15 milletvekilinin tekrar partilerine döneceğine yönelik iddiaların sorulması üzerine Bozdağ, "Yaşanan 15'ler olayı Türk siyasi tarihinin siyasi ahlaksızlık abidesidir. Güneş Motel dahil böyle bir ahlaksızlık abidesine Türkiye şahit olmadı." değerlendirmesinde bulundu.

Daha önceki dönemlerde milletvekillerinin transfer olduğunu ifade eden Bozdağ, şimdi ise devrin değiştiğini, genel başkanların transfer yaptığını belirtti.

Bozdağ, "Eğer istifa edeceklerse öyle anlaşılıyor ki kiraya verilen vekillerin kirasını tahsil konusunda bir sıkıntı var. Tahsil edilemeyince zannedersem onları tekrar geri çağırma durumu ortaya çıkabilir." diye konuştu.

Önümüzdeki günlerde bedelin tahsil edilip edilmediğinin görüleceğine işaret eden Bozdağ, pazarlığın kirli olup olmadığının, bedel karşılığı anlaşma olup olmadığının da görüleceğini vurguladı.

"CHP acınacak durumda"

Ortada garip bir senaryonun döndüğüne dikkati çeken Bozdağ, büyük bir siyasi ahlaksızlığın yaşandığını dile getirdi. Bekir Bozdağ, "Türk halkı bütün bu alavereleri dalavereleri seyrediyor. Vakti gelince de alaverecilere dalaverecilere sandıkta dalacak." ifadesini kullandı.

11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün yarın açıklama yapacağının ve muhalefetin cumhurbaşkanı adayının henüz belirlenemediğinin hatırlatılması üzerine Bozdağ, CHP'nin acınacak durumda olduğunu söyledi.

CHP'yi, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu ile ekibinin acınacak hale getirdiğini belirten Bozdağ, CHP'nin şu anda ne yapacağını bilmediğini aktardı.

"Ben adayım demesi lazım"

Bekir Bozdağ, seçime gidilen dönemde Türkiye'nin yönetimine talip CHP'nin kendi içinden liyakatlı bir ismi belirleyerek Türk halkının önüne çıkaramadığının altını çizdi ve şöyle devam etti:

"Sayın Kılıçdaroğlu, sizin içinizde Türkiye'nin cumhurbaşkanlığı yapmaya layık, ehil bir isim yok mu? Siz Türkiye'yi yönetmeye ehil değil misiniz? Niye çıkıp da mertçe ben Türkiye'nin cumhurbaşkanlığına adayım, Türkiye'yi yönetmeye talibim, benim partimde binlerce kadro var onlar da bu işe layık, ben olmuyorum ama arkadaşlarımdan falancayı yapıyorum diye neden açıklama yapmıyor. Belli ki CHP kadroları içerisinde cumhurbaşkanımız, adayımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan çapında, ayarında, kıratında bir isim yok. Sayın Kılıçdaroğlu, ben çıkarsam, halk Tayyip Bey'le beni mukayese ettiğinde, Tayyip Bey gibi büyük bir lider mi, yoksa Kılıçdaroğlu gibi bir çapsız mı Türkiye'yi yönetsin sorusu yöneltilmiş olacak. Bizim çapımıza bakıp bize hayır denilecek diye çekiniyor. Eğer çekinmiyorsa çıkıp ortaya kendisinin ben adayım demesi lazım."

Kılıçdaroğlu'nun her gün meydan okuduğunu ifade eden Bozdağ, siyasette meydanın seçim meydanı olduğunu ve sandıkta boyların ölçüleceğini belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'la televizyon kutularında yarışmaya yönelik meydan okumayı bilen Kılıçdaroğlu'nun, boy ölçüşmek için seçim meydanına çıkması gerektiğini bildirdi.

"Belli ki kurye bekliyor"

"Sayın Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin 81 ilin meydanları ortada, buyur çık." diyen Bozdağ, şunları söyledi:

"CHP'nin Genel Başkanı adaylarını kendileri konuşurken 'Bizim kafamızda net isimler var.' falan diye söylüyor ama öte yandan 'Eşim bile bilmiyor.' diyor. Şu yaşananları değerlendirince 'Kılıçdaroğlu sanki bu işi biliyor, kafasında birkaç isim var.' diye düşünüyordum ama geldiğimiz noktada CHP'nin göstereceği cumhurbaşkanı adayı kim? Eminim Kılıçdaroğlu da bilmiyor, onun da kafasında bir aday ismi yok, belli ki kurye bekliyor. Bir kurye gelirse o kuryenin getirdiği zarfın içerisinde bir aday ismi varsa herhalde ona da bakıp karar verecektir."

Erdoğan'ın, Türkiye'de ve dünyada değiştirici, dönüştürücü güç olduğunu vurgulayan Başbakan Yardımcısı Bozdağ, Türkiye'nin siyasetini de değiştirdiklerini, dönüştürdüklerini dile getirdi.

Bozdağ, Erdoğan'ın liderliğinde CHP'nin de en büyük değişim ve dönüşümü yaşadığını söyledi.

"28 Şubat post modern darbesi"nin motor gücünün CHP olduğu değerlendirmesinde bulunan Bozdağ, CHP'nin, Necmettin Erbakan'ın hükümetten istifa etmek zorunda olduğu dönemde de Erbakan'ı zorlayanlarla beraber yer aldığını anlattı.

CHP'nin, Erbakan'ın sahip olduğu fikirlere, değerlere o dönemde harp açtığını anımsatan Bekir Bozdağ, "Şimdi bakın, AK Parti'nin, Sayın Cumhurbaşkanımızın değiştirici ve gücü sayesinde bugün Kılıçdaroğlu ve ekibi merhum Erbakan hocamıza ve fikirlerine dua eder hale gelmiştir. Onları örnek alır hale gelmiştir, onlarla ortak hareket eden bir noktaya gelmiştir. Bu esasında bizim siyasetimizin, liderimiz Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın büyük başarısıdır." dedi.

Bozdağ, 2007'deki cumhurbaşkanlığı seçimlerinde "Türkiye'de eşi başörtülü, muhafazakar biri cumhurbaşkanı olmasın." diye CHP'nin yeri göğü inlettiğinin altını çizdi.

"Erdoğan düşmanlığı gözlerini kör, kulaklarını sağır etmiş durumda"

Meclis'i cumhurbaşkanı seçiminde CHP'nin kilitlediğini ifade eden Bozdağ, 27 Nisan e-bildirisinin yayınlanmasına da CHP'nin vesile olduğunu, buna canı gönülden destek verdiğini bildirdi.

Başbakan Yardımcısı Bozdağ, açıklamalarını şöyle sürdürdü:

"CHP şimdi, AK Parti'nin, cumhurbaşkanımızın siyasetteki değiştirici, dönüştürücü gücü sayesinde muhafazakar birini kendileri için kurtuluş görür hale gelmiştir. Bu CHP bakımından çok çok olumlu gelişmedir. CHP değişime devam edecektir ama eminim ki CHP'yi kuranlar, CHP'yi bugünlere taşıyanlar, CHP'nin bu hale düştüğünü görseydi, CHP'yi bu hale düşürenlere, CHP'yi, AK Parti siyasetinin istikametine göre değiştiren, dönüştürenlere herhalde bir çift sözü olurdu. Eminim ki onlar da söylüyordur, ama belli ki CHP'liler duymuyor. AK Parti ve cumhurbaşkanımız CHP'yi daha da değiştirecektir, dönüştürecektir, ileride belki CHP bugün sahip olduğu fikirlerden de vazgeçip muhafazakar bir çizgide siyaset yapmak için yeni bir manifesto hazırlayabilir, yeni bir altı ok tanımlaması yapabilir, 'Yeni bir CHP'yle yola devam ediyoruz.' diyebilir. Çünkü CHP'nin Recep Tayyip Erdoğan düşmanlığı aklını başından almış durumda. Recep Tayyip Erdoğan düşmanlığı gözlerini kör, kulaklarını sağır etmiş durumda."

CHP'nin, Türkiye'nin ve dünyanın gerçeklerini gözleriyle göremediğini belirten Bozdağ, aklını kullanamayan, gördükleriyle hareket edemeyen, duyduklarına da itibar etmeyen bir CHP'nin bulunduğuna işaret etti.

Bozdağ, siyasetin birine düşmanlık yapılarak gerçekleştirilemeyeceğini vurguladı.

Türkiye'nin iktidarına talip olanların, düşman gördüğünü yok etmek için uğraşarak milletten iktidarı alamayacağının altını çizen Bozdağ, nefretin, düşmanlığın, kinin iktidar olduğunun örneğinin bulunmadığını kaydetti.

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bozdağ, seçim sonuçlarının CHP'nin aklını başından bir kez daha alacağını sözlerine ekledi.