Çankaya Belediye Başkanı Taşdelen Karnemizi 31 Mart'ta Alacağız

CHP'nin yeniden aday gösterdiği Çankaya Belediye Başkanı Alper Taşdelen, 5 yılda belediye tarihinin en büyük yatımlarını yaptıklarını ve bu yatırımları yaparken hiç kimseye borçlanmadıklarını söyledi. Taşdelen, "Biz bu 5 yılda önemli işlere imza attık ama karnemizi 31 Mart'ta alacağız" dedi.

Çankaya Belediye Başkanı ve Belediye Başkan Adayı CHP'li Alper Taşdelen, basın toplantısı düzenleyerek, yeni projelerini anlattı. Belediye başkanlığında önemli olanın koltuğun hakkını vermek olduğunu belirten Taşdelen, 5 yıl önce 'yeni nesil belediyecilik' anlayışı ile yola çıktıklarını kaydetti. Göreve geldiğinde Ankara Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı Melih Gökçek'e, "Ben kavga etmeye değil hizmet etmeye geliyorum, Çankaya'ya yapacağınız her hizmette yanınızda olacağım" dediğini hatırlatan Taşdelen, "Ankara Büyükşehir Belediyesi iyi yönetilmiyordu. Hizmet anlamında çok büyük eksiklikler vardı. Gökçek eski Çankaya Belediye Başkanı ile kavgasını bahane ederek, Çankaya'ya hizmet vermiyordu. Önemli olan halka hizmet gelmesi, ben bunu hep söylüyorum. Hizmetin kimin yaptığının da önemi yok" dedi.

'RANT UĞRUNA ŞEHİRLERİ YAĞMA ETTİLER'

Geçtiğimiz 5 yılda önemli işlere imza attıklarını söyleyen Taşdelen, " Türkiye, özellikle yerel yönetimlerin hak etmediği bir yerel yönetim anlayışını son 20- 25 yılda gördü. AK Parti rant uğruna şehirleri yağma ve talan etti. Kentleri kendi namusu gibi koruyacak, insan odaklı, yepyeni bir dönem 31 Mart'ta başlayacak. Biz seçmenimizin karşısına başka yerde yaptıklarımız ile çıkmıyoruz. Yeni bir siyaset, yeni bir yönetim anlayışı var. Yeni süreçte hem yerel siyasete hem de belediyecilikte anlayışımızı daha ileriye taşımalıyız" diye konuştu.

'ÇANKAYA TARİHİNİN EN BÜYÜK YATIRIMLARINI YAPTIK'

Taşdelen, 5 yıl boyunca Çankaya Belediyesi tarihinin en büyük yatımlarını yaptıklarını ve bu yatırımları yaparken hiç kimseye borçlanmadıklarını vurguladı. 5 yılda 4 yeni kültür merkezi açtıklarını söyleyen Taşdelen, şöyle konuştu:

"Yıldız'da Zülfü Livaneli Kültür Merkezi'ni, Maltepe'de Yılmaz Güney Kültür Merkezi'ni hizmete açtık. Mart ayı başında Oran'da Nazım Hikmet Kültür Merkezi'ni açacağız. 9 Şubat'ta da Mülkiye Kültür Merkezi'ni açacağız. Bu dönem 14 yeni Çankaya evini hizmete açtık, toplamda 27 ev oldu. Çünkü kadınlarımızın evde oturmasını istemiyoruz, sosyalleşmesini istiyoruz. Benzer şekilde bahar evini açtık. Bahar evi, emekli lokali aslında. Geçtiğimiz 5 yılda en çok önem verdiğimiz bir diğer konu kreşler. Çankaya Belediyesi şuan en büyük kamu kreş işleticisidir. 7 tane de yeni kreş açtık bu dönem ve toplam 12 kreşimiz var. Toplam 12 kreşte bin 600 çocuğumuza bakıyoruz. Bu dönem park açısından Çankaya'nın altın dönemi oldu. 71 yeni park açıldı. Yine Çankaya halkının bir sosyal tesisi yoktu, Zübeyde Hanım Sosyal Tesisi'ni yaptık. İçinde kütüphanesi, yukarı kısmında düğün ve konferans salonu var. Ayrıca Çankaya evi var. Şuan Ankara'daki ilçe belediyeleri içerisinde bir belediyenin en büyük sosyal tesisi. Biz bu 5 yılda önemli işlere imza attık; ama karnemizi 31 Mart'ta alacağız."

'YAPTIKLARIMIZ İLE SOSYAL BELEDİYECİLİK ANLAYIŞINI GÖSTERDİK'

Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin girmediği her bölgeye girip çalışma yaptıklarını kaydeden Başkan Taşdelen, şunları söyledi:

"'Okullar Milli Eğitim Bakanlığına bağlı' demedik, okulların çok ciddi tadilatlarını üstlendik. 218 devlet okulunun eksiklerini Çankaya Belediyesi olarak biz tamamladık. Bir bakanlığın yapmadığını ilçe belediyesi yaptı. Okul tadilatlarına harcadığımız tutar 34 milyon 600 bin TL. 'Belediyecilik' demek insan demek, insan olmazsa belediyecilik yok. Biz bu dönem çok önemli sosyal belediyecilik örneklerine imza attık. Bunların ilki genel başkanımızın tüm belediyelerden istediği 'halk kart' uygulaması. 2 bin haneye 'halk kart' ile ulaşıyoruz. Ayda 400 TL nakit yükleniyor. Ziraat Bankası ile çalışıyoruz, halkımız dilediği gibi çekip ihtiyacını karşılayabiliyor. Bunu da evin kadınına veriyoruz. 70 bin kişiye de 'sağlık kart' dağıttık. Özellikle bizim az oy aldığımız Çankaya'nın fakir mahallelerinde, kadınımızın dolmuş, otobüs parası yoktur. Kızılay'a bile zor gelir. Biz 34 bin vatandaşımızı kültür gezileri ile Çanakkale, Konya- Mevlana'ya, Safranbolu'ya, Eskişehir'e taşıdık. Özellikle de bu fakir ev kadınlarımızı. Bütün cenaze hizmetlerini Türk Hava Yolları ile imzaladığımız protokol ile ücretsiz karşılıyoruz. Çankaya'da tüm cenaze evlerine mutlaka baklavamız, böreğimiz gider. Çünkü belki vatandaşımızın taziyeye gelene bir şey ikram etmeye durumu müsait değildir. Devletin bu çarpık düzende fakire, fukaraya daha fazla sahip çıkması gerektiğine inanıyorum."