CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu "CHP Atatürk'ü dışladı" sözlerini eleştirerek, "Atatürk kimsenin tekelinde değildir. Atatürk 77 milyonun yüreğinde olan kişidir. Atatürk'ten söz edildiği zaman bütün CHP'lilerin yüreği oynar. Ben Kenan Evren Atatürkçüsü değilim. Ben gardrop Atatürkçüsü de değilim" dedi.
CHP'nin 18. Olağanüstü Kurultayı Ankara Ticaret Odası (ATO) Kongre Merkezi'nde yapılıyor. Kurultayda konuşan CHP Lideri Kılıçdaroğlu, "Sanayici ekonominin kamu görevlisidir. Risk alır, üretim yapar, uluslararası alanda rekabet eder, kendisini sürekli yenilemek zorundadır ve istihdam yaratır. CHP olarak biz üreten Türkiye diyorsak sanayicinin önündeki bütün engelleri kaldıracağız. Kaldırmaya söz veriyorum ve onları her ortamda savunacağım. Fındık üreticilerini biliyorsunuz Karadeniz'de. Dünyada üretimde bir numarayız ama fiyatı dışarıdan belirleniyor. Her zaman söyledim yine söylüyorum CHP iktidarında dünya fındık borsası Karadeniz'de kurulacaktır. Bunu söylemek sağcılık mıdır? Karadenizlilere söz veriyorum. Kaçak çay var. Tonlarca geliyor. Kimin alın terini sömürüyor, Rizeli üreticinin. Onun hakkını Rizeli olan o kişi koruyamadı. Onun hakkını ben koruyacağım. Bütün o kaçak çayları imha edeceğim ve onun alın terine değer vereceğim. Bu mu sağcılık?" dedi.
-"ÖNCE ÜRETECEĞİZ SONRA HAKÇA BÖLÜŞECEĞİZ"-
İşsizliğin Türkiye'nin en bütün sorunu olduğuna vurgu yapan Kılıçdaroğlu, "İki temel sorun var, bir işsizlik, iki Kürt sorunu. 12 yıllık iktidar da işsizlik sorunu çözülemedi. Üreten Türkiye neden diyoruz, zenginleşen Türkiye neden diyoruz. Alın teri döken Türkiye neden diyoruz. İşsizliği bitirmek için. İşsizliği bitirmek bizim boynumuzun borcudur, bizim en temel hedeflerimizden birisidir işsizliği bitirmek. Unutmayın işsizlik bütün kötülüklerin anasıdır. Uyuşturucu mu? Bakın arkasında işsizlik var. Boşanma davaları mı? Bakın arkasında işsizlik var. Ailede huzursuzluk mu? Bakın arkasında işsizlik var. Toplumsal uyumsuzluk mu? Bakın arkasında yaygın bir işsizlik var. Biz kendimizi halka adamış bir parti olarak İşsizlik sorununu çözeceğiz. Bu bizim boynumuzun borcudur. Bunu en güzel şekilde dile getiren te parti CHP'dir. Biz şimdi sağcı mı olduk? Türkiye'nin bağımsızlığını korumasının yolu üretmekten geçiyor. Katma değeri yüksek ürün üretmekten geçiyor. Biz işsizliği ancak böyle bitire biliriz. Sosyal demokrat olarak düne kadar sadece paylaşmaktan söz ederdik, şimdi bu kuralı değiştirdik. "önce üreteceğiz sonra hakça bölüşeceğiz" asıl hedef bu. Zenginleşen Türkiye istiyoruz" ifadelerini kullandı.
-"HEDEFİMİZ HUZURLU, İŞ GÜVENCESİ OLAN TÜRKİYE"-
Kılıçdaroğlu, "CHP sağa kaydı" eleştirilerine yönelik, "İş kazalarını biliyorsunuz. Her ay en az 100 kişi iş kazalarından hayatını kaybediyor. İş kazlarını toplumun gündemine getiren parti hangisi? CHP. Davutpaşa'daki olayları, Afyon'daki olayı, çadırda yanan işçileri unuttuk mu? Soma'yı unuttuk mu? Unutmadık ve unutturmayacağız. Hedefimiz huzurlu, iş güvencesi olan Türkiye.
Birileri yılbaşını keyifle arkadaşlarıyla beraber kutlarken bu kardeşiniz CHP Genel Başkanı olarak yerin yüzlerce metre altında kömür işçileriyle yılbaşını kutladı. Birileri yılbaşını arkadaşlarıyla huzur içinde kutlarken bu kardeşiniz Van'da depremzedeler ile kutladım" dedi.
-"BİZ HAKLI BİLDİĞİMİZ DAVAYI SONA KADAR GÖTÜRECEĞİZ"-
Kılıçdaroğlu, "sendika ağalarını" her zaman eleştirdiğine dikkat çekerek, "Sendikalar sosyal demokrat partilerin en rahat ilişki kurdukları kuruluşlardır. Ama sendika işçinin hakkını koruyacak. Sendika işçinin hakkını korumaz, o işçiden aldığı aidatı kendi çıkarı için harcarsa, onun karşısına önce ben çıkarım, CHP çıkar. O nedenle sendika ağalarını eleştirdim. Ben şimdi sağa mı kaydım? Taşeronlaşmayı Türkiye'nin gündemine getiren kim? CHP iktidarında kamuda taşeron işçilik olmayacaktır.
Herkesin toplu sözleşmeli, grevli, sendikalı hakkı olacaktır. Emeklilerin hakkını savundum, intibak yasasını dile getirdim. Ben şimdi sağcı mı oldum? CHP sağa mı kaydı? Biz haklı bildiğimiz davayı sona kadar götüreceğiz. Esnaf genelde CHP'ye mesafelidir. Ama biz o mesafeyi kapatmak istiyoruz. Nasıl bir işçi işini kaybeder, işini kaybettiğinde işsizlik sigortasından gelir desteği alırsa iflas eden ya da iş yerini kapatan esnaf kardeşime de aynı olanağı CHP sağlayacaktır" dedi.
-"ÇÖZÜMLERİ YETERİ KADAR ANLATAMIYORUZ"-
"CHP proje üretmez, CHP sadece eleştirir, CHP toplumun sorunlarıyla ilgilenmez" eleştirilere de değinen Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
"Şimdi bunu kimse söyleyemiyor. Yoksulluktan milli eğitime, askerlikten çiftçiliğe, sanayiye, esnafa hayatın her alanı ile ilgili çözümlerimiz var. Sorun bu çözümleri yeteri kadar anlatamıyoruz. Ben hesap uzmanlığı yaptım. Benim ağzımdan çıkan söz, telaffuz ettiğim rakamlar gece yatıp sabah dile getirdiğim rakamlar değildir. Ben devletten sonra en büyük bütçeleri yapan görevlinin başında bulundum. Araştırma nedir, inceleme nedir, gelir gider nedir, bütçe denkliği nedir bunu iyi bilirim. Seçimlerden önce çiftçiye mazot 1,5 lira olacak demiştim. Ama şimdi yeni bir çalışma yapıyoruz mazot ne kadar olacak göreceğiz. Geliri olmayan ailelere 600 lira sözünü vermiştik. Şimdi onunda çalışmalarını yapıyoruz. Yeni rakamlar çıkaracağız. Devleti zarara uğratmadan ama onurlu yaşamı savunan projelerle tekrar bu milletin önüne çıkacağız."
-"BANA ÇALIŞAN ADAM LAZIM, RAKI SOFRALARINDA KONUŞAN ADAM DEĞİL"-
Partililere zaman zaman sert mesajlar da veren Kılıçdaroğlu, açıklamasını şöyle sürdürdü:
"Diyorlar ki "CHP elitist bir parti'. CHP'ye 'elitist bir parti' diyorlar. Elit olmak ayrı, elitist olmak ayrı. Elitlere, seçkinlere saygım var. Aydındır bunlar oturur konuşurlar, düşüncelerini topluma aktarırlar. Ama elitist olanlar var. Rakı sofralarında Türkiye'yi kurtarırlar. Bunlardan partiyi temizleyeceğim. Bana çalışan adam lazım, rakı sofralarında konuşan adam değil. Bütün bu projeleri ürettik, çıkıp anlattılar mı? Her şey genel başkandan beklenmez, proje üreteceğiz, adam gibi çalışacağız. Elitizmi reddediyorum ben. Ben Dersimli Kemal, Devrimci Kemalim ben. İnsanıma aşığım ben, siyasetten sadece bir şey bekliyorum; bu millete hizmet etmek. Ben Dersim'in küçük bir köyünde doğdum. 7 kardeşiz. En büyük ablam okuma yazma bilmez. Annem de okuma yazma bilmez. Babam küçük bir memur. İçlerinde üniversiteye giden tek kişi benim. Ben cumhuriyet çocuğuyum. Haram lokma yemedim, hep helalin peşinde oldum. Halkıma hizmet etmeyi namuslu bir görev bildim. Benim kitabımda kul hakkı yemek, hırsızlık yoktur."
-"DÜNE KADAR SUSTUM"-
CHP Lideri, "Kemal Kılıçdaroğlu çok demokrattı şimdi demokrat değil, baskıcı olmaya başladı" eleştirilerine de konuşmasında yer ayırdı. Kılıçdaroğlu, "Kimse bana demokratlık dersi vermesin, kimse de kusura bakmasın, demokrasinin ne olduğunu bilirim, disiplinin de ne olduğunu bilirim. Düne kadar sustum doğru ama sabah mikrofonu gören koşa koşa gidip CHP'yi eleştirirse kimse kusura bakmasın buna izin vermeyeceğim. Eğer benim genel başkanlığım döneminde o tüzük değişikliği olmasaydı yeni bir genel başkan adayı çıkamazdı. Ben genel başkan adayları çıksın diye çaba harcıyorum. Bir kişiye partiyi mahkum etmemeliyiz. Yeni, dirayetli, genç, dinamik başkan adayları elbet çıkmalı. Ama demokratik bir şekilde yarışmalı. Ben bu yarışın bütün koşulları hazırladım" diye konuştu.
-"YA BAĞLANIRSINIZ VEYA AYRILIRSINIZ"-
Demokrasiden yana olduklarını vurgulayan Kılıçdaroğlu, açıklamalarını şöyle sürdürdü:
"Demokrasi kaos demek değildir. Bir siyasi partiye üye olduktan sonra o siyasi partinin kurallarına uyarsınız artık. Sizi o kurallar bağlar. Ya bağlanırsınız veya ayrılırsınız. Arada başka seçenek yok. Tüzüğü değiştirdim kadınlar siyasete girsin. Yüzde 33 cinsiyet kotası getirdik. Göreceksiniz 2015 seçimlerimiz kadın ağırlıklı bir seçim olacaktır. Yüzde 10 gençlik kotası getirdik. Türkiye'nin en genç belediye başkanı CHP'de herkes bunu böyle bilsin. Daha değişim bitmedi. Biz devrimci bir partiyiz. Aktif, pasif üyelik getireceğiz. Aidatını ödeyen gelecek seçimde seçilme hakkını kullanacak. Yoksa aidat sırasında 500 kişinin aidatını yatırıp "gelin bana oy verin' diyen zihniyeti sileceğim. Parti ağalarını da sileceğim."
-"NİYE YÜZLEŞMEYELİM"-
"CHP geçmişiyle yüzleşemez" diyenlere sert çıkan Kılıçdaroğlu, "Niye yüzleşmeyelim. Biz öz güveni olan bir parti değil miyiz. Yeri zamanı gelince elbette ki geçmişimizle de yüzleşiriz. Biz geçmişimizle onur duyuyoruz. Sosyal demokrasiyi getiren bir partiyiz. Anaya Mahkemesinden, hukukun üstünlüğünden bahseden partiyiz" dedi.
-"BEN YÜREĞİNDE MUSTAFA KEMAL'E YER AÇAN BİR LİDERİM"-
CHP'nin Atatürk'ü dışlayamacağının altını çizen CHP Genel Başkanı, "Atatürk kimsenin tekelinde değildir. Atatürk 77 milyonun yüreğinde olan kişidir. Atatürk'ten söz edildiği zaman bütün CHP'lilerin yüreği oynar" dedi. "Ben Kenan Evren Atatürkçüsü değilim. Ben gardrop Atatürkçüsü de değilim. Ben yüreğinde Mustafa Kemal'e yer açan bir liderim. Birisi diyor, 'ben Atatürkçüyüm ama bana partide yer vermediniz. O zaman bu parti Atatürkçü değil" diyen Kılıçdaroğlu, "Kişiye özel Atatürkçülük mü olur? Atatürkçülük mazlumdan yana olmaktır. Otur masa maşına Atatürk edebiyatı yap, biz o Atatürkçülerden değiliz kimse kusura bakmasın. Özgürlüğü ve bağımsızlığı savunuyorsanız işte Atatürkçülük odur. Atatürk'ü dar kalıplara sokamazsınız. İşte onu Kenan Evren ve arkadaşları yaptı. Bütün bunları söylüyorum ve hiç birisi sağ politika değil. Sormak istiyorum peki "CHP sağa kayıyor' niye söylüyorlar.
Ben söyleyeyim, ben merkezci sol anlayış bunu söyletiyor. "Ben varsam CHP'nin içinde sol var, ben yoksam CHP sol da değil' kimse kusura bakmasın sol kimsenin tekelinde değil" diye konuştu.
Son Dakika › Güncel › CHP Kurultayı-Chp Lideri(3/son): Ben Kenan Evren Atatürkçüsü Değilim - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?