Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Bu ülkede hiçbir zaman bizim 'Kürt' diye bir sorunumuz olmadı. Ama kasıtlı olarak bu gündemde tutuluyor. 2005'te Diyarbakır'da yaptığım konuşmayla biz bu işi bitirdik. Benim Kürt vatandaşımın sorunu olabilir. Türk vatandaşımın ne kadar sorunu varsa, onun da o kadar sorunu var" dedi.
Erdoğan, Balıkesir'de, Kuva-i Milliye Meydanı'ndaki toplu açılış töreninde yaptığı konuşmada, "İslam dünyası, mezhepçilik fitnesinin siyasi bölünmüşlüğün, sosyal çalkantıların sancısı içinde kıvranıyorsa dönüp önce kendimizi sorgulayacağız" ifadesini kullandı.
"Alevilik, Sünnilik neymiş bu. Var mı böyle bir şey?" diye soran Erdoğan, "Olmadığı halde bunu varmış gibi göstermek, bunu varmış gibi pompalamak, bu ülkeyi bölmekten başka bir şey değil" değerlendirmesinde bulundu.
Erdoğan, şöyle konuştu:
"Kürtçülük... Kardeşlerim bu ülkede hiçbir zaman, bizim 'Kürt' diye bir sorunumuz olmadı ama kasıtlı olarak bu gündemde tutuluyor. 2005'te Diyarbakır'da yaptığım konuşmayla biz bu işi bitirdik. Benim Kürt vatandaşımın sorunu olabilir. Türk vatandaşımın ne kadar sorunu varsa onun da o kadar sorunu var. Abhaz'ın, Laz'ın, Çerkez'in, Boşnak'ın, Arnavut'un, Roman'ın onların da sorunu var. 36 ayrı etnik yapının hepsinin kendine göre sorunları var. Varsa Kürt sorunu, yoksa Kürt sorunu... Türkiye'yi şurada yıllardır bununla meşgul ediyorlar ve bunun sebebiyle 40 bin insan öldürüldü bu ülkede. Bölücü terör örgütüyle ülkemizin Güneydoğu bölgesi ne hale getirildi görüyorsunuz.
Biz havalimanı yapacağız, yaptırmıyorlar. Hani sen Kürdü seviyordun? Hani Kürdün temsilcisiydin? Yalan... Iğdır'ı yaptık havalimanını gittim açtım. Kars havalimanını yaptık, Ağrı havalimanını yaptık, hep burada benim Kürt kardeşlerim yaşıyor. Bunlar mı yaptı bunları? Biz yaptık. Yollarını yaptık. Hakkari Havalimanı'nı yapacağız, yaptırmadılar, ama gene yapacağız, onlara rağmen yapacağız, bölücü terör örgütüne rağmen yapacağız, istemeseler de yapacağız. Çünkü, bu 780 bin kilometre kare vatan topraklarında biz, ne gerekiyorsa bunu yapacağız. Batı'da ne varsa, Güneydoğu'da da o olacak, Doğu'da da o olacak, Kuzey'de de Güney'de de her yerde bu olacak. Biz Kürt'ü Türk'ten ayırmadık, Türk'ü de Kürt'ten ayırmadık. Çünkü biz yaratılanı yaratandan ötürü sevdik.
Biz red politikalarını yıktık, inkar politikalarını yıktık, asimilasyon politikalarını yıktık, onları ayaklarımızın altına aldık. Biz buyuz. Biz 80 milyonun tamamını Allah için sevdik. Ama bunlar ikide bir ortaya çıktılar, Kürt sorunu da Kürt sorunu... Bırakın bu işleri. Bu milleti aldatmayın. Bizim böyle bir sorunumuz yok. Bize, siyasi Kürtçülük yapmayın. Eğer siyaset yapacaksanız, çıkın yapın. Olayın aslı bu, çıkın yapın. Evlatları dağlara kaçırıp Diyarbakır'ın göbeğinde anneleri ağlatmayın. Bu ülkede nice anneler ağladı. Bu yüzden nice anneler ağladı. Buna hakkınız yok.
Balıkesir'de anneler ağladı, Bursa'da anneler ağladı, sadece Çanakkale'nin kurtuluşunda değil, şimdi bile askere gittiğinde nice Mehmetler maalesef oralarda şehit oldu. Bunları yaşadık. Bunları yaşamak istemiyoruz. Onun için bir olmaya hep birlikte gayret edeceğiz."
-"Bizim çok farklı bir hızla yürümemiz lazım"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet" dediklerini ifade ederek, "Şu bayraklar var ya işte mesele bu. Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır, toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır. Bu yolda böyle yürüdük, böyle yürüyeceğiz. Kaybettiğimiz her an her gün, iyilik karşısında kötülüğün, masum karşısında zalimin fersah fersah mesafe kat edişini izlemek durumunda kalırız. Onun için çok çalışacağız" diye konuştu.
Alanda bulunanlara "Yeni Türkiye'ye hazır mıyız, yeni anayasaya hazır mıyız" sorusunu sorup "evet" yanıtını alan Erdoğan, "Ama bütün bunlarla beraber bir şeye daha ihtiyacımız var. Nedir o? Başkanlık sistemine hazır mıyız? İşte bütün bunlar için yapılacak olan çalışma, 400 vekil...400 milletvekiline hazır mısınız? Bunun için çok çalışmak lazım, kapı kapı, ilçe ilçe dolaşmak lazım ki 400 vekille beraber yeni Türkiye'nin temelleri atılsın, yeni anayasa hazırlansın ve yeni anayasayla da inşallah başkanlık sistemine geçilsin. Geçilsin ki hızla mesafe alalım. Artık bizim çok farklı bir hızla yürümemiz lazım" ifadesini kullandı.
Ziya Paşa'nın "Dolaştım mülki İslamı bütün viraneler gördüm" sözlerini anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:
"Bugün Ziya Paşa, aynı yerleri dolaşsa herhalde 'Dolaştım mülki İslamı bütün akan kanlar gördüm, ağlayan çocuklar, kadınlar, yaşlılar gördüm' derdi. 'Tabiat boşluk kabul etmez' diye bir söz var. Bizim medeniyetimizin, değerlerimizin boş bıraktığı bir yer, başkalarının hoyrat, zalim, ayrıştırıcı, gönül yıkıcı, kan dökücü elleriyle dolduruluyor. Buna karşı biz medeniyetimizi yeniden ayağa kaldıracağız. Zulmü, şefkatle kötülüğü iyilikle, şiddeti merhametle yeneceğiz.
Bizim medeniyetimizde, kalemin kılıçtan üstün olduğunu asla unutmayacağız. Kendimizi, ailemizi, çocuklarımızı en iyi şekilde, en donanımlı şekilde yetiştireceğiz."
-"Bu arada atı alan da Üsküdar'ı geçiyor"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, değişen dünyada Türkiye'nin yerinde kalmasının düşünülemeyeceğine işaret ederek, eski Türkiye'nin tüm alışkanlıklarıyla, tüm eksikleriyle tüm yanlışlarıyla artık geride kaldığını belirtti.
"Şimdi yeni Türkiye'yi inşa etme zamanı" diyen Erdoğan, 80 yılda yapılanları 12 yılda 3'e katladıklarını, ama hala 1960 ve 1980 darbesinin ruhunu biçimlendirdiği, kurumlarını oluşturduğu bir sistemle yola devam etmeye çalıştıklarını vurguladı.
Halbuki Türkiye'nin hızlı karar almaya, bunları hızla uygulamaya ihtiyacının bulunduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:
"Şu anki durumumuz neye benziyor biliyor musunuz? Bilgisayar çağında hala kağıt kalemle 10 haneli, 20 haneli rakamları çarpmaya, bölmeye, toplamaya çalışıyoruz. Elbette sonunda, iyi kötü işlemi bitiriyoruz ama bu arada atı alan da Üsküdar'ı geçiyor.
1940 model arabayla 2015 model arabaların yarışındayız. Evet arabamızın antika değeri var ama yarışta bize tur üstüne tur bindiriyorlar. Ben diyorum ki gelin bu yorgun sistemi değiştirelim. Yeni Türkiye yolunda kendimize önce yeni bir anayasa hazırlayalım. Bu milletimizin tüm ihtiyaçlarını, taleplerini, beklentilerini karşılayan gelecek hedeflerimize uygun bir anayasa olsun. Bu anayasa ile birlikte de başkanlık sistemine geçelim.
Başkanlık sistemi deyince tabii birilerinin tüyleri diken diken oluyor. Bugün dünyada en geçerli sistem hangisinin diye baktığımızda hep bunu görüyoruz. Üstelik bu sistem, bizim yönetim geleneğimizin de yabancısı değil. Sanmayın ki başkanlık sistemi, tüm gücü, tüm kontrolü, tüm sistemi başkanın emrine veriyor. İste Amerika'da Sayın Obama, hala Sağlık Reformu'nu yapamadı. Niye? Kongre sebebiyle.
Başkanlık sisteminde denetim mekanizmaları, mevcut parlamenter sistemden bile daha güçlüdür. Bir defa Meclis çok güçlü. Aynı şekilde yasal denetim çok güçlü. Hepsinden önemlisi milletin denetimi çok güçlü. Nasıl mı? Her seçim döneminde başkan gidecek, millete hesap verecek. Üstelik partim şöyle yaptıydı, bakanlarımla böyle ettiydi gibi bahaneleri de olmayacak. Çünkü başkan, milletin karşısına kendi programıyla kendi taahhütleriyle çıkacak, ona göre destek isteyecek. Göreve geldiğinde de bakanlarını, bürokratlarını istediği gibi parlamento içinden değil, parlamento dışından atayacak, sonra da dönecek millete hesabını verecek."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Buradaki asıl mesele ne biliyor musunuz? Muhalefet yeni anayasayı, başkanlık sistemini niye istemiyor biliyor musunuz?" sorusunu yönelterek, "Çünkü işin ucunda milletin karşısına çıkıp ülkenin geleceğine ilişkin projelerinizi anlatma, sonunda da yine çıkıp hesap verme var. Bizdeki muhalefetin en çok korktuğu şey bunlar. Projeymiş, çalışmaymış, hesap vermeymiş, bunlar bizim muhalefeti bozar. Onlar oturdukları yerden cumhurbaşkanına, hükümete hakaret etmekten, iftira etmekten başka bir şey bilmezler" dedi.
-Sadece görüntüden ibaret bir siyaset anlayışıyla Türkiye bir yere gidemez"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, çalışan, koşan, terleyen bir cumhurbaşkanı olacağını ifade ettiğini dile getirerek, "Bundan bile rahatsız oldular. Kendileri gibi bir cumhurbaşkanı istiyorlar. Avara kasnak gibi sürekli dönüyor gözüken ama aslında hiçbir işe yaramayan sadece görüntüden ibaret bir siyaset anlayışıyla Türkiye bir yere gidemez" diye konuştu.
Kuva-i Milliye meydanından tüm Türkiye'ye seslendiğini ifade eden Erdoğan, "7 Haziran seçimleri ülkemiz için büyük bir fırsat gelin bu fırsatı iyi değerlendirelim. Bir sonraki seçimler 4 yıl sonra, bu 4 yıl yeni Türkiye vizyonumuz için çok önemli. Yeni anayasayı yapacak, başkanlık sistemini hayata geçirecek bir Meclisi bu seçimlerde oluşturmalıyız. Ben Türkiye'nin doğrudan milletin oylarıyla göreve gelen ilk Cumhurbaşkanını seçen milletimin başkanını da seçme iradesini göstereceğine inanıyorum" ifadesini kullandı.
Alandakilere, "Balıkesir yeni Türkiye'yi istiyor mu? Balıkesir yeni anayasayı istiyor mu? Başkanlık sistemini istiyor mu? Balıkesir bu büyük değişimin öncülüğüne hazır mı" diye soran Erdoğan, "evet" yanıtını aldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "400 vekil tamam mı? Siz şimdi maratona da hazırsınız" diyerek, gösterilen ilgiye teşekkür etti.
-"Her akşam beddua seansı"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Aldığın oylarla güldürdün bizleri/ Pensilivanya ağladı çılgınlar gibi/ Erdoğan, Erdoğan, Tayyip Erdoğan" sloganları üzerine, "Her akşam 23-24 seansında beddua seansları yapıyorlarmış. Ama bizim böyle bir derdimiz yok değil mi? Biz insanların hidayetiyle görevliyiz. Bizim görevimiz bu, biz buna devam edeceğiz" dedi.
-Notlar
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının ardından gençlerin, merhum sanatçı Müslüm Gürses'in "Hangimiz sevmedik" adlı şarkısından uyarlayarak hazırladıkları, "Aldığın oylarla güldürdün bizleri/ Pensilivanya ağladı çılgınlar gibi/ Erdoğan, Erdoğan, Tayyip Erdoğan" şeklindeki tezahürat üzerine gülerek gençlere el salladı.
Erdoğan, gençlere seslenerek; "Bunu yeni mi bestelediniz. Maşallah sizde neler varmış. Her halde yazılı hem güfte hem beste yaparak bunları bize gönderin. Tamam mı?" dedi.
Gençlerin "Usta bizi saraya götür" tezahüratları üzerine de Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Kongre merkezimiz bitsin... Siz gelince sizi boş çeviremem yemek de ikram etmem lazım. Kongre merkeziyle beraber çok amaçlı salonlarımız bittiği anda, hemen davet gelecek" diye konuştu.
Törenin yapıldığı alana Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın fotoğrafının yer aldığı ve "Fatih gibi hırslı, Kanuni gibi adil, Abdülhamit gibi cefakarsın. Biliyoruz Usta... Sen de onlardansın" yazılı pankart asıldı.
(Bitti)
Son Dakika › Güncel › Cumhurbaşkanı Erdoğan Balıkesir'de - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?