DHA YURT BÜLTENİ - 6
Otomobil, alt geçide uçtu: 3 yaralı
Konya'da sürücüsünün kontrolünden çıkan otomobil, kontrolden çıkıp alt geçide uçtu. Kazada 2'si kadın 3 kişi yaralandı.
Kaza, saat 01.00 sıralarında merkez Selçuklu ilçesi Horozluhan Mahallesi Mobilyacılar Alt Geçidi'nde meydana geldi. Yasin Güven'in kullandığı 06 AV 1591 plakalı otomobil, iddiaya göre sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu kontrolden çıkıp uçtu. Kazada sürücü Güven ve yanında bulunan ismi belirlenemeyen 2 kadın yaralandı. Yoldan geçen sürücüler kazayı görüp, polis ve sağlık görevlilerine haber verdi. Yaralı 3 kişi ambulanslarla kentteki çeşitli hastanelere kaldırıldı. Şans eseri o anda alt geçitten başka bir aracın geçmemesi olası bir faciayı engelledi.
Kaza ile ilgili soruşturma sürüyor.
Görüntü Dökümü
-------------
-Kaza yerinden detay
-Otomobilden detay
-Alt geçitten detay
-Polisin inceleme yapması
Haber- kamera: Mehmet IŞIK KONYA DHA))
===================
Kızıltepe'de mağazada yangın
MARDİN'in Kızıltepe ilçesinde mobilya ve beyaz mağazasında çıkan yangın, itfaiye ekiplerinin müdahalesiyle büyümeden söndürüldü.
Koçhisar Mahallesi, Kilise Caddesi'nde bulunan mobilya ve beyaz eşya mağazasında dün gece bilinmeyen nedenle yangın çıktı. Dumanı fark edenlerin ihbarıyla sevk edilen itfaiye ekipleri yangına müdahale etti. Ekiplerin müdahalesiyle yangın söndürülürken, çok sayıda mobilya ve beyaz eşya yandı. Yangının nedeni araştırılıyor.
Görüntü Dökümü
------------
Olay yeri
Yangın çıkan mağaza
İtfaiyenin çalışması
Genel ve detay
GÖRÜNTÜ BOYUTU: 56 MB
Haber-Kamera: Mehmet Ali DİNLER/KIZILTEPE (Mardin),
=================
30 yıllık koleksiyonunu sergiledi
Kars'ta iki üniversite mezunu, işsiz Ertaç Güneş (48), 30 yılda biriktirdiği eski eserleri vatandaşlarla buluşturdu. Kars Kalesi'nde açtığı sergi, hava koşulları nedeniyle 4 gün açık kalabilen Güneş, amacının kültür evi açmak olduğunu söyledi.
İstasyon Mahallesi'nde oturan Ertaç Güneş'in tarih merakı küçük yaşlarda başladı. Çocuk yaşta babasını kalp krizinden, annesini ise trafik kazasında kaybeden Ertaç Güneş, geçinebilmek için kartpostal, Ani Harabelerinin fotoğraflarını satmaya başladı. Kars ile ilgili dergi ve fotoğrafların yanı sıra evlerde kullanılan eşyaları da biriktiren Güneş, Anadolu Üniversitesi İşletme Fakültesi Turizm Konaklama İşletmeciliği bölümü ile Atatürk Üniversitesi Açık Öğretim Fakültesi İş Güvenliği Teknikerliği bölümünden mezun oldu. Okurken bir yandan da tarihi eser koleksiyonunu genişletmeyi sürdüren Güneş, iki diplomaya rağmen iş için müracaat ettiği kurumlardan bir sonuç alamadı. Kars'ta günübirlik bulduğu işlerde çalışan Güneş, üçüncü üniversitesi Anadolu Üniversitesi Açık Öğretim Fakültesi Kamu Yönetimi bölümünü ise 3'üncü sınıfta bıraktı.
30 YILDA TOPLADIĞI ESERLERİ SERGİLEDİ
Ertaç Güneş, 30 yılda topladığı eserleri İstasyon Mahallesi'ndeki evlerinin bir odasına sergi açtı. Ardından gerekli izinleri alan Güneş, koleksiyonunu Kars Kalesi'nde sergilemeye başladı. Ancak havanın yağışlı geçmesi nedeniyle sergi, 4 gün açık kalabildi.
1912 yılında Rus işgali sırasında kullanılan çanta büyüklüğündeki 500 Ruble'den, üzerinde dört dilde 'dünyanın en iyi gaz ocağı' yazısı bulunan gaz ocağına, siyah beyaz fotoğraflardan, yıllıklara ve eski paralara kadar birçok materyalin yer aldığı eserleri yeniden evine götüren Güneş'in tek isteği bir kültür evi açabilmek.
Konuyla ilgili Kars Valiliği'ne müracaat ettiğini ifade eden Güneş, "Bana konuyla ilgili izinlerin Kültür ve Turizm Bakanlığı'ndan alınabileceği söylendi. Ben de hazırladığım dosya ile müracaatımı yaptım. Dosyamı gönderdiğim Şubat 2019'dan beri geri dönüş olmadı" dedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-Koleksiyon tezgahından detaylar
-Eserlerden detaylar
-Bir vatandaşın konuşması
-Gaz ocağı detayları
-Sertaç Güneş'in konuşması
-Eski paralar
-Hatalı basılan paralar
-Sertaç Güneş'in diplomaları
- Kazım Karabekir madalyası
-Eski malzemeler
(Süre: 6 dk 58 sn, Boyut: 759 MB)
Haber-Kamera: Bedir ALTUNOK/ KARS,
===================
Kuaföründe 15 kedi ile birlikte çalışıyor
İzmit'te kuaförlük yapan Ebru Suyabatmaz, yaklaşık 3 yıl önce dükkanının önüne gelen sokak kedilerini beslemeye başladı. Zaman içerisinde mahalledeki tüm kedilerin dükkanın önüne gelmeye başlamasıyla dükkanının kapılarını kedilere açan Suyabatmaz, işlerini 15 kedisiyle birlikte yürütmeye başladı.
İzmit Yenişehir Mahallesi Alev Sokak üzerinde kuaförlük yapan Ebru Suyabatmaz, yaklaşık 3 yıl önce dükkanında baktığı 'Mira' isimli kedisinin kaybolması üzerine, mahalledeki sokak kedilerine bakmaya başladı. Önce dükkanının önüne gelen kedileri beslemeye başlayan Suyabatmaz, zaman geçtikçe tüm kedilerin dükkana gelmeye başladığını görünce dükkanın kapılarını da kedilerine açtı. Ebru Suyabatmaz'ın dükkanında, dükkanı evi gibi gören 8 kedi devamlı olarak yaşarken, çevrede yaşayan sokak kedileri ile birlikte 15 kedi besleniyor. Kedilere her gün düzenli olarak yemek veren, aşılarını ve bakımlarını yapan Ebru Suyabatmaz ise durumundan memnun olduğunu söyledi.
Kendi kedisinin kaybolmasının ardından sokak kedilerine bakmaya başladığını söyleyen Ebru Suyabatmaz, "Bir kedi ile başladı. Mira isminde bir kedimiz vardı. O kaybolduktan sonra biz de hepsine yavaş yavaş bakmaya başladık. Gittikçe de çoğaldılar. Önceliğimiz engelli, hasta, bitkin hayvanlarla başladı. Sonra doğurdular. Biz kısırlaştırdık ama yine de çoğaldılar. Olduğumuz çevrede de bizden başka kimse bakmadığı için hepsi bize geliyorlar. Şikayetçi değiliz. Daha çok olsalar, daha çoğuna da bakarız. Şu an dükkanın içinde kalan 8 tane kedimiz var, ama dışarıdan yemek için gelenler ve yavrularıyla birlikte 15 kedimiz var diyebiliriz." dedi.
Kedi sevmeyen müşterilerin kendilerini tercih etmediğini belirten Suyabatmaz, "Müşterilerin çok olumsuz tepkileri de var. Tam tersine çok olumlu karşılayanlar da var. Sadece kedi var diye çocuklarıyla birlikte gelenler var. Bir de hepsi aşılı, kısırlaştırılmış, tedavileri yapılıyor. O sebepten güvenebiliyorlar. Çok sorun yaşamadık. Korkanları anlıyoruz, idare etmeye çalışıyoruz. Ama sevmeyenlere çok tahammülümüz yok açıkçası. Gelmek istemiyorlar, biz de onların tercihine saygı duyuyoruz. Kaybımız var, ama biz onları kayıp olarak saymıyoruz. Biz kedilerimizle çok mutluyuz. O yüzden ticari yönünü düşünmüyoruz." diye konuştu.
Görüntü Dökümü
------------
Ebru Suyabatmaz'ın kedileri severken görüntüleri
Dükkanda saçını yaptıran müşterinin kedilerle oynaması
Kedilerin dükkanda serbestçe gezmesi
Ebru Suyabatmaz ile röp.
Detay
HABER: Dinçer AKBİR-KAMERA: Alişan KOYUNCU/İZMİT(Kocaeli),
====================
Gümüşhane'nin vazgeçilmez lezzeti 'Siron'
Gümüşhane'de yoğurt veya süzmeyle yapılarak tereyağlı, cevizli sosuyla servis edilen kentin yöresel lezzetlerinde 'Siron', hafif olması nedeniyle yaz mevsiminde vaz geçilmeyen tatlar arasında yer alıyor.
Gümüşhane'de pişirilmiş yufkanın sıcakken katlanıp kesilmesi ve ardından fırınlanmasıyla kurutulduktan sonra yoğurt yardımıyla ıslatılarak tereyağlı, cevizli sosuyla servis edilen Gümüşhane Sironu, hafif olması nedeniyle yaz mevsiminde bolca tüketiliyor. Gümüşhane Özdenoğlu Konağında, Zigana Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Öğrencileri bir yandan aşçılık eğitimi alırken, kentin yöresel lezzetlerini de konağın misafirleriyle buluşturuyor.
Siron'un kış aylarında ev kadınları tarafından yapılarak stoklandığını belirten Özdenoğlu Konağı Usta Öğreticisi Nur Üçüncü, Gümüşhane'nin en çok tanınmış lezzetlerinden biri olan Siron'un yaz aylarında bolca tüketildiğini söyledi. Üçüncü, "Siron kış aylarında yapılan ve stoklanan Gümüşhane yöresine özgü bir yiyecektir. Bizde Siron olarak geçer, Bayburt'ta ise Ziron olarak geçer. Bizden farklı ise acı sos ile yapılmasıdır. Siron'un hamuru, un, su ve tuzdan yapılır. İnce bir hamur açılır, pişirilir. Bir bez arasında biraz bekletilen, yufka oval bir şekilde sarılıp, kesilme işlemi yapılarak tepsilere dizilir. İsteğe göre güneşte veya fırında kurutulur. Oda sıcaklığında kurutanlarda vardırö dedi.
Siron'un ilk önce bakır bir kap içine dizildiğini anlatan Üçüncü, "Sıcak su döker ve üzerine bir kapak kapatırız. Yumuşamışını bekleriz. Yumuşadıktan sonra üzerine yoğurt, süzme veya çökelek sulandırılıp üzerine dökülür. Tereyağı yakılır, üzerine ilave edilir. İsteğe göre sadece tereyağıyla yenilir ya da cevizle de yenilebilirö diyerek herkese tatmasını tavsiye etti.
Konağın usta öğreticilerinden Sevilay Kurt da Siron'un kışın pek fazla olmasa da, yazın çok fazla ilgi gören bir ara sıcak yiyeceği olduğunu kaydederek, "Gümüşhane'mize özgü bir yiyecektir. İl dışından gelen misafirlerimiz çok ilgi gösteriyor, yoğurtlu bir ara sıcak olduğu için. Hem serinletici hem de hafif bir yiyeceğimizdir. Yoğurtlu ve süzmeyle yapıldığı için yazın daha çok rağbet görüyor. Dışardan gelip, özellikle siron yemek isteyen misafirlerimiz de var. Sarımsaklı ve bol tereyağlı da tüketenler de var. Tercihe göre her şekilde sunumuz varö ifadelerini kullandı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-----------
Konak görüntüleri
Siron hazırlanması
Servis edilmesi
Öğreticilerle röp.
Detaylar
Haber-Kamera: Sinan UÇAR GÜMÜŞHANE-DHA
Son Dakika › Güncel › DHA YURT BÜLTENİ - 6 - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?