Halifax Uluslararası Güvenlik Forumu

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar, NATO tatbikatındaki "Atatürk ve Erdoğan düşmanlığı" skandalına ilişkin, "Yakın zamanda NATO'nun düzenlendiği askeri tatbikatların birisinde söylenilenlere göre, bireysel olarak ve belki de FETÖ tarafından desteklenmiş kişiler tarafından gerçekleştirilmiş çirkin ve kabul edilemez bir olay yaşandı. NATO idarecileri zamanında ve gereğine uygun bir şekilde tepki gösterdi. Kimsenin müttefikliğimizi ve dayanışmamızı baltalamasına izin vermemeliyiz." dedi.

Akar, Kanada'da düzenlenen Halifax Uluslararası Güvenlik Forumu'nda "Halifax Söylevi" başlıklı konuşma yaptı.

Forumda bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Orgeneral Akar, son 25 yılda dünya genelinde yeni aktörlerin ortaya çıkmasıyla değişimin gözlemlendiğini söyledi.

İki kutuplu düzenden çok kutuplu düzene geçişin yanı sıra yaşanan teknolojik gelişmelerin sonucu olarak, çok daha yıkıcı silahların ortaya çıktığına dikkati çeken Orgeneral Akar, bu silahların sadece devletlerin elinde olmadığını, aynı zamanda Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ), DEAŞ, PKK, PYD, YPG ve El Kaide gibi terör örgütlerinin de eline geçtiğini kaydetti.

Orgenaral Akar, Soğuk Savaş sonrasında güvenlik ortamının değiştiğini, bu şekilde ortaya çıkan sorun ve değişimlerle mücadele etmek için güçlü liderliğe ihtiyaç duyulduğunun altını çizerek, "Bu noktada, terörist organizasyonların diğer terörist organizasyonlara karşı ya da vekalet savaşlarında kullanılmasının bizi tehlikeli bir uygulamaya götürdüğünü söylemem lazım." ifadelerini kullandı.

Akar, terörist ideolojilerin aşırı uçlardaki terör gruplarının ortaya çıkmasına neden olduğunu belirterek, YPG, PKK ve DEAŞ gibi terör örgütlerinin de bu grup içinde yer aldığını vurguladı.

Ortadoğu'da rejimlerin hızlı şekilde değişim geçirdiğini söyleyen Akar, "YPG, PYD ve PKK, birbirlerine eşit ve özelikle dikkat edilmesi gereken örgütlerdir. Bunlar, birçok ülke ve uluslararası örgüt tarafından terör örgütü olarak kabul edilmiştir." diye konuştu.

Söz konusu terör örgütlerinin Marksist ve Leninist yaklaşımlarının Kürt kökenli vatandaşlar tarafından destek görmediğine dikkati çeken Orgeneral Akar, birçok kanıtın, farklı isimlerle ortaya çıkan örgütlerin aynı amaca hizmet ettiklerini ortaya koyduğu dile getirdi.

Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) iradeli çalışmaları sayesinde terör örgütlerinin etkilerini en aza indirmeye başardıklarını anlatan Akar, çalışmalar sayesinde vatandaşların güvenliğini sağladıklarını vurguladı.

Orgeneral Akar, Irak'ta DEAŞ sonrası olabilecek tehlikelere karşı gerekli önlemleri aldıklarını belirtti.

"Barzani, tek taraflı bir referandum ilan etti. Irak'ın bütünlüğü ve terörle mücadele bağlamında herhangi bir anlam ifade etmeyen referandum gerçekleştirildi." diyen Akar, aşırıcı uçlardaki PKK, YPG ve DEAŞ gibi terör örgütleriyle mücadelenin sürdürülmesi gerektiğine işaret etti.

"DEAŞ'ın İslamiyet'le hiçbir alakası yok"

Suriye'deki iç savaşta yarım milyondan fazla insanın hayatını kaybettiğini ve Türkiye'nin 3 milyondan fazla sığınmacıya ev sahipliği yaparak insani yardımlara devam ettiğini söyleyen Akar, "Türkiye, mülteci krizinin başka bölgelere ve Avrupa'ya yansımasını engelleyebilmiştir, ne yazık ki buradaki insani yardımlar, müttefiklerimiz tarafından yeterince takdir edilmemiştir." değerlendirmesinde bulundu.

Orgeneral Akar, terör örgütlerinin çatışma içinde alet olarak kullanıldığını kaydederek, "Bazı müttefiklerimiz, PKK'nın yandaşı ve eş değeri olan YPG ve PYD gibi örgütlerle iş birliğine gidip bunları her alanda desteklemiş ve savaş suçuna iştirak etmişlerdir. Ne yazık ki bazı müttefiklerimizin söz konusu terör örgütlerine silah temin ettiklerini görmek üzüntü vericidir. Buradaki silah ve cephaneler, Türk vatandaşları aleyhine kullanılmıştır." şeklinde konuştu.

Terör örgütleriyle mücadelenin başka bir terör örgütü kullanılarak yürütülmesine anlam veremediklerine dikkati çeken Akar, "Herhangi etnik grup veya dini inanışın bir terör örgütüyle mücadele ettiğini ifade etmesi, kesinlikle mantık dışı bir kavramdır ve DEAŞ'ın İslamiyet'le hiçbir alakası bulunmamaktadır." ifadelerini kullandı.

Akar, Arakan'da Müslümanlara yönelik saldırılara da değinerek, "Saldırganlar, Budistlerdi ama hiç kimse onların Budist teröristler olduğunu ifade etmedi." dedi.

Terör örgütleriyle mücadelede alınan önlemler kapsamında yaklaşık 20 bin kişinin sınır dışı edildiğini ve tutuklandığını dile getiren Akar, Türkiye'nin meydana gelebilecek krizlerin önüne geçmeyi başardığını vurguladı.

Orgeneral Akar, "Tüm aktörlerin, terör örgütlerini piyon olarak kullanmayı bırakması gerekiyor. Bunun için kabul edilebilir bir çözüm ancak ve ancak tüm aktörler gerekli etik kurallar çerçevesinde hareket ederse mümkün olabilecektir." görüşünü paylaştı.

"Kimsenin müttefikliğimizi ve dayanışmamızı baltalamasına izin vermemeliyiz"

Genelkurmay Başkanı Orgenaral Akar, Türkiye'nin Rusya ve İran ile Astana toplantılarında alınan kararları uyguladığını belirterek, şunları kaydetti:

"Biz çatışlamaların en çok yaşandığı yerlerden birisi olan İdlib'e birliklerimizi yerleştirdik. Aynı şekilde Fırat Kalkanı Operasyonu'ndaki çabalarımız da o bölgedeki hayatın normalleşmesi, yerel halkın yerleşim yerlerine geri dönmesi ve yerel yönetim birimlerinin kurulması konularına odaklanmıştı."

NATO'nun tarih boyunca var olmuş en başarılı ve en etkili askeri organizasyon olduğuna dikkati çeken Orgeneral Akar, "Yakın zamanda NATO'nun düzenlendiği askeri tatbikatların birisinde söylenilenlere göre, bireysel olarak ve belki de FETÖ tarafından desteklenmiş kişilerce gerçekleştirilmiş çirkin ve kabul edilemez bir olay yaşandı. NATO idarecileri, zamanında ve gereğine uygun bir şekilde tepki gösterdi. Kimsenin müttefikliğimizi ve dayanışmamızı baltalamasına izin vermemeliyiz." diye konuştu.

Akar, Türkiye'nin, NATO'nun Doğu ve Güneydoğu kanadını koruduğunun altını çizerek, Türkiye'nin NATO içinde en çok askere sahip ülkelerden biri olduğunu ve Türkiye'nin 11 farklı ülkedeki 14 NATO misyonuna destek verdiğini vurguladı.

"Darbe girişimi, halkımızın kahramanca duruşu sayesinde yenilgiye uğratıldı"

Din kisvesine bürünmüş terör örgütü FETÖ'nün sadece bir yıl önce Türkiye'de darbe girişiminde bulunduğunu hatırlatan Akar, bu darbe girişimi sonucunda 250'den fazla kişinin hayatını kaybettiğini ve 2 binden fazla kişinin yaralandığını kaydetti.

"Ne mutlu ki bu darbe girişimi yüksek seviyedeki siyasi liderlik ve halkımızın kahramanca duruşu sayesinde yenilgiye uğratıldı." diyen Akar, birçok ülkenin Türkiye'yi FETÖ'ye karşı desteklemesine rağmen bazı ülke ve kuruluşların hala FETÖ'yü radikalizme karşı suçsuz dini bir hareket olarak gördüğünü söyledi.

Orgeneral Akar, "Ne yazık ki FETÖ üyelerine müttefiklerimiz tarafından sığınma hakkı veriliyor. Bu FETÖ üyeleri, kara propagandalarını ve yalanlarını yaymaya bulundukları bu ülkelerden devam ediyor." dedi.

Akar, yakında bu ülkelerin FETÖ tehdidinin farkına varmalarını umut ettiğini vurguladı.

"Terörle mücadelede çözüm önerileri getirmeliyiz"

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Akar, Türkiye'nin terörün her türünü kınadığını ve aktif olarak terörle mücadelesini sürdürdüğünü kaydederek, "Terörle mücadele konusunda suçlamalar yöneltmek yerine çözüm önerileri getirmeliyiz." ifadelerini kullandı.

Terör örgütleri arasında etnik ve dini köken ayrımcılığına gidilmemesi ve tüm finansal kaynaklarının kesilmesinin sağlanması gerektiğini vurgulayan Akar, yeni kapsamlı bir vizyonla terör örgütlerinin köklerinin nasıl ortadan kaldırılacağı göz önünde bulundurularak yeni çatışma ve bölünmelerin önüne geçilmesi gerektiğine işaret etti.

Orgeneral Akar, "Cumhurbaşkanımızın da Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyine atfen söylediği gibi şunu hatırlamalıyız: 'Dünya, 5'ten büyüktür.' BM Güvenlik Konseyi, kendi sorumluluklarını da yerine getirmeli ve milyonları etkileyen trajediler karşısında etkin olmalı, global güvenlik ve istikrarı gözetmelidir." dedi.

Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Ömer Çelik de foruma katılan dinleyiciler arasında yer aldı.