Bursa Endüstri Zirvesi'nin makine satışlarına yapacağı etki ile hem Bursa, hem de ülke ekonomisine büyük katkı sağlayacağını ifade eden Makina İmalatçıları Birliği (MİB) Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Özkayan "Milli üretim, milli güç" sloganıyla makinede yerli üretimi destekleyecek politikaların oluşturulup yürütülmesi ve markalaşması için çalıştıklarını söyledi.
Özkayan, "İhracattaki kilogram değerimizi önce 15 dolar sonrasında da 20 dolar seviyesine çıkarabilirsek zaten sorunların çoğunu bitirmiş olacağız. Bu noktada, yaratıcılık, AR-GE ve tasarım öncelikli, yüksek teknolojiye sahip ürün ve ara ürünler geliştirirken, iç talebin yerli üretim ile en iyi şekilde karşılanması ve paranın da yurt içinde kalması ana amacımız olmalıdır" dedi.
Özkayan, üretimde emeğin yerini otonom sistemlerin ve öğrenen makinelerin almaya başladığı, Endüstri 4.0 devrimiyle birlikte gelecekte, insan gücüne ve emeğine daha az ihtiyaç duyan, bilginin ve makinelerin öncelikli olduğu, hızlı ve çözüm odaklı bir üretim dönemi yaşanacağını belirtti.
Makine sektörünün Avrasya coğrafyasındaki en büyük buluşma noktalarından biri olan Bursa Endüstri Zirvesi Tüyap Bursa Uluslararası Fuar ve Kongre Merkezi'nde başladı.
Tüyap Bursa Fuarcılık Anonim Şirketi ve Bursa Ticaret ve Sanayi Odası tarafından, Makina İmalatçıları Birliği (MİB) ve Takım Tezgâhları Sanayici ve İş Adamları Derneği (TİAD) işbirliğinde düzenlenen Bursa Endüstri Zirvesi, eş zamanlı olarak 4 önemli fuara ev sahipliği yapıyor.
Aynı anda düzenlenecek Bursa Metal İşleme ve Teknolojileri Fuarı, Bursa Saç İşleme Teknolojileri Fuarı, Kalıp Avrasya Fuarı ve Otomasyon Fuarı gibi birbirini tamamlayan sektörlerin buluştuğu Zirve 4 Aralık Pazar günü'ne kadar sürecek.
Bursa Ekonomi Zirvesi'nin açılışında konuşan Makina İmalatçıları Birliği (MİB) Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Özkayan, Zirve'nin sektörün nabzını tutan en önemli organizasyonlardan birisi olduğunu belirterek, Türkiye'nin dünya ölçeğinde en güçlü olduğu sektörlerin başında gelen makine imalat sanayinin, gelişen teknoloji ve üreticilerin Ar-Ge'yi odağına alan yaklaşımları sayesinde hızlı bir şekilde büyümeye devam ettiğini söyledi.
Endüstri Zirvesi'nin bu yıl da makine satışlarına yapacağı etki ile hem Bursa, hem de ülke ekonomisine büyük katkı sağlayacağını ifade eden Özkayan, stratejik öneme sahip olan makine üretim sanayinin gelişmesi ve yüksek teknolojiye sahip ürünlerin sergilenmesi açısınadan dikkat çeken Fuarların, makine sektörünün dünyaya açılan kapısı olduğunu bildirdi.
"120'den fazla ülkeye ihracat yapıyoruz"
Makina İmalatçıları Birliğ'nin, Türkiye'de faaliyet gösteren tüm makine imalatçılarının buluştuğu bir nokta olduğunu ve Dünya'nın 120'den fazla ülkesine ihracat yaptıklarını kaydeden Özkayan, ülkeye katma değer ve döviz girişi sağlayan bir sektör olduklarını belirtti. Makine imalat sanayisi gelişmemiş ülkelerin, zenginleşmesinin mümkün olamayacağının altını çizen Özkayan, "500 milyar dolarlık ihracat hedefindeki 100 milyar dolarlık makine ihracatı payı her ne kadar gerçekleşmeyecek gibi gözükse de bu hedefin bizlere gösterdiği çok önemli bir durum ortaya çıkmıştır. Ne kadar çok üretirsek üretelim katma değeri yüksek ürünlere geçiş yapamadıkça ihracattaki kilogram değerimizi yükseltmedikçe bu hedeflere ulaşmak maalesef mümkün gözükmemekte. Ülke olarak, düşük gelir tuzağından kurtulmak için yürütülen çalışmalara hız vermemiz gerekiyor. Rekabetin acımasız olduğu küresel pazarlarda varlığımızı sürdürmek için kendi teknolojilerimizi geliştirmeli ve ithal ettiğimiz ara ürünleri de kendi ülkemizde üreterek hem sektörün güçlenmesi hem de yeni sektörlerin oluşması için çalışmalıyız" dedi.
"Hedefimiz kilogram değerini 20 dolara çıkarmak"
Ülkenin kalkınma sürecinde kilogram başı ortaya koyduğu yüksek katma değerle makine sektörünün büyük bir önemi olduğunun altını çizen Özkayan, "İhracattaki kilogram değerimizi önce 15 dolar sonrasında da 20 dolar seviyesine çıkarabilirsek zaten sorunların çoğunu bitirmiş olacağız. Bu noktada, yaratıcılık, AR-GE ve tasarım öncelikli, yüksek teknolojiye sahip ürün ve ara ürünler geliştirirken, iç talebin yerli üretim ile en iyi şekilde karşılanması ve paranın da yurt içinde kalması ana amacımız olmalıdır" diye konuştu.
"Milli üretim, milli güç"
Özkayan MİB olarak, "Milli üretim, milli güç" sloganıyla yerli üretimi destekleyecek politikaların oluşturulup yürütülmesi ve markalaşması konusunda çalışmalar yaptıklarını belirtti.
Ülkelerin gelişmişliğinin makine imalat sanayisinin gücü ve büyüklüğü ile orantılı olduğuna dikkat çeken Özkayan, "Kendi makineniz olmadan sanayileşmekten, gerçek büyümeden ve güçten söz edilemez. İthalata dayalı büyüme ile sanayi devrimi olamaz. Bulunduğumuz bölgede üretmekten başka çaremiz yok. Bu nedenle, makine imalat sanayinin ülke için nasıl yaşamsal bir öneme sahip olduğu ortada. Sanayileşme politikalarının yerli, milli makine üretimini destekleyecek şekilde sürekli olarak düzenlenmesi ve küresel rekabete dayanabilecek markalaşacak bir makine sanayisi oluşturulmalıdır. Bu konudaki lobi faaliyetlerimize devam ediyoruz" şeklinde konuştu.
"2018 dijital dönüşüm yılı olacak"
2018 yılnın ekonomik olarak zor bir yıl olabileceğine değinen Özkayan, 2018'de MİB üyelerinin ihracatını arttırması ve bilinirliğinin artması için çalışmalara devam edeceklerini ifade etti. Üretimde emeğin yerini otonom sistemlerin ve öğrenen makinelerin almaya başladığı, sanayinin 4. aşaması olarak nitelendirilen bir dönemin içinde olduğumuza dikkat çeken Özkayan, akıllı ve birbirleriyle iletişim halinde olan makinelerin ön plana çıktığı Endüstri 4.0 devrimiyle birlikte, gelecekte, insan gücüne ve emeğine daha az ihtiyaç duyan, bilginin ve makinelerin öncelikli olduğu, hızlı ve çözüm odaklı bir üretim döneminin başlayacağını ifade etti.
2018 dijital dönüşümün etkisinin başladığı bir yıl olacağının altını çizen Özkayan sözlerini şöyle tamamladı: "2018 robotlar ve otomasyon gibi konuların daha çok ön plana çıkabileceği, insan gücünün ve işlerinin yerini "yapay zeka" ve "robot kolların" alabileceği bir çağın ilk ayak seslerini duyabileceğimiz bir yıl olacaktır. Teknoloji ve bilgi tabanlı bu yeni nesil endüstri sürecine uyum zamanını kaçırmadan bir sonraki yapay zekâ dönemine hazırlıklı olmalıyız. Bu anlamda teknolojinin çok hızlı ilerlemesi yeni fırsatların, yeni alanların önünü açmakta, uyum sağlayan şirketlerin, sektörlerin ve ülkelerin refah seviyesini yükseltmektedir. Bu açıdan Türkiye'nin, geleceğe dönük yüksek vizyonu ve kalkınma planları çerçevesinde; kendi teknolojisini üreten, satan ve küresel rekabetçi piyasada geliştirdiği inovatif ürünleriyle boy gösteren bir konumda olması için biz sanayicilere büyük sorumluluklar düştüğünü de bir kez daha hatırlatıyor, üniversite sanayi iş birliklerinin önemine dikkat çekmek istiyorum. Özellikle makine üreticileri, yüksek teknolojiye geçişte ilkleri gerçekleştirecek donanıma ve yapıya sahip ülkemizdeki en önemli unsur olmaya devam edecektir."
Son Dakika › Güncel › Makine Sektörü 'Milli Üretim, Milli Güç' Sloganıyla Bursa'da Buluştu - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?