CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, olası erken seçim ihtimaline karşı, "Şu anda, 7 Haziran sonrası ilkeli duruşuyla milletin verdiği siyasi mesajı, kendi siyasi davranışına nakletme, yansıtma açısından değerlendirdiğimizde, CHP, milletin huzuruna alnı ak olarak çıkabilecek en önemli siyasi partidir. Böyle bir süreç gelişirse buna de en hazırlıklı partidir" dedi.
CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK), Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında toplandı.
Toplantı sonrası basın mensuplarına açıklamalarda bulunan ve soruları yanıtlayan Koç, terör olaylarının can yakmaya devam ettiğini söyledi.
CHP'nin PKK terör örgütüne, kayıtsız şartsız silah bırakma çağrısı yaptığını ifade eden Koç, Türkiye'de herkesin huzur istediğini dile getirdi.
Artık kan akmaması gerektiğini getiren Koç, vatandaşların Türkiye ekonomisinin istikrarlı, tüm sosyal katmanları kapsayan bir büyüme hedefine ulaşmasını istediğini belirtti.
Koç, "Her şeyden önce Türkiye birinci sınıf bir demokrasi istiyor, hukuk devletinin tekrar geçerli olmasını istiyor ve bu yönde de çabalarımızı bizler 7 Haziran sonrasında sandıktan çıkan sonuçların yani milli iradenin bize gösterdiği yolda sergilemeye özen gösteriyoruz" diye konuştu.
Bu süreç içinde CHP'nin ana ilkesinin "önce ülke çıkarları" şeklinde olduğunu vurgulayan Koç, olumsuz tepkiler geliştirme gayretlerine rağmen, ülkenin hükümetsiz kalmamasına dönük yapıcı olmaya çalıştıklarını anlattı.
Haluk Koç, hükümeti kurmakla görevlendirilen AK Parti Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu'nun, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nu ziyareti sonrasında, CHP ile AK Parti arasında bir öngörüşme başladığını anımsattı.
Görevlendirilen heyetleri hatırlatan Koç, o görüşmelerin pazartesi akşamı sonuçlandığını söyledi.
Koç, "O masada bir samimiyet sergilenmiştir, tüm açıklığımla AK Parti heyetine teşekkür etmek istiyorum. Fakat doğaldır, o masadaki görüşmelerin bütün ayrıntıları, geneli konusunda bir merak uyandığı çok doğaldır. Bu merak bizler tarafından ancak genel çerçevede giderilmiştir" ifadesini kullandı.
Kendilerinin açıklama yapmamasına rağmen, değişik yayın organlarında bazı yorumların yer aldığını aktaran Koç, bugün manşetten çıkan iki haberin ise uzaktan yakından gerçekle ilgisi olmadığını kaydetti.
Koç, görüşmelerde, anayasa, temel hak ve özgürlükler, ekonomik konuların tüm alt boyutlarıyla beraber, toplumsal uzlaşı gerektiren konuların ele alındığını bildirerek, "Samimiydi, açıktı, her iki tarafın da çok iyi hazırlandığı görüşmelerdi. Yazılı yayın organlarında yer alan 'AK Parti hazırlıksızdı bizi dinledi'. 'Şöyle yaptı, böyle yaptı'. Bunlar tamamen asılsızdır. Tam tersine oradan temsilci olarak gelen arkadaşlar son derece hazırlıklıydı" değerlendirmesinde bulundu.
Biri 13 yıldır Türkiye'yi yönetmiş, diğeri de uygulamalara karşı anamuhalefet görevi yapmış bir partinin görüşmesinde doğal olarak görüş ayrılıklarının bulunabileceğini aktaran Koç, koalisyon görüşmelerine geçilmesi konusunda kendilerinin karar verici ve yetkili konumda olmadıklarını hatırlattı.
-"Rapor Sayın Genel Başkanımıza sunulması aşamasında"-
Koç, heyetlerin partiler adına belli yetkilerle donatıldığına vurgu yaparak, "Tabii ki AK Parti'nin Sayın Genel Başkanının kararının henüz bir berraklık ifade etmediği için kesinlik arz etmiyordu tutumları. Bizler verilen görev çerçevesinde sorumluluklarımızı yerine getirdik. Bunlarla ilgili değerlendirmeleri bir rapor haline getirdik, Sayın Genel Başkanımıza sunulması aşamasında" dedi.
"CHP olarak, önemli farklılıklar olmasına rağmen iki siyasi parti arasında, bu uzlaşmacı tutumu neden sergiledik" sorusunu dile getiren Koç, şunları söyledi:
"Bu, Türkiye'nin bu süreçten mutlaka bir hükümet kurularak güçlü tabana dayanan, 'geniş profilli' diye ifade ettiğimiz ve birinci sınıf demokrasiyi hedefleyen, ülkede huzuru, barışı, kardeşliği hedefleyen bir hükümet doğması için çabalarımızı esirgemeden ortaya koyduk. Bu, tüm milletimizin takdirine bırakılmış siyasi bir davranış şeklidir. Buradaki samimiyetimiz çok açık ve nettir. Türkiye yakıcı sorunlarla karşı karşıya. Bunları biz abartmıyoruz, onun için kişisel, partisel çıkarlar değil, ülkemizin çıkarlarının ön planda olduğu bir siyaset davranış şeklini benimsediğimizi bir kez daha ifade etmek istiyorum. Sonuç ne şekilde gelişir bilmiyorum ama CHP'nin tavrı açık, net anlaşılabilir ve üzerinde yorum yapılamayacak şekilde berraktır."
-"PKK terör örgütü mutlaka silah bırakmalıdır"-
Terör olaylarına tekrar değinen Koç, Türkiye'nin bugün 3 şehidini daha toprağa verdiğini belirtti.
Olaylar sonrasında, "öfkeliyiz, artık yeter, bunları yaşamak istemiyoruz" dediğini kaydeden Koç, sorunun, meşru siyasi aktörlerle görüşerek bir çözüme kavuşturulması gerekliliğinin altını çizdiklerini söyledi.
Koç, "Onun için meşru siyasi aktörlerin bu süreçte çok daha yüksek sesle, çok daha net bir siyasi duruşla teröre karşı tavır alması gereği de dün yapılan HDP ziyareti sonrasında Grup Başkanvekilimiz tarafından ifade edilmiştir. Evet, PKK terör örgütü mutlaka silah bırakmalıdır. Türkiye'de huzurun, kardeşliğin ön şartı haline gelen bir tabloyu söylüyoruz, bu açık ve nettir" diye konuştu.
CHP heyetlerinin Diyarbakır ve Adıyaman'da sivil toplum kuruluşları başta olmak üzere halkın içinde nabız tuttuklarını da anımsatan Koç, oradan gelen feryatların; "bizler de huzur istiyoruz, bizler de bu ülkede ekonomik kalkınmadan pay alarak kardeşçe yaşamak istiyoruz" yönünde olduğunu bildirdi.
Bu haklı feryatları duyması gerekenin siyaset kurumu olduğunu aktaran Koç, şöyle devam etti:
"Buradan hiçbir siyasi partiye öğüt verecek değilim ama bir ödev verilmiştir. Bu ödev 'Türkiye'de huzuru sağlayın kardeşim'. 'Türkiye'de 7 Haziran'da sandıktan çıkan sonucun gereğini yapın'. Ödev budur. Zaten ana tartışma noktası burada düğümleniyor. 7 Haziran'da sandıktan çıkan milli irade mi Türkiye'nin bundan sonra siyaset akışına yön verecek, yoksa bir başka odağın tek başına geliştirmek istediği kişisel irade mi milli iradenin önüne geçecek. Tüm milletimizin bunu sağlıklı değerlendirmesi gerekiyor. CHP, tarafını seçmiş ve tavrını da koymuştur. 7 Haziran'da sandıktan çıkan milli iradenin talepleri noktasında, 'ben üzerime düşeni yapmaya hazırım' demiştir."
-" Siyaset, çözümsüzlük üretmek değil"-
Koç, Tunceli başta olmak üzere Ağrı'da, başka yerlerde "güvenlikli bölge" ilanları olduğunu belirterek, "Bunlar şimdiye kadar iç güvenlik boyutunda, kamu güvenliğini sağlama noktasında yürütülen ve Meclis'le, kamuoyuyla paylaşılmayan birtakım süreçlerin getirdiği boşluklardır. Bu boşluklardan doğan bugün yaşadığımız sıkıntıların, bahsettiğim çerçevede bir siyasi irade konmasıyla aşılabileceğini düşünüyoruz" yorumunu yaptı.
Bu bağlamda, arkadaşlarının, bu yurt bölgelerine giderek, oradaki halkla, sivil toplum kuruluşlarıyla, mülki idare amirleriyle, görevli kişilerle görüşeceğini anlatan Koç, buradaki sorunların Türkiye'ye duyurulması bakımından görev yapacaklarını söyledi.
Koç, siyasetin, gölgede oturup, çözümsüzlük üretmek olmadığını ifade ederek, "Kinle, nefretle, ötekileştirerek, dışlayarak, kabul etmeyerek, saygı göstermeyerek milli iradenin yansımasına takınılacak siyaset tutumu yapıcı değildir. Siyasi huzura da ülkenin huzuruna da hizmet etmez" diye konuştu.
-"Randevu talebi kamuoyuna duyurulur"-
Açıklamasının ardından, gazetecilerin, "Başbakan Ahmet Davutoğlu'ndan bir randevu talebi geldi mi" sorusuna, Koç, "Ne zaman uygun görürse kendi ajandası ve iç siyasi değerlendirmelerini ne zaman tamamlarlarsa herhalde o zaman siyasi tavırlarını ortaya koyacaklardır" yanıtını verdi. Koç, Davutoğlu'nun bir randevu talebinde bulunması durumunda, bunun kamuoyuna duyurulacağını kaydetti.
"MHP destekli azınlık hükümeti formülüyle seçime gidilmesi konusunda CHP'nin tavrı ne olur" sorusu üzerine Koç, şunları ifade etti:
"Şu anda, 7 Haziran sonrası ilkeli duruşuyla milletin verdiği siyasi mesajı, kendi siyasi davranışına nakletme, yansıtma açısından değerlendirdiğimizde, CHP, eğer böyle bir süreç yaşanacak olursa milletin huzuruna alnı ak olarak çıkabilecek en önemli siyasi partidir. Böyle bir süreç gelişirse, buna de en hazırlıklı partidir. Çelişki yaşamamıştır, ne söylediyse onu söylemiştir. Bazıları da ne söylediyse onu söylemiştir ama olumsuzluk bakımından söylemler ön plandadır. CHP'nin bütün tavrı, çizdiği çizgi olumluluk noktasındadır, milletin talepleri doğrultusundadır, Türkiye'nin karşı karşıya kaldığı sorunların çözümü noktasındadır. Bundan şu anlam çıkmasın; 'CHP ille koalisyon olmak istiyor, belli kişilerin kırmızı plakalarla belli makamlara gelmesini arzu ediyor'. Böyle bir derdimiz yok, hiç kimse kırmızı plaka, makam, mevki peşinde değil. Hepimizin kendimize göre meslek alanlarımızda, sosyal hayatta önemli konumları var, böyle bir arayış içinde değiliz."
-"Netlik sergilemeleri lazım"-
Azınlık hükümeti formülü konusunda bir netlik göremediğini belirten Koç, "15 dakikada bir değişen, tekzip edilen haberler dik bir duruş ortaya konmadığını gösteriyor. Önce bir netlik sergilemeleri lazım, ne diyorlar, ne ediyorlar? Biz kendi pozisyonumuz açısından bakıyoruz sürece" dedi.
Koç, şu anda öngördüklerinin sağlıklı, geniş tabanlı, yaşanılan sıkıntıları aşabilecek bir hükümet formülünde, CHP'nin sergilediği duruşun karşılık bulup bulmayacağı olduğunu söyledi.
"MHP ile HDP arasındaki polemiğin" sorulduğu Koç, "Siyasetin gerildiği günlerden geçiyoruz. Siyasetçilerin temel görevi oluşan gerginlikleri daha da artıracak söylemleri sergilemek değil, sorumluluk içinde, doğabilecek tüm gerginlikleri yatıştırabilecek olgunlukları göstermekten geçiyor. Onun için yorumda bulunmak istemiyorum" değerlendirmesinde bulundu.
Son Dakika › Politika › CHP Myk Toplantısı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?