CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün, o büyük adamın bize miras bıraktığı cumhuriyeti, tam demokrasi ile taçlandırdığımız zaman, kadın erkek eşitliğini sağladığımız zaman, o zaman evimizde huzur içinde oturacağız." dedi.
Kılıçdaroğlu, partisinin TBMM Grup toplantısında yaptığı konuşmada, gündemdeki gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
İktidarın FETÖ ile mücadelesine değinen Kılıçdaroğlu, "Kendilerinin içinde dünya kadar FETÖ'cü var. Biz bunları çok iyi biliyoruz. ByLock kullananlar var. Bunları da biliyoruz. Bunların gücü öğretmene, ere, erbaşa, gazetecilere, yazarlara, üniversite hocalarına yetiyor. Bunların gücü başkasına yetmiyor. Çünkü onlardan intikam almak istiyorlar. Yani gazetecilerden, öğretim üyelerinden, akademisyenlerden intikam almak istiyorlar." diye konuştu.
AK Parti'nin adaletini görmek için mağduriyetlere bakmak gerektiğini savunan Kılıçdaroğlu, buna ilişkin iki olay anlattı.
Tutuklanan bir polisin özel sektörde çalışan eşinin de valiliğin gönderdiği bir yazı sonrasında işine son verildiğini ileri süren Kılıçdaroğlu, suçun şahsiliği kuralını hatırlattı.
Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
" Türkiye'deki bütün kadınlara sesleniyorum; cezaların şahsiliği diye bir kural vardır. Bir aileden intikam alır gibi. Hadi kocası suç işledi, kadının ne günahı var? Çocuklarına nasıl bakacak o kadın? Diyor ki vali; 'Onun eşinin işine de son verin' diyor. Hani bunlar ne diyorladı; 'Ağacın kökünü yesin' demişlerdi. O gariban çocuklara, annenin beslemek zorunda kaldığı o çocuklara. Ben de onlara diyorum ki, onlar ağaç kökü asla yemeyecek, bütün mazlumlara sahip çıkacağız. Eğer yiyeceksen sen zıkkımın kökünü ye."
-"Devlette liyakatı kaldırdılar, devleti çökerttiler"
Bir başka olayda da jandarmadan gönderilen yazıda "Aşağıda kimlikleri yazılı şahısların ve çocuklarının kurumunuzda herhangi bir kaydının bulunup bulunmadığını bildirin" ifadelerinin yer aldığını söyleyen Kılıçdaroğlu, çocuklarında bu yolla fişlendiğini ileri sürdü.
"Ben diyorum ya bunlarda din iman yok, bunların yatacak yeri yoki."ifadesini kullanan Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Sevgili Peygamberimizin Veda Hutbesi. Bütün tarihçiler tarihin en önemli belgesi olarak yorumlarlar. İnsan hakları bildirgesi olarak yorumlarlar. Sevgili Peygamberimiz Veda Hutbesinde şunu söylüyor; 'Herkes kendi işlediği suçtan sorumludur. Bir kimsenin işlediği suç babasına, annesine, evladına yüklenemez.' Doğru mu? Doğru. Peki onlar ne yapıyorlar? Hem Müslüman geçiniyorlar hem de küçük çocukların bile nafakalarını ellerinden alıyorlar. Ne diyorum; bunların yatacak yeri yok. Bunlar büyük bir günah içindedirler. Devlette liyakatı kaldırdılar, devleti çökerttiler. Bugün geldikleriz nokta bu."
-"Sizler geldiniz diye ses sistemini bozdular"
Grup toplantısı salonununda ağırlıklı olarak kadınların olduğuna işaret eden Kılıçdaroğlu, salonda ses sisteminde yaşanan sıkıntıya değindi.
Kemal Kılıçdaroğlu, "Sizler geldiniz diye bizim buranın ses sistemini bozdular. Sesimiz duyulmasın diye. ve daha ilginci Meclis Televizyonunu kapattılar, kimse görmesin diye. Meclis Başkanı'na sesleniyorum; sende onur varsa, sende ahlak varsa bunu yapan adamı çıkarırsın, Mecliste kapının önüne koyarsın. Yoksa bütün bu suçlamaları sana aynen gönderiyorum." diye konuştu.
Parlamentoya sahip çıkmayanın parlamentonun onuruna da sahip çıkamayacağını vurgulayan Kılıçdaroğlu, grup toplantısını sabote eden kişiyi ortaya çıkarmayan, arkasında duran kişiye da Meclis Başkanı denemeyeceğini söyledi.
Kılıçdaroğlu, şu değerlendirmeyi yaptı:
"Hele hele kadınlardan korkan birisine erkek denemez. Bu ülkenin güzel kadınları; sizler için şiirler, öyküler, romanlar yazıldı, filmler çekildi. Sizler evinizin direği oldunuz, çoluk çocuğunuzu beslediniz, onların üzerine titrediniz. Çocuğunu sivri sinek ısırsa bile üzerine titrediniz, 'Acaba canı acıdı mı?' diye. Yeri geldi eline kına yaktınız, askere gönderdiniz. Umutla, heyecanla beklediniz, 'oğlum, evladım, evine huzur içinde dönecek mi acaba?' diye. Şehit haberleri geldiğinde üst komşuya çıktınız, 'Bana haber vermesinler' diye. Üst komşuda kapı kapalı olunca aşağı dindiniz, acı haberle karşılaştınız. Sizin acınızı, dramınızı bütün dünya duyuyor, duymak zorunda. ve şimdi yine ülkenize, çocuklarınıza sahip çıkıyorsunuz."
-"Onlar korkuyorlar, biz korkmayacağız"
Kılıçdaroğlu, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün birçok uygar ülkeden önce Türk kadınlarına seçme ve seçilme hakkı verdiğini hatırlattı ve kadınlardan bunu hiçbir zaman unutmamalarını istedi.
Bunun çok anlamlı olduğunun altını çizen CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, "O büyük adamın bize miras olarak bıraktığı cumhuriyeti, tam demokrasi ile taçlandırdığımız zaman, kadın erkek eşitliğini sağladığımız zaman, o zaman evimizde huzur içinde oturacağız. O zaman bu güzel ülkeye görevimizi yerine getirdik diye huzur içinde sahip çıkacağız. Onlar korkuyorlar, biz korkmayacağız. Biz yürekli insanlarız, biz namuslu insanlarız, biz ülkemizi seviyoruz. Biz terör nereden ve nasıl gelirse gelsin, teröre karşı onurlu ve dik duruyoruz." açıklamasında bulundu.
CHP olarak adaleti savunduklarını, adaletin olmadığı yerde devletin de insanlığın da olamayacağına inandıklarını vurgulayan Kılıçdaroğlu, aklın ve bilimin önemine işaret etti.
-"Bırakın orayı, CHP'ye gelin"
Kılıçdaroğlu, "Aklımızla yol alacağız. Eğitim sistemini söz veriyorum, tepeden tırnağa değiştireceğiz. Sevgili kadınlar, bir ülkeyi çökertmek için işgal etmeye, bombalamaya gerek yok. Eğitim sistemini bozun, o ülkeyi çökertirsiniz. AKP'nin yaptığı budur. Eğitim sistemimiz allak bullak oldu." dedi.
AK Partili kadınların da eğitim sisteminden şikayetçi olduğunu ileri süren ve onlara seslenen Kılıçdaroğlu, "Bırakın orayı. Size ihanet edenleri, çocuklarınıza ihanet edenleri bırakın. Sizi kucaklayan, yücelten, kadın-erkek eşitliğini sonuna kadar savunan partiye gelin. CHP'ye gelin." ifadelerini kullandı.
Esnafın sorunlarını kendisine ilettiğini, gelecek hafta yapılacak grup toplantısında bu konuya değineceğini belirten Kılıçdaroğlu, Alanya'da bir grup esnafın "turist gelmiyor" diye yürüyüş yaptıklarını ve turist duasına çıktıklarını anlattı.
Esnafın kendisine "Turist buraya niye gelmiyor? Kim buna sebep oldu" diye sormasını isteyen Kılıçdaroğlu, "Ben sana söyleyeyim; eğer duanda 'AKP gitsin' dersen, vallahi de turist gelir, billahi de turist gelir." şeklinde konuştu.
Kılıçdaroğlu, konuşmasını Nazım Hikmet Ran'ın "Yeşillere allara, yapraklara dallara, nice nice yıllara gülüm, nice nice yıllara" dizelerini okuduktan sonra "Nice nice güzel Türkiye'ye" diyerek tamamladı.
-Toplantı çıkışı gerginlik
CHP'nin grup toplantısının çıkışında kalabalık nedeniyle partililer ve Meclis'te görevli polisler arasında itiş kakış yaşandı. Bazı CHP milletvekillerinin de karıştığı gerginlik sırasında bir kadın baygınlık geçirdi.
Meclis Başkanvekili Ayşe Nur Bahçekapılı gerginliğin yaşandığı yere gelerek, tarafları sakinleştirdi.
- "Bu güzel bir işaret"
Öte yandan CHP Genel Sekreteri Kamil Okyay Sındır, CHP Grup toplantısının Meclis Televizyonu'ndan yayınlanamadığını belirterek, buna ilişkin basın açıklaması yaptı.
Yaşanan sıkıntının kablo kopukluğundan kaynaklandığını ve her nedense bunun daha önce tespit edilemediğine dikkati çeken Sındır, "Kabul etmiyoruz. Meclis Televizyonu'nda şuanda sadece alt yazı ve ses yayını var. Bina dışındaki bir sorun nedeniyle bunun yaşandığını söylediler. Diliyorum bu bir ilk ve bir daha yaşanmaz. Genel Başkanımızın sesi ve görüntüsü bir daha bu anlamda kısıtlanmaz." dedi.
Grup toplantısının ardından basın mensuplarının bu konudaki sorusunu yanıtlayan Genel Başkan Kılıçdaroğlu da "Bu güzel bir işaret. CHP'den korkuyorlar. Ne yaparlarsa yapsınlar Cumhuriyet Halk Partisi iktidara gelecek ve Türkiye'nin makus talihini değiştirecektir. Çağdaş, uygar bir Türkiye'yi el birliğiyle kuracağız." ifadelerini kullandı.
(Bitti)
Son Dakika › Politika › CHP TBMM Grup Toplantısı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?