Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Kimi Ülkeler, Darbe Girişimi Başarılı Olsun Diye Beklediler"

Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Kimi ülkeler, darbe girişimi başarılı olsun diye beklediler"

-" Çarşamba günü Hollanda'daki seçimin ardından gereken değerlendirmeyi yapacağız. Çünkü bu cevapsız bırakılamaz. Benim Dışişleri Bakanıma, Ekonomi Bakanıma, yine milletvekili arkadaşlarımıza oralarda affedersiniz edep dışı davranışları yapanlar bedelini ödeyecekler"

-"Kendi içlerindeki hırslarını köpekleri sürmek suretiyle ortaya koyanlar bunun bedelini ödeyecekler. Çıkmış bir tanesi ne diyor? Türkler burayı terk edecek. Terk etmeyecek ya! Onlar oranın vatandaşı. Bunun bedelini ödeyecekler. Diplomasinin ne olduğunu da öğrenecekler."

-" Fransa'ya teşekkür ediyorum çünkü bu olayların hiçbirine girmedi."

-"Bu ülkelerde yaşanan vatandaşlarıma diyorum ki, komuşlarınızı alın gelin Türkiye'ye ve misafirperverlik nedir görsünler."

-"Aynı tavrı biz 15 Temmuz'da bizzat kendimiz yaşadık. Kimi ülkeler adeta darbe teşebbüsü başarılı olsun diye sabaha kadar heyecanla beklediler. Batı ülkelerinde birilerinin gönlü darbecilerden yanaydı"

İSTANBUL - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 15 Temmuz darbe girişiminin maskelerin düşmesine vesile olduğunu belirterek, "Kimi ülkeler, darbe girişimi başarılı olsun diye heyecanla beklediler. Tepkilerini darbe girişiminin başarısızlığı kesinleştikten sonra kısık sesle ortaya koydular. Kardeşlerimiz bizim için dua ederken birçok batı ülkesine birilerinin gönlü darbecilerden yanaydı" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Türkiye Diyanet Vakfı tarafından düzenlenen "Uluslararası İyilik Ödülleri" törenine katıldı.

Törende konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye Diyanet Vakfı'nın tüm Müslüman ülkelere Türkiye'nin dostluk elini ulaştırdığını vurgulayarak, "Uluslararası imam hatip ve uluslararası ilahiyat programlarını çok doğru buluyorum. Dünyanın çeşitli yerlerinden gelen öğrenciler ülkemizde ilim tahsil ediyor. Bu öğrencilerin Türkiye ile kendi ülkeleri arasında bir köprü oluşturacağına inanıyorum. Bu salonu dolduran her kardeşimi Türkiye'nin gönül elçisi olarak kabul ediyorum" ifadelerini kullandı.

"İhtiyaç sahibine elini uzatmaktansa, sanal ortamlarda sözüm ona yaptığı paylaşımlarla insanlık vazifesini yerine getirdiğini zannediyorlar"

İnsanlığın bünyesine çok sinsi bir hastalığın sirayet ettiğini vurgulayan Erdoğan, "Bu tehlike gösterişin gizliliğin yerini almasıdır. Bizde sağ elin verdiğin sol el bilmeyecek. Bunun sebebi muhtaçların onurunun kırılmaması, iyilik sahibinin de niyetinin bozulmamasıdır. Bizde halkın değil Hakkın bilmesi yeterlidir. Fakat bilhassa sosyal medyanı da etkisi ile bu incelik kayboluyor. Çok daha vahimi yardım edebiyatı, fiiliyatın önüne geçebiliyor. Birçok insan ihtiyaç sahibine elini uzatmaktansa kendisine hiçbir külfeti olmayan sana ortamlarda sözüm ona yaptığı paylaşımlarla insanlık vazifesini yerine getirdiğini zannediyor. Gösteriş merakı ve iyiliğin ifşası, çoğu zaman yapılan hayır hasanatı bile perdeliyor. Gönle dokunmayan bir yardımseverlik duygusu bana göre hastalıklı bir haldir. Kalbimiz çevremizde olan bitene karşı hassasiyetini giderek kaybediyor" diye konuştu.

" Akdeniz'de boğulna masumlar ekranları kaplasa da, yüreklerde hiçbir iz bırakmıyor"

6 yıldır Suriye'de yaşanan vahşetin kimseyi harekete geçiremediğini belirten Erdoğan, "Akdeniz'de boğulan masumlar, kimyasal silahlarla katledilen yavrular ekranları kaplasa da, yüreklerde hiçbir iz bırakmıyor. Rabbimiz bunu kalbin taşlaşması olarak ifade ediyor. Kalplerin nasır tuttuğu zor bir dönemde yaşıyoruz. Merhamet dili ile konuşanların kelimeleri artık duyulmuyor. Sadece hakkın rızası içiş koşan, gecesini gündüzüne katan iyilik neferlerini mumla arıyoruz. Böylesi bir zaman diliminde hem ülkemizde, hem de dünyanın farklı köşelerinde dünyayı iyiliğin değiştireceği inancı ile çalışan kardeşlerimizi bulmak elbette çok önemlidir. Az önce seyrettiğimz hikayeler umutlarımızı diri tutuyor. Dünyanın dört bir köşesinden gelen bin 200 hikaye yürek sahibi insanların hala mevcut olduğun gösteriyor" şeklinde konuştu.

"Kimi ülkeler, darbe girişimi başarılı olsun diye heyecanla beklediler"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriye'de son yıllarda yaşanan vahşetin ve 15 Temmuz darbe girişiminin maskelerin düşmesine vesile olduğunun altını çizerek şunları söyledi:

"Kimi ülkeler, darbe girişimi başarılı olsun diye heyecanla beklediler. Tepkilerini darbe girişiminin başarısızlığı kesinleştikten sonra kısık sesle ortaya koydular. Kardeşlerimiz bizim için dua ederken birçok batı ülkesine birilerinin gönlü darbecilerden yanaydı. Batılı televizyon kanallarının yayınlarını incelerseniz sabaha doğru yaşana hayal kırıklığını görürsünüz. Her yıl Türkiiye için insan hakları karnesi hazırlayanlar, demokrasi dersinden sınıfta kalmışlardır. Avrupa'da son bir haftadır sergilenen çirkinlikle en temel hukuk kaidelerinin ayaklar altına alanmış şaşırtıcı değil. Haydutluğa varan tavırları, Avrupa'da yükselen faşizmin, ırkçılığın sadece birer işaretidir. Batıda yaşayan kardeşlerim sizlere sesleniyorum. Dik durun, bunların bu olumsuz yaklaşımları Allah'ın izni ile gelip geçicidir. Çünkü bunların attıkları bumerang dönüp kendilerini vuracaktır. Türkiye güçlendikçe bunlar eziliyor. Daha da ezilecekler. Bunları kendi silahları vuracak. Bunlar çok yalancı. Şu anda tüm Ortadoğu'daki terör örgütlerini silahı bunlardan geliyor Ellerinde batını silahları var. Hepsi elimizde belgeli. Yalan söylüyorlar 'böyle bir şey yok' diyorlar. Terör örgütünün formaları ile bunlar ortadalar" dedi.

Türkiye'nin yürüttüğü Fırat Kalkanı operasyonunda gelinen son noktayı da değerlendiren Erdoğan, "Şu anda Cerablus'tan Suriye'ye girdik. Şimdi sırada Münbiç var. Rusya seyahatimde Sayın Putin ile bu konuları enine boyuna görüştük. Bütün mesel inşallah Suriye'de Türkiye için tehdit oluşturacak unsurlardan Suriye'yi arındırmaktır. Asla Suriye'nin kuzeyinde bir terör örgütünün devlet kurmasına müsaade etmeyeceğiz. Bu PYD, YPG asla buralarda devlet kuramayacak. Türkiye silahlı kuvvetleri ile, polisi ile, Özgür Suriye Ordusu ile burada böyle bir yapılanmaya müsaade etmeyeceğiz. Batılılar ne yaparsa yapsın geçmişlerindeki kanı, zulmü ve utancı temizleyemeyeceklerdir. Biz Suriye'de, Yemen'de, Irak'ta insanlığa karşı vazifemizi yapmanın gururu ile yolumuza devam edeceğiz. Biz onların sömürgelik ile anıldığı Afrika'ya başımız dik gitmeye devam edeceğiz. İnşallah 16 Nisan bir kez daha oyunun bozulduğu bir gün olacak. 17 Nisan sabahı Türkiye inşallah çok daha aydınlık bir güne uyanacaktır" dedi.

(ÖFA