Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) 22 ve 23. Dönem Zonguldak Milletvekili Fazlı Erdoğan basın toplantısı düzenleyerek ülke ve Ereğli gündemine ilişkin çeşitli konularda açıklamalarda bulundu.
Erdoğan'ın basın toplantısında kendisine ait İttifak Metal'in Müdürü Tarık Babaoğlu ile Erdoğan Metal'in Müdürü Harun Erdoğan'da yer aldı.
Fazlı Erdoğan'ın açıklamaları öncesi İttifak Metal Müdürü Tarık Babaoğlu, çelik-servis merkezinin faaliyetleri hakkında bilgiler verdi. yılda 400-450 bin ton sacı işlediklerini belirten Babaoğlu "İttifak Metal'de şu anda 60 personel istihdam etmekteyiz. Fabrikamızın tüm işletme ruhsatları ve iş güvenliği ilgili belgeleri mevcuttur. İstihdam ettiğimiz işçisi sayısını artırmak istiyoruz fakat bu birazda bölge ekonomisinin düzelmesine bağlı" dedi. Babaoğlu'nun ardından söz alan Erdoğan Metal Müdürü Harun Erdoğan ise Ereğli Organize Sanayi Bölgesi'nde (OSB) 2010 yılında faaliyete başlayan fabrikada 50 işçi istihdam ettiklerini ve Ankara'da kurulu bulunan Fazlı Erdoğan'ın Yönetim Kurulu Başkanlığını yaptığı ÇEPAŞ'a ait karayolları çelik bariyer ve elektrik direklerinin imalatını yaptıklarını söyledi. Erdoğan konuşmasında OSB'ye Gülüç'ten gelen yolun bozuk olmasından şikayet ederek, arabalarının 2 yılda pert olduğunu dile getirdi.
AK Parti Zonguldak Eski Milletvekili Fazlı Erdoğan basın toplantısında ilk olarak ülke gündemini değerlendirdi. Türkiye'de Gezi Parkı olaylarının arkasında Almanya, Fransa, İtalya ve İngiltere gibi ülkelerin olduğunu söyleyen Erdoğan, asıl amacın İstanbul'a yapılacak 3. Havaalanı, 3. Boğaz köprüsü ve Kanal İstanbul projeleri engellemek olduğunu söyledi. Türkiye'de PKK sorununun çözümü ile birlikte Gezi olaylarının çıktığını dile getiren Erdoğan, faiz lobisinin eylemcileri maddi olarak desteklediğini belirtti. Borsa'nın bir günde 12 bin puan kaybetmesi ve doların bir anda 1,80 TL'den 1,90 TL'ye yükselmesinden bu faiz lobilerinin kazançlı çıktığını söyleyen Erdoğan, Gezi parkında eylem yapan gençlerin cebine ise bir kuruş girmediğini dile getirdi.
"EREĞLİ'DE EMLAK VERGİLERİ YÜKSEK"
Ereğli'de emlak vergilerinin çok yüksek olduğunu bu noktada ERDEMİR'e de haksızlık yapıldığını belirten Erdoğan şöyle konuştu: " Ben 2011 seçimlerinde açıklamalar yaptım. Ben nöbeti bıraktım, yeni bir arkadaşımız geldi. Bu bir bayrak yarışıdır, oda aldı götürüyor. Yerel yönetimde o zamanlar 'Ah Ereğli şöyle oldu, böyle oldu' dediler. Demir-çelik'te son zamanlarda bazı olaylar var. Demir çeliğin ödeyeceği bir takım vergiler var. Halil Bey, ticaret odası ve muhtarlarımız bir komisyon kurmuşlar. Diyelim ki 60 bin TL, olmuş 800 bin TL. Muhtar yok muydu? TSO'nun eski yöneticileri yok muydu? O gün niye itiraz yapılmadı? Şimdi yerel sınırlar içinde 20 TL kalıyorsa, kamuya 80 TL ödüyor. Bunu çözecek kim? Hükümet çözecek. Bunu organize edecek kim? Yerel ticaret odası. Dilekçe vermiş itiraz etmiş. Ama dün niye yaptın bunu? Dünkü yöneticilerin bu gün eksiği ortaya çıkıyor. Şimdi yeni bir TSO yönetimi geldi. Biz OSB heyeti olarak onlar bize geliyor, biz onlara gidiyoruz. OSB'nin 56 tane parseli var. 15 seneden beri hava basıyoruz, ben dahil. Şu yolu açmasaydık, gelirken öbür yolu gördünüz. 3 sene önce Ereğli Belediyesine verdik ki şuralar daha iyi yapılsın. 10 gün müsaade istedi vali beyin, kaymakam beyin yanında. Bu yolların asfaltını Ereğli belediyesi rahat döker, bizde yolumuza kavuşuruz. 15 senede bir OSB kurmuşuz, 3 sene önce yerel yönetime bağlanmışız henüz 2 kilometre asfaltını yapamamışız. Siz bir Antep'e, Kayseri'ye, Tuzla'ya, Bursa'ya gidin. OSB nedir, görün. 19 tane firma devrede. Hepsinde çalışan sayısı 600-650 kişi. Kimse kimseye hava atmasın. 5 bin kişi çalışacaktı burada. Ben bir sanayiciyim, işletmeciyim ama aynı zamanda siyasetin içerisindeyim. Gerçekten Ereğli'de iş yapmak çok zor. ERDEMİR Ereğli'ye su satıyor. Ereğli bu suyu kaça alıyor, halka kaça satıyor bunu geçmişte söyledim. ERDEMİR suyu satarken belediyeden cüz'i bir bedel alıyor. Belediyede halktan bunun parasını alıyor. Bu devam edecek ama nihai olarak Ereğli kendisi suyunu kendi kaynağından bulmak zorunda. Ben milletvekiliyken 'üç tane proje yarım kaldı' dedim. Birincisi devlet demir yolları, ikincisi çevre yolu. Birde su projesi, bunun yanında üniversite. Yerel yönetim bunların lokomotifi olmadığı müddetçe bunların hiç birisinin olması mümkün değil. Olursa da çok geç doğar yada ölü doğar. Bir şehirde yerelde iktidar olamazsan hem iki başlı oluyor hem de krizler oluyor. Birde kendi içerisinde sıkıntı olursa; görüyorsunuz kendi meclis üyeleriyle de sıkıntıda. Oradan da çıkamıyor. 21 Haziran 2013'de DSİ'de su işinin ihalesi yapılacak. Delihakkı da arıtma tesisi yapılacak. Ormanlı, Gülüç, Ereğli dahil içme suyu alacak. 20 yıl ödemesiz, 20 yıl vadeli olmak üzere 40 yılda çok cüzi bedellerle Ereğli kendi suyuna sahip olacak. Bu günlerde 'ERDEMİR Ereğli'nin suyunu keserim' laflarını duyuyorum. Kimsenin buna cüreti de olmaz, kimsede buna yeltenmez.
Ereğli'nin ortak akıla, aklıselime ihtiyacı var. Ben hiçbir polemiğin içerisine girmek istemiyorum. İyi ki Hatay'a yatırım yapmışım. Oradan buraya fayda sağlıyorum. 357 kişiye istihdam sağlıyorum. Hedefim en az 500 kişi.
Benim başıma ev alırken bir sorun geldi. Paramı verdim daireme kavuşamadım. Müteahhit arkadaşımın başına bir takım işler gelmiş. Şimdi ben o işi devir aldım. Gayri resmi yapıyorum. Ama resmileştirmeye çalışıyorum. Engellerlerse engellesinler, hiç sorun yok. 7 senenden beri orada bir cenaze duruyor, ben onu kaldırmaya çalışıyorum. 3 hisse aldım. Eskiden maliyeye 300 lira verecektim. Şu anda 9 milyon verdim. Ereğli'de benim gibi her kes veriyor. Şimdi belediye diyor ki '20 lira bana veriyorsan, 80 lira da mal müdürlüğüne veriyorsun. Bana da geldi Fatih (Tar) bey, rica etti. Ama bu böyle olmaz. Belediye başkanı, ticaret odası, muhtarlar, mal müdürlüğü, milli emlak bir araya gelecek. Emsal neresi? Düzce. Biz ne çok verelim ne az verelim. Her kes ne veriyorsa bizde öyle verelim. Yeni bir TSO seçimi oldu. Bir ay önce hep beraberlerdi. Şimdi, o ona, o ona öyle laflar söylüyor ki, üzülüyorum. Demek ki her kes birini kullanıyor. İşi bittikten sonra atıyor kenara.
Ortak akıl bu değil. Ortak akıl hep beraber Ereğli OSB'nin yolunu yapmaktır. ERDEMİR'in içinde milli emlağın 5 milyon 200 bin metre kare yeri var. Ecri misil yatırarak orayı demir çelik kullanma alanına soktu.
Normal bir bedel olsa demir çelik tabii ki verecek. Erdemir, Ereğli Belediyesi ticaret odası ve esnaflar arasında gerçekten anlamsız bir sorun var."
"AK PARTİLİ MECLİS ÜYELERİ ZABITANIN ÖNÜNE DURUYOR"
Konuşmasında Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık'ın TBMM Eski Başkanı ve Zonguldak Milletvekili Köksal Toptan'la olan diyaloglarını da değerlendiren Erdoğan şunları söyledi; "Halil bey eskiden 'Belediye başkanıyım' diyordu. Şimdi 'Belediye başkanı değil Ereğli'nin sahibiyim' diyor. 'Her şey benden sorulur. Sormayan varsa buyursun' diyor. Kavganın içine beni kimse çekmesin. Milletvekili benim milletvekilim. Benimde aramızda sorunlar olabilir. Milletvekiline sormuşlar 'Milletvekilini başarılı buluyor musunuz?' Oda cevap veriyor 'Başarılı olsalardı benim burada ne işim var?' '10 senelik milletvekili' diyor. Ben 10 sene milletvekilliği yapmadım. Köksal beyi kast ediyor. Onun cevabını da o versin, bana ne. Ercan beyle, Özcan beyle, Köksal beyle bir meselem yok. Siyasette uzun vadeli dost, uzun vadeli düşman olmaz. Örnek mi istiyorsunuz? Bizim belediye meclis üyelerimiz seçimden önce bir birlerine neler derler bilirsiniz. Şimdi Halil Bey evini yıkıyor. AK Parti'nin belediye meclis üyeleri zabıtanın önüne duruyor.
"KÖKSAL BEYLE İYİ KANAL VAR"
AK Parti milletvekiline 'Burnunu kırarım diyemezsin'. Ben o partide milletvekilliği yaptım. Köksal beye de dedin defalarca. Şimdi arkada Köksal beyle o kadar iyi kanal var ki. Köksal beye diyorum 'hayırlı olsun.' Ne hayırlı olsun? Yeni diyalog. 'Ne yapalım, ben insan tasnif etmem ki. Benim kapımı kim çalarsa benim kapım herkese açık.
Bende diyorum ki 'Bitin bu işi' bizde rahat edelim. 'Allah hayırlı uğurlu etsin 'diyorum, geçiyorum. Birileri bizim için plan yapıyorsa onu gerçekten biliyorum."
"ADAYLIĞI İHTİYAÇ OLURSA DEĞERLENDİRİRİM"
Toplantı sonrası gazetecilerin sorularını yanıtlayan Erdoğan 'Ereğli Belediye Başkanlığına aday olacak mısınız?' şeklindeki soruya şu yanıtı verdi; "Fazlı Erdoğan durup dururken bu basın toplantısını niye yaptı? Ben sözlerimin başında söyledim; ben başbakanımın arkasındayım. AK Parti'nin arkasındayım, onun bir neferiyim. Bir amacım, bir çalışmam, özel bir gayretim yok. Bu işler hesapla olmaz. Bu işler nasiple olur. Yüzde 1'de olsa bazen yüzde 99'dan büyüktür. Bunu ben bilemem. Gazeteler yazmış; o diyor ki 'ben buradayım' dedi, bir başkası çıkmış 'aday olmuyorum' dedi. Ben ikisini de demedim. Ben işin içerisinde, ortada duruyorum. Bana bir ihtiyaç duyulursa değerlendiririm. Öyle hesabım, kitabım yok. Ama dileriz ki Ereğli'de bana böyle bir ihtiyaç duyulmaz. AK Parti'nin hedefi Ereğli'de yerel yönetimi almak olmalı. Çokta göremiyorum, onu da söyleyeyim. Böyle bir hesabı kitabı benim değil, AK Parti'nin bu hesabı kitabı yapması şart. Gerekirse şu andaki başkanı mı düşünüyorlar? Onunla bile yapması şart. Yeter ki Ereğli bir biri ile bütünleşsin. Kavgalar buradan arınsın. Ereğli'nin önü açılsın. Buna benimde, sizinde ihtiyacınız var."
(VK)
10.06.2013 18: 35: 18
TSI
NNNN - ZONGULDAK
Son Dakika › Yerel › Fazlı Erdoğan Ereğli Belediye Başkan Adaylığını Değerlendirdi - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?