Kapadokya'da balon kazası: 1 ölü, 20 yaralı (EK)
1)ÖLEN FRANSIZ, KONSOLOS YARDIMCISI
Nevşehir'in Ürgüp İlçesi Ortahisar Beldesi'nde meydana gelen balon kazasında yaşamını yitiren Fransa vatandaşı 46 yaşındaki Vincent Cavmantat'ın, Fransa'nın İstanbul Konsolos Yardımcısı olduğu belirlendi.
İstanbul hayranı olan ve bunu sosyal medya hesabındaki paylaşımlarıyla gösteren Cavmantat'ın daha önce Hindis'tan ve Romanya'ya da gittiği öğrenildi. Konsolosluk görevlileri, Cavmantat'ın cenazesinin nereye ne zaman gönderileceği konusunda açıklama yapılacağını söyledi.
Görüntü Dökümü
------------------
-Ölen fransızın fotoları
- Tofaş lı basketbolcunun kazadan öncesi paylaşımı
NEVŞEHİR DHA
=======================================================
2)BAKAN SOYLU ESNAF ZİYARETİNDE
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu Trabzon kent merkezinde, en çok işyerinin bulunduğu bölgelerden biri olan Uzunsokak'ta esnafları ziyaret etti. Yoğun ilgi gören Bakan Soylu, bir esnafın talebi üzerine bir yakını ile cep telefonuyla görüntülü konuşma yaptı, kendileri için dua edilmesini istedi. Esnaf ziyaretleri sırasında oluşan kalabalık nedeniyle zor anlar yaşayan Bakan Soylu, vatandaşlara da karanfil verdi.
POLİS HAFTASINDA OYNANAN FUTBOL MAÇINDA 2 GOL ATTI
Esnaf ziyaretinin ardından Trabzon Polis Mesleki Eğitim Merkezi'ne giden Bakan Soylu, Türk Polis Teşkilatının 172'nci Kuruluş Yıldönümü ve Polis Haftası dolayısıyla polisler ve gazeteciler arasında düzenlenen futbol maçında oynadı. Maçın ilk yarısında oynayan, 2 gol, 2 de asist yapan Bakan Soylu için müsabakayı tribünden izleyen protokol mensupları, 'Siyasette olduğu kadar futbolda da iyi' şeklinde yorumda bulundu. Bakan Soylu maç sonrasında her iki takımın oyuncularıyla anı fotoğrafı çektirdi.
Görüntü Dökümü
-----------------------
Bakanın esnaf ziyaretinden görüntüler
Futbol maçından görüntüler
Detaylar
Haber: Fatih TURAN Kamera: Selçuk BAŞAR DHA
Süre 2 dak 48 sn 125 mb
======================================================
3)DENİZ BAYKAL: 'HAYIR' ÇIKARSA 23 NİSAN ÖYLE BİR KUTLANACAK Kİ
CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal, referandumda 'hayır' çıkmasının ardından 23 Nisan'ın coşkulu kutlanacağını belirterek, "16 Nisan'da inşallah alacaksınız kararı, bir kayıp yok. Kimse kimseyi ütmüş olmayacak. Kimse kimsenin kazanılmış hakkına zarar vermeyecek. Bir hafta sonraki 23 Nisan aman Allah'ım, öyle bir kutlanacak ki, Türkiye de öyle bir 23 Nisan kutlaması olacak ki, sanki sene 2017 değil de sene 1920. Sanki ilk kez Mustafa Kemal hayatta, yaşıyor. Bizde Edirne'de değiliz de Ankara'dayız Ulus meydanındayız. Taş mektebinin önündeyiz, Mustafa Kemal dualarla, kurbanlarla tekbirle meclisi açıyor. Bizde oradaymışız gibi, ilk kez meclisimiz oluyormuş gibi sevineceğiz. Meclisi ilk kez açmış gibi sevineceğiz" dedi.
FATİH SULTAN MEHMET'İN SÖZLERİ
CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal, anayasa referandumun çalışmaları kapsamında Edirne'de trafiğe kapalı olan Saraçlar Caddesi'nde halka seslendi. Edirne'nin Osmanlı İmparatorluğu'na 92 yıl başkentlik yaptığını belirterek, Fatih Sultan Mehmet'in söylediği sözü bütün milletle paylaşmak istediğini söyledi. Fatih Sultan Mehmet'in sözlerinin her bakımdan ibret alınacak fevkalade değerli sözler olduğunu belirten Baykal, "Şöyle demiş, "Her bakımdan ibret alınacak, fevkalade değerli bir cümle. Fatih Sultan Mehmet diyor ki 'İnsanlara dinin ne, namazın var mı? Oruç tutuyor musun gibi Allah'ın soracağız soruları sormayacaksın. İnsanlara aç mısın? Ne ihtiyacın var? Bir sorunun var mı gibi kulun, kula soracağı soruları soracaksın.' Ne kadar muhteşem bir değerlendirme değil mi? Fatih Sultan Mehmet'in sözü. Yani ta o dönemde bu ayrımı yapmak o dönemde ülke yöneticilerinin kulağına küpe olacak. Bu sözleri söylemek ancak muhteşem bir anlayışın, dehanın eseri olabilir. Bu sözde de Fatih Sultan Mehmet Han'ın büyüklüğünü bir kez daha gördüm. İlk defa burada öğrendim. Bunu ortaya çıkaran değerli arkadaşımı yürekten kutluyorum. Ondan rica ediyorum, bunu herkesin mermer üzerine yazılmış bir yazı halinde Edirne'mizin her yerinde sergileyelim. Bu bir medeniyet anlayışı. Bizim imparatorluğumuzu 600 yıl bu coğrafyada dünyada en etkili hale getiren, işte bu anlayış. Bizim tarihimiz böyle sözlerle dolu" dedi.
BU KADAR VAHİM HATA YAPANLARA 80 MİLYONUN KADERİNİ TESLİM ETMEK MÜMKÜNMÜ
Baykal, 2010 referandumunun FETÖ'ye teslim etme referandumu olduğunu söyleyerek, "Okyanus ötesinden dedi ki 'mezarlardaki ölülerinizi ayağa kaldırın, götürün oy versinler, 'evet' versinler' dediler. Cumhurbaşkanı, başbakan 'evet' kampanyasını bugün olduğu gibi sürdürüyor. Şimdi arada görüyorum televizyonda aklıma 2010 yılı geliyor. 2010 yılında da aynı lafları söyleyip duruyordu. Çıktı ne oldu, 15 Temmuz darbe girişimi oldu. Eğer o referandumda 'evet' çıkmasaydı, devlet işgali edilir miydi? O darbe girişimi 15 Temmuz'da yapılabilir miydi? Bu kadar vahim hataları yapanlara 'al sen 80 milyonun kaderini' diye teslim etmek mümkün mü? Şimdi onu istiyorlar. Bundan sonra eğer başkanlık rejimi geçerse aynı olayların yeniden Türkiye'nin başına çorap örmek için tekrarlanmayacağından emin olabilir misiniz?" dedi.
BIKTIK ARTIK YA
Şimdi de bir gürültülü patırtılı bir kampanya yürütüldüğünü anlatan Deniz Baykal, "Cumhurbaşkanı bir taraftan, başbakan bir taraftan devletin bütün imkanlarını seferber ediyorlar. Uçaklar, helikopterler, memurlar, öğretmenler, öğrenciler herkes seferber mitinge. Hangi parayla kendi ceplerinden mi harcıyorlar bunu? Bak biz buraya kendi cebimizden geliyoruz. Hiç kimsenin bir desteği olmadan, şahsi olarak arkadaşların imece usulü, herkes kendi masrafını yapıyor. Anadolu'yu öyle gezip dolaşıyoruz. Milletin parasıyla miting yapıyorlar, bütün devlet teşkilat ortada her yerde panolar, afişler, kıyamet devletin bütün imkanları seferber. Sabah biri konuşuyor, öğlen biri konuşuyor, 24 kanalda canlı yayın. Sabah akşam dinliyoruz, bıktık artık ya. Söylenen bir lafta yok, boş laf. Milletin parasıyla yapıyorlar, milletin yarısına da hakaret ediyorlar, 'terörist bunlar' diye. Bu anayasa teklifine hayır diyorum. Bana terörist diyeninde, size terörist diyeninde anlını karışlarım" dedi.
HER TÜRLÜ TUZAK, MİLLETE TUZAK VAR
Kendisinin bir yere seçilmek için değil görev duygusu ile Edirne'de olduğunu belirten Baykal, "Ben 40 yıldır Türkiye siyasetinin içinde haşrolmuşum. İktidarı görmüşüm, muhalefeti görmüşüm, sürgünü görmüşüm, Zincirbozan'ı görmüşüm, askeri darbeyi görmüşüm. Bugün artık benim konumumda bir siyasi bekleyiş ve bir heyecanla bir şeyi anlatmamı gerektiren bir durum yok. Hiçbir şeyin peşinde değilim. Devletimin, milletimin bekası peşindeyim. Meclisin, vatandaşın yetkileri elinden gidecek. Her türlü tuzak var. Millete tuzak var. Adalet ve Kalkınma Partisi'nin kendisine de tuzak var bu Anayasa değişikliğinde. Başkanı Cumhurbaşkanı olacak. Böyle siyasi parti olur mu? Siyasi parti halka, topluma dayanan bir kuruluştur. Devleti, yönlendiren yanlışa izin vermeyen kuruluştur. Cumhurbaşkanı partinin genel başkanı olursa o artık resmi beyanlarla getirecek, halkı unutacak devletin sözcülüğünü yapan bir kuruluş hale gelecektir. Bu devleti parti devleti haline getirmek değil mi? Yanlış değil mi bu?" dedi.
KİM OLSA SAPITIR
İktidarın kampanyasının yukarından aşağıya devlet kampanyası olduğunu ifade eden Baykal, "Bizimki aşağıdan yukarı, kendiliğinden. Sosyal medyaya bak, her gün herkes bir icar, bir fıkra, bir görüntü, bir video herkes uğraşıyor. Bunu organize eden birisi mi var? Talimatla mı bu, parayla mı bu? Bu inançla, yürekle, beyinle olan bir iş. Hayır diyenler böyle, millet hayır diyor. Bunlara bakarsan, devlet evet diyor. Arkadaş devlet evet diyorsa, millette hayır diyor. Peki devlet mi, millet mi? Hangisinin dediği olacak. Devlet mi milletin devleti? Millet mi devletin, milleti? Devlet milletin devleti olacak, şimdi öyle değil. Şimdi millete tepeden bakıyor, 'ben devletim diyor' Seni oraya bu millet getirdi, getirdiği gibi de alaşağı etmesini bilir. Siyasetin Kabe'si millet arkadaşlar. Millete bakacaksın. Ondan güç alacağız, onu bıraktın mı sapıtırsın, kim olsa sapıtır. Sen bu anayasada bile milletin başına bu kadar felaket açtın. Bir sana bu yetki verilirse Allah muhafaza. Olmaz arkadaşlar, olmasın ne olur? Sevgili Edirneliler oldurmayın, yoksa bunu olduran arkadaşlar başta olmak üzere herkes acı çeker. Herkes sıkıntı yaşar" diye konuştu.
AMAN BU ANAYASAYA 'EVET' DEMEYİN
Deniz Baykal, bugüne kadar 1 Mart'a, FETÖ olayına, terör konusunda PKK'ya, Suriye sınırında mayınların temizlenmesi karşı çıktığını anlatarak, "Karşı çıkmakta haklı olduğumuz bugün ortada. Ergenekon'a karşı çıktık, haklı olduğumuz ortada. Şimdi en çok haklı çıkacağıma inandığım bir konuyu söylüyorum. Aman bu anayasaya 'evet' demeyin. Aman evet demeyin hayır deyin. Adalet ve Kalkınma Partili kardeşlerimize de diyorum ki yapmayın, arkadaşlar. Yazıktır, partinize, size yazıktır. O yetkileri vermek istediğiniz genel başkanınıza yazıktır. İyi olmaz, Türkiye içinde iyi olmaz yapmayın bunu. O iş ayrı sen git gene partine oyunu ver. Ama bu başka devletini verme, devleti sokakta bulmadık. Şimdi devleti, milleti, Türkiye'yi savunma zamanı. Bu bayrağı savunma günü bugün. Evet çıkarsa büyük üzüntü var. Evet verenler dahil büyük üzüntü var. Çünkü 7200 tane mevzuat değişikliği var. Kanunlar, kararnameler, yönetmelikler değişecek. Devlet düzeni değişecek. Her bir değişiklik bir çok vatandaşımızı üzecek. Rahatsız edecek, güvendiği dağlara kar yağacak. Yapma kardeşim, evet çıkarsa büyük bir belirsizlik, tereddüt ve sıkıntı var. Oradan buradan bir yumruk, tokat, tekme yiyebilirsin. Mukayyet olacaksın kendine, cüzdanına, cebine, varlığına. Artık tek adam yönetimi var, keyfi yönetim var. Mahkeme yok, güvence, kazanılmış hak, hukuk yok. Böyle bir şeye girmeyin. Ben bir şey kazanacağımdan demiyorum, devletimizin geleceği aydınlık olsun diye söylüyorum" şeklinde konuştu.
SABRETMEYEN NAMERTTİR
'Hayır' çıkması halinde hiç kimsenin bir zarar görmeyeceğini söyleyen Deniz Baykal, "Hayır olursa ne olur? Kimse kimseyi ütmeyecek. Kimse kimsenin cebinden bir şey almayacak. Hukuktan şikayetçiyiz, memnun değiliz elbette ama millet söz sahibi olursa biz onu düzeltiriz. Biliyorum, hepsini sabırla bekliyoruz. Bakın Türkiye 12 Eylül askeri darbesini yaşadı. Bizlere 7 ve 10 yıl yasak koydular. Siyaset yasağı verdiler kılım bile kıpırdamadı. Çünkü biliyordum ki Mustafa Kemal'in İngiliz işgal kuvvetleri için söylediği gibi 'geldikleri gibi gidecekler'. 10 yılsa 10 sabretmeyen namerttir. Bu duyguyla o dönemi aştık. Askeri darbe dönemini, biliyorduk gelip gideceğini. Şimdi arkadaş bunu yapmayın, bu Anayasa, bu hukuk, millet, sen yetkini verirsen ben kime dayanacağım. Atatürk milleti dayanak noktasına getirdi. Şimdi sen kendi iradenle siyasin dayanağı olmaktan kendini çıkarırsan, ne yapacağız biz. Sen sahip ol. Adalet ve Kalkınma partili olsan da, MHP'li de olsan, CHP'li olsan da, Saadet Partili olsan da sahip ol. Vatandaş olduğun için sen sahip ol. Başımla beraber yeter ki sende olsun. Hayır çıkarsa sende olacak. Kimse kimseye zarar vermeyecek. Kazanılmış haklar, hukuk, konum, statü, Adalet yanlış düzelteceğiz. Hukuk, demokrasi işlemiyor, düzelteceğiz. Gazeteciler hapiste çıkaracağız. Düşünce özgürlüğü kısıtlı çözeceğiz. Televizyonlar, basın özgür değil, bizi veremiyor, konuşmalarımızı yansıtamıyor. Biliyorum ona rağmen tenzih ediyorum bu milletin hakim olduğu bu düzeni. Bunların çaresini buluruz, hallederiz. Onlarda bunların çaresini bulacağımızı bildiği için tümünü değiştirmek istiyorlar, milleti devre dışı çıkarmak istiyorlar" dedi.
23 NİSAN ÖYLE BİR KUTLANACAK Kİ
CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal, referandumda 'hayır' çıkmasının ardından 23 Nisan'ın coşkulu kutlanacağını belirterek, "16 Nisan'da inşallah alacaksınız kararı, bir kayıp yok. Kimse kimseyi ütmüş olmayacak. Kimse kimsenin kazanılmış hakkına zarar vermeyecek. Bir hafta sonraki 23 Nisan aman Allah'ım, öyle bir kutlanacak ki, Türkiye de öyle bir 23 Nisan kutlaması olacak ki, sanki sene 2017 değil de sene 1920. Sanki ilk kez Mustafa Kemal hayatta, yaşıyor. Bizde Edirne'de değiliz de Ankara'dayız Ulus meydanındayız. Taş mektebinin önündeyiz, Mustafa Kemal dualarla, kurbanlarla tekbirle meclisi açıyor. Bizde oradaymışız gibi, ilk kez meclisimiz oluyormuş gibi sevineceğiz. Meclisi ilk kez açmış gibi sevineceğiz. 29 Ekim 1923'te Cumhuriyeti ilk kez o gün ilan etmiş gibi sevineceğiz. Anadolu'yu istiladan o gün kurtarmış gibi sevineceğiz. Devletimize kavuşmuş gibi, cumhuriyetimize kavuşmuş gibi, milletimizin egemenliğini korumuş gibi sevineceğiz. Kim sevinecek 'hayır' oyu verenler mi? Hayır, hepimiz, evet vermiş vatandaşlarımıza da diyeceğiz ki 'gelin kardeşim, bu meclis, bu devlet hepimizin, hep beraber bu sevinci hak ediyoruz' diyeceğiz. Kol kola el, ele birlikte bu kutlamayı yapacağız" dedi.
ESKİ BAŞKAN GÖRÜŞTÜRÜLMEDİ
Edirne'nin eski CHP'li Belediye Başkanı Hamdi Sedefçi de miting alanına gelip, Deniz Baykal'la görüşmek istedi. CHP'den ayrılıp DSP'den kentte belediye başkanı adayı olan Sedefçi'nin Baykal'la görüşmesini parti görevlileri engelledi. Engellemeye tepki gösteren Sedefçi, "Maalesef ciddi bir engelleme oldu. 1992 yılında biz partimizi biz beraber açtık. Edirne'de 1992 yılında ilk aday olan bendim, 94'de seçilende ben oldum. Bugün üzüldüm yıllarca birlikte politika yaptığım sayın genel başkanıma ulaşmamam için ciddi bir koruma duvarı oluşturmuşlardı. Resmen engellemeye çalıştılar ama ben yine genel başkanıma hoş geldin deme onuruna eriştim. Çok zor olsa da. Üzüldüm keşke böyle olmasaydı. Umarım bir daha böyle olmaz, Edirne buna yakışan bir kent değil" dedi.
Görüntü Dökümü
---------------------------
Baykal'ın alana gelişi
Baykal'ın karşılanması
Mitinge katılarlar
Baykal'ın konuşması
Alandan detaylar
Sedefçi'nin Baykal'a ulaşma çabaları
Sedefçi'nin engellenmesi
Sedefçi'nin açıklaması
Detaylar
Haber-Kamera: Engin ÖZMEN- Ali Can ZERAY/EDİRNE,-
===============================================
4)BAŞKAN KOCAOĞLU, "HAYIR'IN AÇIK ARA ÇIKACAĞINA İNANIYORUM"
İZMİR Büyükşehir Belediye Başkanı CHP'li Aziz Kocaoğlu 16 Nisan'da yapılacak Cumhurbaşkanlığı halk oylamasıyla ilgili olarak, "Ben bu milletin başından beri anlattığım gibi bu sefer sabrını karar olarak kullanacağına ve kararını hayır olarak vereceğine, açık ara hayır çıkacağına inanıyorum" dedi.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı CHP'li Aziz Kocaoğlu, 16 Nisan'da yapılacak referandum öncesinde 'hayır' çalışmalarına katkı vermek için Tokat'ta geldi. 26 Haziran Atatürk Kültür Sarayı'nda Adnan Menderes salonunda CHP İl Başkanlığının düzenlediği toplantıya katıldı. Toplantıya CHP Tokat Milletvekili Kadim Durmaz, CHP Tokat eski Milletvekili Orhan Düzgün, Orhan Diren ve partililer katıldı. Toplantıda konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı referandum ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Kocaoğlu, "Biz ülkenin her şeyine malını, mülkünü, canını, kaderini, geleceğini, çocuklarımızı ve torunlarımızın geleceğini bir kişiye teslim etmek istiyorlarsa buyursunlar gitsinler evet versinler. İstemiyorlarsa bu ülkeyi kuran, bizi bataktan çıkartan ulu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk'ün yolundan gideceklerse hayır diyecekler. Atatürk'e Cumhuriyet'e, vatana ve millete inanıyorlarsa hayır diyecekler. Ben bu milletin başından beri anlattığım gibi bu sefer sabrını karar olarak kullanacağına ve kararını hayır olarak vereceğine, açık ara hayır çıkacağına inanıyorum. Şimdi AKP'lilerin içerisinden oy vermeyeceğim diyemeyen çekinen AKP'liler var. Bana gelen kamuoyu araştırmalarına göre bu rakam yüzde 8- 9 AKP'ye evet demeyeceğini söyleyemeyen AKP'li oranıdır" şeklinde konuştu.
Program sonunsa CHP İl Başkanı Feramuz Şahin, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'na çeşitli hediyeler takdim etti. Başkan Kocaoğlu Tokat'tan ayrılarak karayolu ile Ankara'ya hareket etti.
Görüntü Dökümü:
-------------------------
-Toplantıdan görüntüler
-Kocaoğlu'nun konuşması
Haber-Kamera: Fatih YILMAZ-Halil İbrahim YEL/TOKAT,
=======================================================
5)MENOPOZ OKULU MEZUN VERDİ
ERZURUM'un merkez Yakutiye İlçe Belediyesi ve Atatürk Üniversitesi işbirliği ile düzenlenen 'Menopoz Okulu'nda eğitim gören 40 kadın sertifikalarını aldı.
Kadınların belirli yaş aralığında karşılaştıkları menopoz ve menopoza dair toplumda yeterli bilginin olmamasından yola çıkan Yakutiye Belediyesi ve Atatürk Üniversitesi, "Menopoz Okulu' projesi hazırladı. Atatürk Üniversitesi Kadın Sorunları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürlüğü ve Yakutiye Belediyesi işbirliği ile geçen Mart ayında başlatılan 'Menopoz Okulu' programı tamamlandı. Haftada bir gün 2 saat verilen eğitim programına katılan 40 yaş üstü 40 kadına Atatürk Üniversitesi'nden 9 öğretim üyesi ders verdi. Menopoz dönemi, menopoz dönemini etkileyen faktörler, menopoz döneminde görülen rahatsızlıklar ve baş etme yöntemleri, koruyucu sağlık uygulamaları, egzersiz, beslenme gibi konulara yer verilen eğitim projesinde katılımcıların servis, yemek ve eğitim giderleri de belediye tarafından karşılandı.
BAŞKAN'DAN EŞİNE SERTİFİKA
Bölgede ilk kez yapılan ve 5 hafta süren eğitim programına katılanlara sertifikaları verildi. Programa katılan kadınlar, eğitimin çok faydalı olduğunu belirterek Belediye Başkanı Ali Korkut ve eğitim veren öğretim görevlilerine teşekkür etti. Eğitim programına katılan Özlem Korkut'a ise sertifikasını eşi Yakutiye Belediye Başkanı Ali Korkut verdi. Başkan Korkut, eşine sertifikasını verirken, "Öğrendiklerini anlatmasını istiyorum. Dersine iyi çalışmamış, devamsızlıktan kaldı. Başarılarınız devamını dilerim Özlem Hanım" diyerek espri yaptı.
Görüntü Dökümü
--------------------------------
-Eğitim programına katınlar
-Genel ve detay
-Kadınların konuşması
-Sertifika töreni
-Başkan Korkut'un eşine sertifika vermesi
-Kadınlarla fotoğraf çekilmesi
Haber-Kamera: Hümeyra PARDELİ/ ERZURUM,
==============================================
KARNAVAL COŞKUSU TÜM ADANA'YI SARDI(ek)
6)GELİNLİK DAMATLIKLA KOŞTULAR
Uluslararası Portakal Çiçeği Karnavalı'nda düzenlenen Halk Koşusu, Kostümlü Karnaval Koşusu ve Anne- Baba- Çocuk Koşusu renkli görüntülere sahne oldu. Migros sponsorluğunda tarihi Büyüksaat'ten başlayıp Galleria Karnaval Yerleşkesi'ne kadar devam eden 10 kilometrelik 'Halk Koşusu'na yaklaşık 100 kişi katıldı. Koşuda erkekler kategorisinde Getaye Gelaw birinci olurken kadınlar kategorisinde ise birinciliği Burcu Sabatan göğüsledi. Renkli görüntülerin yaşandığı kostümlü koşuya Hüseyin Burgaz ve kızı Ezgi Burgaz da gelinlik ve damatlık kostümü ile katıldı. Ezgi Burgaz koşu sırasında "Babam takım elbiseliydi bende gelinlik aldım geldim. Karnavalmış bugün. Koşunun kıyafetle alakalı olmadığını göstermek istiyoruz. Kızlarda gelinlikle koşabilir. Çok rahat. Tavsiye ediyorum" dedi. Ayrıca yeni evli bir çiftde gelinlik ve damatlıklarıyla koştu.
Görüntü Dökümü
--------------
-Karnaval alanının girişinden detay
-Koşuya katılan vatandaşlar
-GelinlİK ve damatlıkla koşuya katılanlar
-Gelinlik ve damatlıkla koşuya katılyanların koruşması
-Varış noktasına ilk sırada gelenlerden görüntüler
-Anne baba çocuk koşusuna katılmak için toplanan kalabalık
-Gelinlikle koşuya katılanların karnaval alanında görüntüsü
-Anne baba çocuk koşusunun start verilmesi
-Çocuklarıyla birlikte koşan anne babalar
-Gelinliklerle koşanlar
-Kostümle koşuya katılan baba kız
-Palyaçolardan detay görüntüler
-Karnaval alanındaki bir stantdan detay
-Koşuda dereceye girenlere madalyalarının verilmesi
-Karnaval alanındaki stantlar ve kalabalıktan detay
SÜRE: 04'08" BOYUT: 252 MB
Haber-Salih ÜÇTEPE -Kamera: Halil Can ÖNDEMİR/ADANA,
Son Dakika › Güncel › Dha Yurt Bülteni-10 - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?