MURAT BİRİNCİ - Türkiye'de gıda fiyatları oynaklığı AB ülkelerine kıyasla belirgin şekilde yüksek olurken, hem gıda fiyatlarının hem de oynaklığının düşürülmesinin fiyat istikrarına olumlu yansıması bekleniyor.
Türkiye'de enflasyonun son yıllarda yüksek seyretmesinde gıda fiyatlarının mevsim normallerinin üzerinde seyretmesi etkili oldu. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının (TCMB) dün açıkladığı yılın 3. Enflasyon Raporu'nun "Enflasyonla Mücadelede Gıda Fiyatlarının Önemi" başlıklı bölümünde gıda fiyatları ve oynaklığına ilişkin önemli tespitlere yer verildi.
Buna göre, Türkiye'de gıda enflasyonunun seviyesi kadar oynaklığı da yüksek seyrediyor. TCMB bünyesinde önceki dönemlerde yapılan çalışmalar, tüketici fiyat endeksi alt kalemleri arasında en yüksek oynaklığın işlenmemiş gıda kaleminde yer aldığına ve Türkiye'de işlenmemiş gıda fiyatlarındaki oynaklığın boyutunun AB ülkelerine kıyasla belirgin şekilde yüksek olduğuna işaret ediyor.
Oynaklıkta, gözlenen yüksek seyirde işlenmemiş gıda fiyatları etkili oluyor. İşlenmemiş gıda grubunun yıllık tüketici enflasyonuna yaptığı katkı eksi 1 ile 4 puan gibi geniş bir aralıkta değişerek aydan aya önemli dalgalanmalar gösterebiliyor. Söz konusu seyir, tüketici enflasyonunun analiz ve tahmininde önemli bir belirsizlik unsuru oluşturuyor ve beklenti yönetimini zorlaştırıyor.
2010-2015 yılları arasında Türkiye'de yıllık enflasyon ortalaması yüzde 8,02 iken, AB'de yüzde 1,64 olarak gerçekleşti. Aynı dönemde yıllık gıda enflasyon ortalaması Türkiye'de yüzde 9,83, AB'de ise yüzde 1,83 oldu.
Türkiye'de gıda fiyat beklenmedik oynaklığı 2010-2016 döneminde 0,73 ile AB ülkeleri arasında en yüksek seviyede gerçekleşti. Söz konusu rakam Bulgaristan'da 0,31, Macaristan'da 0,28, Malta'da 0,27 ve Slovenya'da 0,24 oldu.
Aynı dönemde gıda fiyat beklenmedik oynaklığının en düşük olduğu ülkeler sırasıyla 0,07 ile İtalya ve İrlanda, 0,08 ile İspanya, İsveç ve Portekiz oldu.
- "Genç ve eğitimli nüfus tarım sektöründe girişimlerde bulunmalı"
Odeabank Ekonomik Araştırma ve Stratejik Planlama Direktörü Ali Kırali, gıda fiyatlarının genel enflasyona doğrudan ve dolaylı olmak üzere iki boyutlu etkisi bulunduğunu ifade ederek, gıda ürünlerinin toplam enflasyon sepetinin beşte birinden fazlasını oluşturduğunu, bu nedenle gerek gıda enflasyonunun seviyesi gerekse oynaklığının TÜFE görünümünü doğrudan etkileyen en önemli bileşen olduğunu vurguladı.
Gıda ürünlerinin hem başka sektörler açısından girdi maddesi olması hem de yaşamsal ihtiyaçlar açısından taşıdığı değer nedeniyle önemli dolaylı etkilere sahip olduğunu belirten Kırali, gıda fiyatlarının özellikle turizm, restoran ve otelcilik gibi sektörlerdeki fiyatlama davranışlarını en çok etkileyen unsurların başında geldiğine işaret etti.
Kırali, "Bu sektörlerde fiyatlama davranışlarının enflasyon hedefi ile uyumlu kalabilmesi için gıda fiyatları enflasyonunun düşük seviyede seyretmesi ve istikrarlı olması gerektiğini söyleyebiliriz. Ayrıca, gıda fiyatlarının ekonomik birimlerin algılanan enflasyon düzeyi ve enflasyon beklentileri açısından son derece önemli olduğunu düşünüyoruz. Gıda fiyatları enflasyonu ve oynaklığı düşürülürse insanların fiyat istikrarına ve enflasyon hedefine olan güveninin artacağına inanıyoruz." şeklinde konuştu.
Gıda fiyatlarının düşürülmesinin fiyat istikrarının sağlanmasının yanında ülke refahının artırılması açısından da son derece önemli olduğunu vurgulayan Kırali, kısa vadede fiyatların gerilemesi için ithalat serbestisi, üretici ile tüketici arasındaki tedarik zincirinin kısaltılması, denetim ve gözetimin artırılması gibi yollara başvurulabileceğini bildirdi.
Kırali, şunları kaydetti:
"Bu kısa vadeli etkilerin uzun vadede olumsuz etkiler yapmasını önlemek için de bazı tedbirler alınması gerekebilir. Örneğin, hükümetin kırmızı et ve canlı hayvan ithalatı yapması kısa vadede fiyatların aşağı gelmesini sağlayabilir. Ancak eğer yurt içinde de hayvansal üretimin sürdürülebilirliğini sağlayacak uzun vadeli planlama yapılmazsa ilerleyen yıllarda yurt içi üreticinin sektörden uzaklaşmasına ve dışa bağımlılığın artmasına neden olabilir. Bu nedenle tarım ve hayvancılıkta üretimin devamlılığını sağlamak ve verimliliği artırmak için kurumsal yapıların oluşturulması ve uzun vadeli planlama yapılması gerektiğini düşünüyoruz. Bu çerçevede genç ve eğitimli nüfusun özellikle bu sektörlerde girişimlerde bulunması ve istihdam edilmesi için özel projeler oluşturulmasının faydalı olacağına inanıyoruz."
"Gıda fiyatlarındaki oynaklık doğrudan enflasyonu etkilemekte"
Ziraat Yatırım Ekonomisti Bora Tamer Yılmaz da Türkiye'de enflasyon serisinin, genel anlamı ile "sinyal gürültü oranının" son derece düşük olduğunu belirterek, zaman serisindeki değerlerden bir mesaj çıkarılamayınca sebep-sonuç ilişkilerinin zayıf kaldığını ve çıkarımlar yapmanın zorlaştığını söyledi.
Yılmaz, "Bu da biz piyasa yorumcuları için olayları değerlendirmeyi güçleştirirken, politika belirleyiciler için de atılan adımların etkinliğini düşürmektedir. Geçmişte TCMB, sık sık enflasyon kestirimleri konusunda eleştiriye maruz kalmıştı. Oysa ki serilerin kendi doğaları, başlı başına kestirimi neredeyse imkansız hale getirmekte." dedi.
Özellikle gıda serisinden bir mesaj çıkarmanın daha güç olduğuna ve gıda serisinin "sinyal gürültü oranının" TÜFE serisine göre daha düşük kaldığına işaret eden Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Sinyal gürültü oranının bir başka ifadesi de oynaklık, yani serinin standart sapmasıdır. Türkiye'de enflasyon sepetinin yaklaşık dörtte birini gıda oluşturmaktadır. Gıda fiyatları, mevsimsel ve meteorolojik gelişmelere karşı son derece hassastır ve çabuk etkilenirler. Bu nedenle gıda fiyatlarındaki oynaklık doğrudan enflasyonu etkilemekte ve isabet oranını düşürmektedir. Gıda fiyatlarındaki oynaklığın azaltılabilmesi için öncelikle meteorolojik olaylara karşı tarım sektörünün daha dirençli hale getirilmesi gerekmektedir."
TCMB'nin gıda konusunda nicel yerine, nitel çalışmaları bulunduğunu, bu çalışmalarda tedarik zincirinin ele alındığını, bir ürünün tarladan mahsul elde edildikten sonra market ya da pazarda tezgaha gelene kadarki süreçlerinin incelendiğini anlatan Yılmaz, depo eksikliğinin de dönem dönem piyasada arz-talep dengesinin bozulmasına ve fiyat hareketlerinin keskin şekilde değişmesine neden olabildiğini söyledi.
Avrupa ülkelerinde gıda fiyatları beklenmedik oynaklığı
2010-2016 yılları itibarıyla bazı Avrupa ülkelerinde gıda fiyatları beklenmedik oynaklığı şöyle:
Doğu Avrupa ülkeleri | Seçilmiş Avrupa ülkeleri | Akdeniz ülkeleri | Komşu ülkeler | ||||
Türkiye | 0,73 | Türkiye | 0,73 | Türkiye | 0,73 | Türkiye | 0,73 |
Bulgaristan | 0,31 | İsviçre | 0,23 | Malta | 0,27 | Bulgaristan | 0,31 |
Macaristan | 0,28 | İngiltere | 0,22 | Slovenya | 0,24 | Yunanistan | 0,12 |
Slovenya | 0,24 | Danimarka | 0,21 | Fransa | 0,13 | ||
Polonya | 0,19 | Hollanda | 0,17 | Hırvatistan | 0,13 | ||
Çek Cumhuriyeti | 0,17 | Avusturya | 0,16 | Yunanistan | 0,12 | ||
Romanya | 0,14 | Norveç | 0,16 | İspanya | 0,08 | ||
Slovakya | 0,13 | Finlandiya | 0,14 | İtalya | 0,07 | ||
Hırvatistan | 0,13 | Fransa | 0,13 | ||||
Yunanistan | 0,12 | Belçika | 0,11 | ||||
Almanya | 0,09 | ||||||
İsveç | 0,08 | ||||||
Portekiz | 0,08 | ||||||
İspanya | 0,08 | ||||||
İrlanda | 0,07 | ||||||
İtalya | 0,07 | ||||||
Ortalama | 0,19 | Ortalama | 0,13 | Ortalama | 0,15 | Ortalama | 0,21 |
Son Dakika › Ekonomi › Türkiye'de Gıda Fiyatları Oynaklığı Yüksek - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?