Dha Yurt Bülteni-12

Silahla yaralama ihbarına giden polis şehit oldu

Antalya'da, silahla yaralama ihbarı üzerine gittiği olay yerinde, meslektaşının incelediği tabancanın ateş alması sonucu karnından yaralanan polis memuru Gökmen Taşkıran (36), kaldırıldığı hastanede şehit oldu.Taşkıran'in için İL Emniyet Müdürlüğü'nde tören düzenlendi.

Olay, dün saat 23.00 sıralarında, Kepez ilçesi Dumlupınar Bulvarı'ndaki alışveriş merkezinin önünde meydana geldi. Fatih K., bilinmeyen nedenle tartıştığı Serkan A.'yı tabancayla bacağından vurup, yaraladıktan sonra 'Sig Sauer' marka tabancayı sokağa attı. Silahla yaralama ihbarının ardından bölgeye sevk edilen polis, Fatih K.'yi gözaltına aldı. Serkan A. ise sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından ambulansla Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'ne götürüldü. Olay Yeri İnceleme Şube Müdürlüğü'nde görevli polis memuru Serkan Kocamaz'ın, incelemek için yerden almak istediği sırada tabanca ateş aldı. Tabancadan çıkan mermi, olay yerinin korunması için görevli Asayiş Şube Müdürlüğü'nden polis memuru Gökmen Taşkıran'ın karın bölgesine isabet etti. Taşkıran, sağlık görevlilerince ambulansla Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Ameliyata alınan Taşkıran, doktorların tüm müdahalelerine rağmen saat 01.30 sıralarında şehit oldu.

ŞEHİT POLİS MEMURU İÇİN TÖREN

Polis memuru Gökmen Taşkıran için Antalya Emniyet Müdürlüğü'nde tören düzenlendi. Taşkıran'ın Türk bayrağına sarılı cenazesi yakınları tarafından Uncalı Mezarlığı Morgundan alınarak emniyete getirildi. Bu sırada Taşkıran'ın kendisi gibi polis memuru olan eşi Ayşegül Taşkıran, kızları Ahsen (5) ile Amine'ye (2) sarılarak göz yaşı döktü. Tören sırasında Taşkıran'ın kızlarının tören alanında oynaması duygusal anlar yaşattı. Antalya Emniyet Müdür Vekili Ramazan Ahmet Taşır, olayın üzüntüsünü derinden yaşadıklarını söyledi. Olayın ardından ambulansın polis ekipleri eşliğinde hızla hastaneye yetiştirildiğini anlatan Taşır, "Hastanedeki doktorlarımıza teşekkür ediyoruz. Hepsi meslektaşımızı yaşatmak için seferber oldu. 40 dakika kalp masajı yaptılar ama kurtaramadılar. Mekanı cennet olsun" dedi. Taşkıran'ın cenazesi, toprağa verilmek üzere memleketi Elazığ'a gönderildi. Diğer yandan Taşkıran'ın ölümüne neden olan polis memuru Serkan K.'nın, Asayiş Şube Müdürlüğünde gözaltında tutulduğu kaydedildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-------------------------------

Şehit naaşının getirilişi

Şehit eşi ve çocuklardan görüntü

Törene katılanlar detay

Haber: Bülent TATOĞULLARI- Kamera: Tolga YILDIRIM/ANTALYA,

============================================

İnce: Senin derdin Filistin değil, Müslümanlık değil

CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı eleştirerek, "Senin derdin Filistin değil, Müslümanlık değil. Senin derdin Müslümanların dini duygularını sömürmek. Senin derdin bu" dedi.

CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, Düzce Anıtpark Meydanı'nda halka seslendi. Muharrem İnce konuşmasına Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelttiği 2 soruyla başlayarak, "Erdoğan'a, Ak Parti Genel Başkanı'na 2 sorum olacak. Bu sorulara cevap bekliyorum. Ama sakın başka yerlere çekme. 2 tane soru. Cumhurbaşkanlığı'nın 2017 bütçesinden Ocak ayında 15 milyon harcanmış, Şubat 26 milyon, Mart 27 milyon, Nisan 27 milyon, Mayıs 26 milyon, Haziran 32 milyon, Temmuz 26 milyon, Ağustos 29 milyon, Eylül 24 milyon, Ekim 32 milyon, Kasım 29 milyon, Aralık kaç para? Aralık 359 milyon. Bu ne biliyor musunuz? Bu şu; Cumhurbaşkanlığı'na bir ödenek ayrılmış Ocak ayından itibaren harcamış harcamış bakmış para var artacak. Sanki devletin malı deniz hikayesi var ya sonunu söylemeyeyim. Aralık ayına gelmiş bakmış kasada para var. Harcamasana onu seneye aktar. Yok öyle yapmamış Aralık ayına gelmiş 27 milyon civarı harcarken 259 milyon harcamış. Ey Erdoğan sana sesleniyorum sen kimin parasını bu şekilde harcıyorsun? Yüzde 85 'Evet' veren Düzce'deki Ak Partili kardeşlerime sesleniyorum. Bu hakkaniyete uygun mu? Buna reva mı? Böyle olur mu? Yazık değil mi? Günah değil mi? Devamını getireyim 2007 Cumhurbaşkanlığı bütçesi 33 milyon. 2014 Cumhurbaşkanlığı bütçesi 199 milyon. 2018, 845 milyon. 2007'den 2018'e yani 33 milyondan 845 milyona çıkmış. 25 kat artmış harcadığı para" dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan'a eleştirilerini sürdüren Muharrem İnce, "Senin derdin Filistin değil, Müslümanlık değil. Senin derdin Müslümanların dini duygularını sömürmek. Senin derdin bu. Basının dikkatini çekiyorum. İlk kez sorulacak bir soruyu soruyorum. Sayın Erdoğan Amerika'daki lobi şirketlerine kaç para ödedin? Amerika'daki lobi şirketlerine ödediğin paranın içinde acaba o şirketlerin başındaki kişilerden Netenyahu'nun partisine üye olan biri var mı? Sana ciddi bir şey soruyorum. Sorularım gayet açık ve net. Neden biliyor musunuz? Çünkü devlet yönetimi 'incelik' ister. Buradan da anlamadıysan 24 Haziran'dan sonra 'ince' eleyip sık dokuyacağız. Buradan da anlamadıysan bu kötü gidişata dur deyip ince ayar yapacağız" dedi.

'FINDIK 15 LİRA OLACAK'

Muharrem İnce fındık fiyatının 15 lira olacağını, satılmazsa devletin satın alacağının sözünü vererek, "24 Haziran'da Muharrem İnce Allah'ın izni ile Cumhurbaşkanı olursa Ağustos'ta fındık 15 lira olacak. İsteyen alır isteyen almaz. Kalırsa devlet alacak. Bu Türkiye'de 6 milyon kişiyi ilgilendiriyor. Bir köylü çocuğu olarak söz veriyorum. Köylüyü, orman köylüsünü, çiftçiyi ezdirmeyeceğiz. 16 yıl sonunda bir değişiklik yaptığınızda yeni bir kişiyi seçtiğinizde ne olacak benim farkım? Ben size anlatayım. Bir, türbanlı-türbansız ayrımı olmayacak. İki, her şeyi ithal ederiz yok öyle bir şey. Her şeyi üretiriz. Üç oyun başlayınca kural değişmeyecek. Bir iş adamı yatırım yapacak. Çalışmalarını yapıyor tam başlayacak kural değişiyor. Böyle bir şey olmayacak. Dört çocuklarımızın gireceği sınava 9 ay, 7 ay, 4 ay, 2 ay kala değişiklik olmuş. Maç başlamış kuralı değiştiriyorsunuz. Siz 24 Haziran'da sınava girecektiniz şimdi kabine gireceksiniz. Sizle dalga geçiyorlar. Siz de bunları paketleyin" diye konuştu.

'BENİM DÖNEMİMDE DAMADIM BAKAN OLMAYACAK'

Muharrem İnce, Cumhurbaşkanlığı döneminde adil rekabet olacağını ifade ederek, şöyle konuştu: "TEOG'u kaldırın, faizi indirin, üniversiteleri bölün, Başakşehir maçına gidin gibi açıklamalar olmayacak. Cumhurbaşkanı ulu orta ayaküstü konuşma yapmaz. Devlet yönetmek incelik ister. 40 kere düşünüp bir kere yapacağız. Benim dönemimde damadım bakan olmayacak. Benim dönemimde oğlumun vakfı olmayacak. Benim dönemimde adil rekabet olacak. Muharrem İnce'nin döneminde ihaleler peşkeş çekilmeyecek. İnsan atıl kalmayacak. 3,5 tarafı denizlerle çevirili ülkemizde denizler atıl kalmayacak. Balıkçılık deniz taşımacılığı geliştirilecek. Sanayinin yüzde 21'i atıl durumda. Onu harekete geçireceğiz. Bereketli topraklarımız boş duruyor. Oraları ekip biçeceğiz. En önemlisi uzlaşmayı sağlayacağız. Barışacağız"

'CUMHURBAŞKANINI ELEŞTİRMEK İÇİN TWİT ATAMAYAN GENÇ YARATICI OLAMAZ'

Muharrem İnce gençleri iyi yetiştireceklerini belirterek, şöyle konuştu: "Türkiye niye zenginleşemiyor. Onu bir anlatayım. Bir Türkiye'de tekstilde üretim yapıyoruz. Televizyon üretiyoruz ama boşa çalışan kasnak gibiyiz. Üretiyoruz ama para kazanamıyoruz. Çünkü marka yok. Teknoloji yok, tasarım yok. İtalyan elbisesine dünyada 15 bin lira para veriyorlar. Elbise Türkiye'de dikiliyor sen kazanıyorsun 5 lira. Bir otomobilden Türkiye 100 Euro kazanıyor. Çerez parası gibi. Koca otomobil ama senin markan yok. Senin tasarımın yok, teknolojin yok. Şimdi gençler tasarımla, markayla, teknoloji ile ilgilenecek. Hangi gençler? Özgür gençler. Cumhurbaşkanını eleştirmek için twit atamayan genç yaratıcı olamaz. Hiçbir şey yapamaz o. Gençleri iyi eğiteceğiz. Gençler; hiçbirinizi tarikat yurtlarına muhtaç etmeyeceğim. Talan ekonomisi değil, israf ekonomisi değil, insaf üretim ekonomisi üreteceğiz. Birlikte üretip adil bölüşeceğiz. Siz teknolojiyi tasarımı öğreneceksiniz, marka oluşturacaksınız. Kulağınıza küpe olsun. Markada olmazsan arkada olursun. Oysa sizin önde olmanız lazım. Bunu gerçekleştireceğiz. Gençlere sesleniyorum önümüzdeki 4 yılda 16 yeni meslek çıkacak. Çözüm mimarlığı, robot koordinatörlüğü, mekatronik mühendisliği gibi meslekler konuşulacak. Yeni dünyaya, geleceğe sesleniyorum ben. Geleceği konuşacağız. İnsanoğlu önce su buharını keşfetti. Suyun gücünden yararlandı. Sonra elektriği buldu. Sonra elektroniği buldu. Şimdi makine nesne, insan makine etkileşimi. Aynı bant üzerine sana bana ona farklı ürünler. Bunu kavrayamazsak 100 yıl yoksul kalırız. Sizi iyi eğiteceğiz. Siz ülkemizi zengin edeceksiniz. Emeklilere daha çok para vereceğiz"

'CUMHURBAŞKANI OLAYIM DOLAR BİR GÜNDE DÜŞMEZSE BEN NE OLAYIM'

Cumhurbaşkanı olduğu gün doların düşeceğini ifade eden Muharrem İnce, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Cumhurbaşkanı olayım, bir günde dolar düşmezse ben ne olayım. Düşüşünü görecekler. Muharrem İnce'nin vaadi; Demokrasi hukuk devleti, hedefimiz Avrupa Birliği'ne girmek. Onlara şunu anlatacağız. Sizin de bize ihtiyacınız var diyeceğiz. Genç nüfusumuzu eğiteceğiz. Onlar da size faydalı olacak diyeceğiz. İş adamlarına diyorum ki rahat olun. İstihdam yapıp verimli üretim yapan herkesin yanında olacağız. Cumhurbaşkanlığı ihale takip merkezi olmayacak. Kimse sizden pay istemeyecek" Muharrem İnce öğretmenlik yaptığı dönemde uzun süren derslerde ilgiyi yeniden kendisine çekmek için fıkralar anlattığını ifade ederek, Mustafa Sandal'ın 'Araba' şarkısından esinlenerek, "Sarayı da var güzel mi güzel. Uçakları da var özel mi özel. İçinde sevgi yok. Maalesef onun için de hiç şansı yok" diye konuştu. Kalabalığa "Size bir bilmece soracağım" diyen İnce, "Sarayı var kral değil. Uçağı var pilot değil, parası var helal değil. Gerisini söylemem" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

------------------------------

-Muharrem İnce'nin konuşması

-Mitingden detaylar

Haber: Murat KÜÇÜK-Tezcan SOLMAZ/DÜZCE,

============================================

O davanın firari sanığı Eskişehir'de yakalandı (3)

ADLİYEYE SEVK EDİLDİ

Eskişehir'de eşi eski hakim Sevda Güven'le birlikte yakalanan, CHP eski Genel Başkanı Deniz Baykal ile MHP'li eski yöneticilerin özel hayatlarına ilişkin görüntülerin internet ortamında yayınlanmasıyla ilgili FETÖ elebaşı Fethullah Gülen'in de aralarında bulunduğu Ankara 14'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki davanın firari sanıklarından eski istihbarat müdürü Zeki Güven adliyeye sevk edildi.  Zeki Güven'in SEGBİS (Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi) ile ifadesini alınacağı belirtildi.Terör örgütüne üye olmakla suçlanan Zeki Güven'in eşi Sevda Güven'in ise TEM Şubesi'nde işlemlerinin tamamlanmasından sonra Samsun'a gönderileceği öğrenildi.

Haber: ESKİŞEHİR,

=============================================

"Terör dosyan var" diyerek cezaevi firarisinden rüşvet alan TEM polislerine hapis cezası

Diyarbakır'da, yolda gördükleri cezaevi firarisinden, "Terör dosyan var" diyerek 4 bin 500 lira rüşvet aldıkları iddiasıyla yargılanan Terörle Mücadele Şubesi'nde görevli iki polisin yargılaması tamamlandı. Mahkeme, sanık polisler Mustafa B.'yi 5 yıl, Oğuzhan B.'yi ise 3 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırdı. TEM Şubesi'nde görevli 2 polis, Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele ekiplerinin seri numarası alınmış paralarla yaptığı operasyon ile suç üstü yakalanmıştı.

Diyarbakır'da, 6 Aralık 2017 günü arkadaşı ile yolda yürüyen cezaevi firarisi, 28 yaşındaki Ş.T., terörle mücadele ekibi tarafından göz takibine alındı. Ş.T.'nin, bir dükkana girdiğini gören TEM ekibi, işyerine girerek, kimlik kontrolü yaptı. Kontrol sırasında üzerinde kimlik olmayan Ş.T., ekip arabasına bindirildi. İddiaya göre; arabada polislere 2 yıldır cezaevi firarisi olduğunu söyleyen Ş.T.'ye, polis memurları Oğuzhan B. ve Mustafa B., tarafından "Terörden dosyan var" denildi. Ş.T.'yi ekip aracı ile boş araziye götüren polisler, kaza yapmış iki polis aracı için 10 bin lira vermesi durumunda kendisini serbest bırakacaklarını söyledi. Pazarlık sonucu şüphelileri 5 bin lira vereceğine ikna eden Ş.T., patronundan para almak için polislerle birlikte işyerine gitti. İşyerinde polislerden Oğuzhan B.'yi borçlusu olarak tanıtan Ş.T., patronundan borcu ödemek için 5 bin lira istedi. Patronun borcu üstlenerek, parayı yarın vereceğini söylemesi üzerine polisler bölgeden ayrıldı. Paranın teslim edileceği gün gerçeği anlatan Ş.T., patronundan yardım istedi. Patronun durumu emekli bir polise anlatması üzerine, olay Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele şubesine bildirildi. Rüşvet için hazırlanan 4 bin 500 liranın seri numarasını alıp, kameraya kaydeden KOM ekibi, Ş.T.'ye parayı buluşma noktasına götürüp, şüphelilere vermesini söyledi. Seri numarası alınmış paraları buluşma noktasına götüren Ş.T., 4 bin 500 lirayı Oğuzhan B.'ye verdi. Paranın teslim edilmesi ile operasyon başlatan polis, Oğuzhan B., Mustafa B. ve olayda telefonu kullanılan kıraathane sahibi E.Y.'yi gözaltına aldı. İlk aramada parayı bulamayan ekipler, şüphelilerin araçlarını Emniyet Müdürlüğü'ne götürüp, detaylı aradı. İkinci aramada Mustafa B.'nin aracının sarkmış tavanını açan polis, seri numarası alınmış paralardan 3 bin 500 lirayı buldu.

"KAÇ YILLIK POLİSİM, RÜŞVET ALACAK OLSAM..."

İfadesinde, 2009 yılından beri Diyarbakır Terörle Mücadele Şubesi'nde görev yaptığını belirten polis memuru Mustafa B.(38), "Oğuzhan bu şahsa 5 bin lira borç vermişti. Olay borç meselesidir. Aldığımız para Oğuzhan'ın alacak parasıdır. Mağdur, kötü niyetli olarak bize tuzak kurmuş. Kaç yıllık polisim. Rüşvet alacak olsam böyle bir yerde bu işe kalkışmam. Bu şahsın çizdiği senaryonun kurbanı olduk"dedi.

"5 BİN LİRA BORÇ VERDİM"

Emniyet ifadesinde mağdur Ş.T.'nin 2 ay önce kendisinden 5 bin lira borç istediğini belirten Oğuzhan B. ise, "Parayı değerlendirip 15 gün içinde 2-3 bin lira fazlasıyla ödeyeceğini söyledi. 2-3 bin lira fazlasıyla alacağımı düşünerek borç verdim. Silah ve darp iddiaları yalandır. Sonraki gün borcunu getireceğini söyledi. Buluştuğumuzda 4 bin 500 lira verdi. Sonra Musafa B.'nin yanına gittim. Mustafa'ya borcum vardı. Paranın tamamını kendisine verdim. Paranın onda durmasını istedim. Bu para rüşvet değil, bana olan borcudur" dedi.

RÜŞVETİ İTİRAF ETTİ, SERBEST BIRAKILDI

Daha sonra savcılığa çıkarılan polisler Oğuzhan B., Mustafa B. ile olayda telefonu kullanılan kıraathaneci E.Y., tutuklama talebi ile Sulh Ceza Hakimliği'ne gönderildi. Hakimlik'te emniyetteki ifadesini değiştireceğini söyleyen Oğuzhan B., olayı itiraf etti. Endişeden dolayı gerçeği söylemediğini söyleyen Oğuzhan B., "Şahıs, kimliği olmadığını ve cezaevi firarisi olduğunu söyledi. Araca bindiğinde, 'Bana bir güzellik yapın. Size 4-5 bin lira para verebilirim' dedi. Parayı aldıktan sonra Mustafa'ya verdim ve ayrıldık. Parayı ne yaptığını bilmiyorum. Yaptığımdan pişmanım"dedi.

TAHLİYE EDİLDİ

Sorgulamaların ardından olayda telefonu kullanılan E.Y. ve suçun ortaya çıkmasında göstermiş olduğu samimi itirafı nedeniyle Oğuzhan B'nin adli kontrol tedbiri ile serbest bırakılmasına, Mustafa B.'nin ise "Rüşvet" ve "Nitelikli dolandırıcılık" suçundan kuvvetli suç şüphesi nedeniyle tutuklanmasına karar verildi. Soruşturma sonucunda, şüpheli polisler Oğuzhan B. ve Mustafa B. hakkında 'Rüşvet' iddiasıyla 4 yıldan 12 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. Diyarbakır 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapılan yargılama sırasında tutuklu sanık Mustafa B. de tahliye edildi.

'BU İŞ AHİRETE KALMIŞTIR'

Davanın bugün görülen karar duruşmasına tutuksuz sanık polis memuru Mustafa B. ile taraf avukatları katıldı. Görüşünü açıklayan savcı, sanıkların 'Rüşvet' suçundan cezalandırılmasını istedi. Savunması alınan sanık Mustafa B. ise kendisini kumpas kurulduğunu belirterek, "Mahkemede adil bir yargılama yapılmadı. Ben haksızlığa uğradım. Bu işin sonu  ahirete kalmıştır. Buna rağmen size ve herkese hakkımı helal ediyorum" dedi.

MAHKEME BAŞKANI'NDAN TEPKİ

Sanığın savunmasına tepki gösteren Mahkeme Başkanı, "Boşver hakkını helal etmeyi, doğru düzgün savunmanı yap. Size hakkımı helal ediyorum da ne demek? Bize, vicdan mı yaptıracaksın?"dedi.

SANIK POLİSLERE CEZA

Kararını açıklayan Mahkeme, sanıklar Mustafa B. ve Oğuzhan B.'nin 'rüşvet almak' suçunu işlediklerinin sabit olduğunu belirtti. Sanık Mustafa B'yi 5 yıl hapis cezasına çarptıran mahkeme, diğer sanık Oğuzhan B.'ye ise yargılama sırasında gösterdiği pişmanlık nedeniyle 3 yıl 4 ay hapis cezası verdi.

Görüntü Dökümü: (ARŞİV)

----------------------

Şüpheli polisin pazarlık yapmak için işyerine gelmesi

Mağdurun patronu ile konuşması

Mağdurun gelmesi

Şüphelinin işyerinden çıkması

Haber: Felat BOZARSLAN/DİYARBAKIR,

===========================================

Budaması tepki çeken kaldırımdaki kiraz ağacı kesildi

Sivas'ın Suşehri ilçesinde geçen yıl tüm dallarının budanması nedeniyle tepki toplayan kiraz ağacı, bu yıl yapılan kaldırım çalışması ile kökten kesildi.

Sivas Caddesi'nde, Hükümet Konağı karşısındaki Şahinler Camisi önünde bulunan kiraz ağacı için çevredekiler çok fazla dallanıp budaklandığı ve çevreye zarar verdiği gerekçesi ile belediyeye başvurarak budanmasını istedi. Bunun üzerine bölgeye gönderilen belediye ekipleri, ağacı, gövdesinin üst kısmından keserek, bütün dalları budadı. Ağacın kesilmiş halini sosyal medya üzerinden paylaşan çevre sakinleri, duruma tepki gösterdi. O dönem, Suşehri Belediye Başkanı Fazlı Yüksel, kiraz ağacının budanması yönünde talep geldiğini belirterek, "Yapılan budama işlemi derin budamadan ibaret olup, işlemde kesme kastı bulunmamaktadır. Kesme amacı bulunsaydı ağacın kök kısmından kesilmesi gerekirdi. Kiraz ağacımızın tekrar sürgün vermesi veya aşılanması, halkımızın isteği doğrultusunda farklı bir bitki ile çevrenin daha da güzelleştirilmesi yönündeki çalışmalarımız devam etmektedir" dedi.

FİLİZLENMEDİ, KOMPLE KESİLDİ

Geçen yıl yapılan budama sonrası filizlenme belirtisi görülmeyen kiraz ağacı, kaldırım yenileme çalışmaları kapsamında, kökünden kesilerek kaldırıldı. Ağacın bulunduğu kısmın kaldırım taşları ile kapatıldığı gözlendi. Belediye yetkilileri kaldırım çalışması ve bölgedeki eski PTT binasının yıkılacak olması nedeni ile ağacın komple kesildiğini, daha sonra alanda yeniden ağaçlandırma çalışması yapılacağını açıkladı.

Görüntü Dökümü:

------------------------

-Ağacın bulunduğu cadde

-Kesilen ağacın kaldırım döşenmiş hali

-Ağacın budama sonrakı eski fotosu

(201 mb)

Haber-Kamera:  Bülent TATLI/SUŞEHRİ (Sivas),

============================================

Denizli'de uyuşturucuya 16 tutuklama

Denizli'de uyuşturucu madde satıcılarına yönelik, özel harekat polislerinin de katılımıyla, drone destekli düzenlenen operasyonda, 21 kişi gözaltına alındı. İşlemleri sonrası adliyeye sevk edilen zanlılardan 16'sı tutuklandı.

Denizli İl Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şubesi ekipleri, uyuşturucu madde sattığı belirlenen bir gruba yönelik, teknik takip başlattı. Hazırlıklarını tamamlayan polis, geçen pazar günü harekete geçti. Denizli merkez ve Sarayköy ilçesinde eş zamanlı operasyon yapıldı. Havadan drone ile destek verilen, ayrıca özel harekat polislerinin de katılıyla yapılan operasyonda, 6 evin çelik kapıları koçbaşı ile kırılarak açıldı. Evlerde yapılan aramalarda, 600 gram metamfetamin adlı uyuşturucu, 5 gram eroin, 4 gram esrar, 1 gram LSD adlı uyuşturucu, 8 gram sentetik kannobinoid, 2 ruhsatsız tabanca ve mermiler ele geçirdi. Operasyonda 21 kişi gözaltına alındı. Sorgularının ardından adliyeye sevk edilen zanlılardan 16'sı tutuklanırken, 5 kişi ise tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-------------------------------

Polis kamerasında havadan drone çekimi

Özel harekat polislerinin kapıyı kırıp eve girmesi

Evlerde uyuşturucu madde aranması

Polislerden görüntüler

Drone çekimleri

Haber: Ramazan ÇETİN- Kamera: DENİZLİ,