Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin, savunma sanayinde, eğitimde, sağlıkta, adalette, emniyette, enerjide, çevrede, konutta hemen her alanda dünyanın öncüsü olmaya aday bir ülke olduğunu belirterek, "Dün her şeyiyle dışa bağımlı olan Türkiye, bugün kendi ihtiyaçlarını kendisi karşılayan hatta karşılamanın ötesinde üreten, ihraç eden, birçok alanda ilkleri gerçekleştiren bir ülke oldu" dedi.
Erdoğan, Çırağan Sarayı'nda düzenlenen İstanbul Yeni Havalimanı Proje Finansmanı İmza Töreni'nde yaptığı konuşmada, teröre, tüm sindirme ve sabotaj girişimine, tehditlere rağmen Hakkari'de Selahaddin Eyyubi Havalimanı'nı inşa ettiklerini belirterek, 2023 yılına kadar Türkiye'deki havalimanı sayısını 60'a çıkarmış olacaklarını söyledi.
Büyük projelere girişmek için büyük ideallerin, hayallerin, hedeflerin olması gerektiğini ifade eden Erdoğan, "Yani evinizden çıktığınız zaman yarım saatlik bir mesafede havalimanına ulaştığınızı düşünün, şehirler arasında nereden nereye, ne kadar kısa zamanda ulaşacağınızın bunlar da bir ifadesidir. 'Vakit nakittir' anlayışını bununla değerlendireceğiz" diye konuştu.
Türkiye'nin artık küresel ölçekte planlar ve projeler yapan bir ülke konumuna geldiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ekonomi politik dediğimiz olayı işte burada değerlendirmek durumundayız. Sadece karayollarında değil, sadece hızlı trende değil, işte şu anda Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nde 4 gidiş, 4 geliş ama ortada da hızlı tren. Bununla Asya, Avrupa'ya bağlanıyor. 3. havalimanı bu noktada çok daha yakın hale getirilmiş oluyor. Savunma sanayinde, eğitimde, sağlıkta, adalette, emniyette, enerjide, çevrede, konutta hemen her alanda dünyanın öncüsü olmaya aday bir ülkeyiz. Dün her şeyiyle dışa bağımlı olan Türkiye, bugün kendi ihtiyaçlarını kendisi karşılayan hatta karşılamanın ötesinde üreten, ihraç eden, birçok alanda ilkleri gerçekleştiren bir ülke oldu. Ulaştığımız her hedef bizim için yeni bir başlangıçtır. Vatandaşlarımızdan aldığımız her dua, her 'Allah razı olsun' ifadesi bizim en önemli motivasyon kaynağımızdır. Türkiye'nin bu atılımlarının, ekonomisinin ve demokrasisinin güçlenmesiyle beraber artan özgüveninin birilerini rahatsız ettiğini görüyoruz. Bu rahatsızlığın çok farklı araçlar ve yöntemlerle dışavurulduğunun da gayet iyi farkındayız. Bahane olarak kullanılan istismar edilen sebeplerin ötesindeki asıl niyetleri, asıl sıkıntıları, asıl mesajları da gayet iyi biliyoruz. Türkiye'nin 90 yıllık tarihi bir yönüyle bu mücadelelerin tarihidir."
"Karalama kampanyalarının hedefi oldu"
Türkiye'nin önünün diğer devletlerden daha ziyade, üretmeden, çalışmadan kazanmaya alışmış içerideki bir grup tarafından hep kesildiğini dile getiren Erdoğan, bu ülkenin potansiyeline inanan "bizde yapabiliriz" diyen idealist siyasetçilerin, iş adamlarının, sanayicilerin hayalperest ilan edilerek, karalama kampanyalarının hedefi olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle devam etti:
"Rahmetli Menderes, rahmetli Özal, rahmetli Erbakan siyasetçiler olarak, Nuri Demirağ, Vecihi Hürkuş idealist sanayici ve mühendisler olarak, Devrim otomobili bir umudun ilk adımı olarak bu lobinin hedefi olmuştur. Taş üstüne taş koymak isteyen, inşa ve ihya etmeye gayret eden eden herkes, bu yıkım ekibinin saldırılarına maruz kalmıştır. Nuri Demirağ, uçak fabrikası kurmuş, daha sonra önünü kesmişler ve bunu gaz ocağı fabrikasına çevirmişlerdir. Bunları yaşadı bu ülke. Ülkemizde barınamayan, barındırılmayan birçok parlak beyin maalesef yurt dışına gitmiş demiyorum, yurt dışına kaçmış, projelerini o ülkelerde gerçekleştirmenin yollarını aramışlardır. Şöyle gazete sayfalarında bir yolculuk yaparsanız milli projelerimizin nasıl baltalandığını, nasıl hor görüldüğünü, nasıl emekleme evrelerinde çelme takıldığını görürsünüz."
"Testinin içinde ne varsa dışına da o sızar"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, aynı lobinin bugün de sabotajlarına devam ettiğini belirterek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"2013 yılında üç-beş ağaç bahanesiyle başlatılan Gezi olaylarının hedeflerinden biri de işte bu havalimanıydı. Bunu da engellemek istediler. Bunun da karşısına dikildiler. Paralel ihanet çetesinin yürüttüğü 17-25 Aralık darbe girişiminin hedefi, şahsım ve dönemin hükümeti yanında bu proje için elini taşın altına koyan firmalarımızdı. Cumhuriyetimizin 90. yılında açtığımız 'Yüzyılın Projesi' olan Marmaray ile ilgili yapılan tezviratları hepimiz hatırlıyoruz. Onun için de çok şeyler söylediler ve Marmaray bundan dolayı yaklaşık 4 yıl gecikmeyle açıldı. Biliyorsunuz geçen hafta Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız Milli Araba Projemizin ilk prototiplerini kamuoyuyla paylaştı. Bunun üzerine birileri hemen gazetelerinde, 'Milli değil, devşirme', 'Yerli değil, çakma' diye manşet atarak, projeyi ilk aşamasında sabote etmeye, itibarsızlaştırmaya çalıştı. Oysa bu çalışma dünyada nasıl yapılıyorsa ülkemizde de o şekilde yapılıyor. Aynı şekilde havalimanı içinde bir başka ülke yapınca 'tarihi yatırım' diye alkışlayanlar, konu Türkiye olunca hemen çevre ve doğa hassasiyetlerini hatırlıyor. Testinin içinde ne varsa unutmayın dışına da o sızar. Maalesef bunların testisinin içinde yerli ve milli olan düşmanlık olunca dışarıya da ancak o sızıyor."
Ziya Paşa'nın, "Ayinesi iştir, kişinin lafa bakılmaz/ Şahsın görünür rütbe-i aklı eserinde" sözünü paylaşan Erdoğan, "Biz şimdiye kadar eserlerimizle konuştuk, hizmetlerimizle konuştuk, hayata geçirdiğimiz mega projelerle konuştuk. Biz eserlerimizle, hizmetlerimizle konuşmaya devam edeceğiz. Biz işte böyle büyük projelerimizle konuşmaya, laf değil icraat üretmeye devam edeceğiz" dedi.
Bugünkü Türkiye'nin 1960'ların, 1980'lerin, 1990'ların Türkiyesi olmadığını ifade eden Erdoğan, Türkiye'de artık kaos, kriz, istikrarsızlık ve gerilim dönemlerinin geride kaldığını aktardı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İçine kapanık, pasif üç-beş manşetle gündemi belirlenen, siyaseti dizayn edilen Türkiye dönemleri artık geride kalmıştır. Türkiye 2023 hedeflerine uygun şekilde her alanda yapması, yapılması gereken çalışmaları kararlılıkla hayata geçirmeye devam edecektir" ifadelerini kullandı.
Projenin gerçekleşmesinde emeği geçenlere teşükkür eden Erdoğan, "Sayın Başbakanımız, bakan arkadaşlarım ve yüklenici firmalarımızla birlikte, ki onlar bu sürecin artık bundan sonraki hem işleticisi olacak hem bu işin örneğini dünyada ilk verenlerden bir konsorsiyum olmuş olacak, burada emeği geçen mimarlarımızdan, mühendislerimizden işçilerimize kadar hepsine milletim, şahsım adına şükranlarımı sunuyorum. İnşallah devlet olarak onları bu projenin her aşamasında destekleyecek, yarı yolda bırakmayacağız" şeklinde konuştu.
İmza töreninden notlar
İstanbul Yeni Havalimanı Proje Finansmanı İmza Töreni, dünyanın en büyük havalimanını anlatan tanıtım filmiyle başladı.
Programa, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Feridun Bilgin, Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, AK Parti İstanbul İl Başkanı Selim Temurci, eski Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Ziraat Bankası Genel Müdürü Hüseyin Aydın ve davetliler katıldı.
Konuşmaların ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, İGA Yönetim Kurulu üyeleri ve kredi veren bankaların üst düzey yöneticilerinin katılımıyla "Dünyanın En Büyük Havalimanı Finansmanı İmza Töreni" gerçekleştirildi.
İmza töreninin ardından, Erdoğan tarafından finansman kredisi sağlayan bankaların üst düzey yöneticilerine, üstlenici firma yetkilileri tarafından da Erdoğan ve Davutoğlu'na üçüncü havalimanının maketi hediye edildi.
Cengiz-Limak-Kolin-Kalyoncu-Mapa Konsorsiyumu, İstanbul üçüncü havalimanının 25 yıllık işletme hakkı için Mayıs 2013'te yapılan yap-işlet-devret ihalesini kira bedeli olarak 22 milyar 152 milyon avro artı KDV teklif ederek kazanmıştı.
(Son)
Son Dakika › Güncel › İstanbul Yeni Havalimanı Proje Finansmanı İmza Töreni - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?