Kardemir'in Temelinin Atılması ve Karabük'ün Kuruluş Yıl Dönümü

Karabük Demir Çelik Fabrikalarının (KARDEMİR) temelinin atılması ve Karabük'ün kuruluşunun 80. yıl dönümü etkinlikleri kapsamında, Kanyon Köprüsü'nün açılışı törenle gerçekleştirildi.

Karabük Belediyesi tarafından Karabük ile Safranbolu ilçesini birbirine bağlayan Kanyon Köprüsü'nün açılışı için düzenlenen törene, Karabük Valisi Mehmet Aktaş, eski TBMM Başkanı ve AK Parti Karabük Milletvekili Mehmet Ali Şahin, MHP Genel Başkan Yardımcısı Sadir Durmaz, Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Mehmet Ceylan, AK Parti Karabük Milletvekili Burhanettin Uysal, Karabük Belediye Başkanı Rafet Vergili, siyasi partilerin il başkanları, sivil toplum örgütü üyeleri ve çok sayıda vatandaş katıldı.

Törende konuşan Şahin, milletvekili olarak kendisinin ve belediye başkanın partilerinin farklı olduğunu ifade ederek, "Amaç hizmetse gerisi teferruattır." dedi.

"Karabük'te 'ben' demiyoruz, 'biz' diyoruz, 'biz' dediğimiz için iş birliği yapıyoruz ve daha fazla hizmet üretiyoruz." diyen Şahin, "Şimdi en güçlü şekilde 'biz' demeye hazırlanıyoruz. 16 Nisan'da öylesine bir güçlü 'biz' diyeceğiz ki sandıkları patlatırcasına 'biz' diyerek 'evet' diyeceğiz ki, Türkiye'yi bölmek isteyenlerin çanlarına ot tıkayacağız. Türkiye'nin bölünmez bütünlüğünü bozmak isteyenlerin menfaatlerine engel olacağız. Türkiye'nin sınırında 100 yıl önce kuramadıkları Kürdistan'ı şimdi kurmak için fırsat kollayanlara, en güzel cevabı sandıkta oylarımızla vereceğiz. AK Parti ve MHP olarak bu nedenle bu anayasa değişikliğini hazırladık." diye konuştu.

Şahin, Türkiye'nin bekası, bölünmez bütünlüğü için böyle bir adımın atılması gerektiğini anlatarak, şöyle devam etti:

"Kısır parti çekişmelerini bir tarafa bırakarak, Türkiye için, Türkiye'nin geleceği için bir araya gelmemiz gerekiyordu. İki siyasi parti bir araya geldi, burada olduğu gibi, şurada bir köprü açılışında olduğu gibi Türkiye için de bir araya geldi. 16 Nisan'daki halk oylaması, referandumun anlamı budur. Artık 'ben' demiyoruz, 'biz' diyoruz. İnşallah 'biz' demeye devam edeceğiz, Karabük'ün de ülkenin de sorunlarını, bu 'biz'le daha hızlı, daha süratli çözeceğiz, çözmeye devam edeceğiz."

Türkiye sınırında meydana gelen gelişmeleri, terör örgütlerinin ve o terör örgütlerini maşa olarak kullanan ülkelerin Türkiye'yle ilgili hesaplarını bildiklerini vurgulayan Şahin, "İşte bunları püskürtmek, bunları etkisiz hale getirmek için şu anda iki parti bir araya geldi. Eksik olmasınlar, teşekkür ederiz. Büyük Birlik Partisi de bu konuda fedakarlık gösterdi, onların da destek verdiği bir anayasa değişikliğini inşallah 16 Nisan'da halk oylamasında 'evet' oylarımızla yürürlüğe koyacağız." değerlendirmesinde bulundu.

"Türkiye, adeta dört cephede birden savaş halindedir"

MHP Genel Başkan Yardımcısı Sadir Durmaz da Türkiye'nin, tarihindeki en sıkıntılı süreçlerden birinden geçtiğini ifade ederek, "(Türkiye) Adeta dört cephede birden savaş halindedir. İçeride cumhuriyet tarihinin en kanlı darbe teşebbüsünde bulunan FETÖ ve kiralık katiller sürüsü, PKK'nın yanı sıra, DHKP/C'si, TİKKO'su ve ne kadar aşırı sol unsur varsa onlar, dışarıda yeni sonlanmış olsa da Fırat Kalkanı Harekatı, DEAŞ'ın yanı sıra Kandil'i PKK'ya kiralayan Barzani'yi, Esad'ı, Irak'ın kukla yönetimini ve bunlara destek veren küresel güçleri, bir de buna 'Hayır'cı Avrupa ülkelerini eklediğimizde, karşı karşıya olduğumuz tehdidin ne denli büyük olduğu çok daha iyi anlaşılacaktır." dedi.

Bu tehdidin doğrudan doğruya milli varlığa, bekaya yönelik olduğunu anlatan Durmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu tehdit doğrudan doğruya semalarımızdan ay yıldızlı bayrağı indirmeye, minarelerimizden mübarek ezanı dindirmeye yöneliktir. Türkiye darbeye muhatap olmuş, Türkiye, kanlı terör örgütlerin saldırısına uğramıştır. Böylesine büyük tehditlerle karşı karşıya olduğumuz şu dönemlerde, hiç kimsenin ülkenin kaderini kısır siyasi çekişmelere feda etme lüksü yoktur. Tam da böyle bir zamanda siyasetinin en temel ilkesi olarak 'önce ülkem ve milletim', sonra 'partim ve ben' diyen Sayın Genel Başkanımız, 15 Temmuz darbe girişimi ve alçak işgal teşebbüsünden sonra olup bitene seyirci kalmak yerine, inisiyatif almayı tercih etmiştir. Türk milliyetçilerine yüklenen tarihi misyona uygun olarak 'söz konusu vatansa gerisi teferruattır' anlayışıyla harekete geçmiştir."

Durmaz, seri karar alabilen ve bu kararları süratle hayata geçiren bir yapıya kavuşmanın bir zorunluluk olduğunu vurgulayarak, "Gündeme gelen ve 16 Nisan'da milletimizi iradesiyle kabul edilecek olan anayasa değişikliğiyle 'Türkiye'de rejim değişecek' diyenler, aziz milletimizin iradesini saptırmaya çalışanlardır. Sizlerin takdirine sunulan değişikliğin de hiçbir maddesinde rejim değişikliğine dair tek bir kelime yoktur. Değişen rejim değil, hükümet sistemidir, Meclis hükümet sisteminden Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine geçilmektedir ve böyle iki başlılık ortadan kaldırılmaktadır." değerlendirmesini yaptı.

"Bu millet, CHP'yi iyi tanımakta"

Anayasa değişikliğine en çok karşı çıkan CHP'nin, 2007'de Meclis'te millet iradesinin yerine Sabih Kanadoğlu'nun iradesini ikame eden ve demokrasinin önünü tıkayan parti olduğunu söyleyen Durmaz, "Geçmişte, 12 Eylül darbesinin gerekçeleri arasında yer alan meclis başkanını 62 turda, Cumhurbaşkanını da 102 turda seçtirmeyen yine CHP'dir. Hakkari'de tek bir Türk bayrağının olmadığı mitingde 'özerklik' sözü veren parti, yine Cumhuriyet Halk Partisi'dir. 7 Haziran'dan sonra bizi PKK ile koalisyona zorlayan, biz kabul etmeyince de her yerde bizi 'Hayır'cı ilan eden yine CHP'dir. Referandumda bir yanına küresel güçlerin taşeronu FETÖ'yü, öbür yanına kiralık katiller sürüsü PKK'yı, arkasına da Perinçekgilleri alıp, 'Hayır' kampanyası yürüten 'hayırsızlar'ın başı yine CHP'dir. Bu millet, CHP'yi de ortaklarını da çok iyi tanımakta ve onlara geçit vermemekte kararlıdır." ifadelerini kullandı.

Necip Fazıl Kısakürek'in "Denildi mi bir yerin adına Türk beldesi, gözüm al bayrak arar, kulağım ezan sesi" dizelerini okuyan Durmaz, şunları kaydetti:

"Buradan 'Hayır' diyeceğini ifade eden kardeşlerime de henüz kararını da netleştirmemiş olan kardeşlerime de diyorum ki PKK'nın sözcülüğüne, FETÖ'nün yancılığına soyunmuş CHP ve 'hayırsızlar' korosunun bu ülkeye kaostan ve kavgadan başka verebilecekleri hiçbir şey yoktur. Biz de diyoruz ki ne Karabük'te ne de güzel ülkemizde mukaddesatımızı çiğnetmemeye kararlıyız, yeminliyiz Allah'ın izniyle. Bu ülke için yeminimiz var, vazgeçilemez. Yemin Kuran'dır vazgeçilemez, yemin bayraktır vazgeçilemez, yemin topraktır vazgeçilemez, yemin namustur vazgeçilemez, yemin Türkiye'dir vazgeçilemez. Bu nedenle devlet için 'Evet', millet için 'Evet', cumhuriyet için 'Evet', Türklüğün bekası için 'Evet', Türkiye için 'Evet' diyoruz."

Karabük Belediye Başkanı Vergili de Kanyon Köprüsü hakkında bilgiler vererek, destek olanlara teşekkür etti.

Daha sonra köprünün açılışı törenle gerçekleştirildi.