Sağlık Bakanı Recep Akdağ, "Bir kimsenin siyaset yaparken, başka bir meslek icra ederken teröristlerle, terör gruplarıyla, PKK ile uzaktan yakından küçücük bir ilişkisi varsa o da terörist muamelesi görür. Teröristlere yardım etmek, yataklık yapmak, iltisak etmek, irtibat kurmak, sözcülüğünü yapmak, millete onların haberlerini getirerek baskılamaya çalışmak kanunlarımızda suçtur, o kişi kanunun önünde o muameleyi görür." dedi.
Akdağ, temaslarda bulunmak üzere geldiği Iğdır Şehit Bülent Aydın Havalimanı'nda, Vali Ahmet Turgay Alpman, AK Parti Milletvekili Nurettin Aras, AK Parti İl Başkanı Ahmet Tutulmaz, il protokolü ve partililerce karşılandı.
Buradan Tuzluca ilçesine geçen ve ziyarette bulunduğu esnafın sorunlarını dinleyen Akdağ, bir çay evinin bahçesinde vatandaşlara seslendi.
Akdağ konuşmasında 16 Nisan'da Türkiye'de yapılan oylamanın çok önemli olduğunu ve Türkiye'nin 16 Nisan'da rotasını 2023'e doğru çevirdiğini anlatarak, "1950'de iradesini gösterdi dedelerimiz, büyüklerimiz. Tuttular 1960'ta ihtilal yaptılar. Ondan sonra defalarca askerler, yargı mensupları, büyük sermaye sahipleri, teröristler, bizim millet olarak irademizi gasbettiler. Allah'a şükürler olsun, bu milletin başına milletin alnını açık tutacak, milleti dimdik, kimsenin karşısında eğdirmeyecek bir lider geldi. Recep Tayyip Erdoğan geldikten sonra AK Parti kuruldu, Türkiye'nin hali, ahvali değişmeye başladı." diye konuştu.
Bir vatandaşın Iğdır'a helikopter ambulans alınması talebine Akdağ, "Türkiye'de 17 helikopter var, biri Van'da, biri Erzurum'da, bölgeye hizmet ediyor. Bizim AK Parti olarak Cumhurbaşkanımızdan öğrendiğimiz bir şey var; biz ne aldatan olabiliriz, ne aldanan. Yapacağımız ne hizmet varsa söyleriz, onu da yaparız. Bir helikopter ambulansın günde en az 1 saat uçması gerekiyor ki masraflarını karşılayabilsin. Bir saat uçmanın değeri de 6 bin avro. Şimdi biz hesap etmişiz, 17 helikopter, buna 3 tane daha ekleyeceğiz, Türkiye'ye yetiyor." yanıtını verdi.
Terörle mücadele
Akdağ, hizmetlerin sürekli bu şekilde geleceğini fakat hizmetlerin gelmesini yavaşlatan en önemli hususun terör olduğunu vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Biz bunların biraz daha fazlasını da yapabilirdik, bir husus bu meselelerde bizim biraz hızımızı azaltmıştır. Nedir o husus? Terör. Terörle mücadeleye hem çok büyük para harcamak zorunda kalıyoruz hem de terörün olduğu yere yatırımcı gelmiyor. Son bir buçuk senedir teröre karşı amansız bir takibe başladık. Eskiden teröre karşı milleti, güvenlik kuvvetlerini korumaya çalışıyorduk. Onlar eğer gelip saldırmazsa üstlerine çok fazla gidilmiyordu ama son bir buçuk senedir Türkiye Cumhuriyeti sayın Cumhurbaşkanımızın talimatlarıyla terör mücadelesinde yeni bir dönem başlattı. İnleri neredeyse, ister Türkiye'nin içinde olsun, ister Irak'ta olsun, ister Suriye'de olsun, isterse hangi cehennemin dibine giderse gitsinler peşlerinden gidiyoruz, takip ediyoruz, gereğini yapıyoruz."
Demokrasi ile yönetilen bir devletin terör örgütü ve teröristlerle irtibatlı kimselere kesinlikle müsamaha göstermeyeceğini aktaran Akdağ, şöyle konuştu:
"Bir kimsenin siyaset yaparken, başka bir meslek icra ederken teröristlerle, terör gruplarıyla hususan bu bölgeler için söylüyorum PKK ile uzaktan yakından küçücük bir ilişkisi varsa o da terörist muamelesi görür. Teröristlere yardım etmek, yataklık yapmak, iltisak etmek, irtibat kurmak, sözcülüğünü yapmak, millete onların haberlerini getirerek baskılamaya çalışmak kanunlarımızda suçtur, o kişi kanunun önünde o muameleyi görür. Yani başka bir kılığın altına bürünmüş olmasının hiç bir önemi yok. 'Ben parti kurdum, parti tabelası astım, iyi demokrasi var'. Tabii ki demokrasilerde partilerle gidersin vatandaşın karşısına, oyunu alırsın, ona göre hizmet edersin. Parti kurdun ama orada PKK'lılarla, teröristlerle münasebet halindesin, hiç kusura bakma, senin partiyle falan alakan yok. O koyduğun tabelayı kendini gizlemek için koyuyorsun demektir. Bu meselede bütün hemşehrilerimin itina etmesi gerekir, terör örgütüyle ilişkili bir parti olamaz. Buna müsade edemeyiz. Demokrasiyle yönetilen hiç bir devlet teröristle kol kola giren, teröristin cenazesine omuz veren, teröristi destekleyen, teröristle irtibat kuran, teröristin silahını hatırlatarak millete baskı yapmaya çalışan kimselere müsade etmez, biz de müsade etmiyoruz. Yazıktır bu millete, bu milletin evladına, çocuğuna da yazıktır."
Recep Akdağ, siyaset yaparken halkın hizmetkarı olmaktan şeref duyduklarını, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve yol arkadaşlarının sözlüğünde iktidarın, hizmet etmek anlamına geldiğini dile getirdi.
AK Parti ile beraber Türkiye'de "ötekileştirme" tanımlamasının ortadan kalktığına işaret eden Akdağ, "Dili, mezhebi, etnik kimliği neyse benim kardeşimdir. Sünni misin benim kardeşimsin. Caferi misin, Kürt müsün, Türk müsün, benim kardeşimsin. Bizim zihniyetimiz budur. Atalarımız, dedelerimiz, şehit kanlarıyla sulanan bu yurdu bize yurt yaptılar. 80 milyon burada ortak bir geleceği paylaşıyoruz." ifadesini kullandı.
Akdağ, Türkiye'nin ırk ve mezhep ayrımı gözetmeden herkese kucak açtığını, diğer dünya ülkelerinin bu duruma şaşırdığını belirtti.
İl Genel Meclisi seçimi
Iğdır'da 4 Haziran'da yapılacak olan İl Genel Meclisi seçimine de değinen Akdağ, vatandaşlardan oy istedi.
Bakan Akdağ, daha önce Iğdır'daki incelemeleri sırasında "Siz milletvekilini AK Parti'den seçin, buranın ikinci milletvekili de benim" dediğini hatırlatarak, "Yarın inşallah iki milletvekili seçin, o zaman da üç milletvekili olacak. Benim sizlerden istirhamım, lütfen seçimlere asılın, bu sadece bizim meselemiz değil, bu Tuzluca'nın meselesi, Iğdır'ın meselesi. Burada uyumlu, güzel bir il genel meclisi oluşması lazım ki hizmetler kolay gelsin." şeklinde konuştu.
Akdağ, daha sonra ilçeden ayrılarak Iğdır'a geçti.
Son Dakika › Güncel › Sağlık Bakanı Recep Akdağ Açıklaması - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?