Farklı renklerde yüzlerce çeşit koşu ayakkabısı ,
özel tekstillerden üretilen spor kıyafetleri, rengarenk aksesuarlar ve daha pek çok yenilikçi ürünü Decathlon
mağazalarında bulabilirsiniz!
Avrupa'nın en büyük spor perakende zincirlerinden Decathlon'un İstanbul, Ankara, İzmir ve Samsun'daki mega-spor mağazalarında sayısız dünya markasının yanı sıra Decathlon'un özel koşu markası Kalenji'nin ürünlerini bulabilirsiniz. Mataranızı ve özel eşyalarınızı rahatça taşıyabileceğiniz özel Kalenji koşu kemerinden, sırt
çantasına; akıllı telefonunuz için telefon bandından her kullanıcıya uygun spor tekstili ve ayakkabısına pek çok giysi ve aksesuarı Decathlon mağazalarında bulabilirsiniz. Her koşucu, adım tipine ve spor tarzına göre farklı tekniklere
sahiptir. Kalenji ürünleri, her düzeydeki koşucunın özgürce ve keyif alarak spor yapabilmesini sağlamak üzere
tasarlanmışlardır.
Decathlon'un hedefi her sporcunun, mükemmel kalitedeki markalarını en uygun fiyatlar karşılığında kullanabilmeleri 3 iç laboratuar, 50 araştırmacı, 600'den fazla mühendise ve 20 dış ortak laboratuara sahip olan Decathlon'un, her seviyede sporcu ile düzenli olarak temas halinde olan tasarımcı ve mühendis ekibi, spor sırasında rahatlığı ve güvenliği birleştirmeyi sağlayan tutku markalarını yaratıyor. Kalenji de bu tutku markalarından birisi. Şirketin Araştırma & Geliştirme Direktörü Laurent Baly, aynı zamanda İnsan Anatomisi Bilimleri Doktoru. Üzerinde 60,000 'den fazla test uygulanan ve kalite, uygunluk, uzun ömürlülük ve fiyat bakımından en mükemmel bulunan fikir ve ürünler ar-ge çalışmalarının ardından mağazada hayat buluyor. Bu kapsamda Decathlon çatısı altında her yıl 3.500 yeni ürün yaratılıyor. Sporcuların ihtiyaçlarına kulak vererek yaratılan bu markalar, kolay kullanımları, kaliteleri ve çok uygun fiyatları ile tüm sporseverlerin beklentilerine cevap veriyor. Decathlon'un hedefi her sporcunun, mükemmel kalitedeki tutku markalarını en uygun fiyatlar karşılığında kullanabilmeleri.
Decathlon'un koşu markası Kalenji, adını Kenyalı göçmen kabile Kalenjin'lerden alıyor
Marka adını,2000 m yükseklikte, Batı Kenya'da bulunan Eldoret'deki yüksek ovalarda Kalenjinler 'den alıyor.Üç milyon kişiden, Kenya nüfusunun yüzde onunu oluşturan bu topluluk, eskiden göçebe olduğu için, koşu onların hayatının ve tarihinin bir parçası idi. Koşu, eski zamanlarda rakip kabilelerden kaçmak için, hayatta kalma imkânıydı. Çocuklar günde 15 km koşarlar: Okula gidip dönmek için, kilometreler kat ederler, farkına varmadan daha ilk adımlarını attıkları anda koşmaya başlarlar.
Günümüzde bir spor olarak görülen koşu, kabiledeki gençler için yaşamlarında önemli bir dönüm noktası konumundaydı: Onlar bir antilop yakalayarak yetişkin mertebesine erişiyorlardı.
Kalenji koşu ayakkabıları ürün şefi Stéphane Diagana'dan koşu öncesinde iyi ısınmak için tavsiyeler
Dengeli bir antrenman seansının vazgeçilmez parçası olan ısınma özenle yapılmalıdır. İyi ısınmak için bizim tavsiyelerimizi ve teknik partnerimiz ve Kalenji koşu ayakkabıları ürün şefi öğrenin.
Niçin ısınmalısınız? Yüksek perfomansa sahip bir organizma her şeyden önce iyi hazırlanmış bir organizmadır. Isınmayı bilmek, koşu temposunu aşan bir tempoda yoğun bir efor yapmak için en iyi fiziksel ve zihinsel duruma gelmektir. Fizyolojik açıdan, tüm fonksiyonlar harekete geçerler: Adale sistemi, kalp damar ve sinir sistemi.
Zihinsel olarak, koşucu gelecekteki efora serinkanlı bir şekilde, kararlı ve konsantre durumda girer. Isınma gelecek seansı özetlemek için ideal andır: Tur zamanı, toparlanma zamanı, efor yönetimi.
İyi ısınmak için altı tavsiye
1- Bir koşu veya yoğun bir seans öncesinde ısınmayı baştan savma yapmayın. Aşırı şiddetli ve öngörülemeyen bir efor olması durumunda, kas ve tendon yaralanması riski gerçekten mevcuttur. Efor sırasında duyulan rahatsızlık hissi
kalp atış hızının ani yükselişi ile de artacaktır.
2- Soğuk havalarda, organizmayı doğru sıcaklığa getirmek için, başlama koşusunun süresini hafif uzatın (40 dakikaya kadar). Isının korunmasını sağlayan sıcak tutan giysiler giyin ve ancak son anda seansa başlarken üstünüzü çıkarın.
3- Farklı ısınma safhaları arasında fazla uzun bir bekleme süresi bırakmayın. Koşu, gerilmeler ve düzlükte yapılan koşular arasında bırakılan fazla uzun bir bekleme süresi vücut sıcaklığının aşamalı olarak artmasının sağladığı faydaları
4- Isınma sırasında yaşanan su kayıplarını telafi etmek için sıcak havalarda olduğu kadar, soğuk havalarda da su içmeyi unutmayın. Ancak büyük miktarda sıvı da içmeyin: Az, fakat sık sık için!
5- Kademeli olarak seansa başlayın. Kasların başlangıçtaki diriliği sizi fazla iddialı tempolara yöneltebilir. İster ısınmak, ister yoğun bir efora başlamak için olsun, aşamalı artış anahtar kelimedir!
6- Seansın tamamı temel dayanıklılık bölgesinde yer alıyorsa, koşudan önce ısınmak faydasızdır. Başlangıç aşamalı olmalıdır. Organizma, tempoyu rahatlık bölgesinde tutarak doğal olarak ve yavaş yavaş artıracaktır.
Dayanıklılığınızı ve solunumunuzu nasıl geliştireceksiniz?
Koşu fizik kondisyonunuzu iyileştirmek için, dayanıklılık çalışması yapmak ve efor esnasında etkili bir şekilde nefes almak önemlidir. Dayanıklılık belli bir koşu hızında yoğunluk düzeyini sürdürebilme kapasitesidir. Her koşucuya özel olan dayanıklılık kapasitesi efor sonunda aşırı bir yorgunluk hissetmeden ilerleme kaydedilmesini sağlar. Performans artışı için, yeni koşmaya başlayan birisi bile olsa her koşucu tüm koşu boyunca solunumu tamamen rahat olacak şekilde koşmalıdır.
Dayanıklılık neye yarar?
Koşuda, dayanıklılık koşu mesafesi ne olursa olsun (5, 10, 20 km veya maraton) fiziksel ve zihinsel olarak dayanabilmek için gereklidir. "Dayanma kabiliyeti" olarak tanımlanan dayanıklılık her koşucuya özeldir. Bu efor yolun sonuna fiziksel olarak iyi bir durumda ulaşılmasını sağlar. Bazıları için dayanıklılık kalbin çalışmasına (kardiyak), bazıları için soluğa (solunum) veya kaslara (acı çekmeden efor yapma kabiliyeti) bağlıdır. Unutmayın ki dayanıklılık irade ve olumlu bir ruh halinden elde edilir.
2. Aerobik, anaerobik…
Dayanıklılık etkenlerini daha iyi anlamak için, farklı efor türlerini bilmek gerekir:
Aerobik çalışma: Yaklaşık 5 dakikalık bir toparlanma süresi gerektiren yoğun ve kısa eforlar (7 saniyeden fazla değil) içerir. Bu aerobik çalışması oksijen gerektirir.
Anaerobik çalışması: Düşük düzeyde eforlar içerir (bir dakikadan fazla değil). Anaerobik bir efordan sonra, tam toparlanma bir saat sürebilir. Bu dayanıklılık çalışması oksijen gerektirmez.
> Bir dakikayı geçen bir efor oksijen tüketecektir. Bu aerobik egzersizler birkaç saat boyunca sürdürülebilir.
Dayanıklılık egzersizleri daima aerobik bölgede yapılır.
Dayanıklılık ölçüm değerleri
İki solunum debisi veya miktarı değerinden yararlanırız:
VO2max: Maksimum oksijen tüketim değeri (VO2max) koşucunun efor esnasında sahip olduğu solunum kapasitesinin bilinmesini sağlar. Özet olarak, bu değer akciğerlerin yoğun bir efor sırasında emebileceği oksijen miktarını gösterir. Tam VO2 max değeri laboratuarda hesaplanır.
MAH: Maksimum Aerobik Hız (MAH) solunum kapasitesinin maksimum değerinde koşmayı sağlayan koşu hızına tekabül eder. İdeal olan, mümkün olduğunca uzun bir süre sürdürebileceğiniz hızda koşmanızdır. Bu hız genellikle MAH'ın yüzde 70'ine tekabül eder. Testler sayesinde hesaplanır (Conlevo, léger-Boucher
testleri).
İdeal dayanıklılık hızınızı nasıl bulacaksınız?
Bir dakikalık koşu sonunda nefes nefese kalıyorsanız, size uygun dayanıklılık kapasitesini belirlemeniz gerekir. Bunun için, sıkıcı hesaplamalara girişmeden veya ölçüm cihazı kullanmadan çok basit bir test yapmak yeterlidir: Talk-test.
Bu test koşu sırasında kendi kendine temel bir soru sorarak yapılır:
- Nefes nefese kalmadan birisiyle konuşabiliyor veya bir metni yüksek sesle okuyabiliyor muyum? Bunu nefes nefese kalmadan yapabiliyorsanız, doğru hızda koşuyorsunuz demektir.Aksi takdirde, yaptığınız efor sırasında nefesiniz kesiliyorsa, dayanıklılık bölgenizin dışında (yani maksimum kalp atış hızınızın yüzde 70'inin üzerinde) çalışıyorsunuz demektir.
Koşucu kendi yoğunluk seviyesinin üzerinde koşuyorsa, talk test koşucunun eforunu koşu sırasında hızlı bir şekilde ayarlamasını sağlar. Koşucu kalp atış hızını düşürmek için, temposunu düşürecek, koşu ve yürüyüş süreleri birbirini takip edecektir. Koşucu kendi solunumu üzerinde daha fazla konsantre olacaktır.
Nasıl nefes almalı? Doğru yoğunlukta nefes nefese kalmadan koşmak için, iyi nefes almayı öğrenmek gerekir.
Her koşucu koşu dönemleri dışında solunumunu yönetmeyi öğrenebilir:
Basit bir teknik: Ayakta durun, sırtınız düz, sabit bir şekilde karşıya bakıyorsunuz. Uzun uzun ağızdan ve burundan nefes alın. Göbeğinizi azami derecede içeri çekerek, nefesinizi yavaş yavaş ağzınızdan ve burnunuzdan verin.Nefes aldıkça karnınızı şişirerek yeniden nefes alın. Özet olarak, bir koşu dayanıklılık çalışması sırasında, karmaşık teknikler kullanmadan doğal bir şekilde nefes almak gerekir.
Decathlon Adresler:
Online alışveriş için: decathlon.com.tr
Decathlon Forum Marmara : Marmara forum İstanbul Osmaniye Mahallesi Çobançeşme Koşuyolu Bulvarı
No:3 Bakırköy
Decathlon Forum İstanbul: Forum İstanbul, Kocatepe Mahallesi Çanak Bölgesi 34030Bayrampaşa
Decathlon İzmir: Beyazevler Mahallesi, Akçay Cad.No:101 Optimum Outlet AVM Gaziemir-İzmir
Decathlon Ankara: Kentpark AVM, EskişehirYolu7.km No:164,Çankaya-Ankara
Decathlon Samsun: Samsun Piazza Alışveriş MerkeziZ-02/ Yeni Mahalle, Çarşamba Caddesi,
Eski Otogar Mevkii Sanayi Sitesi Yanı No:52 ,Canik, Samsun
Son Dakika › Güncel › Sonbaharda Şehirde Koşarak Form Tutun! - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?