Dha Yurt Bülteni-3 - Son Dakika
Güncel

Dha Yurt Bülteni-3

1)POLİS BASKININDA BYLOCK YÜKLÜ CEP TELEFONUNU KLOZETE ATTI(HABERE EK GÖRÜNTÜ)Görüntü Dökümü------------------------Polisin eve baskın yapmasıYerde yatan zanlının görüntüsüTuvaletten telefonun çıkarılmasıPolisin evde inceleme yapmasıSÜRE: 37" BOYUT: 38 MBHaber: Çağlar...

31.12.2017 11:17
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

1)POLİS BASKININDA BYLOCK YÜKLÜ CEP TELEFONUNU KLOZETE ATTI(HABERE EK GÖRÜNTÜ)

Görüntü Dökümü

------------------------

Polisin eve baskın yapması

Yerde yatan zanlının görüntüsü

Tuvaletten telefonun çıkarılması

Polisin evde inceleme yapması

SÜRE: 37"    BOYUT: 38 MB

Haber: Çağlar ÖZTÜRK-Kamera: ADANA,

=====================================================

2)MADEN'İN DAR SOKAKLARINDA ÇÖPLERİ KADROLU EŞEKLER TOPLUYOR

ELAZIĞ'ın Maden ilçesinde tepenin yamacında bulunan ve çöp arabasının girmediği sokaklardaki çöpler, 6 yıldır Belediye bünyesine kadrolu olarak alınan eşekller tarafından toplanıyor. Mardin'in merkez Artuklu Belediyesi tarafından kent merkezindeki dar sokaklardan çöpleri toplayan kadrolu eşeklerin, Madenr ilçesinde de görev yaptığı belirtildi. Maden'in tepe yamacında bulunan ve temizlik araçlarının giremediği sokaklarında 6 yıldır 5 kadroylu eşek ile çöplerin toplandığı belirtildi. Demokrat Partili Maden Belediyesi, engebeli, dar ve araçların giremediği sokaklardaki çöpleri temizlik personeli eşliğinde eşeklerle toplanıyor. Kadrolu eşeklerin araçların giremediği sokaklardan topladığı çöpler ana yola getirilip çöp araçlarına dökülüyor.  Çöp arabalarının giremediği dar sokaklarda eşek yardımı ile çöp topladıklarını ifade eden Maden Belediyesi temizlik görevlisi 39 yaşındaki Mustafa Üzek, "Dar sokaklarda topladığımız çöpleri ana yola getirerek konteynerlere yüklüyoruz. 6 yıldır eşek ile dar sokaklarda çöp topluyorum. Günde bir defa mahalle aralarını temizliyoruz.Yaptığımız iş zor değil, alıştık.Maden Belediyemize ait 5 tane temizlik işlerinde kullanılmak üzere eşek var" diye konuştu.

Görüntü Dökümü:

---------------------------

-Eşeklerde görüntü

-Personel ve eşeklerin çalışmaları

-Üzek'in konuşması

-Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Erkan BAY/ELAZIĞ, -

====================================================

3)121 MÜZİSYENDEN DÜNYAYA BARIŞ MESAJI

HATAY'da yaşayan 121 müzisyenin 5 ayrı dilde söylediği, Hatay'ın birlikte yaşama kültürünü yansıtan 'Aynı toprağın çocukları' isimli şarkı, dünyaya barış mesajları vermeyi amaçlıyor.

Yapımcı ve yönetmen Talat Ersoy'un sözlerini yazıp bestelediği, Hatay'da var olan barış, kardeşlik ve hoşgörü ortamını yansıtan 'Aynı toprağın çocukları' isimli şarkıyı, Hatay'da yaşayan 121 müzisyen enstrümanlarını kendileri çalıp vokalini yaparak söyledi.

KLİP TARİHİ MEKANLARDA ÇEKİLDİ

Hatay'ın tarihi ve turistik yerlerinden Titus Tüneli, Beşikli Mağara, Habibi Neccar Camii, St. Pierre Kilisesi, Samandağ Sahili, Arsuz, Bakras Kalesi başta olmak üzere birçok önemli noktada çekimleri yapılan klip, 5 aylık sürede 3600 saatlik bir çekimle tamamlandı.

Şarkının söz yazarı, bestecisi Talat Ersoy, Hatay'da var olan barış, kardeşlik ve hoşgörü ortamını gördükten sonra bu şehri en iyi anlatacak şekilde bir şarkı yazma isteği duyduğunu belirterek, 2 yıllık bir süreçte şarkı sözlerini yazıp bestelediğini kaydetti.

Ersoy, "Hatay için önce bir belgesel yaptık. Hemen ardından ise Hatay için yapmış olduğum 'Aynı toprağın çocukları' isimli besteyi, 121 müzisyen arkadaşımızla, Hatay'ın tarihi, turistik, kültürel mekanları önünde çekmiş olduğumuz kliple şekillendirdik ve güzel bir proje yaptık. Şarkımız şuanda yayında, kısa zamanda yaklaşık 550-600 bin kişiye ulaştı" dedi.

ÇEKİMLER 5 AY SÜRDÜ

Hatay için bestelenen şarkının Hatay'ın tarihi ve turistik mekanlarında söylenip klip haline getirildiğini aktaran Ersoy, "Yaklaşık 5 ay, 150 gün, 3600 saatlik bir çalışmanın sonucunda bu iki eseri de tamamlamış olduk. Projede yer alan müzisyen arkadaşlarımızın tamamı Hataylı değil ama Hatay'da yaşayan, Hatay'a gönül vermiş ve Hatay'ı seven arkadaşlarımız" diye konuştu.

5 FARKLI DİLDE SÖYLENDİ

Şarkının Hatay'ın çok kültürlülüğünü göstermesi açısından 5 ayrı dilde seslendirildiğini anımsatan Talat Ersoy şöyle devam etti: "Projede özellikle Hatay'ın kültürel dokusunu oluşturan farklılıkların da projede yer almasına özen gösterdik. Biz buradan birlik, beraberlik ve barış mesajlarını verip, duruşuyla dünyaya örnek olan şehrimizin o duruşunu dünyayla paylaşmak istedik. Bunu yaparken şehrimizin farklı mozaiğini oluşturan zenginlikleri projemize dahil ettik. Özellikle diller anlamında yaptık bunu, şarkıda Arapça, Ermenice, Kürtçe, Çerkezce ve İbranice olmak üzere 5 ayrı dil dahil oldu projeye. Projemizi Türkçe hariç 5 ayrı dilde seslendirdik."

SESİMİZİN DÜNYAYA YAYILMASINI İSTİYORUZ

Projede solist olarak görev yapan isimlerden Gamze Polat, projeyle ilgili şunları söyledi; "Müziğin evrenselliği açısından baktığımızda bütün o güzel değerleri, notaları, ezgileri içerisinde barındırması açısından bize aslında, sevgiyi, kardeşliği, hoşgörüyü yansıtabilmemiz açısından bir olanak sağladı. Bu yüzden bu projede olmaktan çok mutluyum. Bu kentin dokusundan baktığımızda insanlar farklı kültürlerle, farklı inanışlarla yan yana yaşamayı bin yıllardan beri başarabilmiş bir kent. Bu kentin ülkemize ve dünyamıza örnek olması açısından, savaşların yerine yeniden barışın istihdam edilmesi açısından önemli buluyorum. Sesimizin dünyaya yayılması ve bizim aynı toprağın çocukları olarak beraber buluşabileceğimizi, müzikle yeniden yan yana durabilmemizi hissettiğim bir proje oldu. Biz buradan bu müzikle beraber Hatay'ı o güzel medeniyet kokan kilisesinden, havrasından, türbesinden, tarihinden ve doğal güzelliklerinden bir demet sunduk. Bunun bütün gönüllerde çiçek açmasını diliyoruz, barışı selamlıyoruz."

Müzik Yönetmeni Cihan Yılmaz projenin dünyaya ve ülkemize barış getirmesi dileğinde bulunarak, "Böyle bir projede yer almak gerçekten gurur verici. Böyle bir proje olunca heyecanlandık, önceleri 15-20 müzisyenle bu işi bitirebiliriz demiştik ama sayımız 121'e kadar çıktı. O kadar çok mutluyum ki, bu kadar insanı bir araya getirip böyle bir projeye dahil ettiğimiz için çok mutluyum, projemizin ülkemize, memleketimize barış ve huzur getirmesini diliyorum" dedi.

Projede 121 müzisyenin yanı sıra Antakya Medeniyetler Korosu ve Antakya Polifonik Koro da şarkıya eşlik etti.

Görüntü Dökümü

---------------------

-Yönetmen ve söz yazarı Talat Ersoy'la röp.

-Müzik yönetmeni Cihan Yılmaz ile röp.

-Solistlerden Gamze Polat'la röp.

-Ekibin birlikte şarkının nakaratını söylemesi

-121 müzisyenin birlikte söylediği 'Ayn toprağın çocukları' klibi

SÜRE: 13' 04" BOYUT: 1,2 GB

Haber-Kamera: Ramazan ÇELİK/HATAY,

=======================================================

4)ULUDAĞ'DA 24 SAAT SAĞLIK NÖBETİ

KIŞ Turizminin gözdesi Uludağ'da sağlık çalışanları ve acil sağlık ekibi sezon boyunca otellerde sağlık noktaları ve ambulans ile 24 saat hazır bekliyor. Sağlık ekibi en çok kayak pistlerinde yaşanan sakatlanmalarla ilgileniyor. Uludağ'da kış tatili ve yılbaşı nedeniyle turist sayısı sürekli artarken sağlık ekipleri de tedbirlerini arttırdı. Özel bir şirketin çalışmaları kapsamında Uludağ'da bulunan tüm otellerdeki sağlık noktalarında 24 saat acil sağlık hizmeti verilirken, pistlerde sık sık yaşanan sakatlanmalar için ise acil sağlık ekibi ve ambulans hizmet veriyor. Bu durumların yanısıra kapsamlı müdahale gerektiren yaralanma ve hastalık vakalarında ise yaralılar ambulans ile şehir merkezine götürülüyor. Pek çok özel sağlık sigortasının kapsadığı hizmetler hakkında bilgiler veren Sağlık Teknikeri Ayşegül Gezer yurtdışından gelen yabancı vatandaşlarında kendi sigortaları kapsamında bu hizmetlerden yararlanabildiğini söyledi. Gezer, "Uludağ'da bulunan bütün otellerde noktalarımız ve sağlık personellerimiz var onun haricindeki Acil durumlarda buralarda bulunan numaralardan ambulansımıza ulaşabiliyorlar. 24 saat burada sağlık hizmeti veriyoruz. Genelde kayarken düşme vakaları oluşan taramalar oluyor. Ayrıca yine sık sık karşılaştığımız durum olarak  hava değişikliğinden kaynaklanan mide rahatsızlıkları veya gribal enfeksiyon gibi hastalıklar oluyor. Bu tarz hastalıklarda veya yaralanmalarda otellerimizdeki sağlık noktalarında hizmet veriyoruz. Pistlerde bir sakatlanma yaşandığı zaman ise buradaki görevliler bize bilgi veriyorlar. Biz acil sağlık ambulansımızla yola çıkıp olayın gerçekleştiği piste gidiyoruz. Yaptığımız ilk yardımın ardından tedavinin devam etmesi gerekiyorsa otellerde bulunan sağlık noktalarımızda tedaviyi sürdürüyoruz. Eğer durum daha ciddi olursa hastayı ambulansımızla beraber şehir merkezine sevk ediyoruz." dedi.

Görüntü Dökümü

--------------------------

Uludağ'dan ve pistlerden genel görüntüler,

Ambulansın içinden dışından detaylar,

Ambulansın hareket halinde görüntüleri,

Sağlık teknikeri Ayşegül Gezer ile röportaj

SÜRE: 1 dk 36 sn

BOYUT: 98 mb

Enver Fatih TIKIR/BURSA, -

=======================================================

5)KORUMA ALTINDAKİ VAŞAK AİLESİ FOTOKAPANLA GÖRÜNTÜLENDİ

BURDUR'da, Doğa Koruma ve Milli Parklar 6'ncı Bölge Müdürlüğü ekiplerinin yaban hayatı araştırma çalışmaları kapsamında, nesli ciddi tehlike altındaki türlerden vaşak, 3 bireylik aile olarak fotokapanla görüntülendi.

Orman ve Su İşleri Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar 6'ncı Bölge Müdürlüğü tarafından Burdur'da yaban hayatını araştırmak, popülasyon yoğunlukları hakkında bilgi edinmek amacıyla fotokapan çalışmaları yapılıyor. 25 fotokapanla Burdur'un birçok noktasında yıl boyu yapılan çalışmalarda pek çok yaban hayvanı görüntüsü elde ediliyor. Bu kapsamda son olarak nesli ciddi tehlike altındaki türlerden vaşak, üç bireyden oluşan aile olarak görüntülendi.

ANADOLU VAŞAĞI

Doğa Koruma ve Milli Parklar 6'ncı Bölge Müdürü Rıza Kamil, son alınan görüntülerde tespit edilen vaşakların yaban hayatının güzelliklerini bir kez daha gözler önüne serdiğini söyledi. Görüntülenen vaşakların Türkiye'de 'Anadolu vaşağı' olarak anıldığını kaydeden Rıza Kamil, nesli tükenme tehlikesi altında olan bu türün koruma altına alındığını belirtti.

Vaşakların insanlardan uzak durmaya çalıştığını ve geceleri avlanmayı tercih ettiklerini ifade eden Rıza Kamil, şunları kaydetti:

"Gündüzleri ender görülürler. Tavşan, tilki, geyik gibi geniş av tabanı olan bu görkemli orman kedileri, yalnız yaşayan en yakın memeli avcı akrabalarından daha başarılı avcılardır. Kendilerinden 3- 4 kat büyük avları avlayabilmektedirler. Görülmesi zor olan vaşakların şubat-nisan ayları arasındaki çiftleşme döneminde görülme olasılığı daha fazladır."

Doğa Koruma ve Milli Parklar 6'ncı Bölge Müdürlüğü'nün çalışma sahasının Batı Akdeniz Bölgesi'ni oluşturan Antalya, Burdur ve Isparta'yı kapsadığına dikkati çeken Rıza Kamil, "Bölgemizde yaban hayatına gözümüz gibi bakıyoruz. Yaban hayatının sürdürülebilir kılınması ve gelecek nesillere sağlıklı bireyler olarak aktarılması için teknolojinin nimetlerinden yararlanarak var gücümüzle çalışıyoruz" dedi.

Görüntü Dökümü

-------------

Vaşaklardan görüntü

Haber: Mehmet ÇINAR- Kamera: ANTALYA,

==========================================================

6)BURDUR'UN İLK ESKRİMCİLERİ

BURDUR'da yapılan çalışmalar eskrim sporuna ilgiyi artırdı. 70 sporcu eskrimle ilgilenirken, bunlardan 15'i süper minikler kategorisinde ulusal ve uluslararası müsabakalara katılarak Burdur'u temsil etti.Burdur'a 1.5 yıl önce atanan ve Gençlik Hizmetleri ve Spor Müdürlüğü bünyesinde çalışmalara başlayan eskrim antrenörü Ayşe Nuran Gürbüzeli, kentte eskrim sporunun gelişmesi için harekete geçti. Çalışmalar sonucu en büyüğü 12 yaşında 15 sporcu eskrimle uğraşmaya başladı. Burdur'un ilk eskrimcileri olan sporcular, haftanın 6 günü müdürlüğe bağlı Gençlik Merkezi'nde antrenman yaparak müsabakalara hazırlanıyor.

'SPORCU SAYIMIZ 15'

Eskrim antrenörü Ayşe Nuran Gürbüzeli, Burdur'a atandığı Mayıs 2016 tarihinden itibaren çalışmalara başladığını ve bu spora kentte ilgi duyulmasını sağladığını kaydetti. 6 yıllık eskrim antrenörü Gürbüzeli, "Şu an eskrimle ilgilenen 70 sporcumuz var. Müsabık sporcu sayımız ise 15. Sporcularımız süper minikler kategorisinde yarışıyor. Bir Türkiye Şampiyonası, bir açık turnuva, bir de uluslararası turnuvaya katıldık. Klasman sıralamasında üst sıralara yükselmeye başladık" dedi.

'AVRUPA ŞAMPİYONU SPORCULAR ÇIKACAĞINA İNANIYORUM'

Eskrimin epe, flöre ve kılıç olarak üç dalı olduğunu, Burdur'da flöre dalına güzel ilgi olduğunu anlatan Gürbüzeli, "Şu an için ilk hedefimiz süper miniklerde bir Türkiye şampiyonu çıkarmak. Daha sonra Avrupa şampiyonu sporcular çıkacağına inanıyorum. Eskrim sporunu Burdur'da daha geniş kitlelere yayabilmek için birçok okulda tanıtım yapıyoruz. Çok yaygın bir spor olmadığı için okullardaki öğrencilerden yetenek taraması ile sporcu seçiyoruz" diye konuştu.

'SEN KIZSIN, ESKRİM OYNAYAMAZSIN'

Eskrim sporcusu Nazlıcan Beyribey (11), arkadaşlarının kendisine 'Sen kızsın, kılıç, maske var, eskrim oynayamazsın' dediklerini anlatırken, eskrimin çok güzel bir spor olduğunu ve severek yaptığını, hedefinin de Türkiye derecesi olduğunu kaydetti. Ayzen Oğraş (12) daha önce hiçbir sporla uğraşmadığını aktarırken, "Eskrimi çok seviyorum. Hedefim Türkiye şampiyonluğu ve ülkemi temsil etmek" dedi.

'ÇOK MERAK ETTİM VE ESKRİME BAŞLADIM'

Sporculardan Mehlika Eroğlu (10) da eskrime 9 yaşında başladığını kaydederken, "Hoca okulumuza gelmişti. Çok merak ettim ve eskrime başladım. Antalya'nın Kemer ilçesinde geçen ay düzenlenen turnuvada Türkiye 38'incisi oldum" diye konuştu.

Görüntü Dökümü

-------------

Antrenman yapan sporcular

RÖP 1: Ayşe Nuran Gürbüzeli (antrenör)

RÖP 2: Nazlıcan Beyribey (sporcu)

RÖP 3: Ayzen Oğraş (sporcu)

RÖP 4: Mehlika Eroğlu (sporcu)

Detay

256 MB/// 04.12"

HABER- KAMERA: Mesut MADAN/BURDUR,

Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel Dha Yurt Bülteni-3 - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement