DHA YURT BÜLTENİ - 6 - Son Dakika
Güncel

DHA YURT BÜLTENİ - 6

DHA YURT BÜLTENİ - 6

Adana'daki drone'lu uyuşturucu operasyonunda 16 tutuklamaADANA'da, 'drone' kamerayla havadan takibin yapıldığı uyuşturucu satıcılarına yönelik operasyonda gözaltına alınan 21 şüpheliden 16'sı tutuklandı.

21.12.2019 12:02

Adana'daki drone'lu uyuşturucu operasyonunda 16 tutuklama

ADANA'da, 'drone' kamerayla havadan takibin yapıldığı uyuşturucu satıcılarına yönelik operasyonda gözaltına alınan 21 şüpheliden 16'sı tutuklandı.

Adana Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında uyuşturucu sattığı öne sürülen 30 kişi hakkında gözaltı kararı verildi. Adana Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri 18 Aralık'ta, şüphelilerin yakalanması için operasyon düzenledi. Belirlenen adreslere baskın yapan ekiplere, özel harekat polisleri de destek verdi. Ayrıca polis, şüphelilerin çatılardan ve arka sokaklardan kaçmaması için 'drone' kamerayla havadan takip yaptı. 21 şüphelinin gözaltına alındığı operasyonda narkotik köpekle evlerde yapılan aramada, kavanoz içerisinde 31 gram esrar, 0.99 gram eroin, 0.90 gram bonzai, 4 ruhsatsız tabanca ele geçirildi.

Emniyetteki sorgularının ardından sevk edildiği adliyede mahkemeye çıkarılan şüphelilerden 16'sı tutuklandı, 5 kişi ise serbest bırakıldı.Soruşturma kapsamında 9 kişinin arandığı belirtildi.

Görüntü Dökümü-----------Operasyonun drone görüntüleriOperasyondan aktüel görüntüler

HABER: Çağlar ÖZTÜRK/ADANA,

========================

Çayda elektrik şokuyla balıklar telef oldu

TUNCELİ'deki Pülümür Çayı'nda kaçak avcıların jeneratör ile suya elektrik vermesi sonucu binlerce balık telef oldu.Pülümür Vadisi'ndeki Pülümür Çayı'na kimliği belirsiz kişiler, kaçak yollarla balık avlamak için jeneratör ile elektrik akımı verdi. Binlerce balık telef olurken, çayın geçtiği Kırmızıköprü köyünde yaşayanlar durumu Tunceli Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürlüğü'ne bildirdi.'KAÇAK AVCILAR BUNU SÜREKLİ YAPIYOR'İhbar üzerine bölgeye gelen ekipler, çevrede yaptıkları aramada elektrik kabloları buldu. Köy sakinlerinden Düzgün Kılıç, "Ölü balıkları suda fark ettik. Su kenarına bakınca elektrik kablolarını gördük. Kaçak avcılar bunu sürekli yapıyor. Yakın zamanda bu bölgede, avlanması yasak olan bir su samurunu da vurup, kaçmışlardı. Yetkililerin önlem almasını istiyoruz" dedi. Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürlüğü olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

Görüntü Dökümü----------Pülümür Çayı'ndan görüntü-Telef olan balıklar-Röportajlar-Genel ve detay görüntüler

Haber: Ferit DEMİR/PÜLÜMÜR,(Tunceli),

========================

Diyarbakır'da 11 ayda, 4 bin 478 elektrik panosu tahrip edildi

DİYARBAKIR'da kayıt dışı elektrik kullananlar, elektrik kesintileri sırasında şalteri kaldırmak amacıyla son 11 ay içerisinde 4 bin 478 elektrik panosunu tahrip etti. Dicle Elektrik Dağıtım Şirketi, son 2 yıl içerisinde bu tür müdahalelerden kaynaklı 30 binin üzerinde pano kilidi değiştirdiğini belirtirken, yetkililer ise bu tür tahribatlar sonucu açık kalan panoların can güvenliğini tehlikeye attığı konusunda uyarıda bulundu.

Diyarbakır'da, kış mevsiminin gelmesiyle beraber artan ısıtıcı kullanımı zaman zaman elektrik kesintilerine yol açıyor. Kesintiler sırasında bazı vatandaşlar, sokaklarda bulunan asma kilitli elektrik panolarına yetkisiz ve güvenliksiz şekilde müdahalede bulunarak, arızalara ve elektrik panolarının açık kalmasına neden oluyor. Açık kalan elektrik panolarının özellikle çocuklar için büyük tehlike arz ettiğini belirten Dicle Elektrik Dağıtım yetkilileri, bu gibi durumlarda duyarlı vatandaşların 186 Elektrik Arıza Çağrı Merkezi'ni arayıp ihbarda bulunmaları ve panolara yaklaşmamaları uyarısında bulundu.

'ÇOCUKLAR AÇISINDAN ÇOK BÜYÜK TEHLİKE ARZ ETMEKTEDİR'

Dicle Elektrik Dağıtım Diyarbakır İl Müdürlüğü Sistem İşletme Mühendisi Erdinç Ergün, kapısı açık kalan panoların çocuklar açısından büyük bir tehlike oluşturduğunu söyledi. Ergün, kış mevsiminde kayıt dışı elektrik kullanımının yoğun olduğunu ifade ederek, "Kış mevsiminin gelmesiyle birlikte kayıt dışı usulsüz kullanımları elektrikli ısıtıcıların çok yoğun olarak kullanılmasından kaynaklı artmaktadır. Bu gibi aşırı yüklenmelerde trafolarda koruyucu eleman olan şalter ve sigortalar koruyucu olduklarından aşırı yükten dolayı arızalanıyor. Arızadan sonra beslediği bölgede elektrik kesintileri yaşanmasına neden oluyor. Kayıt dışı kullanımı destekleyen bazı vatandaşlar da yetkileri dışında kapak kilitlerini kırarak şalterlere güvenliksiz bir şekilde müdahale ediyor. Bu durum, panonun kapağının açık kalmasıyla bölgeyi güvenliksiz bir hale getirmektedir. Mesela bulunduğumuz sokakta okul var. Özellikle çocuklar açısından çok büyük tehlike arz etmektedir. Panoyu açık gören çocuk merak edip elini attığında elektrik çarpacak. D uyarlı bazı vatandaşlarımız bu tür durumlarda 186 Elektrik Arıza Çağrı Merkezi'ni arıyor. Ekiplerimiz de  hayati tehlikeye sebep olan bu gibi durumlara hızla müdahale ediyor" dedi.

'2 YILDA 30 BİN PANO KİLİDİ DEĞİŞTİRİLDİ'

Ergün, Dicle Elektrik Dağıtım bölgesindeki 6 ilde son 2 yılda 30 bin panonun kilidini değiştirdiklerini belirterek, "Bölgede kayıp kaçak oranı yüzde 86 civarındadır. Bölge genelindeki il ve ilçelerde özellikle küçük çocuklar ve kadınların bu tür müdahalesinden kaynaklı elektrik çarpması olayları yaşanmıştır. Bunların birçoğu da ölümle sonuçlanmıştır. Bu tür vahim olayların yaşanmaması için duyarlı vatandaşların, 186 Elektrik Arıza Çağrı Merkezi'ni arayarak bilgi vermesi insani bir görevidir. Aynı zamanda son 2 yıl içerisinde bölgede 30 binin üzerinde bu tür müdahalelerden kaynaklı pano kapak kilidi değiştirildi. Diyarbakır'da son 11 ay içerisinde de 4 bin 500 civarında pano kapak kilidi değiştirildi. Bütün vatandaşlarımızı duyarlı olmaya çağırıyoruz" diye konuştu.

Görüntü Dökümü------------DEDAŞ ekiplerinin gelişi-Açık panoyu kontrol etmeleri kapatmaları- Emrah Kızıl anons-Panodan detay-Erdinç Ergün'ün konuşması-Genel ve detay

Haber-Kamera: Emrah KIZIL, Elif FİLİZ/DİYARBAKIR,

========================

HDP önündeki eylemde 110'uncu gün

DİYARBAKIR'da, terör örgütü PKK tarafından kaçırılan çocuklarının bulunması için HDP il binası önünde oturma eylemi yapan 61 ailenin evlat nöbeti, 110'uncu gününde de devam etti. Oğlu Müslüm Altındaş (24) için oturma eylemini sürdüren Şevket Altındaş, "Teröristler mazlum ve sevgiye ihtiyaç duyan çocukları kaçırıyor. Anne-babalar ve öğretmenler, sevgilerini çocuklarına ve öğrencilerine mutlaka yansıtsınlar. Teröristler zaten yalnız kalan insanları seçiyor. Bu konuda duyarlı olalım" dedi. Hacire Akar, 21 Ağustos'ta kaybolan oğlu Mehmet'in HDP'liler tarafından dağa kaçırıldığını söyleyip, 1 gün sonra partinin Diyarbakır il binası önünde oturma eylemi başlattı. Eylemin 3'üncü gününde ortaya çıkan Mehmet Akar, mahkemece ev hapsiyle cezalandırıldı. Oğluna kavuşup, eylemine son veren Hacire Akar, çocukları kayıp annelere çağrıda bulundu. Hacire Akar'ın HDP il binası önünde başlattığı eylemle çocuğuna kavuşması, çocukları terör örgütü PKK tarafından kaçırılan aileler için umut oldu. Akar'ın çağrısıyla harekete geçen çocukları kayıp aileler, 3 Eylül'den itibaren HDP il binası önünde oturma eylemine başladı. Hatice Ceylan, terör örgütü PKK'nın elinden kurtarılan oğlu Cafer'e kavuşmasına rağmen diğer ailelere destek için oturma eylemine devam ediyor. 61 ailenin evlat nöbeti, 110'uncu gününde devam etti.'OĞLUMU ÇOK ÖZLEDİM'Vatani görevi için usta birliğine giderken 2 Ekim 2015 günü, Tunceli'nin Pülümür ilçesinde, teröristlerce kaçırılan oğlu Müslüm Altındaş için 5 Eylül günü Gaziantep'ten gelerek eyleme katılan Şevket Altındaş, anne -babalar ile öğretmenlere çocuklara sevgiyi yansıtmaları çağrısında bulundu. Oğlunu çok özlediğini söyleyen Altındaş, "Oturma eylemini sürdürmeye kararlıyız. Buraya geldikten sonra şunu fark ettim; teröristler mazlum ve sevgiye ihtiyaç duyan çocuklar ile kişileri alıp, götürüyor. Özellikle anne-babalardan rica ediyorum, sevgilerini çocuklarına mutlaka ve mutlaka yansıtsınlar. Teröristlerin en büyük sermayeleri sevgiye ihtiyaç duyan kişiler. Sahte bir sevgi çemberine alıp, tuzağa düşürüyorlar. Anne-babalardan ve özellikle öğretmenlerden ricamdır; çocuklara sevgilerini versinler, sevgilerini esirgemesinler. Onlar için neler yapabileceklerini söylesinler. Onları ne kadar sevdiklerini söylesinler. Yani kimseyi yalnızlaştırmasınlar. Bunların zaten amaçları yalnız kalmış kişileri tuzağa düşürmek. Anne- babalar bunlara lütfen dikkat etsin. Oğlumu çok özledim. Her zaman şunu söylerdim aileme, biz bir masayız, masanın herhangi bir ayağından biri olmazsa o masa yıkılmaya mahkumdur. Oğlum vücudumun bir parçasıdır" dedi.

Görüntü Dökümü----------HDP il binasından görüntüOturma eylemindeki ailelerŞevket Altındaş'ın konuşması Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera:  Selim KAYA/DİYARBAKIR,

========================

Orman arazisine yapılacak OSB'ye köylüler karşı çıktı, Danıştay keşif istedi

EDİRNE'nin Uzunköprü ilçesi Kavacık köyüne kurulması planlanan Karma Sanayi Bölgesi'ne karşı çıkan köylülerin başvurduğu Danıştay, bölgede keşif ve inceleme yapılmasına karar verdi. Köylülerin avukatı Bülent Kaçar, projenin kamu zararı doğuracağını belirterek, "Kavacık köylülerinin tamamının rızası olmadan, hiçbir onayı olmadan, hatta tamamıyla karşı çıkıyor olmasına rağmen ısrarla yapılmaya çalışılan, kamu yararı olmayan, kamu zararı doğuracak bir projedir. Çünkü Kavacık halkının hazine arazisidir, otlak yeridir, yıllardır mera olarak kullandığı tüm canlıların beslendiği arazidir" dedi.Uzunköprü Kavacık köyü merasında yapılması planlanan Karma Organize Sanayi Bölgesi'ne köylüler ve çevreciler karşı çıktı. OSB'nin kurulacağı bölgenin orman arazisi olduğunu belirterek, bölgenin göletlerine içme suyu havzası ve 14 bin dönüm sulu ve kuru tarım arazisine zarar vereceği gerekçesiyle karşı çıktı. Köylüler, getirdiği uzmanların bölgeye kurulacak bir OSB'nin ağır tahribata yol açacağını bildirmesi üzerine, Trakya Alt Bölgesi Ergene Havzası Çevre Düzeni Planı ile Edirne İl Çevre Düzeni Planı ve plan hükümlerinde yapılan değişik nedeniyle Çevre ve Şehircilik Bakanlığı hakkında dava açtı. Köylülerin avukatı Bülent Kaçar, plan değişikliği yönetmeliğin maddesine uygun olarak herkesin görebileceği şekilde ilan edilmeyip, askıya çıkarıldığı için kesinleşmediğini belirterek, Danıştay Başkanlığı'na sunulmak üzere Edirne İdare Mahkemesi'ne yürütmenin durdurulması için dava açtı.KEŞİF VE İNCELEME YAPILACAKDanıştay 6'ncı Dairesi, belirlenen taşınmazdaki anlaşmazlık nedeniyle yerinde bilirkişinin keşif ve inceleme yapılmasına karar verdi. Bilirkişi heyeti Ortadoğu Teknik Üniversitesi Mimar Fakültesi'nden Prof.Dr. Nil Uzun, Prof.Dr. Ela Babalık ve Prof.Dr. Bahar Gedikli olarak atandı. Bilirkişi heyeti 13 Mart 2020 tarihinde bölgede inceleme ve keşifte bulunacak.'KAMU ZARARI DOĞURACAK BİR PROJE'Avukat Bülent Kaçar, yapılması planlanan Karma Organize Sanayi Bölgesi'nin kamu zararı doğuracağını ifade ederek, "Proje, Kavacık köyünün tarımına hayvancılığına vurulmuş, bölgenin su havzası niteliğine, orman varlıklarına,  kültür varlıklarına ve köyün geleneksel değerlerine, mezarlığına, köy evlerine büyük bir darbedir. Çünkü köyün dibine mezarlığın içerisine taşan, DSİ'nin ektiği çam ormanlarını içine alan, köyün tek sulama kaynağı Kavacık Göleti'nin sınırına kadar yaklaşan, büyük bir yıkım projesidir. Uzunköprü Karma Organize Sanayi Bölgesi, Kavacık köylülerinin tamamının rızası olmadan, hiçbir onayı olmadan, hatta tamamıyla karşı çıkıyor olmasına rağmen ısrarla yapılmaya çalışılan, kamu yararı olmayan, kamu zararı doğuracak bir projedir. Kavacık halkının hazine arazisidir, yıllardır mera olarak kullandığı tüm canlıların beslendiği arazidir" dedi.'İHALE YAPILMADAN SATILDIĞINI ÖĞRENDİK'Arazinin satışının ihalesiz, pazarlık usulü ile yapıldığını söyleyen Avukat Kaçar, "Bu araziyi tahminen dönüm başına bin 202 liraya yok pahasına taksitli olarak, Ankara'dan köyümüzde hiç bir duyuru yapılmadan, ihale yapılmadan pazarlık usulü satıldığını öğrendik. Bu en başta bu halka, bu köylüye saygısızlık. Bu satış kararından dönülmeli ve hazine arazisinin satışı iptal edilerek Kavacık köyü halkına, köy muhtarlığına tahsis edilmelidir. Bu arazi şu an resmi haritalarda orman arazisi olarak görülmektedir. Yani 2 tane resmi devletin haritasında bu OSB yapılması düşünülen alan orman arazisi olarak görülmektedir. Orman arazisi olan bir yer hazine arazisi olarak nasıl Uzunköprü Ticaret Sanayi Odası'nın ve Edirne İl Özel İdaresi'nin ortağı olduğu, üyesi olduğu, OSB mütevelli heyetine köyden, köylüden habersiz satılıyor. Belki de köylümüz burayı daha pahalı bir fiyata satın alarak, devlete bir gelir sağlayacaktı. Ama ihale yapılmadı. Ankara'da Uzunköprü kamuoyundan habersizce bu arazi Uzunköprü Organize Karma Sanayisi'ne teslim edilmiştir" diye konuştu.'KEŞİF YAPILACAK, BU YANLIŞTAN VAZGEÇİLMELİDİR'Avukat Kaçar, arazinin satışının usulsüz olduğu için yapılan itiraz sonucu Danıştay 6'ncı Daire Başkanlığı tarafından keşif yapılma kararı alındığını belirterek, "Bu yanlıştan vazgeçilmelidir. Ama bizler Kavacık köylüleri, hukuka ve bilime inanıyoruz. Açtığımız plan değişikliği iptal davasında Danıştay, 13 Mart 2020 günü, köyümüzde bu arazide köylümüzle birlikte bir keşif, bilirkişi incelemesi yapacaktır. Biz bu keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu, bu bölgeyi tarımsal birinci öncelikli korunacak mutlak tarım arazisi olmaktan çıkaran sanayi bölgesi ilan edilen bu plan değişikliğinin, iptal edileceğini ve bilirkişi heyetinin de bilimsel olarak haklılığımızı kanıtlayacağını inanıyoruz" ifadelerini kullandı.'OSB OLURSA HAYAT BİTECEK'Kavacık Köyü Muhtarı Aziz Kurt, köylerinin arazisine OSB kurulmak istendiğini, kendilerinin de karşı çıktığını belirterek, "Köyümüze OSB kurulduğu zaman dikilen çamlar gidecek, biz hayvancılıkla uğraşıyoruz, meramız gidecek. Burası OSB olduğu zaman tel örgülere alınıp, hayvanlarımız buraya giremeyecek. Burada 12 köye içme suyu sağlayan havza var. Buraya OSB olursa hayat bitecek. Göletimiz kurayacak, ağaçlarımız kesilecek, mezarlığımız ve köyün içine kadar her yerde yaşam alanı bitecek. Cevizlik alanımız da var, o ağaçlar da kesilecek. Burada tümülüs tepemiz var, o da yok olacak. Mezarlığımızda şehidimiz var. Onun mezarının dibine kadar OSB olacak. Yani bu OSB ile burada yaşam bitecek. Bu arada 800 büyük, bin 500 küçükbaş hayvanımız var. Onların ne otlayacağı alan, ne de su içeceği göl kalmayacak" dedi.'KÖYÜMÜZE OSB İSTEMİYORUZ'Kavacık köylülerinden Neriman Ceycan da köylerine yapılacak olan OSB'yi istemediklerini belirterek, "Bütün hayvanlarımız burada otluyor. Göletimiz ve mezarlığımız burada. Bu arazinin bize verilmesini istiyoruz. Burada OSB istemiyoruz. İşsizlik bitecek diyorlar, Uzunköprü yolunda çok sayıda kapalı fabrika var. O fabrikaları açsınlar. Yer değişikliği yapsınlar, buraya sanayi yapıp kirletmesinler" diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ-----------------OSB yapılacak arazi drone ile havadan-Köy ve araziden detaylar-Köylülerin araziye gitmesi-Köyün mezarlığı ve göletler-Arazide otlayan hayvanlar-Muhtar Aziz Kurt ile röp.-Avukat Kaçar'ın açıklaması-Köylülerin konuşmaları

-Arazi ve köyden detaylar

Haber-Kamera: Gurbet GÖKÇE- Ali Can ZERAY/EDİRNE,

===========================


Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel DHA YURT BÜLTENİ - 6 - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement