Arınç: Paralel Devlet Soruşturması Diye Bir Şey Yok - Son Dakika
Politika

Arınç: Paralel Devlet Soruşturması Diye Bir Şey Yok

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, "Paralel devlet soruşturması diye bir soruşturma mevcut değildir." dedi.

10.02.2014 22:37  Güncelleme: 23:22

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç,Basın Kanunu ve bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair kanun tasarısının özünün internet haber siteleri ile ilgili olduğunu belirterek, “Bir düzenlemeye ihtiyaç olduğunu düşünmüştük bugün son noktayı koyduk ve imzaya açıldı” dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu Toplantısı sona erdi. Toplantının ardından açıklamalarda bulunan Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Arınç, “Sayın Başbakan İran’a, Almanya’ya ve Rusya’ya bazılarına yaptığı günü birlik temaslarla ziyaretlerle ilgili olarak da kendileri bilgi sundular. Bu iç ve dış geziler ile ilgili olarak alınan sonuçlarında olumlu olduğu gözlendi. Öncelikle Sayın Adalet Bakanımız Bekir Bozdağ Uluslararası hukuk ve dış ilişkilerin hazırladıkları insan hakları daire başkanlığının bir sunumu yaptılar. Bu insan hakları ihlallerinin önlenmesine ilişkin bir eylem planıdır. Eylem palanı kapsamlıydı. Bunun özünde şu var bildiğiniz gibi önceki Bakanımız Sadullah Ergin’in döneminde Türkiye’den Avrupa’ya insan hakları mahkemesinin açılan davalar, davaların nitelikleri ve Türkiye’nin maruz kaldığı müeyyideler konusu bir sıkıntı konusuydu. Daha sonra yapılan düzenlemeler ile olumlu bir noktaya gelindi Türkiye’den yapılan müracaat sayısında ve Türkiye hakkında kararı çıkaran dosyalar konusunda olumlu gelişmeler elde edildi ve Türkiye basamaklardan önceki basamaklardan daha arkalara düşmek suretiyle pozitif bir hukuk uygulaması yapıldığı kanaati hakim oldu” diye konuştu.

Bundan sonraki süreç ile alakalı olarak bir tazminat komisyonu kurulabileceğini belirten Arınç, “Bazı müracaatların orada değerlendirilip AİHM’ne başvurunun biraz daha belki azaltılabileceği konusu bununla ilişkili fevkalade önemli bir eylem planı ortaya çıktı. Bu eylem planına bağlı olarak da bir kararname hazırlanıyor bu kararnamede yakında yayınlanacak” dedi.

Basın kanunu ve bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair kanun tasarısının özünün internet haber siteleri ile ilgili olduğunu kaydeden Arınç şöyle devam etti:

“Belki birkaç yıldan beri sözünü ettiğimiz ama bazı sebeplerle de henüz olgunlaşamamış veya meclise sevk edilememiş durumda bulunan internet haber sitelerinin pozitif ayrımcılık yapılabileceği basın kanunu içerisinde değerlendirileceği, bunlarında künyelerinde ilan etmek suretiyle çalışanlarını basın kartı verilebileceği avantajlar sağlayabileceği, cevap düzeltme ve tekzip müesseselerin aynen basın kanununda olduğu gibi devam edeceği, içeriklerin saklanmasını en azından belli bir süre mümkün olabileceği açılacak davalar bunların sonuçları kapsamlı bir şekilde tasarı halinde bakanlar kurulumuza sunuldu. Olumlu karşılandı ve imzaya açıldı sanıyorum önümüzdeki günlerde TBMM gelecek.”

Arınç, “Bu konuda elimizde bazı kanunlar var zaten başta basın kanunu olmak üzere, internet yayınları ve internet yoluyla işlenen suçlar konusu daha sonra çıkarılan kanun değişiklikleri ve basında çalışanlar ile ilgili kanun basın ilan kurumu referans alınmak sureti ile internet haber sitelerinin bundan sonra resmi ilan ve reklamda alabileceği ve buna ilişkin düzenlemeler pozitif düzenlemedir. Özellikle internet haber portallarının son yıllarda çok önemli bir değer kazandığını biliyoruz. Belki yazılı basının önüne geçebilecek derecede ve bu alanda bir düzenlemeye ihtiyaç olduğunu düşünmüştük bugün son noktayı koyduk ve imzaya açıldı. Önümüzdeki süreç eğer TBMM takvimi elverişli olursa Genel Kurul'da görüşebilmektir. Bunu da TBMM gündemi belirleyecektir” diye konuştu.

Arınç, Barış Kartalı Projesi'nin 1'inci Uçak Teslimat Töreninin Başbakan Recep Tayip Erdoğan’ın katılımı ile 21 Şubat 2014’de Konya’da yapılacağını belirtti.

'SEÇİMLERE GİDERKEN İYİ BİR TARİH SEÇİLMİŞ, BOŞUNA YORULUYORLAR ANADOLU'DAN GELİYORUZ'

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, kamuoyuna yansıyan tapelere ilişkin, "Seçimlere giderken iyi bir tarih seçilmiş. Boşuna yoruluyorlar, Anadolu'dan geliyoruz. Cumhurbaşkanlığı seçiminde yaralı bir iktidarla gitme arzusu birilerinin gözünü kararttı ama bu saçmalıklara prim verecek halk kitlesi görülmüyor" dedi.

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, Başbakanlık Yeni Bina'da yaptığı basın toplantısında Bakanlar Kurulu'nda ele alınan konular ve gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. 'Today's Zaman muhabiri Mahir Zeynalov'un Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı eleştiren tweet attığı gerekçesiyle sınır dışı edildiği iddialarının' sorulması üzerine Arınç, "Bu arkadaşımız Azeri, Türkiye'den bir bayanla evlenmiş. Çalışma müsaadesi alabilir, bu kişi Azerbaycan'dan gelip bir Türk gazetesinde çalışıyor. Sürekli ikamet süreleri uzatılmış. Bir taraftan da yabancı uyruklu gazeteci olduğu için kendine izinleri tahsis etmiş. 31 Aralık 2013'ten sonra uzatılmayacağını söylemişler. 31 Aralık tarihinde süresi bitmiş olması, Türkiye'yi terk etmiş olması gerekmesine rağmen neredeyse 2 ay süre kalmış. Bu sistemin içerisinde hükümeti suçlayabilecek, süresi bitmiş süresi bittikten sonra kendisine bildirim yapılmış buna rağmen 2 ay daha çalışmaya devam etmiş. Yurtdışına çıkarken cezası var, onu da ödemiş. Bir hükümeti şu veya bu olaydan dolayı sorumlu tutuyorsa, yakışık almayacak şeyleri söylüyorsa bir insan bunu kendi ülkenizde kendi ülkenizin Başbakanı için o tweetleri atabilecek miydiniz? Türkiye ile kendi ülkesinin kıyaslaması mümkünse onu da yapmasını dilerim. Tweet atığından dolayı değil attığı tweet kişinin özel hayatına ilişkin suç ortaya koyuyorsa bu herkes için geçerli bir husustur" dedi.

"PARALEL DEVLET SORUŞTURMASI DİYE BİR SORUŞTURMA MEVCUT DEĞİLDİR"

Bir gazetecinin, "(Paralel devlet) Bir köşe yazarının, tutuklanacak gazetecilerin listesi denilebilecek isimler yayınladı. Değerlendirmeniz ne olacak" sorusuna Arınç, "Köşe yazarları birbirlerine çatarken yakında tutuklanacak listesini de veriyorlar. Bunun bana sorulmasını yadırgadım. Paralel devlet soruşturması diye bir soruşturma mevcut değildir. Görevlerini yaparlarken kanun dışına çıktılar mı, eğer bir başka devlet kurumunda bu yapılacaksa her kurumun teftiş kurulları vardır. Teftiş makamı bunları inceleyebilir. Mülkiye müfettişlerini bütün Türkiye'ye yayılarak böyle bir şey yaptığını iddia ediyorlarsa bunların sayısı bu kadar değil. Türkiye genelinde böyle yaygın bir teftişin olmadığını söyleyebilirim" cevabını verdi.

Alman Der Spiegel dergisinin, 'MİT'in Paris'teki cinayetlerde parmağının olduğu konusunda bir yazı yayınlamasına' ilişkin değerlendirmede bulunan Arınç, " Ömer Güney'in Fransa'daki cinayetleri işlediği yönünde bir yazı yayınlandı. MİT, kendi içinde bir soruşturmaya başladı. Belki faili de tespit edildi. Bu belge benzeri bir yazıyla bunun sorumlusunun, ne amaçla servis ettiğinin de açıklanması beklememiz gerekecek. Fevkalade, yanlış düzmece belgenin düzenlenmesi Türkiye'de bazı kurumlardaki görevlilerinin hukuk dışına ne kadar çıkabileceklerini, bunun sonuçlarının ne kadar tehlikeli olacağını gösteriyor. Devlet içinde kümelenmiş insanların da varlığının tespit edilmesi, hukukun egemen olması bakımından da herhalde çok önemlidir" diye konuştu.

Arınç, Adana'da durdurulan TIR'larla ilgili, "Bakanlar Kurulu'nda bu konu görüşülmedi. Adana'da bu olaylarla ilgili Jandarma albayının görev yeri değiştirildi. Bu olayların Reyhanlı, Hatay bölgesinde cereyan etmesi tesadüfi değildir. Bu olayları istismar etmeye yeltenenleri, suçüstünde bu işleri yaparken bulduğumuz kişiler olarak görmemiz gerekir. Adli soruşturma devam etmektedir" ifadelerini kullandı.

Başka bir gazetecinin, 'HSYK Genel Kurulu'nun toplanamadı. Hükümetin dondurulan teklifi tekrar gündeme getirecek mi" sorusuna Arınç, "Niçin toplanamadıklarını bilmiyorum. HSYK'ı ya içine alan bir kanun değişikliği vardı. Anayasa değişikliği yapılabilir umuduyla ara verilmişti. Nihayet 'bu hafta öbür hafta netice alınamazsa kanun değişikliği yapılabilir' demiştim. TBMM'ye gündemine bu günlerde gelir mi bilemiyorum" cevabını verdi.

MAVİ MARMARA OLAYI

'Mavi Marmara baskınına ilişkin Türkiye ile İsrail arasındaki müzakereler kapsamında tazminat tutarına' ilişkin soru üzerine Arınç, "Görüşmeler geçen Mart'tan bu yana devam ediyor. Anlaşmaya en yakın noktadayız demiştim. Bugün de aynı noktadayız. Henüz son noktayı koymadık. Prensip noktasında anlaşmamız var. Böyle bir konuda uluslararası hukuk nasıl bir tazminat öngörmüşse taleplerimiz öyle oldu" diye konuştu.

"BİR KISIM İNSANLARIN YÖNLENDİRİLMESİNİ HOŞ BULMAM"

Bir gazetecinin, "Dinlemeler çerçevesinde kamuoyuna yansıyan ve Sabah gazetesi ile ATV'nin alınması sürecinde bazı işadamlarıyla havuz oluşturulduğu iddiaları var. Neler söyleyeceksiniz" sorusuna Arınç, "Usulsüz dinlemeler kanun nezdinde delil kabul edilmiyor. Yasal dinlemelerse bunun belli bir süresi vardır. O süre içerisinde, savcılık soruşturma açar. Soruşturmanın gizliliği esastır. Yasal dinlemeyse bunun ifşa edilmesi normal değildir. Eğer, burada konuştuğu veya tapelerden de birtakım şeyler söylediği iddia edilen insanlar ve bunlar üzerinde bazı senaryolar kurulması herhalde çok yanlıştır. Daha çok Kılıçdaroğlu, muhalefet bunlara sarılıyor. Bunun hukuku tavsifine savcılar karar verir. Etik bakımdan hoş görülmüyorsa bunun da geleceği hukuk içinde bulunabilir. Bir kısım insanların yönlendirilmesi, gazetenin satışında birilerinin aracılık etmesini hoş bulmam. İddia edilen kişilerle suç varsa, o suç kapsamında bunun değerlendirildiğini hepimiz görmeliyiz. Böyle zamanlarda özel görevli gazeteciler olabilir, bu karmaşaya yol açabilir mi? Evet. Siyaset adına bu durulanma olarak da görülebilir. Bunların ifşa edilmesi, ilan edilmesi, çok vicdanı ve masumiyet karinesine de uygun değildir. Eskiden bu yana bankaların alınıp satılması, geçmiş dönemlerde fazlasıyla tartışılmıştır. Yolsuzluk ve suistimal konusu sadece bugünün konusu değildir. Muhalefet suçlamak için her zaman bu yöntemleri seçmiştir. Bunların hiçbirisinde de bugünkü kadar işin cılkı çıkmamıştır. Ses kayıtları bu kadar yayınlanmamıştır. Seçimlere giderken iyi bir tarih seçilmiş. Boşuna yoruluyorlar, Anadolu'dan geliyoruz. Cumhurbaşkanlığı seçiminde yaralı bir iktidarla gitme arzusu birilerinin gözünü kararttı ama bu saçmalıklara prim verecek halk kitlesi görülmüyor" karşılığını verdi.

Arınç: Paralel Devlet Soruşturması Diye Bir Şey Yok
Kaynak: İHA

Son Dakika Politika Arınç: Paralel Devlet Soruşturması Diye Bir Şey Yok - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement