CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 19 Ocak'ta Bakanlar Kurulu'nu toplamasına ilişkin, "Mevcut Cumhurbaşkanının, Davutoğlu Ahmet Beyin görev ve yetkilerini kısmen alacak gibi bir başlangıç yapıp, bunun da devamlılığının geleceği anlaşılan bir süreç başlıyor. Yani cumhurbaşbakan diye bir görev icat ediliyor Türkiye'de" iddiasında bulundu
CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK), Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında toplandı.
Koç, toplantı devam ederken basın mensuplarına açıklamalarda bulundu ve soruları yanıtladı.
Geride bırakılan 2014'le ilgili, mevcut Cumhurbaşkanının, "Cumhurbaşkanı mı, Başbakan mı, yoksa cumhurbaşbakan mı?" olduğu tartışmalarının, "devlet partisi" haline gelen AK Parti'nin nasıl bir yetki karmaşası içine girdiğinin akıllara geleceğini öne süren Koç, bu bağlamda, televizyonda çok fazla izlenen "Taht Oyunları" dizisinin, Türkiye'nin siyaset sahnesine uyarlanabileceğini söyledi.
"Bu taht oyunlarının, Türkiye sahnesinde rol alanlara bakalım" diyen Koç, şunları kaydetti:
"Bir yanda, belki ana rollerden birinde, her şeye hakim olmak isteyen, Türkiye'nin en büyük felsefe, düşünce adamı, büyük mütefekkir, her konunun uzmanı, belediye zabıtasından, kadın doğum uzmanlığına kadar her alanda sonsuz bir uzmanlık sergileyen bir kaçak saray sakini var sahnede. Diğer tarafta, 'Ama benim itibarım ne olacak? Ben de başbakanlık yapmak istiyorum. Benim itibarım beş paralık oluyor, bana yazık değil mi?' diye dolaşan bir Davutoğlu Ahmet Bey var sahnede. Daha küçük bir rolde. Cumhurbaşkanının talebini ve niyetini dile getirmekle görevli olan Binali Yıldırım Bey var. 'Niye o da ben değil' duyguları içinde ezilen özgül ağırlık mucidi var bir de... Açığa düşürülmekten ve boşa konuşmaktan bıkmayan, sürekli itibar tenziliyle cezalandırılan, gözleri yaşlı hükümet sözcüsü var.
Fonda da bir müzik var; Kiziroğlu Mustafa Bey şarkısı. Daha önce, üç ayrı siyasi partiyle anlaşma yapılmış, üçüncüsü bunlar. Her şeyi olduğu gibi bunu da çalıyorlar. Alışkanlıktan olsa gerek. ve sözler... 'Ağam kim, paşam kim?' Ahmet Bey, ağam, paşam belli, bak 19 Ocak'ta geçecek başına işte. Yani şarkının sözünü, fonda çalıyoruz bu siyaset sahnesinde. 'Ağam kim, paşam kim?' soruyor sahnede, ağan da paşan da belli. Şarkının sözlerine girersek hep altta kalacaksınız. Çünkü bunun daha farklı yorumlanışları da var. Yiğit kim diyor, çalan kim, çırpan kim, deveyi hamuduyla götüren kim? Milletin gözüne içine baka baka, bu milletin helal parasını hiç edenler kim? Kim bu şerefsizler? Uyarlayalım mı bu şarkıyı? Denemesi bedava. Çalan da belli, çırpan da belli. Şereften yoksun olanlar da belli. Adaletten kaçanlar da belli. Bu milletin kanını emenler de belli."
-"Sadece ismin var"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, "19 Ocak'ta Bakanlar Kurulu'nu toplayacağım" açıklamasını hatırlatan Koç, "Mevcut Cumhurbaşkanının, Davutoğlu Ahmet Beyin görev ve yetkilerini kısmen alacak gibi bir başlangıç yapıp, bunun da devamlılığının geleceği anlaşılan bir süreç başlıyor. Yani cumhurbaşbakan diye bir görev icat ediliyor Türkiye'de" iddiasında bulundu.
Başbakan Ahmet Davutoğlu'na, "ağırlığını koy, ağabeyinin vesayetinden çık, kumandayla başbakanlık yapılmaz, fotokopi gibi davranma, fotoğrafın aslı ol, görevinin gereğine soyun, tavırlı ol" dediklerini ifade eden Koç, şöyle konuştu:
"Sen anlamsız bir gülümsemeyle dolaştın durdun Anadolu'da. Plaketler verdin, Rize'ye gittin hiç tanımadığın hazretin dedesinin mezarına gittin, diz çöktün, sırf haber olmak için dua ettin. Malzeme ettin kendini Ahmet Bey. Şu anda sen, bütün bizim, sana yardım etme, seni muhatap alma çabalarımıza rağmen sen bu vesayetin altında ezildin ve şu anda sen, etkisiz bir elemansın Ahmet Bey. Sadece ismin var. Ne işlevin var, ne görevin var. Hepsine el konulmuş vaziyette, konulmamış olan kısmına da el konacak demektir bundan sonra. Zor zanaat Ahmet Bey'inki, ne kadar taşınabilir bakalım, hep beraber göreceğiz."
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın demokrasiyi sadece "oy almaktan ibaret saydığını" iddia eden Koç, demokrasilerde, halkın oyuyla alınan yetkinin ilk adım olduğunu söyledi.
-"Açık bir Anayasa suçu işliyor"
Anayasa'da, kuvvetler ayrılığı ilkesinin olduğunu hatırlatan Koç, yargının felç edilmesi, siyaseten işgal altına alınması, bağlanması durumunda herkesin zarar göreceğini, medya özgürlüğünün ortadan kaldırılmasında ise ülkenin çoğunun "kör ve sağır" olacağını ifade etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, "Anayasa'da yazan yetkilerimi kullanacağım" dediğini hatırlatan Koç, şu ifadeleri kullandı:
"Peki Anayasa ona, 'yetkilerini senin gibi seçilmiş bir hükümetin başkanını kuşat' diye mi veriyor? 'Yargıyı sıfırla mı, medya özgürlüğünü yok et, darmadağın et' mi diyor? Ne diyor sana Anayasa, yetki olarak? Sen ne yapıyorsun? Cumhurbaşkanı, Anayasa'dan kaynaklanan yetkilerini falan kullanmıyor. Cumhurbaşkanı bizzat, Anayasa'yı ayaklar altına almış, paspas gibi çiğniyor. Açık bir Anayasa suçu işlediğini defaten söylüyoruz.
Diline bir de bir kelime doladı; 'Beştepe...' Dün beş defa söyledi Beştepe'yi. Bir alternatif yaratmaya çalışıyor. Nedir o alternatif? Çankaya'ya bir alternatif yaratmaya çalışıyor. 'Yeni Türkiye' safsatasıyla inşa edilen kaçak saray, sanki Çankaya'nın yerini alabilirmiş gibi bir algı oluşturmaya çalışıyor. Bir dayatmaya giriyor bu algıyla. Hiç boşuna uğraşma cumhurbaşbakan, Çankaya, Türkiye Cumhuriyeti'nin her ferdinin, her kişisinin yüreğinde olan, genetiğine işlenmiş bir koddur. Bunu çok iyi bil, unutulmaz, unutturulamaz da. Olsa olsa Tayyip Erdoğan, kaçak saray sayesinde, Çankaya'nın eksikliği her gün biraz daha fazla hissedilir."
- Ankara
Son Dakika › Politika › CHP Myk Toplantısı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?