Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, " Türkiye'de siyasi istikrarda herhangi bir tereddüt yoktur. Bugün karşılaştığımız çeşitli tartışmalar var. Bunlar bazen sert olabilir ama Türkiye'nin siyasi istikrarında veya Türk ekonomisinin herhangi bir şekilde güveninde bunların etkisi ve izi yoktur" dedi.
Cumhurbaşkanı Gül, Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande ile Çankaya Köşkü'nde düzenledikleri ortak basın toplantısında basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Türkiye'nin AB'ye hangi tarihte üye olmasını beklediğine ilişkin soru üzerine Cumhurbaşkanı Gül, AB üyeliğinin Türkiye için "stratejik bir hedef" olduğunu vurgulayarak müzakerelerin başarıyla bitirilmesi halinde bile tam üyeliğin garanti olmadığına dikkati çekti. Fransız halkının referandumda ne diyeceğinin bilinemeyeceğini ifade eden Gül, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Hatta Türk halkı o zaman ne diyecek onu da bilemem. Belki Türk halkı o zaman 'Biz Norveç gibi olmak istiyoruz' da diyebilir. Dolayısıyla siz 'ne zaman tam üye olmak istiyorsunuz, bir tarih' dediniz. Bunda bir acelemiz yok. Ama acelemiz bir konuda var açıkçası, o da şu: Müzakere sürecini götürürken, yaparken karşımıza engel çıkartılmaması. Siyasi blokajları veya başka konuları bu işin içine getirip, koyup başka meselelerin arkasına takılarak, başka üyeler için de söylüyorum bunu, Fransa için söylemiyorum sadece, engel çıkartılmaması. Çünkü bu teknik bir süreç.
Teknik süreç de AB'nin bütün müktesebatının Türkiye olarak üstlenilmesidir. Ümit ederim ki herkes bu konuda verdiği söze sadakat gösterir. Çünkü ahde vefa da AB'nin temel ilkelerinden birisidir. Çünkü bu anlaşmalar yapılırken, birçok stratejik çalışmalar yapıldı, 'Türkiye AB için değerli mi değil mi' diye. Herkes oy birliğiyle değerli gördüğü için Türkiye ile üyelik müzakerelerine başlandı. Devletler arası, ülkeler arası ilişkilerde herhalde kandırmaca olmaz. Dolayısıyla burada bizim beklediğimiz ahde vefa ve müzakere sürecimizi başarıyla bitirmemize fırsat verilmesi. Günü geldiğinde de Fransız halkı, Avusturya halkı, Türk halkı ne der tam üyelik için, o zaman ona bakarız.
Diğer konularda şunu da söylemek isterim: Türkiye'de siyasi istikrarda herhangi bir tereddüt yoktur. Türkiye'de güçlü bir hükümet vardır, Parlamento'da çoğunluğu vardır. Bugün karşılaştığımız çeşitli tartışmalar var. Açık bir toplum, AB ile müzakere yapan bir ülke, demokratik, hukuk standartlarını belli bir noktaya getirmiş bir ülke, dolayısıyla olgunluk içinde çeşitli tartışmalar vardır. Bunlar bazen sert olabilir ama Türkiye'nin siyasi istikrarında veya Türk ekonomisinin herhangi bir şekilde güveninde bunların etkisi ve izi yoktur. Bu bakımdan değerli Fransız dostlarımıza, ortak büyük çıkarlarımız için bu gezi bir fırsattır. Bunu en iyi şekilde değerlendirmek her iki ülkenin halkının da faydasınadır, bunu da hatırlatmak isterim."
-"Yüzyıl önce yaşanan olaylarda çekilen acılar, hepimizin ortak acılarıdır"-
Fransa'da gündeme gelen 1915 olaylarına ilişkin İnkar Yasası konusunun görüşmede ele alınıp alınmadığı ve Türkiye'nin bu konudaki duruşunun ne olduğu sorusu üzerine Gül, gerek baş başa ve gerekse heyetler arasında "açık ve samimi şekilde her şeyi konuştuklarını" söylediğini anımsatarak bu konuların da görüşmede ele alındığını aktardı.
Cumhurbaşkanı Gül, sözlerine şöyle devam etti:
"Çünkü biliyoruz ki ilişkilerimizi zaman zaman gölgeleyen bir konu olmuştur bu. Yüzyıl önce yaşanan olaylarda çekilen acılar, hepimizin ortak acılarıdır. O zaman sadece Türkiye'nin Ermeni vatandaşlarının değil, Müslüman Türk vatandaşlarının da çok büyük acıları olmuştur. Balkanlardan 3 milyon insan tükene tükene Türkiye'ye zor ulaşmıştır. O yılların acılarını eğer biz nesilden nesile taşıyacak olursak bu, doğru bir hareket değildir. Onun için bu konuda yapılacak şey: bunu tarihe bırakmak, daha doğrusu tarihçilere bırakmak. Travmaları, acıları tekrar ortaya getirmek değil, tarihçilerle bu işi çözmek...
Biz bütün arşivlerimizi açmaya hazırız, açtık. Üçüncü bir ülke de bu işe katılabilir. Ortak tarih komisyonu bu meseleye bakar ve bunun içinden ancak böyle çıkılabilir. Nitekim Fransa ve Cezayir ilişkilerinde de gösterilen yol bu olmuştur. Tek taraflı olarak bu mesele halledilemez. Beraber halletmek gerekir."
-"Bu konunun lehinde, aleyhinde herkes istediğini söyleyebilir"-
Bu konuyla ilgili farklı düşünceler olabileceğine dikkati çeken Gül, "Türkiye'de daha önceki yasalarımız bu konuların rahat konuşulmasına engeldi. Ama biz yasalarımızı değiştirdikten sonra bugün bu konunun lehinde, aleyhinde herkes istediğini söyleyebilir" diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Gül, "Zannediyorum ki birçok Fransız dostumuz bunu böyle düşünmüyor. 'Türkiye'de hala birçok şey konuşulamaz' diye biliyorlar. Ama Türkiye'de yazabilirsiniz, konuşabilirsiniz, iddia edebilirsiniz. Böyle bir ortam Türkiye'de söz konusu iken, Fransa'da da lehinde, aleyhinde konuşulabilmesini ancak normal görürüm" değerlendirmesini yaptı.
İfade özgürlüğünün merkezinin Avrupa olduğunu belirten Gül, "Bu konuda Fransız Anayasa Konseyi'nin verdiği kararı biz saygıyla karşıladık. Ayrıca Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin, Perinçek davasında verdiği karar var, ifade özgürlüğüyle ilgili biliyorsunuz. O çerçevede bakmak lazım" ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Gül, şunları kaydetti:
"Bu acıları çocuklardan çocuklara, yeni nesillere taşımak yerine, buralardan dostluk çıkartmaya bakmamız gerekir. Çanakkale Savaşı'nda, o zaman Avustralya'dan, Yeni Zelanda'dan gelip bizim topraklarımızda bizimle savaşan insanlar vardı. Ama biz oradan dostluk çıkarttık. Her sene şimdi Avustralya'dan, Yeni Zelanda'dan insanlar, binlerce insan akın akın geliyorlar, dostluğumuzu konuşuyoruz. Bu olaydan da artık, bu coğrafyanın insanları olan hepimiz için yeni bir dostluk çıkartmak gerektiği kanaatindeyim."
-"Acılar, feryatlar devam eder"-
Cumhurbaşkanı Gül, Fransız bir basın mensubunun, "Avrupa'dan gelen yüzlerce cihatçının güvenlik sorunu yaratabilecekleri konusunda ne düşünüyorsunuz" sorusunu yanıtlarken, görüşmelerde hem Suriye'de yaşanan acıları hem de Cenevre'deki çalışmaları hem de bazı olumsuzlukları konuştuklarını bildirdi.
Gül, "Cenevre'de yapılan çalışmaların muhakkak bir siyasi çözümle neticelenmesi ve muhakkak bir geçiş hükümetiyle ama kontrolü, gücü, yaptırım gücü olan bir geçiş hükümetiyle neticelenmesini arzu ediyoruz. Bu olmadığı takdirde oradaki acılar, feryatlar devam edecektir ve oradaki boşluktan da bir çok olumsuzluklar çıkacaktır" değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye'de 250 bini kamplarda yaşayan 700 bin mülteci olduğunu anımsatan Gül, 2,5 milyar dolarındaki finansmanın da Türkiye tarafından karşılandığını ifade etti. Fransa Cumhurbaşkanı Hollande'a, Türkiye'nin bu konudaki gayretlerini yakından bildiğini ve takdir ettiğini kamuoyuyla paylaştığı için teşekkür eden Gül, "Bunların gölgelenmesini ve bilinmesini arzu etmek isterim" dedi.
-"Yanlış faaliyet içinde olanlar yakalanır, iade edilir"-
Eğer Fransa, Almanya, Suudi Arabistan veya başka bir ülkeden Türkiye'ye turist olarak gelen insanlar içerisinde suç potansiyeli taşıyanların veya Türkiye üzerinden başka yollarla Suriye'ye geçme potansiyeli olanların Türkiye'ye bildirilmesi gerektiğine vurgu yapan Gül, şunları belirtti:
"Türkiye'ye 36 milyon turist geliyor. Biz sınırda, kapıda herkesi durduramayız ve 'Gelme' diyemeyiz. Bunun için istihbarat ve güvenlik teşkilatları arasındaki işbirliğinin daha başka bir düzeye taşınması konusunda da anlaştık, konuştuk. Bize eğer bildirilirse ki 'Şu çocuklar, gençler, şu insanlar aşırı faaliyetler içinde, bizim takibimiz altında, siz de bunlara dikkat edin' denirse ancak o zaman biz müdahale edebiliriz. Yoksa yasal yollarla Fransa'dan, İngiltere'den, Almanya'dan çıkıp Türkiye'ye gelen bir insana biz havaalanında 'Türkiye'ye niye geldin' demeyiz.
Sınırımızda güvenlik tedbirlerimiz çoktur. 900 kilometre bir Suriye sınırı vardır, orada insani amaçla kurulan kamplar vardır. Bunlarla uğraşırken, bunların arasından güvenlik birimleri eğer yanlış faaliyetler içinde olanlar varsa bunları yakalar, iade ederler. Bu konuları konuştuk."
(Sürecek)
-hollande
Son Dakika › Politika › Gül: ''Ahde vefa da AB'nin temel ilkelerinden birisidir'' - - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?