İhsan Özkes: "Birinci sırada yer alacağımı doğrusu beklemiyordum" -

SEVAL GÜLER - CHP'nin 5-6 Eylül günlerinde yapılan 18. Olağanüstü Kurultayı'nda Parti Meclisi'ne (PM) en yüksek oyu alarak giren İstanbul Milletvekili İhsan Özkes, "İlk başlarda olacağımı umuyordum ancak birinci sırada yer alacağımı doğrusu beklemiyordum. Çok duygulandım. CHP'lilerin bir emekli müftüyü en yüksek oyla tercih etmesi aslında bu kurultayın Türkiye'ye verdiği en anlamlı mesajlardan birisi olsa gerek. Buna da ben mazhar olduğum için ayrıca mutluyum" dedi.

Kurultaydan sonra partinin en yetkili organı olan 60 kişilik PM'ye 400'ün üzerinde partili aday olurken, emekli müftü ve İstanbul Milletvekili Özkes, delegeden 665 oy aldı.

Özkes, AA muhabirine yaptığı açıklamada, CHP'de sevilip sayıldığını, muhabbetle karşılandığını bildiğini, bu ilginin kendisini son derece mutlu ettiğini söyledi.

2012 yılında yapılan kurultayda PM'ye yönelik çarşaf listede de en yüksek oyu alan ilk 10 kişiden biri olduğunu hatırlatan Özkes, şöyle devam etti:

"Yine ilk başlarda olacağımı umuyordum ancak birinci sırada yer alacağımı doğrusu beklemiyordum. Çok duygulandım. Partimizin 91. yılını yarın kutlayacağız. 91 yıllık bir ulu çınar, Ulu Önder Atatürk'ün kurduğu bir parti. Türkiye'yi tek başına idare etmiş, kurucusu bir parti, demokrasiye geçişi sağlamış bir parti. Böyle bir partide delegasyon tarafından en yüksek oya mazhar olmak beni çok duygulandırdı. Bu aynı zamanda da bir yük. Yük ağırlaştı, sorumluluk arttı. Dilerim, bu teveccühe layık olurum. Canla başla partime ve ülkeme hizmet ederim. Hakkını veririm, diye yüce Allah'tan diliyorum."

-"Delegelere mesaj gönderdim"

Kurultaydan önce delegelere cep telefonu mesajı gönderdiğini, mesajında "üç yılda dört kitap yazdığını, TBMM'de her konuşmasının iktidarın kimyasını bozduğunu, Üsküdar'da partisinin belediye başkan adayı olduğunu ve az bir farkla seçimi kaybettiğini" belirttiğini anlatan Özkes, delegelerden şayet partisine ve ülkeye yararlı olduğunu düşünüyorlarsa kendisine destek vermelerini istediğini söyledi. Özkes, "Ben geziyorum, ülkemizin her yerine gitmeye çalışıyorum. Beni zaten örgütlerimiz biliyor. Sorunları çözmeye katkıda bulunmaya çalışıyorum. Bu bir emek, yürek, zaman istiyor. Demek ki partilimizin vicdanı birleşti, böyle bir güzellik ortaya çıktı" dedi.

-"Ben bir müftüyüm, muhafazakar bir aileden geliyorum. Köylü çocuğuyum"

Partinin sağa kaydığı eleştirilerine de değinen Özkes, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Ben daha Üsküdar müftüsüyken 'Atatürkçü müftü, Türkan Saylan'ın cenaze namazını kıldıran hoca, Atatürk'e mevlit okutan müftü' olarak bilinirim. Ben bir müftüyüm, muhafazakar bir aileden geliyorum. Köylü çocuğuyum. Sıradan bir kişiyim. Halkın yaşadığı yerlerde oturuyorum, halk gibi konuşuyorum, halktan biriyim. CHP'nin sosyal demokrat bir parti olarak ötekileştirme, ayrıştırma gibi bir tavrı olamaz. Yok da. Ben görmedim. Bana bazen 'Hocam CHP'de milletvekilisiniz. Ne yapıyorsunuz CHP'lilerin arasında? Rahat mısınız?' derler. Ben de derim ki sevgiden, saygıdan, muhabbetten, güzellikten başka bir şey görmüyorum. Bunun da en büyük belirtisi benim en yüksek oy almam ile oldu.

Bugün beni arayan bazı imamlar oldu, hatta birisi; 'Bir müftü başka bir partide, diyelim ki iktidar partisinde aday olsa bu kadar oy alamazdı. Gerçekten CHP'nin sizi en yüksek oyla seçmesi bizi onurlandırdı, birlik, beraberlik, hoşgörü ortamının yaygınlaşması açısından umutlandırdı' dedi. CHP'lilerin bir emekli müftüyü en yüksek oyla tercih etmesi aslında bu kurultayın Türkiye'ye verdiği en anlamlı mesajlardan birisi olsa gerek. Buna da ben mazhar olduğum için ayrıca mutluyum."

Özkes, Mehmet Bekaroğlu'nun PM'ye girmesine ilişkin de iktidara gelmek isteyen bir partinin kendi tüzüğüne, programına, temel ilkelerine aykırı olmayan herkes ile birlikte mücadele edebileceğini söyledi. CHP'nin kapısının herkese açık olduğuna işaret eden Özkes, birlik ve beraberlik içinde olmanın önemini vurguladı.

-"Delege 415 oy vererek Sayın Muharrem İnce'nin partimizdeki önemini ortaya koydu"

PM'ye anahtar liste dışından adayların da girmesinin demokrasi açısından son derece güzel olduğunu kaydeden Özkes, parti içi demokrasinin ülkede demokrasinin ön şartı olduğunu söyledi. Özkes, "Bizim delegelerimiz eline kağıt verilip oy verdirilecek delege değildir. Listeye bakar gönlünü ortaya koyar, gönlüyle örtüşenleri yazar, örtüşmeyenleri çizer. Bu harika bir şey. Aslında sadece CHP'de değil, tüm partilerde bu yaşansa Türkiye'ye güzellikler gelir" diye konuştu.

Yalova Milletvekili Muharrem İnce'nin genel başkan adayı olarak aldığı oyu de değerlendiren Özkes, şunları söyledi:

"Sayın Muharrem İnce partimizin çok önemli isimlerinden birisidir. Fevkalade bir yetenek, partimizin köşe taşlarından biri, sevilen, sayılan bir kişi. Delege 415 oy vererek Sayın Muharrem İnce'nin partimizdeki önemini de ortaya koymuş oldu. Biz birleşerek, bütünleşerek iktidara yürüyeceğiz. Muharrem İnce bizim partide çok önemli bir büyüğümüzdür, ben ondan yaşça büyüğüm ama grup başkanvekilliği yapmış olması nedeniyle parti büyüğü olarak söylüyorum bunu. Sayın İnce, seçimden sonra çıktı, ' Kemal Kılıçdaroğlu, bir saat önce benim rakibimdi, şimdi genel başkanım' dedi. Bu sözden çok etkilendim. İşte bu tabloyu keşke başka partilerde de görebilseniz. Bu çok güzel bir tablo."