Kültür ve Turizm Bakanı Çelik, Adana'da

Kültür ve Turizm Bakanı Çelik, Adana'da- Bakan Çelik: (1) "AK Parti olarak, kategorik olarak parti kapatılmasına karşıyız"- "CHP gibi demokrasi düşmanı bir partinin varlığı devam etsin ki AK Parti'nin kıymeti daha da artsın"- "Her halükarda CHP'nin kalması lazım, müze gibi durması lazım, bu millete yapılan kötülüklerin müzesi olarak kalması lazım" Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, "AK Parti olarak, kategorik olarak parti kapatılmasına karşıyız" dedi.Çelik, partisinin Yüreğir Kültür Merkezi'nde düzenlediği mahalle başkanları toplantısında, "CHP'nin kapatılacağı" iddialarına ilişkin açıklamalarda bulundu.CHP'nin Türkiye genelinde ve Adana'da, partilerinin kapatılmak istendiği şeklinde, olmayan bir mevzu üzerinden propaganda yapmaya çalıştığını ifade eden Çelik, "Bunların partileri 12 Eylül darbesi, faşist rejimi kapattığı halde henüz o rejimle ve darbeyle hesaplaşma cesareti gösterememiş partidir. Şimdi çıkmış AK Parti'nin kapatmak istediğini söylüyor" diye konuştu.Anayasa değişikliği yaparken, referandum sırasında parti kapatmalarını tümüyle kaldırmak istediklerini anlatan Çelik, şunları söyledi: "Buna kim karşı çıktı? CHP'liler başta olmak üzere tüm partiler. AK Parti olarak, kategorik olarak parti kapatılmasına karşıyız. Terör, darbe... Buna bulaşanlar cezalandırılır. Avrupa sistemi içinde de çağdaş demokrasilerde de sadece teröre destek veren partilerin kapatılmasıyla ilgili düzenlemeler vardır. Bunun dışında siyasi partilerin kapatılma dönemi sona ermiştir. Biz de AK Parti olarak herhangi bir partinin, bırakın CHP'yi, kategorik olarak kapatılmasına karşıyız. O zaman 'gelin bu düzenlemeyi yapalım' dediğimizde hepsi meclisten kaçtılar ve bu düzenlemeye müsaade etmediler.""Bugün CHP'yi kim, niye kapatmak istesin?" diyen Çelik, şöyle konuştu: "Tam tersine CHP hiçbir şekilde kapatılmamalı. Ama kapatılmamasının sebebi ve gerekliliği siyaseten çok lazım olduğu için bu memlekete bir faydası olduğu için değil. CHP bir siyasi müze gibi korunmalıdır. Bu ülkeye ne tür kötülükler yapmışlar, bu ülkenin demokrasisini nasıl sakatlamışlar, geçmişte darbelerle nasıl işbirliği yapmışlar, bu memleketin yararına olan her düzenlemeye nasıl karşı çıkmışlar. Demokrasiden bahsedildiğinde bunların kafaları nasıl darbeden yana statükodan yana çalışmış. Her zaman darbeden yana olurken şimdi nasıl paralel çeteyle işbirliği yapıyorlar. Bunların milletin hafızasında yer etmesi için CHP'nin titizlikle korunması ve siyasi bir müze olarak halkın ziyaretine açık tutulması lazım. Bu müze açık tutulsun ki bunların millete kötülük yapmakta ne tür enstrümanlara sahip oldukları Türkiye'nin demokrasisine zarar vermek için, ekonomiye zarar zarar vermek için neler yaptıklarını görmek için sürekli hafızalarda taze tutulsun."- "CHP'ye ayıracak enerjimiz yok"Çelik, CHP'lilerin "AK Partililer CHP'yi kapattırmak istiyor" dediğini anlatarak, buna karşı çıktıklarını ifade etti.Siyasi ahlak ve prensipler gereği tüm parti kapamalara karşı oldukları gibi CHP'nin kapatılmasında pratik bir faydaları olmadığını belirten Çelik, şöyle devam etti: "CHP gibi demokrasi düşmanı bir partinin varlığı devam etsin ki AK Parti'nin kıymeti daha da artsın. O yüzden CHP'yi kapatmak için hiç kimsenin buna ayıracak ne zamanı var, hele AK Partililerin ne de ayıracak enerjisi var. Bizim zamanımız da enerjimiz de kıymetlidir CHP'ye ayıracak zerre kadar enerjimiz yoktur. Aslında onların zihniyetini tüzüklerinde yazan madde çok iyi anlatır. Tüzüklerinde şöyle yazardı eskiden, 'Egemenlik kayıtsız şartsız millete aittir, lakin millet bu hakkı Cumhuriyet Halk Fırkası eliyle kullanır.' O yüzden onlar, sandıktan kim çıkarsa çıksın iktidarda olmaya alışıklardır. Çok partili hayatla birlikte sarsılmaya başladı. Buna karşın baktılar ki halk da bunlara teveccüh göstermiyor, iktidar vermiyor. O zaman tuttular 27 Mayıs darbesinin arkasında durdular, onun destekçiliğini yaptılar. Arkasından Türkiye'de ne zaman olağanüstü dönem olsa, ne zaman krize sokacak bir mesele olsa, orada CHP ya sponsor olarak vardır ya bizzat sahadadır ya da ideolojik destekçisi olarak vardır. O sebeple CHP Türkiye'de laikliğe karşı odak oldu diye geçmişte çok partiyi kapattırmak için tamtamlar çalmış ve propaganda yapmıştır. Anayasanın tüm maddeleri eşittir, tüm tarih boyunca demokrasiye karşı odak noktası olmuş bir partiden bahsediyoruz. Çıkıp AK Partililer veya başkaları CHP'nin kapatılmasını istiyor diye bir şeyden bahsetmek bizim ahlakımıza göre reddedilmesi gereken bir şeydir."Parti yöneticilerinin görevinin, partiyi halkla buluşturmak olduğunu kaydeden Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü: "CHP'yi bu gidişle birisi kapatacak, paralel yapıyla işbirliğine girdiği için Kemal Kılıçdaroğlu kapatacak. Çünkü parti yöneticilerinin görevi, partiyi halkla buluşturmaktır. Paralel çetelerle buluşturmak değil. Bir yöneticinin görevi millet adına siyaset yapmaktır, darbeci unsurlarla siyaset yapmak değil. Parti yöneticilerinin görevi meşru çizgide durmaktır, gayri meşru yöntemlerle hükumeti devirmeye çalışan unsurlarla kol kola girmek değil. O sebeple CHP'yi kapatmaya kimse tenezzül etmez. Zaten bu gidişle Kılıçdaroğlu bu partinin kapısına kilit vuracak. Her halükarda CHP'nin kalması lazım, müze gibi durması lazım, bu millete yapılan kötülüklerin müzesi olarak kalması lazım. O müzeye her baktığımızda da AK Parti'nin kıymetini daha iyi anlayacağına kuşkumuz yoktur."(Sürecek)Kültür ve Turizm Bakanı Çelik, Adana'da- Bakan Çelik (2): "İnsanlıkla bağdaşmayan DAEŞ denen terör örgütü, dinimizin kavramlarını ve sembollerini kirleterek, insanlığın görmediği bir barbarlığı sahneye koyuyor"- "Çözüm süreci için şunu biliniz; yapılan iş yeni bir millet yaratmak değildir. Milletin kimyası üzerinde, devletin birlik ve bütünlüğü üzerinde bir pazarlık yürütülmemektedir. Bunu söyleyenlerin hepsi propaganda yapıyorlar" Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, "İnsanlıkla bağdaşmayan DAEŞ denen terör örgütü, dinimizin kavramlarını ve sembollerini kirleterek, insanlığın görmediği bir barbarlığı sahneye koyuyor" dedi.Çelik, partisinin Yüreğir Kültür Merkezi'nde düzenlediği mahalle başkanları toplantısında, Türkiye'nin çevresindeki dokuza yakın ülkenin yönetilemez durumda olduğunu, bir kilometrelik sınırın öbür tarafında neredeyse devlet ve milli ordu kalmadığını söyledi.Pek çok ülkenin sandığa sahip çıkmadığı için büyük istikrarsızlık içinde bulunduğunu, büyük bedeller ödediğini ve büyük çalkantılarla karşı karşıya olduğunu savunan Çelik, şöyle konuştu: "Bakın İslam ülkeleri içerisinde müthiş bir orta çağ yaşanıyor. İslam'ın mübarek sembollerini ve kavramlarını kullananlar, barış dini olan İslam'ın kavramlarını kullanarak etrafta kan döküyorlar, türbe yıkıyorlar, başka insanları öldürüyorlar. Medeniyetleri yok ediyor, kiliseleri, camileri yıkıyorlar, havraları yok ediyorlar. İnsanlıkla bağdaşmayan DAEŞ denen terör örgütü, dinimizin kavramlarını ve sembollerini kirleterek, insanlığın görmediği bir barbarlığı sahneye koyuyor. İslam dünyasının genelinde doğru düzgün sandık olan çok az ülke var."Çelik, bir tek Türkiye'de halkının kendi dini ile barışık, bunun bir takım baskılarla yasaklanmadığını, halkın her kesiminin hayat tarzına saygı duyulduğunu, demokrasinin işlediği sandığın ortada bir sistemin sadece Türkiye'de var olduğunu söylediAK Parti'nin demokrasiyi güçlendirdiği ve ekonomiyi kuvvetli hale getirdiği için Türkiye'yi bölgesinde söz sahibi bir ülke haline getirdiğini belirten Çelik, şöyle devam etti: "Türkiye büyük meseleleri çözmek için eskisi gibi küçük akıllarla, daha çok kaosa sokacak, daha çok yük getirecek siyasetten kurtulmuştur. Bu ülke 30 yıl boyunca ve büyük bedeller ödediği terör belasını 'Çözüm süreci' dediğimiz süreçle bir sonuç elde etmeye çalışıyor. Bakın burada çift taraflı provokasyonlar ve propagandalar yapılıyor. Şunu biliniz; yapılan iş yeni bir millet yaratmak değildir. Milletin kimyası üzerinde devletin birlik ve bütünlüğü üzerinde bir pazarlık yürütülmemektedir. Bunu söyleyenlerin hepsi propaganda yapıyorlar. Bunu söyleyenlere sorun, siz AK Parti'nin çözümünü beğenmiyorsanız, çözüm öneriniz nedir? Onların kanın devam etmesinden, annelerin ağlamasından başka çözümü yok. Onlar çözümsüzlüğe çözüm olarak bakıyor. Sizlerden, milletten gizlenen hiçbir şey yok. Sizin razı olmayacağınız hiçbir şey AK Parti'den onay alamaz. AK Parti size sormadan bir iş yapmaz, rızanızı almadan adım atmaz, sizin talimatınızı almadan bir kelime söylemez. Çünkü AK Parti'nin patronu sizsiniz, sahibi de sizsiniz "Süleyman Şah Saygı Karakolu'nun yerinin değiştirilmesine de değinen Çelik, bu konuda muhalefet partilerinin kara propaganda yaptığını, "toprak kaybedildi" algısı yapılmak istendiğini ifade ederek, şunları kaydetti: "Süleyman Şah'ın ve 2 muhafızının gömülü olduğu türbe Türkiye toprağı olarak anlaşmalarla garanti altına alınmıştır ve yurt dışındaki tek toprağıdır. Bu anlaşmayla garanti altına alınmış, yeri belli ve belli bir büyüklüğü kaplıyor. Baraj inşaatı sırasında taşınması söz konusu oldu ve taşındı. Çünkü önemli olan bu toprağın Suriye toprağı içerisinde, Türkiye toprağı olarak kalması. Suriye'de müthiş iç savaş var, kendi halkını katleden bombalarla uçaklarla saldıran katil Esed rejimi var. Bu rejim kendi güvenliğini garanti altına almak için belli bir yerini terör örgütlerine, belli bir yerini de DAEŞ'e terk etti. Gönüllü yaptı niye Suriye muhalefetinin hakimiyetini kırmak için. Bu yüzden yer değişikliği hem türbedeki hatıraların hem oradaki askerlerimizin belli tehditlerle ve sıkıntılarla karşı karşıya kalması ihtimalini değerlendirerek için geçmişte nasıl taşınmışsa taşınması gündeme geldi. Bu Türk Silahlı Kuvvetleri'nin çok başarılı bir operasyonuyla sınırlarımıza yakın bir yere taşındı."(Bitti) ..