Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Yunanistan açıklaması: Kimsenin toprağında gözümüz yok, komşularımızla gerilim istemiyoruz - Son Dakika
Politika

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Yunanistan açıklaması: Kimsenin toprağında gözümüz yok, komşularımızla gerilim istemiyoruz

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Prag'daki Avrupa Siyasi Topluluğu Zirvesi'ndeki görüşmelerinden sonra açıklamalar yaptı. Ege'de Türkiye ve Yunanistan arasında süren gerginlik hakkında değerlendirme yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türkiye'nin kimsenin toprağında gözü yok, komşularımızla gerilim istemiyoruz" ifadelerini kullandı.

06.10.2022 21:45  Güncelleme: 01:23
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Prag'da gerçekleştirilen Avrupa Siyasi Topluluğu Zirvesi'nde başta Ermenistan Başbakanı Paşinyan'la olmak üzere birçok liderle önemli temaslarda bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, temaslarının ardından basın mensuplarının karşısına geçti.

"KİMSENİN TOPRAĞINDA GÖZÜMÜZ YOK"

Açıklamasında Yunanistan'la yaşanan gerilim hakkında değerlendirmede bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Biz sadece ülkemizin ve Kıbrıs Türklerinin menfaatlerini korumasının mücadelesini veriyoruz. Kimseyle, hiçbir komşumuzla gerilim istemiyoruz. Doğu Akdeniz ve Ege sorunlarını uluslararası hukuk çerçevesinde çözmek istediğimizi defaatle dile getirdik" dedi.

"ÇEK CUMHURİYETİ'NE BAŞARILI EV SAHİPLİĞİ İÇİN TEŞEKKÜR EDİYORUM"

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şu şekilde: "AB Konseyi dönem başkanı Çek Cumhuriyeti makamlarına başarılı ev sahipliği için teşekkür ediyorum. Bugün Prag'da 44 Avrupa ülkesinin devlet ve hükümet başkanları olarak bir araya geldik. Kritik bir dönemde icra edilen bu önemli zirveyi az önce tamamladık. Her açıdan yoğun, içerikli ve verimli toplantıların olduğu bir gün geçirdik.

"AVRUPA'YI ETKİLEYEN KÜRESEL SORUNLARI ELE ALDIK"

Genel oturumların yanı sıra liderlerle barış, güvenlik, enerji, iklim konularında yuvarlak masa toplantılarda Avrupa'yı da etkileyen küresel sorunları ele aldık. Türkiye'nin bu meselelere yaklaşımı ve birliğe katılım konusundaki görüşlerimizi muhataplarımıza bizzat aktardım. Zirve marjında Çekya Başbakanı ve AB Komisyonu Başkanı ile üçlü bir görüşme gerçekleştirdik. Fransa Cumhurbaşkanı sayın Macron, Bulgaristan Cumhurbaşkanı ve İspanya Başbakanı ile bir araya geldik. Görüşmelerde ikili meselelerle birlikte Avrupa'nın geleceği, güvenliği, refahı da dahil küresel konuları masaya yatırdık.

"NORMALLEŞME HEDEFİNE ULAŞMAMIZI UMUYORUM"

Ermenistan Başbakanı sayın Paşinyan'la da bir görüşmemiz oldu. Bölgemizde iyi komşuluk ilişkileri temelinde tam normalleşme hedefimize ulaşabileceğimize samimiyetle inanıyorum.

Avrupa siyasi topluluğunun kıtamızdaki sorunların ele alınması, ortak çözümler için zamanlı bir girişim olduğu kanaatindeyim. Bununla birlikte bu platformu Avrupa Birliği Genişleme Politikası'nın görmediğini söylemek istiyorum. Bu platformun üyelik sürecine halel getirmesini asla kabul etmeyeceğini vurguladık.

Temel ve öncelikli beklentimiz Avrupa siyasi topluluğunun üyelik sürecine katkı sunmasıdır. Bu görüşmelerimi zirvede ve ikili temaslarımda ifade ettim. Zirvede genel kanaatin bu yönde olduğunu memnuniyetle müşahede ettim. Ülkemiz, güvenlik, savunma, terörizm, göç, enerji arz güvenliği, sağlık ve tedarik zincirleri gibi temel sıkıntıların aşılmasında hayati öneme sahiptir.

"AB'NİN KARŞILAŞTIĞI MEYDAN OKUMALARIN ÜSTESİNDEN GELMESİNDE TÜRKİYE'NİN YERİ DOLDURULAMAZ"

AB'nin karşılaştığı meydan okumaların üstesinden gelinmesinde Türkiye'nin yeri doldurulamaz. Bu hakikatin Avrupalı dostlarımız tarafından da kabul edilmeye başlandığını da gördüm. Türkiye'nin önüne çıkartılan engellerin adil olmadığını, bu durumun Avrupa'nın menfaatlerine de zarar verdiğinin altını çizdim. Bu konuda artık daha vizyoner ve stratejik kararların alınması gerektiğine inanıyoruz. AB'nin bazı ülkelerin çıkarlarına ve ihtiraslarına teslim olmadan Türkiye birlik ilişkilerini katılım perspektifi temelinde ilerletmesini bekliyoruz.

"TÜRKİYE AVRUPA İÇİN ANAHTAR ROLÜNDE"

Yaşanan gelişmeler, Türkiye'nin birlik ve Avrupa için anahtar olduğunu gözler önüne seriyor. Zirvede bu husus muhataplarımızca da teslim edilmiştir. Özellikle ülkemizin Rusya- Ukrayna savaşındaki arabulucu ve kolaylaştırıcı rolü takdirle karşılanıyor.

Savaşın ilk gününden itibaren akan kanı durdurma, ölümlerin ve yıkımın önüne geçmek için çok büyük çaba sarf ettik. Adil bir barışın kaybedeninin olmayacağını her fırsatta muhataplarımızın dikkatine getirdik. Tüm zorluklarına rağmen tahıl koridorunun açılması, esir takasının sağlanmasını önemli bir diplomatik başarı olarak değerlendiriyoruz.

Şu ana kadar dünya pazarlarına 6 milyon tonun üzerinde tahıl ve gıda ürününün sevkiyatı gerçekleşti. Tahıl sevkiyatının önümüzdeki süreçte de devamı başta Ukrayna halkı olmak üzere Avrupa'nın ve dünyanın çıkarına olacaktır. Bu arada Rusya'nın gübresini de yine alıp Türkiye üzerinden ihtiyacı olan ülkelere göndermenin gayreti içerisinde olacağız.

"EN KÖTÜ BARIŞIN BİLE SAVAŞTAN İYİ OLDUĞU ANLAYIŞINI TAŞIYORUZ"

Türkiye'nin her iki tarafla da konuşabilen, samimi diyalog kurabilen, iki ülkenin de güven duyduğu olmasının değeri giderek daha da iyi anlaşılıyor. Nitekim bugünkü temaslarımızda pek çok Avrupalı lider Türkiye'nin diplomatik hamlelerinden sitayişle bahsetti. Sahada yaşanan kabul edilemez gelişmeler işimizi zorlaştırsa da en kötü barışın bile savaştan daha iyi olduğu inancıyla çatışmaları sonlandırmak için gayretlerimizi sürdürüyoruz.

"BAZI ÜLKELER TÜRKİYE İLE İYİ KOMŞULUK YERİNE KIŞKIRTMAYI SEÇİYOR"

Hal böyle iken bazı birlik üyesi ülkelerin Türkiye ile iş birliği ve iyi komşuluk yerine gerginliği tırmandırmayı ve kışkırtmayı tercih ettiklerini görüyoruz.

Burada şu hususunun altını çizerek ifade etmek isterim; Türkiye'nin hiçbir ülkenin toprağında, egemenliğinde, hak ve hukukunda gözü yoktur.

Biz sadece ülkemizin ve Kıbrıs Türklerinin menfaatlerini korumasının mücadelesini veriyoruz. Kimseyle, hiçbir komşumuzla gerilim istemiyoruz. Doğu Akdeniz ve Ege sorunlarını uluslararası hukuk çerçevesinde çözmek istediğimizi defaatle dile getirdik. AB'nin de bu konuda birlik dayanışması adı altında haksız ve hukuksuzluğa destek olmak yerine muhataplarımızı ikili toplantılara davet etmesini bekliyorum.

Kıbrıs'ta çözümün tek anahtarı, Kıbrıs Türk halkının egemen eşitliği ve eşit uluslararası temsilinin tescilidir. Kalıcı çözüm için Kıbrıs adasındaki gerçeklerin kabulü gerekiyor. Biz bu hakikatler ışığında adımlarımızı atmaya devam edeceğiz. Türkiye olarak Avrupa ülkeleriyle ilişkilerimizi geliştirmek, üyelik sürecimizi ilerletmek için işbirliğine hazır olduğumuzu ifade etmek istiyorum.

"İSVEÇ'İN YENİ BAŞBAKANINI ANLAMAK İSTİYORUM"

İsveç Başbakanı ile şu an itibariyle görüşemedik. Ben yeni başbakanı anlamak istiyorum. Yeni başbakan kadrosunu gerçekleştirdikten sonra görüşme fırsatı bulduğumuzda memnuniyetle görüşürüz, burada bir sıkıntımız yok.

Bildiğiniz gibi zaten Ermenistan'la özel temsilcilerimiz vasıtasıyla görüşmeler karşılıklı devam ediyor. Biz de Paşinyan'la görüşmemizi samimi bir havada gerçekleştirdik. Bu görüşme esnasında bazı talepler söz konusu oldu. Bu taleplerle ilgili olarak da gerek özel temsilcilerimize gerekse Dışişleri bakanlarımıza görevlendirmeyi yaptık. Dışişleri Bakanlarımız birbirleriyle görüşecek, özel temsilcilerimiz aynı şekilde görüşecekler. Ondan sonra çıkan neticeye göre adımımızı atacağız."

"ZAMANI GELİRSE SURİYE BAŞKANI'YLA GÖRÜŞEBİLİRİZ"

Şu an itibariyle böyle bir şey söz konusu değil. Ama 'Mümkün değildir' ifadesini kullanmam da, alışılmış bir siyasetçi değilim. Dolayısıyla vakti saati geldiğinde biz Suriye'nin başkanıyla da görüşme yoluna da gidebiliriz. Şu an itibariyle zaten alt düzeyde görüşmeler yapılıyor. Fakat bizim bütün arzumuz Suriye'deki terör gruplarının buradan arındırılması ve biliyorsunuz burada şu anda briket evler yapma suretiyle geri dönüşü hızlandırmanın adımlarını atıyoruz.

Geri dönüşümle ilgili 550 bin civarında Suriyeli kendi topraklarına döndü. Rusya-Ukrayna savaşı bölgedeki atılacak adımları da bir yerde erteledi. Suriye'deki olaylarda Rusya'nın, İran'ın etkin rolü var. Koalisyon güçlerinin etkin rolü var. Koalisyon güçlerinde başta Amerika olmak üzere terör örgütlerine ciddi manada silah, mühimmat, araç gereç destekleri yapılıyor. Bütün bunları da vakti saati geldiğinde Amerika'nın yetkilileri ile yetkililerimiz görüşerek, bunlardan Suriye'nin gerek kuzeyde, doğusunu, gerekse tam kuzeyini arındırmalarını istiyoruz. Şu ana kadar istediğimize ulaştık mı, hayır ulaşmadık, takipçisiyiz devam ediyoruz.

"BİZE SALDIRAN HANGİ ÜLKE OLURSA OLSUN TAVRIMIZ AYNI OLUR"

(Bir gece ansızın gelebiliriz derken Yunanistan'a saldırmayı mı kast ediyorsunuz?' sorusuna) Yani konuyu anlamışsın aslında. Bu sadece Yunanistan için geçerli değil. Bizi rahatsız eden, bize saldıran hangi ülke olursa olsun onlara karşı cevabımız 'Bir gece ansızın gelebiliriz'. Bunu böyle bilmeleri, böyle anlamaları lazım. Şu an itibariyle siz anladığınıza göre herhalde onlar da anlamıştır.

Konuyla ilgili biliyorsunuz özel temsilcilerimiz var. Çalışmalarını sürdürüyor. Özel temsilcilerin üzerinde Dışişleri Bakanlarımızın çalışmaları var. Özet haline getirdikten sonra bu çalışmaların içerisinde özellikle kargo taşımacılığından tutunuz, havayolu taşımacılığına varıncaya kadar bütün bunlar üzerinde çalışmalarımızı devam ettiriyoruz. Bir an önce Türkiye-Ermenistan- Azerbaycan aradaki ilişkileri ısıtalım ve bu işi çözelim istiyoruz.

Şimdi ben yeni başbakandan bahsediyorum. İsveç'in yeni başbakanı zaten bu toplantıda yok, gelmedi. Önceki Dışişleri Bakanı buradaydı. Başbakan önceki buradaydı. Onlarla ayak üstü görüşmemiz oldu. Bu görüşmede de kendilerine her şeyi bütün açıklığıyla söyledik. İsveç'te bu terör örgütlerinin yürüyüşleri devam ettiği sürece, parlamentoda bu teröristler yer aldığı sürece bizim İsveç'e bakışımız olumlu olmayacaktır.

"HANIMLAR ANLAŞIYOR AMA MACRON'LA İYİ ANLAŞAMIYORUZ"

Ön şartımız falan yok. Biz sadece Azerbaycan'la aranızdaki hukuku olgunlaştırın ve hemen barışla ilgili sözleşmeyi yapın,bunu yaptığınız anda bizimle ilgili en ufak bir pürüz kalmaz. Kapılar açılacaksa kapıları açarız, hava, kara, demiryolu, bunların önünü açarız.

Macron Türk Birliği'ne gelecek, öyle dedi. Hangi mevsimde geleyim dedi. En sonunda G-20'den sonra gelsem nasıl olur dedi. Gel dedik, ama gelirken hanımla da beraber gel... Latifemizi de yaptık kendisine. Hanımlar iyi anlaşıyor ama biz seninle anlaşamıyoruz dedik.

Doğrusu Finlandiya Başbakanı hanımefendiyle kısa bir görüşme yaptık ama iyi geçti. Kendisine Finlandiya ile ilişkilerimizin İsveç'e göre daha farklı olduğunu söyledim. Finlandiya terörün kol gezdiği yer değil. Ama İsveç terörün kol gezdiği yer. Burada Finlandiya-İsveç noktasında NATO'nun karar vermesi gerekir. NATO kararı Finlandiya lehine verirse biz de bu konuda elimizden geleni yaparız."

Cumhurbaşkanı Erdoğan\'dan Yunanistan açıklaması: Kimsenin toprağında gözümüz yok, komşularımızla gerilim istemiyoruz

Son Dakika Politika Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Yunanistan açıklaması: Kimsenin toprağında gözümüz yok, komşularımızla gerilim istemiyoruz - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement